Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO : 2020/644 Esas
KARAR NO: 2021/516
DAVA: Öz Sermaye Tespiti
DAVA TARİHİ : 08/12/2020
KARAR TARİHİ: 30/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Öz Sermaye Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı —- dava dilekçesinde özetle, davacının———– arsa nitelikli taşınmazın Mahkememizce görevlendirilecek bilirkişiler marifetiyle değer tespitinin yapılmasını talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
Dava, TTK’nin 343. maddesi gereğince kurulacak veya ortağı olunan şirkete sermaye olarak konulmak istenen taşınmazların değerinin biçilmesi istemine ilişkindir.
Davacının, dava açmakta hukuki yararı olup olmadığının tespiti bakımından, davacıya, —–tarihli tensip tutanağının ——- kurulacağına ve davacının hissedar olacağına dair başvuru ve diğer evrakların sunulması için davacıya 2 haftalık kesin süre verilmesine, aksi halde davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verileceğinin ihtarına” şeklindeki —numaralı ara kararı uyarınca tebligat gönderildiği, ara kararın duruşma günü ile birlikte davacıya —tarihinde tebliğ olunduğu, davacının———tarihli dilekçesiyle kuracağı şirketin sözleşmesini ekte sunduğu, şirketin adresinin — olduğu, davacının, —– kurulacak şirkete öz sermaye olarak konulmak üzere taşınmazının değerinin tespiti talep ettiği, dolayısıyla davacının işbu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu anlaşılmıştır.
TTK’nin 342. Maddesi gereğince, üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunmayan, nakden değerlendirilen, devolunabilen, fikri mülkiyet hakları ile sanal ortamda dahil mal varlığı unsurları aynı sermaye olarak konulabilir.
Kurulacak şirketin anonim şirket olması halinde ise sermayenin taahhüt yoluyla arttırımı halinde ayni sermaye konulmasına ilişkin TTK 342 ve 343 maddeleri uygulanır (TTK m.459/3).
TTK’nin 342. maddesine göre ise, ancak üzerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunmayan, nakden değerlendirilebilen ve devrolunabilen mal varlığı unsurları ayni sermaye olarak konulabilir.
Buna göre,——— tarihli duruşmada, uyuşmazlığın, “Davacının istemine konu taşınmazın kurulacak şirketler için öz sermaye olarak koyulmasının mümkün olup olmadığı, mümkünse değerinin ne kadar olduğu, bu konuda düzenlenecek bilirkişi raporunun kanuna uygun olup olmadığı” noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
TTK’nin 342 ve 343. Maddeleri kapsamında, ayni sermaye olarak konulacak olan taşınmazın değerinin tespiti için taşınmazın bulunduğu——- talimat yazılmış, talimat Mahkemesince resen seçilen bilirkişiler——- arsa vasıflı taşınmazın sadece arsa olarak değerinin —– arsa ve üzerinde bulunan yapıların toplam değerinin ise —- olduğu tespit ve takdir edildiği anlaşılmıştır.
Bu açıklamalar ışığında bilirkişi kurulunca düzenlenen——– tarihli bilirkişi raporunun TTK’nin 343. Maddesindeki kriterlere uygun olduğu anlaşılmakla, ——- vasıflı taşınmaz ve taşınmaz üzerinde bulunan yapıların — tarihi itibari ile toplam değerinin ——bilirkişi raporunun, ———- yetkili olduğu ilçelerde kurulacak veya kurulmuş olan şirketlere ayni sermaye olarak konulmak üzere onaylanmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın KABULÜ ile, TTK’nin 343. Maddesi uyarınca ——- olduğu, üzerindeki yapıların değerinin ise —- olduğu, arsa ve yapıların toplam değerinin ise ——- olduğuna ilişkin ——- tarihli bilirkişi raporunun onaylanmasına,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin yatırılan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacının yokluğunda, TTK’nin 343. Maddesinin son cümlesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.30/06/2021