Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/740 E. 2023/264 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/740 Esas
KARAR NO : 2023/264

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 11/11/2021
KARAR TARİHİ : 23/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalının, —–nolu tesisata konu—– adresinde yapılan kontrollerde yükümlülüklerini getirmeden şirket bilgisi dışında elektriği açmasından dolayı kaçak elektrik kullanımı sebebiyle, 12.10.2015 tarihli —— seri numaralı ” Abonenin şirketimizle perakende satış sözleşmesi yapmadan şirketimizin kestiği elektriği açtığı için tutanak tutulmuştur. Kaçaktan kesildi . ” gerekçesi ile kaçak/usulsüz elektrik tüketim tespit tutanağı, 10.02.2016 tarihli —— seri numaralı “Perakende satış sözleşmesi yapmadan şirketimizin kestiği elektriği açtığı için tutanak tutulmuştur. Kaçaktan kesildi ” gerekçesi ile kaçak/usulsüz elektrik tüketim tespit tutanağı, 30.07.2016 tarihli —— seri numaralı “Perakende satış sözleşmesi yapmadan şirketimizin kestiği elektriği açtığı için tutanak tutulmuştur. Kaçaktan kesildi ” gerekçesi ile kaçak/usulsüz elektrik tüketim tespit tutanakları tutulduğunu ve kaçak kullanıma ilişkin tahakkuk eden bedelin tahsili için davalı borçlu adına fatura düzenlendiğini, davalının sayacı doğru ölçtüğü tespit edilerek tükettiği enerjiye konu 7.881,64 TL kaçak elektrik tahakkuk bedelleri hesaplandığını, davalının işbu bedele konu faturaları ödemediğini, kaçak tutanağına tahakkuk edilen bedelin takip tarihine kadar 521,87 TL gecikme faizi ve işbu faizin KDV’sinin 93,95 TL hesap edildiğini, işbu bedelin takibi için ——- Sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalının tüm borca ve ferilerine itirazda bulunduğunu iddia ederek, davanın kabulü ile itirazın iptalini takibin devamını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, arabuluculuk davetinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, müvekkile ait işyeri pandemi döneminde zorunlu kapanma döneminde olunduğu için günün büyük bölümünde kapalı olduğundan müvekkile davetiye tebliğ edilemediğini, bu nedenle müvekkilin arabuluculuk toplantısına katılmaması nedeniyle kendisine kusur atfedilemeyeceğini, bu nedenle yargılama giderleri ile vekalet ücreti kendisine yüklenemeyeceğini, arabuluculuk tutanaklarını kabul etmediklerini, takip dosyasında borcun sebebibe dair hiçbir belge konulmadığını, gönderilen ödeme emri ekinde borcun sebebine ilişkin hiç bir belge tebliğ edilmediğini, huzurdaki dava dilekçesi ile davanın ve takibin sebebi öğrenildiğini, bu durumun İİK’ya açıkça aykırı olduğunu, dava dilekçesi ekinde sunulan kaçak tespit tutanaklarını kabul etmediklerini, bu tutanakların aynı içerikli olup müvekkilin gıyabında düzenlendiğini, bu tutanaklarda müşteri bölümünde yazılı isimlerin kim oldukları müvekkil tarafından bilinmediğini, nedenle bu tutanaklara itibar edilemeyeceğini, müvekkilin sözleşmesiz elektrik kullandığı iddiasının doğru olmadığını, müvekkilin sözleşmesinin bulunduğunu, davanın süresinde açılmadığını, borca itiraz dilekçesi 22.06.2016 tarihinde UYAP sisteminden gönderildiğini, bu itiraz dilekçesinden sonra UYAP sisteminde alacaklı tarafından bazı işlemler yapıldığını, taleplerin gönderildiğini, itiraz dilekçesinin icra dosyasına girmesi ve alacaklı tarafından görülmesinden çok sonra 11.11.2021 tarihinde açılan itirazın iptali davasının 1 yıllık yasal süre içerisinde açılmadığını, davanın bu nedenle süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, alacaklıya hiçbir borcunun bulunmadığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
——Genel Müdürlüğüne,——- Şirketi Genel—–Müdürlüğüne,—— Şirketi Genel Müdürlüğüne, ——–İcra Dairesine müzekkere yazıldığı anlaşıldı.
Mahkememizce aldırılan tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“6.1) Davalının dava konusu adreste 12.10.2015 tarihinden en son tutulan 30.07.2016 tarihli kaçak tutanağına kadar ikame etmesi ve delil hükmünde sayılan kaçak tutanaklarında belirtildiği gibi “Perakende satış sözleşmesi yapmadan şirket bilgisi dışında elektriği açmasından dolayı ” ilgili 08.05.2014 tarih ve —— yayımlanan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin m.26-1/a bendinde de belirtildiği üzere kaçak enerji kullandığı,
6.2) 12.10.2015 tarihli ——- seri nolu Kaçak Elektrik tutanağına konu;
1.234 kwh elektrik tüketime konu elektrik bedelinin 386,06 TL olduğu, Kaçak Ceza Bedelinin 130,89 TL olduğu, vergi ve fonlar dahil toplamda 634,72 TL Kaçak Elektrik Kullanım bedeli hesap edildiği,
İşbu hesaplamada Davacının yaptığı tahakkuk hesabında belirtilen fakat sunulmayan 12.10.2014 tarihli Kaçak ve/veya Mühürleme tutanağının ispatının Davacıya ait olduğu,
6.3) 16.02.2016 tarihli ——- seri nolu Kaçak Elektrik tutanağına konu;
2.430 kwh elektrik tüketime konu elektrik bedelinin 813,47 TL olduğu, Kaçak Ceza Bedelinin 518,63 TL olduğu, vergi ve fonlar dahil toplamda 1.620,84 TL Kaçak Elektrik Kullanım bedeli hesap edildiği,
6.4) 30.07.2016 tarihli ——– seri nolu Kaçak Elektrik tutanağına konu;
1.576 kwh elektrik tüketime konu elektrik bedelinin 527,59 TL olduğu, Kaçak Ceza Bedelinin 336,36 TL olduğu, vergi ve fonlar dahil toplamda 1.051,21 TL Kaçak Elektrik Kullanım bedeli hesap edildiği,
6.5) Kaçak Tutanaklarına Konu 30.07.2016 tarihli ——- seri nolu Kaçak Elektrik tutanağına konu bedelin, 02.05.2016 tarihli icra takibinden sonra olması nedeniyle Davalının ödemekle yükümlü olacağı bedel hususunda tarafımca SEÇENEKLİ değerlendirmenin yapılacağı,
6.5.1) SEÇENEK-1: 3 adet Kaçak Tutanaklarına konu bedellerin son ödeme tarihinden(Kaçak tutanak tarihinden sonraki 2 haftalık dilimi içerir) icra takip tarihine kadar geçen sürede dava konusu kaçak elektrik kullanım bedellerinin gecikme faiz bedeli ve faiz KDV bedelleri dahil olmak üzere toplamda 3.425,62 TL hesap edildiği ve işbu bedelin Davalının ödemekle yükümlü olacağı,
İşbu hesaplamada 30.07.2016 tarihli —— seri nolu Kaçak Elektrik tutanağına konu bedelin icra takip tarihinden sonra olması nedeniyle herhangi faiz bedeli hesap edilmediği,
6.5.2) SEÇENEK-2: 30.07.2016 tarihli ——– seri nolu Kaçak Elektrik tutanağına konu bedelin 02.05.2016 tarihli icra takibinden sonra olması nedeniyle işbu kaçak tutanağının hesaplamadan hariç tutulmasıyla;
Davalının 2.374,41 TL ödemekle yükümlü olacağı,” hususları tespit edilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, perakende satış sözleşmesi olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketilmesinden (kaçak elektrik tüketiminden) kaynaklı kesilen faturaya dayalı itirazın iptali davasıdır.
Kaçak elektrik tespit tutanakları, düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tespitleri içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerdendir. Tutanağın aksinin iddia edilmesi halinde bundan kendisine hak bahşeden kişinin aksini ispat etmesi gerekir ——–Karar nolu 16/01/2020 tarihli ilamı).6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 318. maddesi uyarınca “Taraflar dilekçeleri ile birlikte, tüm delillerini açıkça ve hangi vakıanın delili olduğunu da belirterek bildirmek; ellerinde bulunan delillerini dilekçelerine eklemek ve başka yerlerden getirilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayan bilgilere dilekçelerinde yer vermek zorundadır.”
Mahkememize yapılan değerlendirmede, davanın belirtildiği şekilde perakende satış sözleşmesi olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketilmesinden (kaçak elektrik tüketiminden) kaynaklı kesilen faturaya dayalı itirazın iptali davası olduğu, 6102 sayılı TTK’nun 4/2 maddesi uyarınca basit yargılama usulüne tabi olduğu, itiraz evrakının davacıya 03/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 11/11/2021 tarihinde 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, kaçak elektrik tüketiminin hukuki niteliğinin haksız fiil olduğu, bu sebeple davacının davalı tarafın hukuka aykırı fiilini, kusurunu, kendisinin zarara uğramış olduğunu ve zarar ile hukuka aykırı fiil arasındaki nedensellik bağını ispatlamakla mükellef olduğu, bu doğrultuda davacının kaçak elektrik tespit tutanaklarına dayandığı, bu tutanakların yukarıda da açıklandığı gibi düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tespit içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerden olduğu, davalının süresi içerisinde kaçak tespit tutanağına itiraz etmediği, tutanağın aksini de iddia etmediği, taraflar arasında elektrik kullanımına ilişkin perakende satış sözleşmesi de bulunmadığı, bu sebeple davacının davalının hukuka aykırı fiilini ve kusurunu ispatladığı, dosyada yukarıda atıf yapılan yasa maddesi uyarınca süresi içerisinde sunulan mevcut deliller (tüm deliller davacı uhdesinde bulunmaktadır) ve bilirkişi raporu da dikkate alındığında davacının talep edebileceği kaçak kullanım bedelinin 1.911,48 TL asıl alacak, 362,20 TL KDV ve 100,73 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 2.374,41 TL olduğu, davacının zararını da bu şekilde kısmen ispatladığı, zararla fiil arasında nedensellik bağının doğal olarak bulunduğu, tüm bu sebeplerle itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği, alacağın varlığının yargılamayı gerektirmesi nedeniyle likit/belirlenebilir olmadığı, bu sebeple icra inkar tazminatının şartlarının oluşmadığı, yine davacının fazlası yönünden aynı sebeple kötüniyetli takip yaptığının kabul edilemeyeceği kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı borçlunun ——- Esas sayılı takibine yaptığı itirazın 1.911,48 TL asıl alacak, 362,20 TL KDV ve 100,73 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 2.374,41 TL yönünden İPTALİNE, takibin takip tarihi itibariyle 1.911,48 TL asıl alacak, 362,20 TL KDV ve 100,73 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 2.374,41 TL yönünden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (2.374,41 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 102,78 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 77,12 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan 170,58 TL dava açma masrafı ve 11,50 TL vekalet harcı ve 1.167,10 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 1.349,18 TL yargılama giderinin kabul/dava değeri oranına (2.374,41/8.506,11) göre 376,61 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan 8,50 TL vekalet harcı ve 15,00 TL dosya masrafından ibaret toplam 23,50 TL yargılama giderinin ret/dava değeri oranına (6.131,70/8.506,11) göre 16,94 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
8-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (2.374,41 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 uyarınca hesaplanan 2.374,41 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri (6.131,70 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 uyarınca hesaplanan 6.131,70 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul/dava değeri oranına (2.374,41/8.506,11) göre 368,46 TL’sinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, bakiye 951,54 TL’sinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.