Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/503 E. 2022/949 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/503 Esas
KARAR NO : 2022/949

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 02/08/2021
KARAR TARİHİ : 15/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin—–gösteren sektörde öncü bir firma olduğu, müvekkilinin davalı ———- hizmetini yaptığını, konu ile ilgili daha sonrasında dosyaya faturalar, beyannameler, —– detaylı olarak sunulacağı, davalının işbu hizmetlerin neticesinde takibe konu olan cari hesapta belirtilen ——tutarındaki bedeli hiçbir gerekçe göstermeksizin ödemediğini, müvekkilinin davalıdan ödeme talep etmesine rağmen hiçbir gerekçe göstermeksizin ödeme yapılmadığı, müvekkilinin tam anlamıyla edimini ifa ettiği, —- sayılı dosyasıyla icra takibine başlatıldığını, gelen itiraz sebebiyle huzurda görülecek olan davayı açma zarureti hasıl olduğunu, yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle, öncelikle, haklı davanın kabulünü, davalı firmanın mal kaçırmasını engellemek adına, borca yeter miktarda malvarlığına ihtiyati tedbir konulmasına, alacaklarının likit olması dolayısıyla yapılan itirazın haksız olduğu göz önüne alınarak %20’den az olmak kaydıyla, icra inkar tazminatına hükmedilmesine, tüm yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilin davacı yana herhangi bir borcu bulunmadığından dava konusu—– tarihli dilekçe ile itiraz edildiği, davacı yan itirazımız üzerine——- dosya numaralı ———- başvurusunu yapmış, arabuluculuk süreci — anlaşmama ile sonuçlandığı, müvekkilinin davacı yana herhangi bir borcu bulunmadığı, müvekkilinin davacı yan ne kadar hizmet verdi ise verdiği hizmetin karşılığını tam ve eksiksiz olarak davacı yana ödemiş olduğu herhangi bir borcu bulunmadığı, yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle davaya cevap ve itirazlarımızın kabulü ile; haksız ve mesnetsiz davanın reddini, davacı yan aleyhine %20 den aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava———- esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar ile kötü niyet tazminat talebine ilişkindir.
Davada taraf teşkili sağlanmış, dava yasal 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
İtirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı, itiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran bir davadır. Davanın takibe bağlılığı alacağın miktarı bakımından söz konusu olduğu gibi alacağın kaynağı bakımından da geçerlidir.
İcra Dosyası İncelemesi; Davacı tarafından —- tarihinde açık hesap alacağına ilişkin ——Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu/ davacı şirkete —- tarihinde tebliğ edildiği, 05.12.2018 tarihinde davalı borçlu tarafından icra müdürlüğünce yapılan kapak hesabına göre dosyaya—- ödeme yapılmak suretiyle takip borcunun ödemiş olduğu görülmüştür.
Tarafların tacir olması nedeni ile ticari defter ve kayıtlar kesin delil teşkil ettiğinden taraf ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için mali müşavir bilirkişiden rapor tanzimi istenilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan—– tarihli raporda özetle;
A-Defterlerin Usulüne Uygun Tutulup Tutulmadığı Yönünden;
Davacı tarafın ticari defterleri usul yönünden incelendiğinde;—-defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK VE VUK hükümlerine göre süresinde alınmış olduğu,—— yılı defterlerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanununun ——–Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile —— mükellef olduğu, dava konusu——- defterlerinin —–onaylı beratlarını süresinde alınmış olduğunun görüldüğü,
Davalı tarafın ticari defterleri usul yönünden incelendiğinde; ——– açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK VE VUK hükümlerine göre süresinde alınmış olduğu görüldüğü,
B- Davalının —- Esas Sayılı Dosyasına Borcu Olup Olmadığı Yönünden:
Davacı tarafından ——Esas sayılı dosyası ile başlatılan takip alacağına karşı davalının takip tarihi itibariyle —- borçlu gözüktüğünün görüldüğü, takip tarihinden sonra davalı tarafından —yapılan kapak hesabına göre dosyaya—- ödeme yaparak dosya borcunu ödemiş olduğunun görüldüğü,
Davacı vekilinin dava dilekçesinde ——– tutmak suretiyle itirazın iptali davası açtığı, Sayın Mahkemenizin de icra müdürlüğünce gönderilen ———- sayılı dosyayı mahkemeniz dosyası ile ilgisi bulunmadığı gerekçesiyle —- ettiğinin görüldüğü, bu kapsamda dava dosyasında ve uyap sisteminde—- dosya ile ilgili bilgi belge bulunmadığından inceleme yapılamadığı, her ne kadar davacı davasını itirazın iptali olarak açmış ancak bu davaya dayanak takip dosyası sunamamasının hukuki değerlendirmesinin Sayın Mahkemenize ait olduğu,
C- Davacının Davalıdan Alacağının Olup Olmadığı Yönünden:
Taraflar arasında — yılında başlayan ticari ilişkinin 2019 yılına kadar devam ettiği, davacının kendi defter kayıtlarında davalı —- karşılığı —-alacaklı gözüktüğünün görüldüğü, davalının kendi ticari defter kayıtlarında davacı …—- bulunmadığının görüldüğü,
Tarafların ticari defter kayıtları üzerinde raporun 4.b hesap incelemesi bölümünde detaylıca açıklanan ve yapılan tespitler neticesinde davacının bütün faturalarının davalıda kayıtlı olduğu, faturalara ilişkin ödemelerin ise davacının davalı lehine kayıt altına aldığı 1.947,85 TL fark dışında birebir örtüştüğü, aradaki ihtilafın davacı yanın davalı aleyhine tahakkuk ettirdiği kur farkı gelirlerinden kaynaklandığı, davacı tarafın her üç ayda bir davalı aleyhine kur farkı tahakkuku yaptığı, böylelikle davalıyı borçlandırdığı, taraflar arasındaki ticari ilişki sabit olsa da dosya kapsamında bu ilişkinin———- kurulduğuna ilişkin yazılı bir belge, yada teamül olmadığı, davalının bütün faturaları TL olarak kaydedip TL olarak ödemiş olduğu, davacı her ne kadar kur farkı tahakkuku yapmış olsa da bunu fatura ile karşı tarafa göndermediği, davalının —- durumdan bilgisinin olmadığı, işlemlerin ——— üzerinden yapılacağına dair davalının imzalamış olduğu somut bir belgede olmadığı, davacıda gözüken alacak bakiyesinin —— farkından kaynaklandığı dolaysıyla davacının —————– edemediği değerlendirildiğini, Sayın Mahkemenin gerek savunmalarının tümü ve gerekse faize ————- tamamen davalı şirketin —–yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz muhtar bulunduğu, icra inkar tazminatı ve sair hususların mahkemenin münhasır takdiri içinde kaldığı, sonuç ve kanaatlerine ulaşıldığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekilince davalıya verilmiş ——- karşısında davalının ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği iddiasıyla icra takibi yapılmış, davalı tarafından verilen hizmet karşılığının tam ve eksiksiz olarak davacı yana ödemiş olduğu, herhangi bir borcu bulunmadığından bahisle takibe itiraz edilmiştir.
Tarafların incelenen defterlerinin usulüne uygun olduğu, —– Esas sayılı dosyası ile ilgili dava dosya borcunun ödendiği anlaşılmıştır.
Celp edilen ———Esas sayılı icra dosya tarafları tutmadığından icra müdürlüğüne iade edilmiştir.
Davacının incelenen ——- ticari defter kayıtlarında davalı———— alacaklı gözüktüğü, davacı vekilince itirazın iptaline konu edilen icra dosyasında borç davalı tarafça ödenerek kapatılmıştır.
Dolayısıyla itirazın iptaline konu dosyada borç ödenmiştir. Davacının alacağı bulunmamaktadır
Davacı vekili tarafından dava değeri ———– üzerinden harçlandırılmıştır.
Davalının incelenen —– defter kayıtlarında davacı ..—— bakiyesinin sıfır olduğu, borçlu gözükmediği, Davacı taraf ticari kayıtlarında her üç ayda bir alacağının ——-varsayımıyla davalı aleyhine —– yaptığı ve böylelikle kur farkı tahakkuku yaparak davalıyı borçlandırdığı, ancak taraflar arasındaki ticari ilişkinin—– cinsinden kurulduğuna ilişkin yazılı bir belge, bir teamül yoktur davalı bütün faturaları TL olarak kaydedip TL olarak ödemiştir. Davacı her ne kadar kur farkı tahakkuku yapmış olsa da bunu fatura ile karşı tarafa göndermemiştir. Davalının da bu durumdan bilgisi yoktur. İşlemlerin—- üzerinden yapılacağına dair davalının imzalamış olduğu somut bir belgede yoktur.
Davacı vekilinin itirazın iptaline konu ettiği —- Esas sayılı dosya borcu ödendiğinden davacının davasında haklı olmadığı borcun ödendiği, kaldı ki davacı alacağın kur farkından kaynaklandığını iddia ettiğinden, yukarıda da belirtildiği üzere, ticari kayıtlarda davacıda gözüken alacak bakiyesi kur farkından kaynaklanmış olup kaldı ki davacı ——alacağını da ispat edemediği değerlendirilerek davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 974,21 TL harcın mahsubu ile fazladan yatırılan 893,51‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı vekili lehine—- vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile —- bütçesinden ödenen —– arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.