Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/585 E. 2022/12 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/585 Esas
KARAR NO: 2022/12
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/11/2020
KARAR TARİHİ: 13/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —–Tasfiye gideri aidatı toplanmasına, gecikme halinde aylık —işletilmesine karar verildiğini, — gereği ödenmesi gereken tasfiye gideri alacağının davalı-borçlu taraflarca ödenmediğinden —- dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı-borçluların haksız ve mesnetsiz olarak takibe itiraz ettiklerini, davalıların, —- mirasçıları olduğunu, dava şartı olan arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak davalı taraf ile uzlaşma sağlanamadığını, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile davalı – borçluların—- Esas sayılı dosyasına yaptığı haksız itirazın iptaline, takibin devamına,—-asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalılardan tahsiline, Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalılara yüklenmesine, karar verilmesini talep ve iddia etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle,—— kaldığını, davacı tarafından başlatılan icra takibinde —— takibe dahil edilmediğini, oysa mirasçılar arasındaki dava arkadaşlığının, zorunlu dava arkadaşlığı olduğu mirasçıların tamamına yöneltilmeyen takip ve bu takip sebebi ile açılmış olan davanın husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, davacının takibe konu ettiği alacak talebini —-dayandırdığını, takibine dayanak yapılan kararın müteveffa — hakkında henüz kesinleşmediğini, bu kararların iptali için —– sayısı ile açılmış bulunan dava derdest olup halen yargılamanın devam ettiğini, bu nedenle icra takibinin başlatıldığı tarihte henüz kesinleşmiş bir —– kararı bulunmadığından dolayısı ile takip tarihi itibari ile icra takibinin herhangi bir hukuki dayanağı bulunmadığından açılan bu davanın reddinin gerektiğini, Davacı—- takibe dayanak yaptığı——- davalıları usulüne uygun bir tebligat ile davet etmediğini, davalı tarafın çağrı usullerine aykırı hareket ederek davalıların toplantıya katılmalarını engellediğini, bahsi geçen toplantıda, toplantı ve karar nisabına ulaşılmadığı halde tüm üyeleri yükümlülük altına sokan çeşitli hukuka aykırı kararlar alındığını, takibe dayanak teşkil eden ——kurul toplantısında yasanın emredici hükümleri uyarınca toplantı ve karar nisabı sağlanmadan karar alınmasının açıkça hukuka aykırılık teşkil ettiğini, —-kararın ayrıca ve açıkça hukuka aykırılık teşkil ettiğini, Söz konusu kararda; —- ilgili gerekli tüm iş ve işlemlerin ve ödemelerin yapılabilmesi konusunda———-verilmesine oy birliği ile karar verildi. Bu yetki doğrultusunda.—– tasfiye gideri aidatı olarak toplanmasına, ödemede geciken üyelere aylık —– kararlaştırılan yükümlülüklerin hukuka aykırı olduğunu, bahsi geçen giderler için toplam bir maliyet hesabı yapılması ve bu toplam maliyet kooperatif ortakları arasında her ortağın hissesi oranında paylaştırılmasının gerektiğini, Ancak iptal davasına konu edilen kararda ortakların hisse oranına bakılmaksızın tüm üyelerin hakkaniyet kurallarına aykırı bir şekilde eşit yükümlülükler altına sokulduklarının görüldüğünü, ortakların kooperatifin geldiği aşama itibari ile eşit yükümlülük altına sokulmasının mümkün olmadığını, davacının kötü niyet tazminatı talebinin hukuka aykırı olduğunu, davacının takip tarihi itibari ile kesinlik kazanmış somut ve —— alacağının bulunmadığını, Davacının kötü niyet iddialarının aksine kesinleşmemiş bir —–kararına dayanarak takip açma sebebi ile bizatihi kendisi müvekkillere karşı kötü niyetle hareket ettiğini, bu nedenlerle Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile izah edilen ve ——- re’sen tespit ve tayin edilecek hususlar çerçevesinde, davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine, esasa girilmesi halinde hukuka aykırı davanın esastan reddine, haksız takibi nedeni ile davacının % 20 oranında tazminata mahkum edilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekalet ve arabuluculuk vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini vekaleten talep ve iddia etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, kooperatif tasfiye aidatının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
—- Esas sayılı dosyası üzerinde yapılan incelemede; davacının— tahsili için davalılar hakkında icra takibine giriştiği, davalıların itirazı üzerine takibin durduğu ve davacının—– yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır.
Mali müşavir Bilirkişi marifetiyle davacı —- defterleri üzerinde inceleme yapılarak rapor tanzim edilmiştir.Yapılan inceleme ile ; Davacı —- dönemlerine ait açılış ve kapanış tasdiklerini zamanında yaptırdığı, işlenmiş kayıtlar yönüyle incelenen ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK.nın 64.ve devamı maddelerinde belirli kanuni şartları taşıdığı, işlenmiş kayıtlar yönüyle sahibine delil olma özelliği taşıdığı anlaşılmaktadır. Davacı —— hesabında davalıya ait kayıtları tutulduğu davalının —–avans alacağı bakiyesi olduğu, davalının—- ödeme yaptığı bu iki işlemin toplamı —- yılına devrettiği davacı kooperatif ticari defterlerinden tespit edilmiştir.Davacı ——- yaptığı , —- toplantıya katıldığı, —-tutanağından tespit edilmiştir. Toplantı——aylarında toplam —–aidat toplanmasına karar verildiği görülmüştür. Davacı —– tarihinde —- karar verildiği üyelere taahhütlü mektup ve elden imza ile
tebliğ edilmesine karar verildiği görülmüştür. Davacı kooperatifin—— toplantı tutanağından tespit edilmiştir. Toplantı tunağının ——-toprak sahibi ile olan davanın sonuçlandırılması ve iskan ile ilgili tüm işlemlerin yapılması için yönetim kuruluna yetki verilmesine, bu yetki doğrultusunda ——– tasfiye gideri olarak aidat toplanmasına , ödemede geciken üyelere aylık —- gecikme faizi işletilmesine karar verildiği tespit edilmiştir. Toplantı bildiriminin —- yolu ile yapıldığı toplu gönderi listesinin —–davalının ismi olduğu görülmüş tebligatın gerçekleştiğine dair tebligat barkod sorgulaması kaydı görülmemiştir. Davacı defterlerinde davalıdan —– kurul toplantısında alınan kararlara göre toplanacak aidatların tahsil edildiğine dair kayda rastlanmamıştır. 6098 Sayılı TBK’nın 88. maddesinin “Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, 1. fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranını yüzde elli fazlasını aşamaz.” hükmünü içermesinin yanı sıra, temerrüt faizine dair 120. maddesinde de; “Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede
kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, 1. fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. Akdi faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdi faiz oranı da 1. fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdi faiz oranı geçerli olur.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Kooperatif ——kurullarında kararlaştırılan faiz oranının anılan yasal düzenlemedeki
yerine gelince; para borçları açısından borçlu temerrüdüne bağlanan sonuçlardan birisi, temerrüt faizi ödeme yükümlülüğüdür. Temerrüt faizi borçlunun para borcunu zamanında ödememesi ve temerrüde düşmesi üzerine kanun gereği kendiliğinden işlemeye başlayan ve temerrüdün devamı müddetince varlığını sürdüren bir karşılık olması itibariyle, zamanında ifa etmeme olgusuyla doğrudan bir bağlantı içindedir. 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 42. maddesine göre ——-kurul bütün üyeleri temsil eden en yetkili organ olup, kanun veya —– bendi uyarınca ortaklardan tahsil edilecek taksit miktar ve ödeme şartları ile gecikme halinde uygulanacak esasları tespit etmek ——-kurulun yetkisi dahilindedir. Kooperatif —kurullarında kararlaştırılan faiz oranı, TBK’nın 88. maddesinde düzenlenen anapara faizi olmayıp, 120. maddede düzenlenen temerrüt faizine ilişkindir. Kooperatif ile üyesi arasında ticari ilişki bulunmadığından yasal oranda temerrüt faizi uygulanmalıdır. 3095 Sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un 2/1. maddesi gereğince, bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için 1. maddede belirlenen yasal faiz oranına göre temerrüt
faizi ödemeye mecburdur. Maddenin açık ifadesinden de anlaşılacağı üzere temerrüt faizinin, yasal faiz oranından fazla alınması taraflarca kararlaştırılabilir. Anılan maddeler birlikte değerlendirildiğinde kooperatif üyelerinin ödemesi gereken ödentilerin gecikmesi durumunda alınacak temerrüt faizinin yasal temerrüt faiz oranından daha fazla miktarda kararlaştırılabileceği anlamı çıkmaktadır. Ancak taraflar, uygulanacak faiz oranını belirlerken, yukarıdaki paragrafta
belirtilen 6098 Sayılı TBK’nın 120/2. maddesinde öngörülmüş olan sınırlamayı dikkate almak zorundadır.Somut olayda, davalı kooperatifin—– kurulunda “Kooperatif
alacakları ile ilgili gecikme cezalarının —–olarak uygulanmasına” şeklinde karar alınmış olup, söz konusu faiz oranının aylık faiz olarak belirlendiği kabul edilmelidir.
TBK 120. Maddesine göre belirlenecek akdi faiz oranı YASAL faiz oranının yüzde yüz
fazlasını aşamaz. Rakamla ifade etmek gerekirse kooperatif ——kurulu kararı alındığı zaman ve halen dahi geçerli YASAL FAİZ ORANI %9 olup bunun yüzde yüz fazlası %18 ‘dir. Bu oranı aylık olarak uyguladığımızda %1,5 oranı hesaplanmıştır. Ancak yasanın belirlediği faiz oranı yıllık olup hesaplama yıllık oran üzerinden gecikme gününe göre yapılmaktadır. Aşağıda ödenmesi gereken aidatın son gününden takip tarihine kadar temerrüt faizi
hesabı yapılmıştır.
Başlama Gün
Anapara Tarihi Bitiş Tarihi Sayısı Oran (%) Tutar
——————–

Davalı vekili, takibine dayanak yapılan kararın müteveffa —- hakkında henüz kesinleşmediğini, bu kararların iptali için —– sayısı ile açılmış bulunan dava derdest olup halen yargılamanın devam ettiğini, bu nedenle icra takibinin başlatıldığı tarihte henüz kesinleşmiş bir ——kurul kararı bulunmadığından dolayısı ile takip tarihi itibari ile icra takibinin herhangi bir hukuki dayanağı bulunmadığından açılan bu davanın reddinin gerektiğini savunmaktadır. —– tarihli ——kurul kararının iptali davası açılmıştır. Ancak mahkemece—– göre usulden reddine karar verilmiştir. Bu nedenle davalılar hakkında hüküm doğuran bir ——–kurulundan bahsedilemeyeceği yönündeki savunmaya itibar etmek mümkün değildir.Bu kapsamda davacının kooperatif tasfiye aidatına ilişkin olarak ——- talep etmekte haklı olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne,
2-Davalı borçlunun —- esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin — asıl alacak,—-üzerinden takibin devamına, asıl alacağa yasal faiz uygulanmasına,
3-Alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine 5.000,00 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
4-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 365,13 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 91,33 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 273,80 TL’nin davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından yatırılan 91,33 TL harcın davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 1.017,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre ; 1.016,56 TL’sinin davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, artan yargılama giderinin davacının üzerinde bırakılmasına,
7-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 2,29 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALILARA VERİLMESİNE,
9-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ———– bütçesinden ödenen 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
10-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair karar , taraf vekillerinin yüzüne karşı kesin olarak okundu.13/01/2022