Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/557 E. 2022/955 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/557 Esas
KARAR NO : 2022/955

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili)
DAVA TARİHİ : 26/08/2021
KARAR TARİHİ : 15/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında ticari ilişki kurulduğunu, cari hesaba konu bedel tahsil edilemeyince davalı aleyhine ——- Sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının borcun tamamına ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğunu, icra takibinin borçluya kesilen faturalar ve cari hesaba dayandığını, davalının kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini beyanla itirazın iptali ile alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı asil cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket ile herhangi bir bayilik anlaşmasının söz konusu olmadığını, davacı şirket ortakları —— uzun yıllardır tanıdığını——06.06.2016 tarihinde kendisine şahıs firması kurdurduğunu, davacı şirkete ait olan 3 aracı kendisine tahsis ettiğini, sahada firmanın——-cihazlarının satış ve pazarlanmasında destek olmak üzere kazanç elde etmek amacı ile 2016 Temmuz ayından bu güne kadar gelen sürede yaklaşık 3000 konut projesinde ——- sistemi satış pazarlamasını yaparak ticaretlerini devam ettirdiklerini, firmanın çalışma şeklinin davacı şirketin call centere gelen müşteri taleplerini kendisine yönlendirildiğini alınan işlerin evrakları (çek) davacı şirket tarafından incelenmesi yapılmak şartı ile firmanın onayını aldıktan sonra gerçekleşmesi sonucu satış yapılmakta olduğunu, davacının onay vermesi sonucu yapılan satışlar karşılığı alınan çeklerin karşılıksız çıkması nedeniyle 370.5000,00 TL ödeme yapmak zorunda bırakılarak zarara uğratıldığını, bu zararını karşılamak üzere davacı şirket tarafından kendisine fatura karşılığı mal verildiğini, fatura ödemelerininde kendisinde istenmeyeceğinin söylendiğini, ——- davacı şirket ortaklığından ayrılarak kendisini aradığını bu fatura konu bedellerin ödemesini aksi takdirde yasal işlem başlatılacağını bildirildiğini, 2016 yılı Temmuz ayından 2021 Ocak ayına kadar davacı firmaya verdiği AR-GE hizmeti, sahada yaptığı satışlar ve bu işlerden alacağı primin tarafına ödenmediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, hukuki niteliği itibariyle davacı tarafça faturaya dayalı cari hesap alacağının tahsili için başlatılan——–sayılı icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.——-Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından dosyamız davalısı aleyhine 73.241,57 -TL cari hesap, 33,61-TL İşlemiş Faiz olmak üzere 73.275,18-TL toplam alacağa dayalı ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresinde borca itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.Dava basit yargılama usulüne tabi olup, dilekçelerin teatisi tamamlandıktan sonra ön inceleme duruşması yapılarak ihtilaf noktaları belirlenmiş, tahkikat ile deliller toplanmış, davalının şahıs olması nedeniyle görev açısından tacir incelemesi yapılmış, tacir olduğu anlaşılmakla yargılamaya devam edilmiş , taraflara tanık listesi sunmak üzer süre verilmiş ancak taraflarca tanık listesi sunulmamış, bilirkişi raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.Tarafların 2018-2019-2020 yıllarına ait ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaparak rapor sunmak üzere dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 26/09/2022 tarihli raporunda özetle; ”Davacı ile davalı arasında yazılı bir sözleşme olmadığı, mal alım satımına yönelik ticari bir ilişki olduğunun tespit edildiği, Davacının delil niteliğine haiz ticari defter kayıtlarına göre davalıdan şüpheli alacaklardan dolayı 73.241,57 TL alacaklı olduğu, davalının incelemeye defter sunmadığı, takip konusu asıl alacağın dava talebi ve cari hesap bakiyesi ile örtüştüğü, davalının dava dosyasına sunduğu dava dışı—— tarafından düzenlenen 24.02.2021 tarihli ——- nolu KDV dahil 66.919,59 TL ve 22.02.2021 tarihli——- nolu KDV dahil 13.825,07 TL tutarlı faturalar karşılığı, davalının dava dışı ——-nolu 11.05.2021 vadeli 84.500,00 TL tutarlı çek verdiği, fatura ve çeklerin takip tarihinden sonra olduğu dolayısı ile dava dışı olduğu, davalının zarara uğradığını, prim bedellerini alamadığını beyan ettiği, takip tarihinden önceki dönem ile ilgili iddialarını ispat edici bir delili dosyaya sunmadığı ”yönünde tespitlerini sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında ticari ilişki olduğu ve faturalar düzenlediği sabit olup, davalı yan usulüne uygun ihtara rağmen ticari defterlerini incelemeye sunmamıştır. Duruşmada alınan beyanında adına düzenlenmiş takibe konu faturaları kabul ettiğini ancak davacı ile aralarındaki iş yapma şekli itibariyle bu faturalara konu bedellerin kendisinden tahsil edilmeyeceği hususunda davacı şirket yetkililerince güvence verildiğini savunmuş ise de savunmalarını ispatlayacak delilleri dosyaya sunamamıştır. HMK 222. maddesi gereğince davalı tarafın defterlerini sunmaması ve davacı defterlerininde usulüne uygun tutulması nedeniyle davacı defterlerindeki kayıtların esas alınması gerektiği, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan takibe konu miktarda cari hesap alacağı olduğu anlaşılmış, davacının davalıdan faturaya dayalı alacağının tahsili için başlattığı takibe davalı tarafından yapılan itirazın haksız olduğu kanaatine varılarak, bilirkişi raporu doğrultusunda itirazın iptaline karar vermek gerekmiş alacak likit ve belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, davalının ——–Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE, takibin aynen devamına,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 5.003,13-TL harcın, davacı tarafından yatırılan 884,41-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 4.118,72-TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 884,41-TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 1.079,20-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı vekili lehine AAÜT göre hesaplanan 11.718,65-TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.
TASHİH ŞERHİ
Hükmün kısmında “——Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE, takibin aynen devamına, olarak yazıldığı anlaşılmış olup, sehven icra müdürlüğünün yanlış yazıldığı, bu durumun açık yazı hatası olduğu anlaşıldığından re’sen aşağıdaki tahsis şerhi düzenlenmiştir.
GD:
1-Hüküm kısmınında —- nolu bendin: ”—– İcra Müdürlüğü’nün ——Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE, takibin aynen devamına,” şeklinde yazılmak suretiyle hükmün TASHİHİNE,Dair, dosya üzerinden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde—— Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi.