Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/269 E. 2021/602 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/269 Esas
KARAR NO : 2021/602

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/04/2021
KARAR TARİHİ : 16/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ————-istikametinden ——- istikametine seyri esnasında — kavşağına geldiğinde karşı yöne geçen bisiklet sürücüsü müvekkili —-çarpması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin —söz konusu kaza dolayısıyla yaralanmış olup, ilk muayenesi — yapıldığını, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın daval— karşılanması amacıyla doğrudan doğruya —- ödeme yapılması için 15/10/2020 tarihinde başvurulduğunu, tazminat taleplerine olumlu yanıt vermediklerini, daimi ve geçici maluliyet sakatlık tazminatının tahsili talebiyle işbu davanın açılması zarureti hasıl olduğunu, müvekkiline ödenmesi gereken— daimi maluliyet (sakatlık), 100,00-TL geçici iş göremezlik, 50,00 TL sürekli bakıcı gideri ve 50,00 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam 6.100,00-TL maddi tazminatın davalı—- başvuru tarihi olan — itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı —-cevap dilekçesinde özetle; Davacının —- başvurmamış olması nedeniyle ve davacı tarafın, müvekkil şirkete usulüne uygun başvuruda bulunmadan işbu davayı ikame ettiğinden işbu davanın usulden reddi gerektiğini, müvekkil — tarafından eksik evrakların tamamlanmasına ilişkin cevabi yazı yazılmasına rağmen eksik evrakların tamamlanmadığını,— sürücünün kazada bir kusuru bulunmadığını, kusurlu tarafın davacı olduğunu —- kullandığını, davacı — uymayarak işbu hükmü ihlal ettiği ve asli kusurlu olduğu, müvekkil şirketin yargılama giderleri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulmamasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ettikleri görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dava trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeniyle iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinin tahsil talebine ilişkindir.
Davacılar vekilince davalı sigorta şirketi ile sulh olunduğu ve dava konusu zararın kendilerine ödendiği ve karşı taraftan herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığına ilişkin beyan dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Yine davalı vekili tarafından tarafların sulh olunduğuna dair —- beyan dilekçesi sunulmuş ekinde sulh protokolü ve ibraname mahkememize ibraz edilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) madde 313 uyarınca sulh, görülmekte olan bir davanın taraflarının, karşılıklı anlaşmaları ile dava konusu uyuşmazlığa kısmen veya tamamen son vermeleridir. Hüküm kesinleşinceye kadar da sulh olunması mümkündür.
Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında uyuşmazlığın kalmadığı, tarafların dava dışında anlaşıp sulh oldukları, bu nedenle davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla, HMK’nin 315/1. Maddesi uyarınca konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 59,30 TL harç peşin olarak yatırıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile——— uyarınca— bütçesinden ödenen ——- ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-Yapılan yargılama giderinin taraf beyanlarına göre sarf edenin üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı