Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/263 E. 2022/359 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/41 Esas
KARAR NO: 2022/358
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2021
KARAR TARİHİ: 21/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, —–hükümlerine göre ——- işletme hakkı sahibi; davalının ise İşletme hakkı müvekkil şirkette bulunan köprü ve otoyollarını kullanmış bulunan gerçek kişi tacir olduğunu, işletme hakkı müvekkil şirkette bulunan köprü ve otoyollardan geçişlerin —– maddesi kapsamında ücretlendirildiğini ve aynı düzenleme kapsamında ücret ödemeksizin yapılan geçişlerde; —- günlük sürede geçiş ücretinin ödemesini yapmayan araç maliklerine, geçiş ücretinin dört katı tutarında ceza uygulaması yapıldığını, davalının, —– ücret ödemeksizin, işletme hakkı müvekkil şirkette olan —– otoyolundan ihlalli geçişler gerçekleştirdiğini, geçiş ücretleri ve bu ücretlere ait 6001 s.k. m.30/5 hükmünün getirdiği yasal cezanın ödenmemesi üzerine —–dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davalının ise, araçlarında —- ürünü bulunduğu ve takip öncesinde herhangi bir bildirim yapılmadığı gerekçesiyle takibe, borca ve faize itiraz ettiğini, borçlu borca itiraz dilekçesinde bütün araçlarında—- olduğunu iddia etmişse de, bu hususun ödemenin yapıldığı anlamına gelmediğini, borcun ödendiğinin ispat külfetinin borçlu üzerinde olduğunu,—- sistemine sahip olmanın veya banka hesabında para bulundurmanın bir borcun ödendiği anlamına gelmediğini, borçlunun aracında —- bulunduğu, müvekkil işletmeci şirketin kusuruyla ücretin çekilemediği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, —- müvekkil şirketin herhangi bir bağının veya alakasının bulunmamakta olduğunu,— bakımından müvekkil şirketin yalnızca bir üye işyeri olduğunu, —–, çok çeşitli nedenlerden dolayı araç sahiplerinin geçiş ücretlerinde ödeme yapmayabildiğim, bu nedenlerin tamamının ürünün kullanıcısı / araç sahibi kaynaklı olduğunu, müvekkile atfedilemeyecek kusurlar olduğunu, somut olayımızda da borcun neden usulüne uygun şekilde borçlu tarafından ödenmediğinin, —- müzekkere yazılarak tahsilatın neden yapılmadığının sorulmasıyla ortaya çıkabileceğini, ancak borçlu ile —— bankası arasındaki otomatik ödeme talimatının yerine getirilmesi noktasında problem olduğunun aşikâr olduğunu, bunun da dava dosyasına sunulan ekstre kayıtlarında sıralanan ret nedenleri sütunundan müvekkile yüklenemeyecek kusurlar olduğunun görüldüğünü, icra takiplerinin dayanağının 6001 sayılı kanunun m.30/5 hükmü olduğunu, bu hükme göre, müvekkilin işletmiş olduğu köprü ve otoyoldan ihlalli şekilde geçilmesi üzerine, araç sahibinden, geçiş ücretinin 4 katı tutarında ceza tahakkukuyla beraber bu meblağın talebinin yapılmasının mümkün bulunduğunu, tahakkuk eden 4 katı tutarında cezanın tamamen hukuka ve kanuna uygun olduğunu,—- ve İzah edilen ve Sayın Mahkemece re’sen gözetilecek nedenlerle, fazlaya ilişkin talepleri saklı kalmak kaydıyla;— davanın kabulü ile —-dosyasında davalının icra takibine vaki İtirazının iptaline, takibin devamına, icra takibinin geçiş ücreti ve gecikme cezası olmak üzere toplam —, asıl alacak ile bu alacağa takip tarihinden önce işlemiş faiz —– yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, İİK’nun 67. maddesi gereğince geçiş ihlalinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibinde itirazının iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından davalı aleyhine geçiş ücretinden doğan geçiş ücretin ve cezai şartın tahsili için icra takibine girişildiği, davalı tarafa ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalının ödeme emrine itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğinden takibe devam edilebilmesi istemiyle arabuluculuk çözüm yolu tüketilmek suretiyle davanın mahkememize ikame edildiği anlaşıldı.
Davalının maliki bulunduğu aracın ihlalli geçiş yaptığı, ihlalli geçişten doğan geçiş ücreti ve ceza-i şart bedeli toplamının —– olduğu iddia edilmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlığın;
-Davalıya ait aracın, davacı tarafından işletilen tünelden geçip geçmediği,
-Geçmiş olması halinde geçiş ihlali yapıp yapmadığı,
-Davalı şirket araçlarının ihlalli geçiş yaptıkları sırada şirketin —— hesabında geçiş ücretinin üzerinde para bulunup bulunmadığı,
-Davalı şirketin hesabında araçların geçiş ücretlerini karşılayacak para var ise ihlalli geçiş nedeniyle davalının kusurlu olup olmadığı,
-Davalının davacıya geçiş ücreti borcunun bulunup bulunmadığı, bulunması halinde miktarının ne kadar olduğu,
-Davanın tam veya kısmen kabulü halinde alacağın likid olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
Davacı vekilince dava dosyasına sunulan fotoğraf ve belgelerle ——- plakalı aracın —–ihlalli geçiş yaptığı iddiası ile eldeki dava Mahkememize ikame edilmiştir.
6001 sayılı kanunun 30/7 maddesine göre 15 gün içerisinde ihlal geçişler ödendiği takdirde gecikme cezası alınmayacağı hükmünün olduğu, bunun yanı sıra sürücülerin—– cihazlarını sürekli bakiyesi müsait tutmakla ve kontrol etmekle sorumlu olduğu, geçiş esnasında sesli uyarı ile araçların ikaz edildiği, davalının, ihlalli geçişlerini sitem üzerinden, internetten de kontrol edilerek 15 gün içerisinde hata varsa düzeltme, bakiyesi yoksa tamamlama ve/veya ödeme imkânı olduğu,
Davacının, 3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-Işlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun” hükümlerine göre —— işletme hakkı sahibi şirket olduğu, 6001 Sayılı yasanın 30 maddesinin 5 fıkrasına göre 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden o güzergâhın en uzun mesafesine ait geçiş ücreti ile birlikte, 7144 sayılı kanunla değişen 4 katı tutarında cezayı talep etme hakkı olduğu,
6001 Sayılı Kanun’ da ve işletme protokolünde hiçbir şekilde ihlalli geçiş gerçekleştiren araç sahiplerine —— ihtarname veya herhangi bir şekilde bildirim yapma yükümlülüğü ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dosya incelenmek üzere bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan —— tarihli raporda özetle;
Davacı—- müessesenin, davalı——– kere ihlalli geçiş yapması veya gerçekleştirmesi karşılığında yapılan veya gerçekleştirilen ihlalli geçişlere ilişkin geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yapılan mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında cezayı genel hükümlere göre talep etmesinin yerinde olduğu,
Davacı—– unvanlı müessesenin, davalı —- hakkında uyguladığı——- ihlalli geçiş yapması karşılığında — plakalı aracın —- ihlalli geçiş yapması karşılığında—- plakalı aracın — ihlalli geçiş yapması karşılığında — cezalı ödenecek geçiş tutarının veya asıl alacağın yerinde olduğu, daval—– cezalı ödenecek geçiş tutarından veya asıl alacaktan sorumlu bulunduğu, söz konusu ihlalli geçişlere dair davacı —- unvanlı müesseseye herhangi bir Ödeme yapıldığına dair bir veriye rastlanmadığı, farklı bir deyişle davacı alacaklı—– unvanlı müesseseye ödemenin gerçekleştirilmediği, davacı —- müessesenin, davalı ——miktarının bulunduğu, anılan bu cezalı ödenecek geçiş tutarının veya asıl alacağın yasa ve yönetmeliklere aykırı bir durum oluşturmadığı, başka bir anlatımla tarifeye uygun olduğu hususlarında görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Dosya içeriğine uygun denetlenebilir bilirkişi raporu mahkememizce de benimsenerek
Davalının kendisine ait araçlarla belirtilen tarihlerde işletmesi davacıya ait —- ihlalli geçişler gerçekleştirdiği ve bakiyenin yetersiz olması nedeniyle herhangi bir ödeme alınamadığı anlaşılmakla davacının geçiş bedelini ve dört katı cezai tutarı ödemekle sorumlu olduğu sabit olup davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABÜLÜNE,
1-Davalı borçlunun ——icra takip dosyasına yaptığı itirazın KISMEN İPTALİ ile takibin 4.064,20 TL alacak üzerinden DEVAMINA,
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari hizmet sözleşmesinde doğması nedeni ile 3095 sayılı yasa 2/2 maddesi gereğince 4.064,20 TL alacağı takip tarihinden tahsil tarihine kadar değişen oranlarda avans faizi UYGULANMASINA,
3-Kabule konu 1.016,05 TL asıl alacak likit ve muayyen olduğundan %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 277,62 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 74,09 TL harçtan mahsubu ile arta kalan 203,53 TL harcın davalı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 74,09 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 802,30 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 751,66 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı vekili lehine 2022 yılı AAÜT göre hesaplanan 4.064,20 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 1.236,68 TL’sinin davalıdan, arta kalan 83,32 TL’sinin ise davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne, davalı tarafın yokluğunda karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulün anlatıldı.21/04/2022