Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/434 E. 2023/412 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/434 Esas
KARAR NO:2023/412
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/06/2021
KARAR TARİHİ:11/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı tarafından———-sayılı dosyası ile müvekkil aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığını, bononun üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ve müvekkilinin borçlu bulunmadığının tespit edilmesini, senet üzerinde bedeli malen ahzolunmuş ibaresinin bulunduğunu, müvekkili ile davalı arasında herhangi bir mal alışverişinin bulunmadığını, senet üzerindeki müvekkiline ait olduğu iddia edilen imzanın taklit olduğunu iddia ederek; ihtiyati tedbir talebinin kabulünü, davanın kabulünü, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile ——- esas sayılı icra takibinin iptalini ve takip konusu alacağın %20’sinde az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, takibe konu bono üzerindeki imzaların davacıya ait olduğunu, davacının iddiasını ispatla mükellef olduğunu savunarak; davanın reddini, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE: —- Müdürlüğü, ——- Dairesi, —- Müdürlüğü, ———Müdürlüğü———- Müdürlüğü, —- Müdürlüğü, —— Müdürlüğü,—— Müdürlüğü,——- Müdürlüğü, —- Şirketi, ——-Şirketi,——— Şirketi, ——— Şirketine müzekkere yazıldığı anlaşıldı.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, ——– Esas sayılı kambiyo senedine özgü haciz yoluyla takipte takip konusu kambiyo senedindeki imzanın inkarı nedeniyle takip sonrası açılmış bulunan menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce davacı asile “Ekte gönderilen ———-bedelli senedin ön yüzündeki düzenleyen imzasının kendinize ait olup olmadığı hususlarında beyanınızın ve imza örneklerinizin alınacağı, kendinize ait değilse duruşmaya katılarak beyanda bulunmanız, beyanda bulunulmaması halinde veya icticvab davetine rağmen geçerli bir mazaret olmadan davete icabet edilmediği takdirde çekteki yazı ve imzanın tarafınıza ait olduğunun kabul edileceği hususu ihtar olunur” şerhi içeren, dava konusu kambiyo senedi ekli meşruhatlı davetiye tebliğ edilmiş, tebliğ işleminin 25/11/2022 tarihinde usulüne uygun yapıldığı görülmüş, davetiyenin tebliğinden sonraki 19/01/2023 tarihli celseye davacı asilin icabet etmediği görülmüştür.
Davacı vekili 19/01/2023 tarihli celsede “Önceki beyanlarımızı tekrar ederiz, müvekkilim tır şoförlüğü yapmaktadır, yurt dışında çalışıyor, yurt dışına giriş çıkış yapmaktadır, celse arasında kendisini getirip imzasını vereceğiz, davamızın beyanlarımız doğrultusunda kabulüne karar verilmesini talep ederiz.” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüş, mahkememizce bu mazeretin araştırılması için ilgili kuruma müzekkere yazılmış, mahkememize davacının herhangi bir yurt dışı giriş çıkış kaydının bulunmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 11/05/2023 tarihli celsede “Önceki beyanlarımızı tekrar ederiz, müvekkil çalışıyor, mümkünse yeniden süre verilsin, davamızın beyanlarımız doğrultusunda kabulüne karar verilmesini talep ederiz” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 211. maddesi uyarınca “(1) Bir belgenin sahteliğinin iddia edilmesi durumunda, bu hususta karşı tarafın açıklamaları da dikkate alınarak, aşağıdaki sıra ile inceleme yapılarak öncelikle karar verilir: a) Hâkim, yazı veya imzayı inkâr eden tarafı isticvap ettikten sonra bir kanaat edinememişse, huzurda bu kişiye yazı yazdırıp imza attırmak suretiyle elde ettiği belge ve diğer delilleri değerlendirir. Hâkim, sahtelik konusunda başka bir incelemeye gerek duymadan karar verebilecek durumda ise gerekçesini açıkça belirtmek suretiyle, senedin sahteliği hakkında bir karar verir. İsticvap için mahkemeye davet edilen taraf, belirtilen günde hazır bulunmadığı takdirde, inkâr etmiş olduğu belgedeki yazı veya imzayı ikrar etmiş sayılır; bu husus kendisine çıkartılacak davetiyede ayrıca ihtar edilir. (…)”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın ——— sayılı kambiyo senedine özgü haciz yoluyla takipte takip konusu kambiyo senedindeki imzanın inkarı nedeniyle takip sonrası açılmış bulunan menfi tespit davası olduğu, davacı asile yukarıda belirtildiği şekilde usulüne uygun meşruhatlı isticvab davetiyesi tebliğ edildiği halde, davacı asilin geçerli mazereti bulunmaksızın bu davete icabet etmediği, bu sebeple yukarıda atıf yapılan yasa hükmü uyarınca takip ve dava konusu senet altındaki imzayı ikrar etmiş sayıldığı, senet üzerinde nakden kaydının bulunduğu, bu sebeple davalının taraflar arasındaki hukuki ilişkiyi ve alacağını takip konusu senet vasıtasıyla ispatladığı, davacının dava dilekçesinde taraflar arasında hiçbir hukuki ilişki bulunmadığını iddia ederek senedin ihdas nedenini ta’lil ettiği, bu nedenle borçlu olmadığını ispat külfetinin davacı üzerinde olduğu, bu hususta davacı tarafça herhangi bir vakıa ve delil ileri sürülmediği, tüm bu sebeplerle davacının borçlu olmadığını ispatlayamadığı kanaatine varılmış, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL’nin hükmün davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan vekalet harcına ilişkin 8,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davalı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri (72.270,55 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 11.563,29 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile ——— Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 11/05/2023