Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/436 E. 2022/728 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/436 Esas
KARAR NO : 2022/728

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ : 02/07/2021
KARAR TARİHİ : 13/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin—– olduğunu ve hesap numarasının —- olduğunu, dava dışı——– ilişkisinin bulunduğunu, dava dışı şirkete borcu bulunduğundan bu şirkete — göndereceği yere sehven — para gönderdiğini, dava dışı şirketin firma yetkilisinin aranarak hesaba fazladan gönderilen paranın iade edilmesini talep ettiklerini, firma yetkilisinin gelen bir paranın olmadığını bildirdiğini, yapılan incelemede — gerektiği —- yazıldığını, ——— davalı şirket hesabına paranın gittiğini, –işlemi sırasında yapılan hata üzerine ——-bildirildiğini, bu nedenle paranın hesaba iadesini talep ettiklerini, banka tarafından bu şekilde para iadesinin yapılamayacağının bildirildiğini, paranın gönderildiği şirketten onay ve muvafakat verilmesi gerektiğini, paranın gerçek gönderileceği ve müvekkilinin ticari ilişki içinde olduğu dava dışı —–, hesap numarası —- yanlışlıkla para gönderilen davalı —— aynı olduğunu ancak — farklı olduğunu, davalı şirket ile ticari ilişkilerinin bulunmadığını iddia ederek; davalı şirket hesabına yatan para üzerinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalı firma ile ticari ilişkisi bulunmayan müvekkilinin davalı yana borcu bulunmadığının tespiti ile hatalı gönderilen paranın müvekkiline iadesine, davalının cevap verme süresi içinde gönderilen paranın iadesi halinde davalı taraftan mahkeme masrafı ve vekalet ücreti talebi olmadığını, davalının parayı iade etmekten imtina etmesi halinde yargılama masrafı ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini, dava tarihinden itibaren ticari işlerde uygulanan reeskont faiz üzerinden faize hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: İhbar olunan——vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sehven davalı hesabına gönderdiği tutarın davalıya ödenmemesi için davanın taraflarına ihbar edildiğini, davacının talimatı neticesinde havale işleminin tamamlandığını, alıcı —— iade talimatı veya mahkeme kararı olmaksızın işlemin yapılamayacağını, müvekkilinin davalının ——–sözleşmeden kaynaklı olarak —- ve mahsup hakkı bulunmadığını, davanın müvekkiline ihbar edilmesine herhangi bir menfaatinin bulunmadığını, müvekkili Bankanın herhangi bir kusuru veyahut hukuka aykırı bir işlemi söz konusu olmadığından müvekkili aleyhine tespit ve hüküm kurulmamasını, müvekkili aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesini beyan ve talep etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip zaptının davalı şirkete tebliğ edildiği, davalı şirket tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşıldı.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
——— yazıldığı ve müzekkerelere cevap verildiği görüldü.
Dava sebepsiz zenginleşme nedeniyle verilen paranın iadesine ilişkindir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 77. Maddesi uyarınca “(1)Haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. (2) Bu yükümlülük, özellikle zenginleşmenin geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanması durumunda doğmuş olur.”
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 79. Maddesi uyarınca “(1)Sebepsiz zenginleşen, zenginleşmenin geri istenmesi sırasında elinden çıkmış olduğunu ispat ettiği kısmın dışında kalanı geri vermekle yükümlüdür. (…)”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın belirtildiği gibi sebepsiz zenginleşmeye dayandığı, davacının davalı ile arasında hiçbir hukuki ilişki bulunmadığını iddia ederek dava dışı ———– davalıya gönderildiğini ileri sürdüğü, mahkememizce yapılan yargılama ve sunulan deliller sonunda dava dışı ——— bu şirkete ödendiği, yine davacının defter kayıtları incelendiğinde bu şirket ile arasında hukuki ilişkinin bulunduğunun da tespit edildiği, ancak davalı ile arasında hukuki ilişki bulunmadığı, hukuki ilişki davacı tarafça kabul edilmemekle, davalının da taraflar arasındaki hukuki ilişki bulunduğunu ispatla mükellef olduğu, ancak davalının bu hususta bir savunma ileri sürmediği gibi delil de ibraz etmediği, bu sebeple taraflar arasında hukuki ilişkinin hiç gerçekleşmemiş olduğu ve davalının davacı aleyhine sebepsiz zenginleşmiş olduğu, zenginleştiği tutarı iade etmesi gerektiği kanaatine varılmış, davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1- Davanın KABULÜ ile, —– davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri — üzerinden hesaplanan ve alınması gereken —- karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 722,00 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye — harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan —– dava açma masrafı ve—- posta masrafından ibaret —— giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
5-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri —-üzerinden karar tarihinde —-hesaplanan —- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.