Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/713 E. 2022/456 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

DOSYA NO : 2021/713 Esas
KARAR NO : 2022/456

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01.11.2021
KARAR TARİHİ : 01.06.2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Talep: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı—- tarihli —- Sözleşmelerine istinaden yapılan faktoring işlemlerinin ödeme aracı olarak verilen —– ödenmemmiş olması nedeniyle —- eklentileri ile birlikte toplam —- lira alacağın ödenmesi için davalılara —- tebliğ edildiğini, söz konusu faktoring alacağının teminatını oluşturan ve daval—– kaydındaki —- kayıtlı ——–alacaklarının tahsili için—– İlamsız İcra takibi başlatıldığını, müvekkil şirketin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu uyarınca—– başladığını, müvekkili ile dava dışı —— imzalanan alacak temlik sözleşmesi ile —- ve ipotek alacaklarının tamamını müvekkili şirkete devir ve temlik ettiğini, temlik alınan —— Esas sayılı dosyasına davalılarca yetki itirazında bulunulması üzerine dosyanın — sayısına kaydedildiğini, ilgili dosya üzerinden davalı borçlulara ödeme emirleri tebliğ edildiğini, tüm davalılar tarafından icra dosyası borcu ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu, davalıların itirazından sonra yapılan arabulucu görüşmelerinin de sonuçsuz kaldığını, davalıların itirazı akabinde borçluların müvekkil şirket ile görüşerek aralarında borcun kabulü ve ödenmesi hususunda bir protokol yaptıklarını, iş bu protokolün 1. maddesinde —- Esas sayılı dosyasından kaynaklı tüm borç ve ferilerini kabul ettiklerini açıkça beyan ettiklerini, davalı borçluların —–Esas sayılı icra dosyasına yaptıkları itirazlar haksız ve kötü niyetli olduğunu iddia ederek, davalıların, dava konusu itirazlarının iptali ile takip miktarında belirtilen sorumluluk miktarlarıyla takibin devamına, borçluların borcu kabul etmelerine rağmen haksız itirazları nedeniyle alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2-Savunma: Davalılar —–tarihli dilekçesinde özetle, davalıların davacının borç para aldığını ve büyük miktarlarda ödemede bulunduğunu ancak——— sektöründeki kriz ve yüksek faizler nedeniyle borcun büyük miktarını ödemesine karşın bir kısmını ödeyemediğini, davacının yaptığı icra takibinde fahiş miktarda faiz işletildiğini, bu nedenle icra takibine itiraz edildiğini, ödemeler ve faiz tutarları konusunda taraflar arasında anlaşmazlık olduğunu, temerrüt tarihinin yargılamaya muhtaç olduğunu, takibe konu ipoteğin — olduğunu, bu nedenle alacaklının alacak ve ferilerini — limiti dahilinde talep edebileceğini, davacının bu kurala da uymadığını, alacağın likit olmadığını ve bu nedenle icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini, tüm bu nedenlerle davanın reddine, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi davalı— tebliğ edilmiş olup, davalı davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
DAVANIN TESPİTİ, İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili —-tarihli beyan dilekçesinde özetle, taraflar arasında düzenlenen protokol gereğince davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalılar—- tarihli beyan dilekçesinde özetle, davacı ile anlaştıklarını, ilgili protokolün 3.5. maddesi uyarınca tüm yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davadan feragat HMK’nin 307., 309. ve 311. maddeleri hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını oluşturan bir taraf işlemidir.
HMK’nin 310. Maddesine göre feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.
Davacı vekilinin vekaletnamesi incelenmiş, davadan feragate yetkili olduğu saptanmıştır.
Feragat bildirimi de HMK’nin 154. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur.
Bu nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın, HMK’nin 307. maddesi uyarınca “feragat” nedeniyle REDDİNE,
2-Tarafların talepleri uyarınca yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına, davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-HMK 333. Maddesi uyarınca bakiye gider avansı ve delil avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
4-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 80,70 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 53.696,60 TL harçtan mahsubu ile fazla yatan 53.615,9‬0 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda HMK’nin 345. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.