Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/221 E. 2021/358 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO : 2021/221 Esas
KARAR NO: 2021/358
DAVA: Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 31/03/2021
KARAR TARİHİ: 26/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, ihyası istenen —- ortaklarının davacı—dava dışı ölen olduğunu, ölen — mirasçılarının ——- olduğunu, ihyası istenen şirketin resen terkin edildiğini, ancak bu işlemden davacının yeni haberdar olduğunu, şirketin iki adet taşınmazı olduğunu, bu iki taşınmazın tasfiye dışında kaldığını, bu nedenle şirketin tasfiye dışı kalmış olan—— taşınmazların satışının gerçekleştirilmesi için geçici olarak ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle, ihyası istenen şirketin sermayesinin asgari tutara yükseltilmesi için verilen son tarih olan —- tarihine kadar sermayeseni artırmaması nedeniyle ——- etmiş olduğunun tespit edildiğini ve tebligat ile ilân— yerine getirilmes——- resen terkin edildiğini, şirketin yapılan ihtara rağmen gereğini yerine getirmemesi nedeniyle davalının kusurunun bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve uyuşmazlık konularının tespiti: Dava, ——- TTK’nin geçici 7. Maddesine göre terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan —– ihyası istemine ilişkindir.
Ön inceleme duruşmasında, taraflar arasındaki uyuşmazlığın,
A-Davanın TTK’nin geçici 7. Maddesinin 15. Bendindeki 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığı, hak düşürücü sürenin geçip geçmediği,
B-Hak düşürücü süre geçmişse davanın görülmesine devam edilip edilemeyeceği,
C-Dava görüldüğü taktirde davaya konu —–ihyasına karar verilip verilemeyeceği” noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
2-Hak düşürücü süre yönünden deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç: Dava, ——-TTK’nin geçici 7. Maddesine göre terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan —– ihyası istemine ilişkin olup, Mahkememizce öncelikle davanın hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığının saptanması gereklidir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, ihya istemine konu —– kaydının 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca 07/07/2014 tarihinde —– re’sen silindiği anlaşılmıştır.
TTK’nin geçici 7. maddesi
” Madde 7 —-
(1) —— tarihine kadar aşağıdaki hâlleri tespit edilen ya da bildirilen ——- ile——- tasfiyeleri ve —– kayıtlarının silinmesi, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır.
a)—– Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince, sermayelerini anılan Kanun Hükmünde Kararname ile öngörülen tutarlara çıkarmamış anonim şirketler ile limited şirketler.
b) Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce veya —– tarihine kadar münfesih olan anonim ve limited şirketler.
c) Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre herhangi bir nedenle dağılmış olan kooperatifler.
d) Sebebi ne olursa olsun aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantıları yapılamayan anonim şirketler ile kooperatifler.
e) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış ancak genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoları veya son ve kati bilançosu genel kurula tevdi edilemediği için ———- terkin işlemi yapılamayan şirket ve kooperatifler.
(2) Davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya——– bu madde hükümleri uygulanmaz.
(3) Bu madde kapsamındaki şirket ve kooperatifler; ilgili —— resen veya herhangi bir kişi, kurum veya kuruluş tarafından kanıtlarıyla birlikte yapılacak bildirimleri de kapsayacak şekilde, ———— kayıtları üzerinden yapılacak incelemeyle tespit edilir.
(4) ——
a) Kapsam dâhilindeki şirket ve——yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere —- aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla,——- göre yapılmış tebligat yerine geçer. Ayrıca anılan ilan, bildirici niteliği haiz olarak ilgili ———- veya —,———-aynen yayımlanır.
b) 559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketlere yapılacak ihtarda; ortaklarından, yönetici veya denetçilerden ya da——-tebliğ tarihinden itibaren iki ay içinde tasfiye memurunun bildirilmesi, aksi takdirde, bu madde hükümlerine göre —— sicili kayıtlarından unvanın silineceği, şirkete ait malvarlığının unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu açıkça yazılır.
c) Bu fıkranın (b) bendinde belirtilen şirketler dışında kalan kapsam dâhilindeki diğer münfesih şirketler ile kooperatiflerden ayrıca, faaliyetlerine devam etme isteğinde bulunmaları hâlinde münfesih olma nedenini ortadan kaldıran işlemlerin yapılarak ispat edici belgelerin bildirilmesi istenir.
(5) a) Tasfiye memuru olarak; şirket veya—— ortaklarından herhangi biri, —— son yetkilileri ya da bunların belirleyecekleri üçüncü şahıslar bildirilebilir. Tasfiye memuru olarak başka ortak veya yönetici tarafından bildirilen ortak veya yöneticiler ile üçüncü şahısların bu görevi kabul ettiklerine ilişkin yazılı beyan da bildirime eklenir. Üçüncü şahısların tasfiye memuru olarak tescil edilebilmeleri ortakların veya yöneticilerin hiçbirinin tasfiye memuru olarak bildirilmemiş olmasına bağlıdır.
b) Dördüncü fıkra uyarınca yapılan ihtar ve ilan üzerine süresi içinde tasfiye memurlarını bildiren şirket ve——-, tasfiye memurları ve tasfiye adresi, ilgili —– tarafından tescil ve—-ve ilgili——– ilan edilir.
c) Bu ilanda; şirket veya——- alacaklıları, alacaklarını kanıtlarıyla birlikte ilan tarihinden itibaren iki ay içinde tasfiye memurlarına bildirmeye davet edilir. Ayrıca ilanda, şirket veya —– mevcut malvarlığı ile alacak ve borçlarını gösterir listenin; belgeleri ile birlikte ilan tarihinden itibaren bir ay içinde, anonim şirket veya—— —– müdür veya müdürler tarafından ilgili tasfiye memuruna verilmesi ihtar edilir.
d) Bu fıkra gereğince yapılacak ilan, Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer.
(6) a) Tasfiye memurları, alacaklıların alacaklarını bildirmeleri için öngörülen sürenin sonunda şirketin veya—— durumunu gösteren bir bilanço hazırlar ve tasfiyeyi altı ay içinde sonuçlandırır. Gerekli hâllerde bu süreyi aşmamak üzere, — defaya mahsus olmak üzere ek süre verilebilir.
b) Tasfiye memurlarınca hazırlanan bilançoya göre şirket veya—— borçlarının varlığından fazla olması hâlinde tasfiye memurları durumu derhal alacaklılara bildirerek şirket veya—- iflasına karar verilmesi için mahkemeye başvuruda bulunmalarını ister. Bildirimde ayrıca, bildirim tarihinden itibaren üç ay içinde şirket veya—— iflası için mahkemeye müracaat edildiğinin bildirilmemesi hâlinde kaydın silineceği ihtar olunur. Alacaklıların başvurusu üzerine mahkeme iflasın açılmasına karar verir ve tasfiye İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yürütülür. Süresi içinde şirket veya —– iflası için mahkemeye müracaat edildiğinin bildirilmemesi hâlinde tasfiye memurlarının başvurusu üzerine ilgili şirket veya—— unvanı ——– silinir ve bu durum —– ilan edilir.
(7) Bu madde hükümlerine göre yapılacak tasfiye işlemlerinde, ilgili kanunların veya esas sözleşmelerin —— alınmasını zorunlu kılan hükümleri uygulanmaz.
(8) Bu madde kapsamında—-düzenlenecek — —— —- verilmesi ile tasfiye sona ermiş kabul edilir ve şirketin unvanı —– sicilinden silinerek —– ilan edilir. İflasına karar verilen şirket veya—— ise iflas işlemlerinin tamamlandığının bildirilmesi üzerine şirketin veya—— unvanı —– silinir ve bu durum —– ilan edilir.
(9) Tasfiye memurlarına beşinci fıkranın (c) bendinde belirtilen bilgi ve belgelerin verilmemesi veya tasfiye memurlarınca da bu bilgi ve belgelere erişilememesi hâlinde durum —– —- bildirilerek, başka bir işleme gerek kalmaksızın unvan silinir ve —— ilan edilir.
(10) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış şirket veya—– genel kurullarının, kanunun öngördüğü asgari süre ve şartlara uygun olarak toplantıya çağrılmış olmasına rağmen iki defa üst üste toplanamaması ve bu durumun tevsik edilmesi kaydıyla tasfiye memuru tarafından son ve kati bilançonun —- tevdi edilmesi ile tasfiye sona ermiş kabul edilir ve unvan —– sicilinden silinerek —— ilan edilir.
(11) Dördüncü fıkra uyarınca yapılan ihtar ve ilana rağmen, süresi içinde cevap vermeyen veya tasfiye memurunu bildirmeyen yahut durumunu kanuna uygun hâle getirmeyen veya faaliyette bulunduğunu adres ve kanıtlarıyla birlikte—— ilan edilir.
(12) Altıncı fıkranın (b) bendi, dokuzuncu fıkra ve onbirinci fıkra uyarınca ———- unvanları silinecek şirket veya—— borçları, unvanlarının silinmesine engel teşkil etmez. Ancak, —– sicilinden kaydı silinen anonim şirketler ve——- kanuni temsilcileri ile limited şirket ortaklarının, silinme tarihinden önceki kamu borçlarından doğan sorumlulukları, 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında devam eder.
(13) Bu madde uyarınca yapılacak tescil ve kayıt silme işlemleri her türlü harçtan, bu işlemler için düzenlenecek kağıtlar damga vergisinden müstesnadır.
(14) Bu madde kapsamında——– yayımlanacak olan ilanlardan ücret alınmaz.
(15) Bu maddede düzenlenmeyen hususlarda ilgili kanun ve esas sözleşmelerde öngörülen usullere göre hareket edilir. Bu madde gereğince tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya——- ortaya çıkabilecek malvarlığı, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal eder. Hazine bu şirket ve———– borçlarından sorumlu tutulmaz. Tasfiye memurlarının sorumlulukları konusunda, özel kanunlardaki sorumluluğa ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun veya Kooperatifler Kanunu hükümleri uygulanır. —– kaydı silinen şirket veya—— alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya———- ihyasını isteyebilir.
(16) —— uygulanmasına ilişkin düzenlemeleri yapmaya yetkilidir.” hükmünü haizdir.
Yani, geçici 7. Maddenin 15. bendi uyarınca hukuki menfaati bulunanların haklı sebebe dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde ihya isteyebileceği anlaşılmaktadır. Bu maddedeki süre hak düşürücü süre niteliğindedir.
Hak düşürücü sürenin geçtiğini mahkeme re’sen gözetir.
Buna göre, her ne kadar davacının dava açmakta hukuki menfaati bulunuyor ise de, Mahkememizdeki işbu ihya davası— tarihinde açılmış olup, şirketin ——– yıllık hak düşürücü süre geçmişten sonra bu davanın açıldığı anlaşılmakla hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu arada belirtmek gerekir ki, davacının iddiası “davacının ortağı olduğu şirketin —— kaydının TTK’nin geçici 7. Maddesinin 4-a bendi uyarınca usulüne uygun şekilde ihtar ve ilân yapılmadan silindiği, —– yapılan bu işlemin hukuka aykırı olduğu”na ilişkin olduğu ve işlemin iptaline ilişkin olduğu taktirde davacının TTK’nin 34. Maddesi uyarınca —— başvurup şirketin ihyasını istemek, bu istemi reddedildiği taktirde de — verilecek karara karşı, kararın tebliğinden itibaren — bağlı bulunduğu—–Asliye ———– Mahkemesine dava açma hakkı bulunmaktadır.
Tüm bu nedenlerle işbu davanın 6102 Sayılı TTK’nin geçici 7. Maddesinin 15. bendi uyarınca hak düşürücü süre yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın, 6102 Sayılı TTK’nin geçici 7. Maddesinin 15. bendi uyarınca HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE YÖNÜNDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacılar tarafından sarf edilen yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı —-kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —– —–verilmesine,
5-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde —- Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/05/2021