Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/21 E. 2022/281 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/21 Esas
KARAR NO : 2022/281

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 12/01/2021
KARAR TARİHİ : 31/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı yan ile davalı yan arasında arasında cari hesap —- dayanan bir ticari ilişki bulunduğunu, davacı yanın —-yaptığını, bu bağlamda davalı yana birtakım ürünler gönderdiğini, davalı yanın üstüne düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini ve aldığı mal ve hizmetlerin bedelini ödemediğini, bunun üzerine ——. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibine davalı yan tarafından haksız olarak itiraz edilerek takip durdurulduğunu, davalı borçlu şirketle —–süreci başlatıldığını ve anlaşma sağlanamadığını, davalı yanın hesap bakiyesine itiraz etmediğini, icra dosyasına ya da davacı yana herhangi bir ödeme yapılmadığını, davacı yanın —- cari hesap dökümleri, faturaları ve diğer belgeleri incelendiği takdirde aradaki ticari ilişki kapsamında müvekkil şirketin bütün ifa ve yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirildiğinin görüleceğini, davalı tarafın üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, cari hesaptan kaynaklanan asıl alacaklarının davalı şirkete kesilen—— numaralı—-olduğunu, bu faturaların üzerinde davalı şirket çalışanlarının isim ve imzaları bulunduğunu, sonuç olarak; davalının icra dosyasına haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı yanın %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı usulüne uygun çağrı kağıdı tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava; Hukuki niteliği itibariyle faturalara dayalı olarak başlatılan —— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Mahkememizce celp edilen dava konusu—– Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; —- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının dosyamız davacısı, takip borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, fatura alacağına dayalı olarak —- asıl alacak —- işlemiş faiz olmak üzere toplam—- alacağın avans faiziyle istemi talepli başlatılan ilamsız icra takibine davalı borçlunun vekili aracılığıyla süresinde itirazda bulunduğu, takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Tarafların defter ve kayıtlarının incelenmesi amacıyla mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır. Mali müşavir bilirkişi —–tarihli raporunda özetle: ” Davacının ticari kayıtlarının lehine delil teşkil ettiği, davalının ise ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği, yapılan inceleme ve hesaplama sonucunda davacı yanın —— davalı yan tarafından kısmi ödeme yapılmış olması sebebiyle taraflar arasında bir ticari ilişki olabileceği kanaati oluştuğu, davaya konu faturalar üzerinde teslim alındığına ———-bulunduğu, dosya içeriğinden fatura üzerindeki ——- davalı yan çalışanlarına ait olup olmadığının anlaşılamadığı, davalı yan tarafından ilgili faturalara yasal süresi içinde itiraz edilmemiş olduğu, davacının davalıdan talepte bulunabileceği icra takibine konu asıl alacak miktarının —- olduğu, alacak için takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2. Maddesi gereğince avans faizi talep edebileceği ” yönünde görüş bildirmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili beyan dilekçesi sunmuş, davalı tarafça rapora itirazda bulunulmamıştır. Alınan bilirkişi raporu mahkememizce de denetime ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
6100 sayılı HMK 222. maddesinin birinci fıkrasında “Mahkeme, ticari davalarda tarafların —– ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.” düzenlemeleri ile hem TTK hem de HMK düzenlemelere göre ticari davalarda uyuşmazlığın çözümü için tarafların talebi ile yada mahkemenin kendiliğinden —–incelenmesi amacı ile mahkemeye ibrazına karar verebileceği düzenlenmiştir.
Mahkememizin —– ve belgeleri üzerinde — —- inceleme yapılmasına, bu amaçla—— davalıya ve davacıya ayrı ayrı —– çıkartılarak ticari defter ve kayıtların ibrazından kaçınması halinde diğer tarafın aynı konudaki kayıt ve belgelerine HMK 222 gereğince itibar edileceğinin ihtar edilmesine ve aynı çağrı kağıdında yerinde inceleme talep edilmesi halinde yerinde inceleme yapılacak —- ibraz edecek —–inceleme gününden 3 gün evvele kadar bildirmesinin istenilmesine, aksi takdirde bu talebinden vazgeçmiş sayılacağının muhtıraya eklenilmesine karar verilmiş, davalı yana—– tebliğ olunmuştur.
HMK 222/3 maddesi: “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan —– kayıtlarının —- lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.)”hükmünü haizdir. Davalı yana muhtıra ile usulüne uygun ihtarat yapıldığı halde davalı tarafça bu hükme aykırı olarak defterler ibraz edilmemiştir. Hal böyle olunca davacının usulüne uygun olarak tutulmuş defterleri kendi lehine delil olarak kabul edileceğinden takip tarihi itibariyle defter ve kayıtlarına göre 8.961,93-TL olarak belirlenen alacağının kabulü gerekmiştir. Nitekim — nitelikte —– incelemesi sonucunda, davacı tarafça ibraz edilen —- kanuna uygun tutulduğu ;davacı ticari defterlerinde davacının takip miktarı kadar alacaklı olduğu belirlenmiştir.Davalının ticari ibraz etmemesi nedeniyle davacının kanuna uygun tutulan ticari defterleri davacı alacaklı taraf lehine delil teşkil ettiği anlaşılmakla,davalı vekilinin faturanın ve emtianın tebliğ,teslim edilmediğine yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. ” gerekçesi ile bu hususa değinilmiştir.
Davaya konu —- teslim alan olarak —– alma sorumlusunun —–isim ve imzasının bulunduğu görülmüş, taraflar arasındaki ticari ilişkinin ve fatura tesliminin davacı tarafça ispat edildiğinin kabulüyle neticeten davalının rapora itiraz etmemesi, ticari defterlerini ibraz etmemesi ve bilirkişi raporu doğrultusunda işlemiş faiz istemi yönünden talebin reddi ile davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ——. sayılı takip dosyasında, davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 8.961,93-TL asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar avans faiz yürütülmek sureti ile devamına, fazlaya ilişkin işlemiş faiz isteminin reddine,
2-Kabul edilen asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 612,19-TL harcın, davacı tarafından yatırılan 167,88-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 444,31-TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 167,88-TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 1.021,50-TL yargılama giderinin davanın kabul-red oranına göre hesaplanan 931,28-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, artan 90,22 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7- Kabul edilen dava yönünden—davacı lehine takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8- Ret olunan dava yönünden— göre davalı lehine takdir olunan 868,24‬-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
9-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile —bütçesinden ödenen 1.203,41-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan, 116,59-TL’nin ise davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
10-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.