Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/181 E. 2022/287 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/181 Esas
KARAR NO : 2022/287

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2021
KARAR TARİHİ : 05/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından—— tarihleri arasında geçiş ücretlerini ödemeden ihlalli geçiş yapıldığını, ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş (15) günlük süre içerisinde de geçiş ücretlerini ödemediğinden bu geçiş ücreti tutarlarına dört katı oranında ceza işletildiğini, davalıya ait, dava dilekçemisi ve delil listemiz ekinde sunulan listede belirtilen muhtelif plakalı araçlar ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla —– dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalının müvekkili şirkete borcu olmadığını öne sürerek borcun tamamına itiraz ettiğini, itiraz konusu alacak hakkında takibin devamı amacıyla işbu davanın ikame edildiğini, yapılan itirazın haksız ve yersiz olduğunu ve itirazın iptalinin gerektiğini, müvekkili şirket tarafından yapımı ve—-ücreti ödenmeksizin kullanılması ve tahakkuk eden ücretin geçişi takip eden 15 (on beş) günlük kanuni ödeme süresi içinde de ödenmemiş olması anlamına geldiğini, kullanıcıların bu 15 (on beş) günlük süre içerisinde sadece geçiş ücretini ödemekle yükümlü olduklarını, ilk 15 (on beş) günlük cezasız sürenin dolmasını müteakip ihlalli geçiş anında tahakkuk eden geçiş ücretinin 4 (dört) katı tutarında ceza muaccel hale geldiğini belirterek, davalarının kabulüne, borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin takip tarihinden itibaren takipte istenen şartlarla devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, her halükarda yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafça davaya cevapta bulunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, İİK’nun 67. maddesi gereğince geçiş ihlalinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibinde itirazının iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından davalı aleyhine geçiş ücretinden doğan geçiş ücretin ve cezai şartın tahsili için icra takibine girişildiği, davalı tarafa ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalının ödeme emrine itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğinden takibe devam edilebilmesi istemiyle —- çözüm yolu tüketilmek suretiyle davanın mahkememize ikame edildiği anlaşıldı.
Davalının maliki bulunduğu aracın ihlalli geçiş yaptığı, ihlalli geçişten doğan geçiş ücreti ve ceza-i şart bedeli toplamının 898,50 TL olduğu iddia edilmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlığın;
-Davalıya ait aracın, davacı tarafından —– geçip geçmediği,
-Geçmiş olması halinde geçiş ihlali yapıp yapmadığı,
-Davalı şirket araçlarının ihlalli geçiş yaptıkları sırada şirketin — hesabında geçiş ücretinin üzerinde para bulunup bulunmadığı,
-Davalı şirketin hesabında araçların geçiş ücretlerini karşılayacak para var ise ihlalli geçiş nedeniyle davalının kusurlu olup olmadığı,
-Davalının davacıya geçiş ücreti borcunun bulunup bulunmadığı, bulunması halinde miktarının ne kadar olduğu,
-Davanın tam veya kısmen kabulü halinde alacağın likid olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
Davacı vekilince icra takibinde yetki itirazında bulunulmuş, öncelikle incelenmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında davacı tarafından—-geçiş bedeli karşılığında kullanılması konusunda hizmet sözleşmesi bulunduğu, akdin ifa edildiği yer icra müdürlüğünün de yetkili olduğu, ayrıca TBK 89.madde gereğince para borcunun alacağının alacaklının yerleşim yerindeki mahkemede de açılabileceğinin davalı vekilinin itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı vekilince dava dosyasına sunulan fotoğraf ve belgelerle davalının farklı araçlarl—- ihlalli geçiş yaptığı ve müvekkil şirkete — tutarında borçlandığı, davalı’nın borca ve fer’ilerine itirazı haksız olup bu nedenle itirazın iptali talebi gereği hâsıl olduğu plakalı aracın ücret ödemeksizin geçiş yaptığı iddiası ile eldeki dava Mahkememize ikame edilmiştir.
6001 sayılı kanunun 30/7 maddesine göre 15 gün içerisinde ihlal geçişler ödendiği takdirde gecikme cezası alınmayacağı hükmünün olduğu, bunun yanı sıra sürücülerin —- cihazlarını sürekli bakiyesi müsait tutmakla ve kontrol etmekle sorumlu olduğu, geçiş esnasında sesli uyarı ile araçların ikaz edildiği, davalının, —- üzerinden,—- kontrol edilerek 15 gün içerisinde hata varsa düzeltme, bakiyesi yoksa tamamlama ve/veya ödeme imkânı olduğu,
Davacının, 3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin ——- Yaptırılması Hakkında Kanun” hükümlerine göre——— olduğu, 6001 Sayılı yasanın 30 maddesinin 5 fıkrasına göre — veya —- kontrolünün uygulandığı —- ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden o güzergâhın en uzun mesafesine ait geçiş ücreti ile birlikte, 7144 sayılı kanunla değişen 4 katı tutarında cezayı talep etme hakkı olduğu,
6001 Sayılı Kanun’ da ve işletme protokolünde hiçbir şekilde ihlalli geçiş gerçekleştiren araç sahiplerine —- bildirim yapma yükümlülüğü ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dosya incelenmek üzere bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan —-tarihli raporda özetle;
1-Dava konusu —- dava konusu geçiş tarihlerinde(— davalı adına tescilli olduğu,
2-Dava konusu —-ücretleri toplamı olan 179,70 TL olduğu ve davalı tarafından işbu geçiş ücretlerinin ödenmediği,
3- Geçiş anı ve sonrasında yeterli bakiyeye erişemeyen geçişler için toplamda —cezai bedel ödemekle yükümlü olduğu,
4-Davalının, 179,70 TL geçiş ücretleri ve 652,40 TL cezai bedel olmak üzere toplamda 832,10 TL ödemekle yükümlü olduğu hususlarında görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Davalının sahipliğinde olan araçların davacı şirket tarafından —– ücret ödenmeksizin geçiş yaptığı, davacının davalıdan alacağın likit olduğu bu kapsamda İİK 67. Maddesi uyarınca davacının talep etmiş olduğu %20 den aşağı olmamak üzere tazminat talebinde haklı olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABÜLÜ ile,
1-Davalının — dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 179,70 TL ihlalli geçiş ücreti, 652,40 TL gecikme bedeli cezası olmak üzere toplam 832,10 TL üzerinden DEVAMINA,
2-Takipte taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari hizmet sözleşmesinden doğması nedeniyle 3095 sayılı Yasa 2/2 maddesi gereğince takip tarihinden tahsil tarihine kadar değişen oranlarda avans faizi UYGULANMASINA,
3-Kabule konu ihlalli geçiş ücreti olan 179,70 TL asıl alacağın mevcudiyeti ve miktarı davalı tarafından bilinebilir olduğundan İİK 68/2 gereğince 179,70 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile arta kalan 21,40 TL harcın terkin sınırının altında kalması sebebiyle alınmasına yer olmadığına,
6-Davacı tarafça tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 858,40 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 794,96 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, arta kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı vekili lehine — ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
9-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından ve kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden, bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına,
10-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, HMK 341 maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulün anlatıldı.