Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/664 E. 2023/284 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/664 Esas
KARAR NO : 2023/284

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2021
KARAR TARİHİ : 30/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili ile davalı borçlu arasında abonelik sözleşmesi akdedildiğini, akdedilen bu sözleşme kapsamında düzenlenmiş olan Temmuz-Ekim 2019 tarihleri arasındaki hiçbir faturanın ödenmediğini, borcun ödeneceğine dair olumlu dönüş alınamadığını, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşmanın sağlanamadığını iddia ederek; davanın kabulünü, asıl alacağın fatura tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte ödenmesini, dava yargılama giderleri ve sair tüm masrafların borçlu davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, müvekkilinin iş bu davada taraf sıfatının bulunmadığından dolayı husumetin yönlendirilemeyeceğini, müvekkilinin ——-Yetkilisi olduğunu, sunulan belgelerin incelenmesinde müvekkilinin taraf sıfatının olmadığının tespit edildiğini, müvekkili ile 26.06.2013—–tek fatura hizmeti kullanımına ilişkin Kurumsal Tip Abonelik sözleşmesi yapıldığını ve bu sözleşmeye bağlı olarak —— %61 İndirim Kampanyası Taahhütnamesi imzalanarak hizmet alımına başlandığını, müvekkilinin sözleşme ve taahhütnamelerde belirtilen yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiğini, taraflar arasında en son 04.07.2017 tarihinde 24 ay taahhütlü ——%61 İndirim Kampanya taahhütnamesi imzalandığını, bu kapsamda yer alan tüm kurumsal hatlar seçilen tarifelerden işlem gördüğünü, ilgili kampanya kapsamında kullanılan hatların yurt dışına çıkışının olacağı zamanlarda davacı şirket ile görüşmeler yapılarak gidilen ülkelerde mevcut paketlerin geçerliliği ve ücretlendirilmeleri hakkında bilgi alındığını, hatların kullanımı ve ücretlendirmelerine dair davacı tarafça verilen bilgiler doğrultusunda hat kullanıcılarına bilgi verildiğini, ancak çoğu zaman davacı tarafça —– ülkesi olduğu belirtilen ülkelerde yapılan kullanımlarda aksaklıklar çıktığını, yurt dışı paketleri devreye girmediğini ve hiç yurt dışına çıkmamış hatlar dahi yurt dışı kullanımda paket aşımı olarak faturalandırılmaya çalışıldığını, 05.03.2019 tarihinde —–ve ——numaralı hatların—— gezisi sırasında hatlarının bağlı olduğu tarifelerin yurt dışında kullanılmasını sağlayan Her şey Dahil pasaport opsiyonunun devreye girmemesi sebebi ile kullanımda aşımlar olduğu ve faturaların yüksek geldiği anlaşıldığını, bu hususa müvekkil tarafından itiraz edildiğini, yurt dışına çıkışı olmayan —— numaralı hat ise sanki yurt dışına çıkmış şekilde internet kullanımı yapması üzerinden faturalandırıldığını, Ocak ayında yapılan bir kullanımın Temmuz ayında hem de hizmet ilişkisinin sona ermesi gündeme gelmişken 6 aylık bir süreden sonra fatura edildiğini, müvekkilinin borcunun bulunmadığını, 15/07/2019 tarihli faturaya itiraz edildiğini ve hizmet ilişkisinin sonlandırıldığını savunarak; davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddini, davanın esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacının üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Mahkememizce aldırılan 22/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“-06/10/2021 tarihli arabuluculuk sonuç tutanağında tarafların uzlaşamadıkları görülmüştür.
-Dosya kapsamında taraflar arası abonelik sözleşmesi ve telefon hatlarının tanımlanan tarifelere göre kullanımı ve ücretlendirilmesi gibi teknik konularda değerlendirme yapılmıştır. Davalı tarafa ait telefon hatlarının kara listeye alınması, arama veya aranma özelliğinin sınırlandırılması veya engellenmesi, tedbir kararı alınması veya kaldırılması konuları hukuki konular olup bu konuda yorum yapmam doğru olmayacaktır.
– Taraflar arasında Haziran 2013 tarihinde Kurumsal Tip Abonelik sözleşmesi yapılmış, bu sözleşme ile bir fatura hattı (—— tanımlanmış, davalıya ait muhtelif telefon numaralarının kullanımları bu fatura numarasına bağlanarak, ——İndirim Kampanyası Taahhütnamesi imzalanmıştır. Sözleşmeye—— kimlik fotokopisinin eklendiği ve ——adına imzalandığı görülmektedir. Elbette yapılan inceleme formların imzalanıp imzalanmadığı yönünde olup, imzanın aboneye ait olup olmadığı incelenmemiştir, bu kriminal bir konudur. Zaman içinde eklenen diğer telefon hatları için de ——kimlik fotokopisinin eklendiği , —— kaşeleri kullanıldığı görülmektedir
-Zaman içerisinde Temmuz 2017 tarihine kadar tanımlanan başka kampanyalar ve ilave edilen telefon numaraları ile gerek yeni kampanya veya indirimler tanımlanmış, gerekse mevcut kampanyalardan daha fazla şirket hattının istifade etmesi sağlanmıştır. İlgili hatları kullanan kişilerin kullanım ihtiyacına göre örneğin yurtdışına çıkacak abonelere, yurtdışında da hattını kullanabilmesi için pasaport servisi gibi farklı servisler tanımlanmıştır.
– Burada önemli bir nokta, zaman içinde tanımlanan kampanyaların neredeyse tamamında 12 veya 24 ay taahüt verilmiştir. Bu durumda taahhüt süresi bitmeden kampanyadan çıkılması veya hattın/kampanyanın iptal edilmesi, numara taşıması gibi durumlarda aboneye cayma veya iptal bedeli yansıtılacak olup, bu madde sözleşmelerde belirtilmiştir. Aşağıda dosyada sunulan kampanya ve paketlere ilişkin sözleşme kesitlerinde bu durum görülmektedir.
– Taraflar arasında iki adet tek fatura hizmeti oluşturulmuştur. 26.06.2013 tarihinde tek fatura ‘no —— ve 30.06.2017 tarihinde tek fatura no ——– Abonelik formlarında tek fatura numarası ve servise dahil olma tarihleri boş bırakılmış olabildiğinden, numaraların hangi tek faturaya bağlı olduğu tam anlaşılmamakla birlikte toplamda 31 adet telefon hattı bu tek faturalara bağlanmıştır.
-Hatların yurtdışında kullanımları ile ilgili tanımlanan tarife veya kampanyalarda indirimli kullanım hakları tanımlanmakla birlikte günlük örneğin 39,90 TL gibi ücret karşılığında tarifedeki kullanım haklarının geçerli olduğu belirtilir. Bunun sebebi, abonenin yurtdışında hizmet alması için diğer ülkenin sabit hat veya gsm şebekesinin kullanılması, bunun da ücretinin abonenin bağlı olduğu operatöre fatura edilmesi gerekeceğindendir.
-Taraflar arasında gerçekleşen mail dökümleri incelendiğinde, muhtelif tarihlerde diğer yurtdışına çıkışlar öncesinde de davalı tarafın davacı taraftan paket bilgisi istediği, davacı tarafın da genelde aynı gün hızlı bir şekilde cevap verdiği görülmüştür. Ancak detay kullanım raporları dosyaya eklenmediğinden gün bazında kullanımlara ait detaylı inceleme yapılamamıştır.
– Detay inceleme yapabilmek için tarafımdan da gerek davalı gerekse davacı avukatlarına e-mail gönderilerek bu paylaşılan bu maillerin ekinde verilen detay tabloların tarafıma gönderilmesi istenmiştir. Tarafıma bu yönde bir bilgi ulaşır ise detaylı inceleme yaparak ek rapor verebilirim.
– Aslında gerek davalı gerekse davacının beyanlarında karşılıklı olarak fatura ve ödemeler ile ilgili dökümlerin dosyaya eklenmediği belirtilmişse de (davacı taraf, davalı tarafın faturaları ödemediğini, davalı taraf da, davacı tarafın kendilerine fatura beyanında bulunmadığını iddia etmektedir) geçen süre zarfında uyap veya dosyaya bu yönde bir ekleme de yapılmamıştır. Oysaki fatura bilgisinin hizmet veya servis sağlayıcı tarafından, ödeme bilgisinin de ödeyen tarafından ibraz edilmesi beklenirdi.
– Davalı taraf da 25 temmuz 2019 mailine cevaben 6-7 ay önceki kullanımın son faturaya eklenmesine itiraz etmiş, geçmiş tarihte bu hattı kullanan personelden zararını karşılayamayacağını, hukuki haklarını kullanacağını belirtmiştir. Dava dilekçesinde de görüldüğü üzere akabinde temmuz-ekim 2019 faturalarının ödenmediği belirtilmiştir ancak dosyada gerek fatura detayları gerekse ödeme yapıldığına dair bilgi veya belge bulunmamaktadır.
– Ödenmemiş faturalardan dolayı sözleşmenin feshedilmesi sonrasında davalı aboneye ceza bedeli yansıtılması aşağıda görülen kanun maddelerine göre uygundur. Ancak fatura detayları bulunmadığından, aboneye tanımlanan tahhüt sürelerinin tamamlanıp tamamlanmadığı, tanımlanan kampanyalardan dolayı cihaz veya alışveriş çeki alınmış ise kalan cihaz taksitler vs bilinmediğinden bu detay hesabın yapılması mümkün olmamıştır.
Elektronik -Haberleşme – Sektörüne — İlişkin Tüketici Hakları Yönetmeliği, Taahhütlü abonelikler MADDE 12-(5) Taahhüt bitiminden önce taahhüde aykırılığın oluşması halinde, işletmecinin talep edeceği bedel, taahhüde aykırılığın oluştuğu döneme kadar; aboneye sağlanan indirimler ile cihaz veya diğer faydaların bedellerinin tahsil edilmemiş kısmının toplamı ile sınırlı kalmak zorundadır. Ancak, aboneden taahhüt kapsamında, taahhüde son verilmesinden taahhüt bitimine kadar olan dönem aralığında tahsil edileceği belirlenen bedellerin henüz tahakkuk etmemiş kısmının toplamının daha düşük olması halinde, düşük olan tutar esas alınır.
Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliği madde 16-(1) Taahhütlü aboneliklerde tüketicinin süresinden önce taahhütlü aboneliğini sonlandırması halinde, satıcı veya sağlayıcının talep edeceği bedel, tüketicinin taahhüdüne son verdiği tarihe kadar tüketiciye sağlanan indirim, cihaz veya diğer faydaların bedellerinin tahsil edilmemiş kısmının toplamı ile sınırlı kalmak zorundadır. Ancak, tüketiciden taahhüt kapsamında tahsil edileceği belirlenen bedellerin henüz tahakkuk etmemiş kısmının toplamının, bu tutardan düşük olması halinde sınır değeri olarak tüketici lehine olan tutarın esas alınması zorunludur.
-24.01.2015 Tarih ve ——yayınlanarak yürürlüğü giren “Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliği” Madde-19 gereği tüketiciye düzenlenecek ödeme bildirimlerinde asgari olarak ücretlendirme detayları, son ödeme tarihleri , birim fiyatı, ücretlendirme periyodu ve benzeri hususlar, bir tarife uygulanması durumunda, bu tarifenin içeriği ve ücreti vs ile birlikte kalan taahhüt veya taksit süresine ilişkin de bilgiler ve tüketicinin ödeyeceği bedeli oluşturan her bir unsurun açık ve anlaşılır ifadesi yer almak zorundadır. Dosyada fatura bilgileri bulunmadığından değerlendirme yapılamamıştır. Bu maddede görüldüğü üzere faturada her bir tüketim dönemi sonunda detay fatura düzenlenmesi ve açık şekilde fatura kalemlerinin detayının verilmesi gerekir. (g) maddesinde varsa geçmiş dönemlere ilişkin borç veya alacak ifadesi bulunmakla birlikte genelde bu madde, kurulum ücreti, önceki dönemde alımı yapılan cihaz taksidi gibi kalemleri içermektedir, ocak-şubat 2019 döneminde yurtdışında yapıan kullanım ücretinin o dönemde tahsil edilmeyip, temmuz 2019 faturasına yansıtılmasının, bu maddeye uygun olup olmadığı hususu sayın mahkemenin takdirine bırakılmıştır. -Tarafıma yapılan görevlendirmede talep edebilecek alacak tutarının ne kadar olduğu hususlarında rapor tanzim etmem istenmiştir. Ancak fatura detayları dosyaya eklense dahi fesih tarihinde aboneye yansıyacak bedeli hesaplayabilirim, fatura son ödeme tarihlerinden takip tarihine kadar işleyecek yasal faizin hesaplanması teknik inceleme konusu olmayıp muhasebe veya mali müşavir ile il; bir konu olduğundan, bu konuda bilirkişi yetkinliğim söz konusu değildir, benim incelemem doğru olmaz.” hususları tespit edilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında akdedildiği iddia edilen abonelik sözleşmesine dayalı Temmuz-Ekim 2019 tarihleri arasında kesilen faturanın ödenmesine ilişkin eda davasıdır. Mahkememizce davacıya verilen kesin süre içerisinde sunulan abonelik sözleşmeleri incelenmiş, dava konusu Temmuz-Ekim 2019 tarihleri arasında kesin faturalara dayalı aboneliğin—— ait olduğu görülmüştür.Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın taraflar arasında akdedildiği iddia edilen abonelik sözleşmesine dayalı Temmuz-Ekim 2019 tarihleri arasında kesilen faturanın ödenmesine ilişkin eda davası olduğu, davanın gerçek şahıs olarak davalı——- karşı açıldığı, davacı tarafından sunulan deliller dikkate alındığında dava konusu Temmuz-Ekim 2019 tarihleri arasında kesin faturalara dayalı aboneliğin ——ait olduğu, bu sebeple davalının dava konusu edilen fatura alacağı yönünden pasif husumetinin bulunmadığı kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1- Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının dava açılırken peşin olarak alınan 205,59 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 25,69 TL harcın hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine, ardan müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 20,00 TL vekalet harcından ibaret yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davalı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri (12.038,30 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/2 uyarınca hesaplanan 1.926,12 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.