Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/100 E. 2023/532 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/100
KARAR NO : 2023/532

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/02/2021
KARAR TARİHİ : 01/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile aralarında yazılı geçerli ticari iş göreme sözleşmesi mevcut ve bu sözleşme uygun olarak ticari ilişkide bulunulduğu ilk 3 ay deneme süreli olduğu , çalışılan süre boyunca davacıya 3 fatura ödeme yapıldığı sonraki 4 aylık dönem için fatura düzenlendiği ödenmemesi üzerine—–. İcra Müdürlüğü —-Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu şirketin icra takibine haksız itiraz ettiklerini haricen öğrendiklerini, borçlunun hiçbir gerekçe göstermeksizin yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz olan işbu itirazının taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, davalı iş bu icra takibine —- İcra Müdürlüğü —- dosyasına itiraz etmek yerine —–. İcra Müdürlüğü —–. dosyasına itiraz etmiş olup, akabinde hatalı icra dairesine itiraz ettikleri gerekçesiyle —İcra Hukuk Mahkemesi — Dosyasıyla şikayet davası açıldığını, iş bu davanın sonucunda şikayetin kabulüne karar verilmiş ve davalı borçlu şirketin itirazı geçerli sayıldığını, bu nedenlerle borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu ödemenin alacaklı sıfatı ile müvekkil şirketten iadesini talep etmektedir. Bu durum asıl alacaklı olan müvekkil şirketin her geçen gün mağduriyetine sebep olmakta olup, mahkemece uyuşmazlık çözüme kavuşturulana kadar öncelikle davava konu — İcra Müdürlüğü —. Sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini, —-aldığı hizmetlerin detaylı dökümünü ilgili ayı takip eden ilk iş gününde — iletecek. —-ilettiği ve üzerinde mutabık kalınan hizmet dökümüne istinaden faturasını 2 iş günü içerisinde keserek — iletecektir. —faturanın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde —- ödeme yapacaktır’ şeklinde olduğunu, müvekkili şirketin davalı ile sözleşmeden kaynaklanan ticari ilişkisi sebebiyle 10.11.2017 tarihli fatura kesildiğini, ancak davalı tarafın iş bu sözleşmeye istinaden verilen hizmete ilişkin kesilen fatura bedelini bir gerekçe göstermeden ödeme edimini yerine getirmediğini, sözleşme gereklerinin yerine gelmediği bir eksiklik olduğu yönünde de bir ihbar ihtarda bulunmadığını kötü niyetli itirazda bulundukları nedeniyle itirazın iptali davası ikame etmek gereğinin hasıl olduğunu belirterek, takip konusu irsaliyeli faturaya icra takibinden evvel herhangi bir itirazda bulunmadıklarını, mahkeme öncesi davalı ile arabuluculuk görüşmesi yapıldığını ancak anlaşma sağlanamadığını, ticari defterler incelendiğinde Fatura tutarı kadar alacaklarının bulunduğunun görüleceğini, 40.000,00-TL asıl alacağa takip tarihinden kabul edilmemesi halinde dava tarihinden itibaren faiz işletilmesini talep ettiklerini, alacağın faturaya dayalı ve likit alacak olduğundan borçlunun %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ettiklerini, şirketin takip tarihinden sonra Unvan değişikli yapıldığı buna ilişkin — ekte sunulduğu belirtilerek ,—-İcra Müdürlüğü — ) say ılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptaline, takibin icra dosyasındaki takip talebimiz doğrultusunda devamına karar verilmesini, alacaklı müvekkilin borçludan 40.000,00-TL asıl alacaklı olduğunun tespiti ile alacağın takip tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline(sayın mahkemece kabul görmemesi halinde dava tarihinden itibaren tahsiline), asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatının, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı borçludan alınarak müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dosya borcu bulunmadığından, bu aşamada davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı şirket tarafından, davalı müvekkil şirkete—-. İcra Müdürlüğü —. Sayılı dosyasından 40.000,00 TL asıl alacak talepli ilamsız icra takibi başlatılmıştır. İlgili icra takibine sehven hata nedeniyle,—-. icra Müdürlüğü—.(YENİ ESAS —-) icra dairesinde itiraz edilmiş olup, bu sehven hata nedeniyle—–. İcra Hukuk Mahkemesi —-. Dosyası nezdinde şikayet davası açıldığını, akabinde ilgili mahkeme nezdinde İtirazımızın kabul edilmesine karar verilmiştir. Fakat —- İcra Hukuk Mahkemesi —Dosyası üzerinden şikayet davası açılmadan önce , icra dosyası borç miktarı, kapak hesabına binaen müvekkil şirket tarafından 03.01.2018 tarihinde 48.927,33 TL ihtirazi kayıt ile ödendiğini, davacı şirketin ise 04.012018 tarihli reddiyat makbuzu ile ödemenin tahsilatını gerçekleştirdiğini, tüm bu işlemlerin ardından, müvekkil şirket — İcra Müdürlüğü —- Sayılı dosyasından 31/01/2020 Tarihli muhtıra ile “dosyanın itirazlı dosya olarak devam edeceği, müvekkil şirket tarafından ihtiraz-i kayıt ile ödenen 48.927,33 TL ‘nin müdürlüğün dosyasına gönderilmesi talep edilmiştir. Fakat ilgili muhtıraya rağmen müvekkil şirkete veya icra dosyasına hiçbir şekilde ödeme gerçekleştirilmemiş olup, borcun tahsiline rağmen, sayın mahkemeniz nezdinde itirazın iptali davası açıldığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini, müvekkilini ilgili icra takibinde alacaklı konumda bulunduğundan, davacı şirketin değerin %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava —- İcra Müdürlüğünün —- (eski —- esas sayılı icra dosyasına yapılan ilamsız icra takibine itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminat talebine ilişkindir.
Dava yasal 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Davada taraf teşkili sağlanmış, deliller toplanmış bilirkişi raporu ile neticeye ulaşılmıştır.
Mali bilirkişi incelemesi 27/09/2021 tarihli raporda özetle;
İncelenen davacı Ticari defterlerinin usule uygun tutulduğu tasdiklerinin süresinde olduğu tamamının ibraz edildiği, dava takibe konu satış faturasının ticari defter kayıtlarına yansıtılmış olduğu birbirini doğrular kayıt yapıldığının tespit edildiği,Davacı satış faturası irsaliyeli fatura olup fatura altında yer alan malın teslimi hizmetin ifasının yapıldığını gösterir “teslim alan”, “teslim eder” ibareli kısımların imzasız olduğunun tespit edildiği,Sonrasında incelenen davalı Ticari defterlerinin tasdikleri ve e defter beratlarının süresinde olduğu dava konusu alış faturasının ise davalı ticari defter kayıtlarına yansıtılmadığı kayıtlı olmadığının tespit edildiği,Sözleşmenin incelenmesi;Taraflar arasındaki Sözleşme incelendiğinde sözleşmenin 3 ay deneme süreli olduğu ancak sürenin hangi tarihte sonlandınldığına ilişkin taraflarca bir yazılı bildirim bulunmadığı, borcu bulunmadığını ileri süren tarafça sözleşmenin fesih gününün davalının hangi kusurundan fesih edildiğini de bildirilmesi gerekeceği görüş ve kanaatin oluştuğu,Tüm dosya kapsamı incelenen belgelere göre Davacı ticari defterlerinde 40.000,00TL alacaklı göründüğü, ancak davalı kayıtlarında davacıyı doğrular kayıt bulunmadığından kesin bir alacak olduğu tespiti yapılamamakla birlikte,Taraflar arası sözleşmenin fesih tarihi ve yazılı bir fesih bildirimi .fesih gerekçesi ve fesih tarihi günü bilinmediği ve sözleşmenin Sözleşme Süresi Başlıklı 11. Madde İle Sözlemenin Hükümlerinin İhlali Ve Fesih Hakkı başlıklı 13.maddesi gereği sözleşme fesihinin hangi tarihte yapıldığı belirli olması nedeni ile borcunun bulunmadığını ileri süren taraf sözleşmenin sona erdiği tarihi de yazılı olarak bildiren bir belge sunmamış olması dikkate alındığında davacının 40.000,00 TL ve Takip tarihinden Dava Tarihine kadar olan süre için 19823,83 TL işlemiş avans faizi ile birlikte toplam 59.823,83 TL yargılama sonucuna göre alacağı olabileceği sonuç kanaatine varılmıştır.
Sözleşmeden doğan borçların karşılıklı olarak yerine getirilip getirilmediği dosya kapsamından somutlaştırılamadığı, davacının borcunu ifa etmediğinin kabulü halinde davalının davacıya hiç bir ihtarname göndermemiş olmasının sözleşmeyi feshetmemiş olmasının hayatın olağan akışına uygun bulunmadığı, sözleşmenin taraflarca feshedilmediği, taraflar arasında halen geçerli bir sözleşme olduğu, davalının kanaatimizce deneme süresi sonrasında akdi ilişkiye devam etmek istemediği yorumunun yapılabileceği, mali bilirkişinin tespitlerinin isabetli olduğu hususlarında görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Sektör incelemesi;Davalı şirketin davacı şirkete ürün çıktılarıyla ilgili veya 06.11.2017 tarihli — pm zaman damgalı email de belirtildiği üzere “aylık kapasite bildirimleri”ne ait bilgi gönderilmediği ve dosyada da bu durumla ilgili adım/saat veya ürün/saat gibi hakediş hesaplanabilecek herhangi bir bilgi bulunmadığı görülmüştür. Fakat dosyada, davacı firmanın davalı firmaya taahhüt ettiği 15.02.2017 tarihli sözleşmenin 4. Maddesinde “—- YÜKÜMLÜLÜKLERİ” ibaresi ile karşımıza çıkan maddenin 12. Bendinde ise “— datalarının uygunluğunun kontrolü — firmasının atayacağı yöneticinin kontrol ve denetiminde —- tarafından gerçekleştirilecektir” ibaresi bulunmaktadır ve üretilen dataların uygunluğunu davacı firma kontrol ediyorsa yapılan birim iş miktarı hakkında neden detaylı bir doküman sağlamadığı soru işareti yaratmaktadır. Kurulan ekipman ve sistem tarafından üretilmiş herhangi bir karekod sayısı örneği veya iş teslim dokümanı– doküman özetleri vb. herhangi bir veri bulunamamış bu sebeple istenen katma değerin oluşup oluşmadığına dair bir doğrulama veya hesaplama yapılamamaktadır.
Sektörel incelemede katma değer tespiti yapılamadığından, sözleşme gereği deneme süresinde ise katma değere bakılmayacağı hükmü de göz önünde bulundurulduğunda, davacının deneme süresinde ücret talep edebileceği değerlendirilmekle—-İcra Müdürlüğün—-esas sayılı takip dosyasından davalının yaptığı itirazının iptali ile tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla takibin 40.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına şartları oluşan icra inkar tazminat talebinin kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile,
1—-. İcra Müdürlüğün—-esas sayılı takip dosyasından davalının yaptığı itirazının iptali ile tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla takibin 40.000,00 TL asıl alacak bakımından DEVAMINA,
2-Asıl alacak 40.000,00 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 2.732,4‬0 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 482,16 TL harcın mahsubu ile arta kalan 2.250,24‬ TL harcın davalı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 482,16 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.144,00 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine, Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde —- Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.