Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/411 Esas
KARAR NO : 2022/823
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/06/2021
KARAR TARİHİ : 08/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı Vekilinin 21.06.2021 tarihli harç makbuzlu dava dilekçesinde özetle;
Davacı vekili, Davalıya karşı önce 07.09.2020 tarihinde —-İcra Dairesinde—- dosyasıyla takip başlattığını, yetki itirazı sebebiyle dosyanın yetkili —- Müdürlüğünün—– sayılı dosyası ile devam ettiğini ve Davalının bu ödeme emrine itiraz ettiğini beyan etmiştir. Davacının alacağının faturaya dayalı alacak olduğu, icraya konu 2 adet faturadan 6.208,00 TL’lik faturanın, fatura takip tarihinden sonra Davacıya ödendiği, ancak diğer 25.077,00 TL tutarındaki faturanın ödenmediği arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alınamadığını beyan edilmiştir. Davacı, Davalının itiraz sebebi olarak fatura bedelindeki fahiş ve yüksek bedelini belirttiğini, ancak Davacının birçok hastaneye aynı fiyat, tarih, ürün İle ilgili kesilmiş fatura örneklerinin mevcut olduğunu, ayrıca bir faturada bedelin piyasa değeri üzerinde denilerek itiraz edilirken diğer faturada itiraz edilmeden takipten sonra ödenmesinin çelişki olduğunu belirtmiştir. Davacı, yeniden fatura düzenlenmesi halinde dava konusu bedel, takip masrafı ve vekalet ücretlerinin ödeneceğine dair Davalı vekili tarafından mail geldiğini iddia etmiştir. Ancak Davacı bu durumu kabul etmemiş, icraya konu faturanın ödenmesini talep etmiştir. Davalı vekili tarafından Davacıya gönderilen mailde borcun ikrar edildiği iddia edilmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekilinin 06.09.2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle;
Davalı şirket vekili; Davacı tarafından 05.02.2020 tarih —– no’lu 6.208,00 TL ve 04.05.2020 tarih—–no’lu 25.077,60 TL bedelli faturalar ile ilgili—- Müdürlüğünün —–sayılı dosyası üzerinden Davalı tarafa ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 30.11.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, 04.12.2020 tarihli dilekçede takibe, borca, ferilerine ve yetkiye itiraz edildiğini; bu sebeple dosyanın——Sayılı dosyasından devam ettiği beyan eder. Bu icra dosyasındaki 09.03.2021 tarihinde tebliğ edilmiş ödeme emrine de, 11.03.2021 tarihli dilekçeyle itiraz edildiği belirtilmiştir. Davalı, 6.208,00 TL tutarındaki faturayı 30.09.2020 tarihinde ödediğini, 04.05.2020 tarihli 25.077,60 TL tutarındaki faturanın iste şirket kayıtlarında mevcut olmadığını alacaklı tarafa 21.05.2020 tarihinde—— no’lu e-fatura ile iade edildiği beyan edilmiştir. Taraflar arasında cari hesap ilişkisi ya da yazılı herhangi bir sözleşmenin olmadığı iddia edilmiştir. 04.05.2020 tarihli fatura içeriğinde yer alan tıbbi malzemelerle ilgili olarak, Davacı tarafından, Davalı şirket satın alma biriminden onay alınmadan tamamen afaki birim fiyatlarla icra takibi başlatılmıştır. Davalı tarafın yaptığı incelemelerde; satın alma biriminin bilgisi ve onayı olmaksızın hasta ve doktor ile yürüttüğü görüşmelerle, Davalı şirkete bilgi dahi verilmeden malzeme getirildiği, bu malzemelerin gerçek değeri ve —- tarifesinin çok üzerinde fahiş fiyatla fatura edildiğinin tespitinin yapıldığını, bu durumu Davacı firmaya bildirerek piyasa rayiçlerine ve —- hükümlerine uygun bedeller ile yenilemelerinin talep edildiğini, ancak Davacı tarafından herhangi bir adım atılmadığını iddia eder. Davalı vekili ilgili faturanın 8 günlük yasal süre içerisinde iade edildiğini, iade faturası kesildiğini, bu sebeple müvekkil şirketin kayıtlarında Davacının herhangi bir alacağının olmadığını beyan eder. Davalı şirket, şirket prosedürleri ve mevzuat gereği bir hastanın tedavisin kullanmak üzere tıbbi malzeme talep edildiğinde, öncelikle şirketin satın alma birimi ile irtibata geçildiğini, bu doğrultuda karar verildikten sonra Malzemelerin bedeli konusunda Davacı şirket ile anlaşma sağlaması gerektiğini ifade etmiş olup, Davalı şirketin malzeme talebinin bulunmadığı, Davacı şirketin 3. Kişilerin talebi doğrultusunda hareket ettiğini iddia eder. Davalı şirkete ait hastanenin—– ile de anlaşmasının bulunduğu belirtilmiştir. Bir anlaşma sağlanmadan Davacının piyasanın üzerinde, kendisince belirlediği fiyat üzerinden talep ettiği faturanın Davalı şirket tarafından ödenmesinin beklenemeyeceği, ayrıca şirketin satın alma komisyonun bu alıma ilişkin bilgisinin bulunmadığı beyan edilmiştir. Davalı şirket, Davacının kendisine gönderildiği iddia edilen Mailin varlığını ve içeriğini kabul etmediğini, bu mail görüntülerinin tek başına delil kabul edilemeyeceğini, ayrıca mailde ismi geçen avukatın bürolarının sigortalı çalışanı olmadığı yalnızca arabuluculuk görüşmeleri kapsamında yetki belgesi verildiği, böyle bir mail gönderildiyse bile bu mailden kendilerinin bilgisi: olmadığını ve ismi geçen avukatın Davalı şirketi bağlayıcı irade beyanında bulunmasının da mümkün olamayacağını, kabul anlamına gelmemekle birlikte bahsi geçen mailin de borcu kabul anlamına gelen bir içeriğinin bulunmadığı beyan eder. Davalı şirket müvekkili, ilgili faturada yer alan ürünlerin müvekkil talebi ve bilgisi olmadan kullanıldığından ortada likit bir alacak bulunmadığını cevaben beyan etmiştir etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davada taraf teşkili sağlanmıştır.
Davacı şirket tarafından 07.09.2020 tarihinde—- sayılı dosyasında ilamsız takip başlatılmış, yetki itirazı üzerine dosya —– sayılı dosyasına kaydolunmuştur.——esas sayılı dosyasından davacı tarafından davalı hakkında 05/02/2020 tarih 6.208,00 TL bedelli ve 04/05/2020 tarih 25.077,60 TL bedelli fatura alacağından toplam 31.285,60 TL alacak için ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının itirazı neticesi iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
İcraya konu 2 adet faturadan 6.208,00 TL’lik faturanın, icra takip tarihinden sonra davacıya ödendiğinden, davacı tarafından 04/05/2020 tarih 25.077,60 TL bedelli fatura itirazın iptaline konu edilmiştir.Tarafların ticari kayıt ve belgeleri üzerinde Mali bilirkişi ve—– konusunda uzman Hekim bilirkişiye inceleme yaptırılmıştır.
02/03/2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle;
Davacı —– tarafından düzenlenen dava konusu 04.05.2020 tarih —- no’lu 25.077,60 TL’lik faturanın içeriği ürünlere ilişkin olarak, taraflar arasında bu ürünlerin teslimi hususunda bir uyuşmazlık bulunmadığı, Davalı şirketin dilekçesinde beyan ettiği üzere “piyasa değerinin üzerinde fatura edilen” ürünlerin “talebi ve bilgisi olmadan kullanıldığı”, bu hususta ürünlerin kullanılan kısmının da dahil edilerek Davalı şirketin 21.05.2020 tarihinde ——no’lu 25.077,60 TL tutarında iade faturası düzenlediği, ilgili iade faturasının Davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın—– iade faturasından kaynaklandığı, Sektörel değerlendirmeler bölümünde; Fatura karşılığı olan malzemelerin satın alma komisyonu tarafından onaylandığına dair belgenin dosyada mevcut olmadığı, Davalı şirketin faturaya konu ürünleri kullandığını belirttiği —-kodlu —— işleminin işlem puanı 33.193,24 işlem puan olduğu, TL karşılığı 33.193,24 işlem puan x 0,593 =19.683,59 TL %8 KDV 1.258,28TL —- fiyatı olduğu , İlaveten satan Ve satınalan arasında fiyatlandırmanın—— fiyatı üzerinden olacağına dair taraflar arasında herhangi bir satın alma sözleşmesinin dava dosyasında bulunmadığı, Tanıya dayalı işlemlerin kapsamı; Yatak bedeli, Muayeneler ve konsültasyonlar, Operasyon ve girişimler, Anestezi ilaçları, Yatış dönemindeki ilaçlar (kan ürünleri ayrıca faturalandırılır), —- Refakatçi bedeli (tıbbi zorunluluk halinde), gibi tanı ve tedavi kapsamında yapılan tüm işlemler dahil olduğu, —– kodu için ödenen tanıya dayalı işlem puan karşılığı olan 21.258,28 TL’nin bütün bu hizmetleri de kapsayacağı göz önüne alındığında;——nolu fatura bedelinin tanıya dayalı işlem fiyatlandırmasının üstünde kaldığı kanaatine varılmıştır.
08/07/2022Tarihli Bilirkişi Ek Raporunda Özetle;
Davacı şirket tarafından tanzim edilen 04.05.2020 tarihli 25.077,60 TL tutarındaki faturanın, Davalı şirket tarafından 21.05.2020 tarihli fatura ile iadesinin yapıldığı tespit edilmiş olup, işbu faturanın iadesinin 8 günlük yasal süre içerisinde yapılmadığı hususunda nihai takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu, Yapılan incelemeler neticesinde, Davacı şirket tarafından tanzim edilen 04.05.2020 tarih 25.077,60 TL tutarındaki faturanın Davalı şirket tarafından 21.05.2020 tarihli fatura ile iadesinin yasal süresi içerisinde gerçekleştirilmediği ve fatura içeriğindeki ürünlerin birim fiyatlarının rayiç bedel üzerinde olmadığı hususunun kabulü halinde, nihai takdir Sayın Mahkemenize ait olmak üzere Davacı şirket tarafından dava konusu edilen 25.077,60 TL tutarındaki fatura alacağının yerinde olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.——bilirkişi açısından değerlendirme;Söz konusu 05.02.2020 tarihli fatura ile dava konusu faturaların okunabildiği kadarı ile sadece 2 kaleminin aynı olduğu, dolayısıyla, dolayısıyla bu iki faturanın aynı olduğu kabul edilmeyeceği,Kök raporundaki ki —– değerlendirmelerimle ilgili bir değişiklik olmayacağı kanaatine varılmıştır,
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında uyuşmazlığın 04.05.2020 tarih —– no’lu 25.077,60 TL’lik fatura için düzenlenen 21.05.2020 tarihli ——no’lu 25.077,60 TL tutarındaki iade faturasından kaynaklandığı, fatura içeriği ürünlere ilişkin olarak, taraflar arasında bu ürünlerin teslimi hususunda bir uyuşmazlığın bulunmadığı, Davalı şirketin faturaya konu ürünleri kullandığını beyan ettiği, Davacı ve davalı tarafın Ticari defterleri ve dayanağı belgelerin, yardımcı defterlerin birbirini teyit etmesi nedeni ile TTK 85 md ve HMK 222. maddesi gereğince delil niteliğine haiz olduğu,
Davacı ve Davalı şirketten talep edilen Mayıs 2020 dönemine ait—- formları incelendiğinde, Davalı şirketin 25.077,60 TL tutarındaki faturayı ve faturanın iadesini —— formlarında bildirdiği, Davacı şirketin dava konusu 25.077,60 TL tutarındaki faturanın satımına dair bildirim yaptığı, ilgili faturanın iadesini ——-formlarında bildirmediği,
Davacı şirket tarafından tanzim edilen 04.05.2020 tarihli 25.077,60 TL tutarındaki faturanın, Davalı şirket tarafından 21.05.2020 tarihli fatura ile iadesinin yapıldığı tespit edilmiş olup, işbu faturanın iadesinin 8 günlük yasal süre içerisinde yapılmadığı
Davacı şirket tarafından dava dilekçesinde sunulan —–adresleri arasında gerçekleşen e-posta yazışmalarına karşı, Davalı vekilince e-posta yazışmalarını gerçekleştiren avukatın yalnızca arabuluculuk görüşmelerinde yetki verilen bir avukat olduğundan, bu sebeple ilgili yazışmaların içeriğini kabul etmediklerini beyan ettiği,Taraflar arasında yazılı herhangi bir satın alma sözleşmesinin bulunmadığı, davaya konu fatura bedelinin tanıya dayalı işlem fiyatlandırmasının üstünde kaldığı ancak fatura içeriğindeki ürünlerin birim fiyatlarının piyasa rayiç bedelleri üzerinde olduğunun ispatlanamadığı değerlendirildiğinden, davanın ve şartları oluşan icra inkar tazminat talebinin kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalı borçlunun—– esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 25.077,00 TL üzerinden DEVAMINA,
2-25.077,00TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 1.713,01 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 271,83 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.441,18 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 271,83 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 2.505,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Kabul edilen dava yönünden—-göre davacı lehine takdir olunan —– vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —–bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde—–Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.