Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/405 E. 2021/422 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO: 2021/405 Esas
KARAR NO: 2021/422
DAVA: Maddi tazminat(Trafik Kazası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 04.03.2021
KARAR TARİHİ: 22.06.2021
Mahkememizde görülmekte olan Maddi tazminat(Trafik Kazası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacılar vekilinin, davalılar —— sayılı dosyasına tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; Mahkememizin —- sayılı dosyası ile açılan davada, alınan bilirkişi raporuna istinaden harç tamamlama yapıldığını,———– göre hesaplama yapılması şeklindeki görüşüne istinaden alınan ek raporda tazminat tutarının artması sebebiyle işbu ek dava açıldığını, tensiple birlikte, taraflara tebligat yapılmaksızın davanın esas dava olan —- dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini, davalı — sürücüsü ve maliki olduğu ——günü, davacı küçük——- ağır şekilde yaralanmasına ve sağ bacağının kesilmesine sebep olacak kazaya neden olduğunu, davacının henüz —- olduğunu, araca ilişkin ———– nezdinde genişletilmiş kasko poliçesinin mevcut olduğunu,——-alınan raporda iki ihtimalli bir değerlendirme yapıldığını, fren mekanizmasına ilişkin kesin bir kanaat oluşmaması sebebiyle kusuru konusunda iki olasılıklı bir değerlendirme yapıldığını, tensiple birlikte taraflara tebligat yapılmaksızın davanın Esas dava olan ———- sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini, fazlaya ilişkin her nevi hak ve alacaklar saklı kalmak kaydı ile dosyaya sunulan deliller, bilirkişi raporu ve dosyaya sunulan belgeler de dikkate alınarak açılan ek davanın kabulü ile ——- dosyası ile açılan davada talep edilen tutarın, yeniden hesaplama neticesinde artması sebebiyle ——– tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren, sigortacı davalılarda poliçe limiti ve klozu ile sınırlı olmak kaydı ile dava tarihinden faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılara bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı ——– tarihli cevap dilekçesinde özetle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, hesaplamanın —- tablosuna göre ve ——- teknik faiz dikkate alınarak yapılması gerektiğini, bu nedenle birleşen davanın reddi gerektiğini, müterafik kusur nedeniyle hatır taşıması indirimi gerektiğini, yaralanmanın kazayla illiyet bağı bulunup bulunmadığının tespiti için —– rapor alınması gerektiğini, tedavi giderlerinin——- sorumluluğunda olduğunu, davacının——ödeme alıp almadığının tespitini, faizin yasal olması gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN AŞAMALARI:
Davanın ilk açıldığı ———- esas sayılı dosyalarında; davanın taraflarının aynı olduğu, her iki davanın trafik sigortasından kaynaklı tazminat davası olduğu, birleştirme talep edilen ————dosyasında yargılama devam ettiği sırada yapılan ıslahtan sonra alınan bilirkişi raporundaki bedele istinaden mahkememiz iş bu dosyasında tazminat davası açıldığı anlaşılmış olup tarafları ve konusu aynı olan davaların birlikte görülmesi usul ekonomisi açısından uygun olacağından her iki dava dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşılmakla dosyaların 6100 sayılı HMK madde 166 gereğince birleştirilmesine…” gerekçesi ile———– sayılı dosyası ile birleştirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz ——- davasında davalı ——— yönünden zorunlu arabuluculuk dava şartı yönünden yapılan incelemede; ——– tarihinden önce zorunlu arabuluculuk dava şartını yerine getirmediğinden TTK’nin 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Bendinin son cümlesi, HMK’nin 114/(2) ve 115. Maddeleri uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerektiğinden, birleşen davada davalı sigorta şirketi yönünden açılan davanın TTK’ye eklenen 5/A maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddeleri kapsamında dava şartı yokluğu nedeni ile HMK 114/2 ve 115/2 Maddeleri gereğince usulden reddine karar vermek üzere ayrılmasına…” ara kararı ile Birleşen ————- sayılı dava dosyası, davalı ———– kaydı yapılmıştır.
DAVANIN VE ZORUNLU ARABULUCULUK DAVA ŞARTININ BULUNUP BULUNMADIĞININ TESPİTİ, İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar, davayı işbu davanın davalısı —– birlikte — açmış olup, davalı —- karşı açılan dava Mahkememizin —- esas sayılı dosyası ile birleşen—– dosyasında devam etmektedir.
Yani, işbu dava davacılar tarafından, davalı ——– karşı açılan trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasıdır.
6/12/2018 tarihli, 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle TTK’ye eklenen 5/A maddesi uyarınca, “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’ nun 18/A maddesi uyarınca, “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Bu hukuki açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacının istemi bir miktar paranın davalı Sigorta şirketinden tahsiline ilişkindir.
TTK’nin 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Ticari davalarda zorunlu arabuluculuk uygulaması —— tarihinden itibaren geçerlidir.
Buna göre, işbu dava açılmadan önce davalı ——- zorunlu arabuluculuğa başvurulmuş olması 7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesiyle TTK’ye eklenen 5/A ve HMK’nin 114/2. Madde1eri uyarınca dava şartıdır.
Dava şartlarına ilişkin kurallar kamu düzenindendir. “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler”(HMK115.md.). Yasada açıkça dava şartlarının her aşamada mahkemece kendiliğinden araştırılacağı düzenlendiğinden ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Bendinin son cümlesi uyarınca “arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi” gerekmektedir.
——–karar sayılı ilâmı uyarınca———Düzenleyen Kanun’un 35 inci maddesine dayalı olarak; taraf veya vekillerinin arabuluculuk son tutanak fotokopisinin/suretinin dosyaya sunmasının yeterli olmadığı, 7036 sayılı Kanun’un 3/2. maddesi mucibince bu tutanağın aslının veya onaylanmış bir örneğinin elden veya ——– üzerinden dosya ibrazının gerektiği ve bu nedenle dava açılmadan önce arabuluculuk başvurusu yapılmadığı hallerde dava şartı eksikliğinin giderilmesi için mahkemece süre verilmesi yasal olarak mümkün bulunmamaktadır. Bir başka deyişle zorunlu arabuluculuk dava şartı tamamlanabilir dava şartı değildir.
Medeni usul hukukumuzda ek dava şeklinde bir dava olmadığından, asıl davanın açıldığı tarihte zorunlu arabuluculuk dava şartı olmaması nedeniyle birleşen davanın da zorunlu arabuluculuk dava şartına tabi olmaması düşünülemeyecektir.
HMK’nin 137, 138 ve 140. maddedeki ön inceleme aşamasında dava şartlarının inceleneceğine dair düzenlemeler, henüz incelenmemiş ise tahkikata geçilmeden önce dava şartlarının incelenmesi zorunluluğunu belirtmektedir. Bu hükümler her aşamada dava şartlarının incelenebileceğine dair 115. madde düzenlemesine inceleme zamanı bakımından en erken zaman olarak sınır çizen bir düzenleme olmayıp incelemenin en geç ne zaman yapılması gerektiğini göstermektedir.
HMK.nun 30. Maddesine göre Hakim lüzumsuz masraf yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.
HMK.nun 138. madde ile öncelikle dava şartları ile ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verileceği hükme bağlanmıştır.
Tüm bu nedenlerle, davacı —– tarihinden önce zorunlu arabuluculuk dava şartını yerine getirmediğinden TTK’nin 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Bendinin son cümlesi, HMK’nin 114/(2) ve 115. Maddeleri uyarınca davalı ——- karşı davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davacılar ——–karşı açılan davanın TTK’nin 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Bendinin son cümlesi, HMK’nin 114/(2) ve 115. Maddeleri uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2- HarçlarKanununa göre alınması gerekli 59,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı sigorta şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden ret olunan dava yönünden ön inceleme henüz yapılmadığından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 7/2. Maddesi uyarınca davalı lehine takdir olunan 2.040,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde ———— Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 22.06.2021