Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/556 E. 2022/629 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2021/556 Esas
KARAR NO:2022/629

DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 26/08/2021
KARAR TARİHİ: 13/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: kapatılarak tüm malvarlığı ——- devredilen —–hakkında düzenlenen — tarih ve —sayılı Görüş ve — belirtildiği üzere —-borcu bulunan — adresine borç ihbarnamesi gönderildiğini, –tarih ve 3442 sayılı yazının tebliğ edilemediğini, bunun üzerine şirket yönetim kurulu başkanı—-tarihinde tebliğ edildiğini, ancak süresi içerisinde ödeme gerçekleşmediğini, davalı —-ile kapatılan —- arasında doğan borç-alacak ilişkisinin kaynağı kapatılan kurum tarafından TTK gereğince tutulması gereken ve delil niteliği taşıyan resmi defter ve kayıtlar olduğunu, borçlunun ödemesi gereken miktarda bu resmi kayıt ve defterlerin incelenmesi neticesinde tespiti yapılmış borç olduğunu, —– yoluna gidildiğini ancak anlaşmanın sağlanamadığını iddia ederek; davanın kabulü ile ——- tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle beraber davalı şirketten tahsilini, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarımızın saklı tutulmasını, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, müvekkili ile davacı—–arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkilinin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini, müvekkiline yapılan — iade olması nedeniyle müvekkil şirket yetkilisi —- borç ihbarnamesi gönderildiğini, yapılan—geçersiz olduğunu, söz konusu alacağın tüzel kişiliğin alacağı olduğunu, bu itibarla yönetim kurulu üyesinin şahsi malvarlığına yönelmenin usul ve yasaya aykırı olduğunu, sicil kaydı açık olan müvekkil şirkete usulüne uygun borç ihbarnamesi tebliğ edilmediğini, ticari kayıtların incelenmesinden sonra davacı tarafa herhangi bir borcun bulunmadığının tespit edileceğini, davacının iddia ettiği kesilen faturaların müvekkiline tebliğ edilmediğini savunarak; davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER :
Mahkememiz —-tarihli — nolu celsenin — nolu ara kararında ticari defter ve kayıtlar üzerinde inceleme yapılmasına karar verildiği, inceleme gün ve saatinde—- ücretinin yatırılmadığına dair tutanak düzenlenmiştir.—- esas sayılı dosyanın —-üzerinden mahkememize gönderilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava ticari satım sözleşmesi nedeniyle açılan alacak davasıdır.
Davanın —- tarihli celsesinde mahkememizce taraflara ticari defterleri sunması ve davacıya—ücretini yatırması için kesin süre verilmiş, kesin sürenin sonucu usulüne uygun olarak ihtar edilmiş ve davacı vekilinin yüzüne karşı ihtar yapılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 324. Maddesi uyarınca “(1) Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. (2) Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır.”Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davacının mahkememizce verilen kesin sürede, usulüne uygun ihtara rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği ve bilirkişi incelemesi için gerekli açıkça dökümü yapılmış masrafı kesin süre içerisinde yatırmadığı, yine—– tarihli duruşma günü itibariyle de yatırmamış olduğu, davalının da—-ücreti yatırmadığı, bu sebeple davacı tarafın ticari defterlerin ve—- delilinin ikamesinden vazgeçmiş sayıldığı, bu sebeple de davasını ispatlayamadığı kanaatine varılmış, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
5-Davalı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri —-üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 uyarınca hesaplanan —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.