Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/609 E. 2021/458 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/609 Esas
KARAR NO: 2021/458
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ: 29/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu trafik kazasında eşi—— kaybeden davacının, 6100 sayılı yasanın 107. Maddesi uyarınca toplanacak delillere göre, ——yoksun kalma tazminat tutarının, davanın ilerleyen safhalarında hesaplanacak gerçek tazminat miktarının belirlenmesi halinde temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalıya yükletilmesini, müvekkili ——– ev hanımı olması, sabit bir gelirinin olmaması nedeniyle HUMK 334. Mad. Devam eden maddeleri gereğince, dava harç ve masraflarını ödeme imkanı bulunmadığından, bu giderlerden geçici olarak muaf tutulması için adli yardımdan yararlandırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazlarının olduğunu, söz konusu kazada sürücünün kendisinin ölümüne sebebiyet verdiğinden, ortada ceza hukuku anlamında suç bulunmadığını, müteveffanın davaya konu aracın sürücüsü ve işleteni olduğundan müteveffanın mirasçılarının dava hakkı bulunmadığını, emsal olarak sundukları sigorta tahkim komisyonu kararında hakem ——ayrık görüşünde de belirtildiği gibi her olayın kendi koşulları altında değerlendirilmesi gerektiği, ——– benzer olaylarda bağlayıcı nitelikte olmadığının belirtildiğini, aynı şekilde emsal olarak sundukları ———- muhalefet şerhinde belirtildiği gibi destekten yoksun kalanların, şayet söz konusu zararlarına sebep olan bir haksız eylem bulunması durumunda bu zararlarına sebep olan bir haksız eylem bulunması durumunda bu zararlarını gidermek amacıyla hiç şüphesiz, haksız eylem sorumlusuna karşı BK:hükümleri gereğince destekten yoksun kalma tazminatı isteyebileceklerini, sürücü/işletenin yakınlarının üçüncü kişi olarak kabulünün mümkün olmadığını, hiçbir hukuki kuralı, kişinin kendi kusuru ile sebep olduğu zarardan faydalanması durumunu düzenlemediği gibi, bu faydayı koruyamayacağını, bir zararın doğmasına ya da artmasına neden olan kişinin sonuçlarına katlanması gerektiğini, kusur oranlarının tespiti için dosyanın ——— sevki gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte avans faiz talebinin reddi gerektiğini, yasal faiz uygulanması gerektiğini, bu nedenlerle zamanaşımı itirazının kabulü ile dosyanın usulden reddine, haksız ve mesnetsiz davanın esastan ve usulden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dava ;trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememiz tarafından davanın —– Esasına kaydı sonrasında yürütülen tahkikat yargılaması hitamında — davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve ——- tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen karar davalı vekili tarafından temyiz incelemesi konusu edilmiş ve Yüksek ———- Karar ile Mahkememiz kararının “Pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücret, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığıdır. Hal böyle olunca da ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif dönem — zararının hesaplanmasında dikkate alınamayacağı açıktır. Zira, asgari geçim indirimi —- ücretin eki olmadığından, tazminat alacaklarının hesaplanmasına esas ücrete dahil edilemez. Pasif döneme ilişkin hesaplamanın, —-dahil edilmemiş asgari ücret üzerinden yapılması gerekirken yazılı olduğu şekilde esas ücrete dahil edilerek hesaplama yapılması doğru görülmemiştir.” Gerekçesi ile bozulmuş ancak davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının ise reddine karar verilerek Mahkememiz kararı diğer yönlerden kesinleşmiştir.
Mahkememizce de ——kararının mevzuata ve dosya kapsamına uygun bulunması nedeni ile bozma kararına uyulmasına karar verilmiş ve bozma kapsamında kalan hususlarda rapor tanzim edilmesi için dava dosyası ek rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından tanzim olunan raporun denetimi ile de —- günlü bozma ilamı doğrultusunda; Müteveffanın — sonrasına isabet eden emeklilik/pasif devresinin her yıl için uygulanan — net asgari ücretler esas alınarak hesaplandığı, —– tazminat hesap ilkelerine göre; artan asgari ücret miktarları gözetilerek hüküm tarihine en yakın tarihteki asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması gerektiğinden ——— yılı için uygulanacak olan asgari ücret miktarındaki artış dikkate alınarak 3. ek raporda güncel hesaplama yapıldığı, Her ne kadar kök rapor ile ek raporlarda müteveffanın bakiye ömür süresi —– esas alınarak belirlenmişse de;——– ayı itibariyle tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde —– alınmasının güncellenen ülke gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir.> denilmekle işbu 3.ek raporda müteveffanın yaşam süresinin —– Tablosu esas alınarak belirlendiği, müteveffanın eşi davacı ——- maddi zararının davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu ve bu tutaarın teminat limitini aştığı, davalı sigorta şirketi poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduğundan Davacının poliçe limiti dahilinde kalan ———- maddi zararından sorumlu olduğu, işbu miktarı aşan zarardan ise davalının sorumluluğunun bulunmadığı yönünde görüş ibraz edilmiş bulunduğu anlaşılmıştır.
Bilir kişi tarafından ibraz edilen raporun denetimi ile de ;”Pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücretin, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığı bulunması nedeni ile ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif dönem (devre) zararının hesaplanmasında ——– dikkate alınamadığı ve tazminat alacaklarının hesaplanmasına esas ücrete dahil edilemediği anlaşılmış bu şekilde bozma kapsamında rapor tanzim edildiği görülerek, rapor Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Diğer taraftan davacı vekili tarafından Mahkememize ikame edilen belirsiz alacak davasında talep sonucu bozma sonrası ıslah edilerek dava da ıslah edilen tutarın hüküm altına alınması talep edilmiş ise de Mahkememizin——- tarihli ilamının sadece davalı vekili tarafından temyiz edildiği ve davalı lehine Mahkememiz kararının bozulmasına göre “davalı için önceki hükümdeki tutarın usuli müktesap hak teşkil etmesi” karşısında davacı vekilinin ıslah talebinin dinlenilebilir bulunmamasına göre aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1—–destekten yoksun kalma tazminatın —– tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan TAHSİLİ ile DAVACIYA ÖDENMESİNE,
2-Davacının ıslah ile ileri sürdüğü fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3a-Karar tarihi itibari ile alınması gerekli 5.072,83 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından ödenen peşin nispi ve ıslah harcı olmak üzere toplam 109,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.963,63 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir olarak KAYDEDİLMESİNE,
3b-Davacı tarafından ödenen 109,20 peşin nispi harcın davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı taraf davada vekil ile temsil olduğundan 2021 yılı AAUT gereğince belirlenen 10.454,06 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
5-Davalı taraf davada vekil ile temsil olduğundan 2021 yılı AAUT gereğince belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile vekil ile temsil olan davalıya ÖDENMESİNE,
6-Davacı tarafından dava da sarf edilen 2.117,85 TL yargılama giderinin davanın kabulü oranına göre 1.717,85 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde ———–nezdinde Temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/06/2021