Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/324 E. 2023/1116 K. 14.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2021/324 Esas
K
ARAR NO: 2023/1116

DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)

DAVA TARİHİ: 20/05/2021

KARAR TARİHİ: 14/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:
Davalı-borçlunun 12/12/2016 tarihinde yapılan kontrolde ——– nolu tesisatta kaçak elektrik enerjisi kullandığının tespit edilerek ilgili maddeler doğrultusunda Kaçak/Usulsüz Elektrik Tüketimi Tespit Tutanağı’nın düzenlendiğini, davalı tarafça kaçak elektrik kullanıldığının tespit edilmesinin akabinde kaçak elektrik tüketim tahakkukunun hesaplandığını ve faturalandırıldığını, elektriğin kesilerek mühür altına alındığını ve kesilen elektriğin mühür fekkinin yapılarak 19/12/2015-12/12/2016 dönemi arasında tüketimi doğru kaydedilmiş sayaç değeri ile yapılan hesaplamada 11.772,90 TL kaçak elektrik enerjisi faturasının tahakkuk ettirildiğini, kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen davalının kendisine tahakkuk eden bedeli son gününe rağmen ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla ——–esas sayılı dosya ile ilamsız icra takibinin yapıldığını, ödeme emrinin davalıya gönderildiğini, davalı tarafından borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, borçlunun itirazının haksız ve mesnetsiz olduğunu, arabuluculuk yoluna gidildiğini ancak anlaşmanın sağlanamadığını iddia ederek; davalı tarafından ——- esas ayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA
Dava dilekçesinin davalı tarafa tebliğ olduğu, davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.

İNCELEME: –
—– şirketi, ——– Müdürlüğüne, ——– İcra Dairesine, ———- müzekkere yazıldığı görüldü. Mahkememizce alınan 16/10/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “6.
1) Davalının dava konusu adreste ——– tesisat no üzerinden tutulan Kaçak Tutanağına binaen “Perakende Satış sözleşmesiz Enerji kullandığı” tespit edilmesiyle, aşağıda yer alan ilgili yönetmeliğin m.42/1(a) bendinde belirtildiği üzere kaçak elektrik kullandığı,6.2) Davacının yeni sunmuş olduğu kaçak ve mühürleme tutanakları da ayrıca nazara alındığında;Davacının 06.10.2015 tarihli Kaçak/Usulsüz Elektrik Tüketim Tespit Tutanağının Dava dışı ——– firması adına tutulmuş olduğu tespitleriyle, Davalı ——– firmasının hangi tarihten itibaren işbu kaçak elektrik kullandığına dair net bir bilgi/belge olmamasından dolayı, kaçak elektrik kullanım tarihinin ne zaman başlandığına dair tespit yapılamadığı,İlgili yönetmeliğin m.45/1(a) bendinde belirtildiği üzere ve 19.12.2015 tarihine dair doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması ve de kaçak elektrik kullanım tarihinin ne zaman başlandığına dair tespit yapılamaması nedenleriyle faturalandırmada esas alınacak süre 90 gün olacak şekilde ele alındığı,Dosya muhteviyatındaki işbu bilgi/belgeler neticesinde Davalının 4.320 kwh enerji tüketim miktarı hesap edildiği,6.2.1) İşbu tüketilen enerji miktarına 3.459,25 TL Kaçak Enerji Bedeli tahakkuk hesap edildiği,6.2.2) İşbu kaçak enerji bedeline 1.369,30 TL Gecikme Faizi ve 246,47 TL Gecikme Faizi KDV’si hesap edilmiş olup toplamda 5.075,02 TL tahakkuk hesap edildiği ve Davalının işbu bedeli ödemekle yükümlü olduğu,” hususları tespit edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, davalının perakende satış sözleşmesi olmaksızın ——— tesisat numaralı tesisata ilişkin dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketilmesi (kaçak elektrik tüketimi) iddiasına dayalı haksız fiilden kaynaklı tazminat alacağına dair başlatılan ——– Esas sayılı takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Kaçak elektrik tespit tutanakları, düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tespitleri içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerdendir. Tutanağın aksinin iddia edilmesi halinde bundan kendisine hak bahşeden kişinin aksini ispat etmesi gerekir.Mahkememize yapılan değerlendirmede, davanın belirtildiği şekildedavalının perakende satış sözleşmesi olmaksızın ——- tesisat numaralı tesisata ilişkin dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketilmesi (kaçak elektrik tüketimi) iddiasına dayalı haksız fiilden kaynaklı tazminat alacağına dair başlatılan—— Esas sayılı takibine vaki itirazın iptali davası olduğu, kaçak elektrik tüketiminin hukuki niteliğinin haksız fiil olduğu, bu sebeple davacının davalı tarafın hukuka aykırı fiilini, kusurunu, kendisinin zarara uğramış olduğunu ve zarar ile hukuka aykırı fiil arasındaki nedensellik bağını ispatlamakla mükellef olduğu, bu doğrultuda davacının kaçak elektrik tespit tutanaklarına dayandığı, bu tutanakların yukarıda da açıklandığı gibi düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tespit içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerden olduğu, davalının süresi içerisinde kaçak tespit tutanağına itiraz etmediği, tutanağın aksini de iddia etmediği, taraflar arasında elektrik kullanımına ilişkin perakende satış sözleşmesi de bulunmadığı, bu sebeple davacının davalının hukuka aykırı fiilini ve kusurunu ispatladığı, dosyada mevcut deliller ve bilirkişi raporu da dikkate alındığında davacının talep edebileceği kaçak kullanım bedelinin 3.459,25 TL asıl alacak, 1.369,30 TL işlemiş faiz ve 246,47 TL KDV alacağı olmak üzere toplam 5.075,02 TL olduğu, alacağın miktarının tespiti hususunda tüm bilgi ve belgelerin davacı nezdinde olduğu, davacıya verilen kesin süre içerisinde sunulan delillere göre yapılan hesaplamanın mahkememizce hükme esas alınabileceği, davacının zararını da ispatladığı, zararla fiil arasında nedensellik bağının doğal olarak bulunduğu, ancak taleple bağlılık ilkesi gereğince takipte ve davada talep edilen alacağa hükmedilebileceği, tüm bu sebeplerle itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği, alacağın miktarının yargılamayı gerektirmesi ve itiraz tarihinde belirlenebilir olmaması nedeniyle icra inkar tazminatının şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalı borçlunun ——— Esas sayılı takibine yaptığı itirazın 3.459,25 TL asıl alacak, 1.369,30 TL işlemiş faiz ve 246,47 TL KDV alacağı olmak üzere toplam 5.075,02 TL yönünden İPTALİNE, takibin takip tarihi itibariyle3.459,25 TL asıl alacak, 1.369,30 TL işlemiş faiz ve 246,47 TL KDV alacağı olmak üzere toplam 5.075,02 yönünden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2- Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (5.075,02 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 346,67 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 189,86 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 156,81 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 257,66 TL dava açma masrafı ve 2.651,25 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 2.908,91 TL yargılama giderinin kabul/dava değeri oranına (5.075,02/15.720,08) göre 939,10 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (5.075,02 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 uyarınca hesaplanan 5.075,02 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul/dava değeri oranına (5.075,02/15.720,08) göre 426,15 TL’sinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, bakiye 893,85 TL’sinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 14/12/2023