Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/625 E. 2021/28 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/625 Esas
KARAR NO : 2021/28

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2016
KARAR TARİHİ : 14/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket —- — poliçe numaralı kasko sigorta————– aracının sigortalandığını, aracın müvekkilinin 16/09/2015 tarihinde ikamet ettiği evin önünde anahtar üzerinde olmayıp park halindeyken çalındığını, müvekkilince aynı gün içerisinde kolluk kuvvetlerine bu durumun bildirildiğini ve araca ait herhangi bir bulguya rastlanılmadığı bilgisinin verildiğini, müvekkilinin aracının sigortalı olması sebebiyle sigorta şirketine gerekli bilgilendirmeyi yaptığını ve ayrıca sigorta tazminat miktarının müvekkiline ödenmesi hususunda başvuruda bulunulduğunu, müvekkilinin yapmış olduğu tüm başvurulara rağmen herhangi bir netice alınmaması üzerine davalı sigorta şirketine Kadıköy —. Noterliğinin——- yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, ihtara da cevap verilmemesi üzerine telefonla irtibata geçilen sigorta şirketi yetkilileri tarafından yapılan inceleme ve araştırma neticesinde aracın piyasa araştırmasının yapılmadığı gibi değerinin 35.000,00 TL olduğunu tespit ettiklerini ve daha fazla bir ödemenin yapılmayacağını kendilerine söylediklerini, müvekkilinin aracının piyasa değerlendirilmesi yapıldığında aynı model aracın emsal değerinin 38.000,00 TL ile 48.500,00 TL arasında olmasına rağmen davalı sigorta şirketince belirlenen fiyatın müvekkiline kabul ettirilmeye çalışılması nedeniyle müvekkiline ait ——-plakalı aracın çalınması sebebiyle maddi zararın bilirkişi tarafından tespiti ile, geçen süre zarfında araç kiralamak zorunda kalmış olduğundan ödemek zorunda kaldığı ücretin, alacak miktarının tam ve kesin olarak belirsiz olması nedeniyle şimdilik 15.000,00 TL’nin 16/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; avacının belirsiz alacak davası açması hususunun HMK’nın 107 maddesine aykırı olduğunu, davanın öncelikle usulü açıdan reddi gerektiğini, yine davayı kabul anlamına gelmemek üzere yapılan inceleme neticesinde, davacının sigortalı aracı İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı dosyasından 19.000,00 TL bedelle satın aldığını ve piyasa rayiç değerinin 31.000,00 TL olduğunun tespit edildiğini, davacının çalındığı iddia edilen aracıyla ilgili olarak herhangi ceza soruşturması ve ceza davası varsa bunların araştırılması ve dosya sonucunun beklenmesi gerektiğini——– tarafından dava konusu olayla ilgili olarak düzenlenen araştırma raporunda olaya ilişkin ———- kamerasının olmadığının, olay yerine ————-sahibi ile yapılan görüşmelerde, aracın çalındığını polislerden duyduğunu beyan ettiğini, daha önce gelen ekspere davacının böyle bir aracını hiç görmediğini söylediğini, sigortalı —— bulunmadığını, aracın kullanıldığına dair araca ait yakıt fişleri ——ancak verilmediği, aracın—— bulunan———-inşaatında çalışmak için gidip gelinirken kullanıldığının belirtildiği ancak giriş çıkış kaydının istendiği halde verilmediği, davacının olay gününe ait telefon görüşme detaylarının istendiği ancak vermeyeceğinin beyan edildiği hususunun tespit edildiğini, tüm bu hususlar dikkate alındığında dava konusu olayın bir ceza yargılamasına muhtaç olduğu, davacının talep ettiği miktarın oldukça fahiş olduğu yine ———- sayılan hallerde müvekkili olan şirketin araç ikame etme zorunluluğu bulunmadığı ve kira bedeli talebinin poliçe teminat kapsamında olduğu, tüm bu hususlar dikkate alınarak davanın reddi yönünde karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN İNCELENMESİ ve GEREKÇE:
Dava, kasko poliçesi kapsamında alacak istemine ilişkindir.
Mahkememizce —— tarihinde verilen davanın kabulüne dair karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi —–.Hukuk Dairesi —— Karar sayılı ilamı ile mahkememizin görevsiz olduğu gerekçesiyle mahkememizce verilen kararı kaldırmıştır.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı da dikkate alınarak somut olayda davacı ile davalı sigorta şirketi arasında genişletilmiş kasko sigortası sözleşmesi bulunmasına, davanın 6502 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesinden sonra açılmasına ve sigortalı aracın hususi araç olmasına göre davacının bu hukuki işlem içerisinde tüketici konumunda olduğu, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin de tüketici işlemi olduğu anlaşılmaktadır.
Bu bakımdan uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davalı —————— şirketine karşı açılan davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevli olduğu anlaşılmakla, davanın görev nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın GÖREV NEDENİYLE dava şartı yokluğundan HMK 114/1-c, 115/2 ye göre usulden REDDİNE,
2-HMK 20 md.ye göre kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haflatık süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli ve yetkili ——— TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.