Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/545 E. 2021/675 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/545 Esas
KARAR NO: 2021/675
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/11/2020
KARAR TARİHİ: 30/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket tarafından davalı şirkete—— olmak üzere üç adet toplam——- tutarlı faturalar karşılığı kumaş gönderdiğini, —– yapıldığını, faturaların davalı tarafa elektronik fatura olarak gönderildiğini ve davalı tarafından herhangi bir itirazda bulunulmadığını, davalı şirket tarafından, davacının tüm şifahi talep ve uyarılarına rağmen faturaların tutarları ödenmediğinden dolayı davalı aleyhine ——Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlu tarafından takibi uzatmaya matuf borca, haksız ve mesnetsiz olarak tamamen kötü niyetli itiraz edildiğini, davalının, faturalar karşılığında davacı şirkete hiçbir ödeme yapmadığını, davacı şirketin ise —- ödediğini, alacağını alamadığından dolayı da neredeyse iş yerini kapatacak duruma geldiğini, ——mümkün olmayan zararların ortaya çıkmasının önlenmesi bakımından öncelikli olarak davalı adına kayıtlı bulunan taşınmaz ve araçların—– tespiti ile tespit edilecekler üzerine ihtiyati tedbir konulmasını ivedilikle talep ettiklerini, işbu dilekçe ekinde sunulan arabuluculuk anlaşamama tutanağından da görüleceği üzere karşı tarafın, vekilinin aracılığı ile görüşmelere katıldığı fakat anlaşma sağlanamadığını, Sonuç olarak; Arz ve izah edilen sebeplerle; İhtiyati tedbir talebinin kabulü ile davalının üzerine kayıtlı bulunan taşınmazları ile araçları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, Davanın kabulüne, Davalı tarafın —– Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, itirazında haksız ve kötü niyetli olan davalının —— aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına mahküm olunmasına, Masraflarla vekâlet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekâleten talep ve iddia etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle huzurdaki davanın ticari dava olup davacı taraf arabuluculuk sürecine başvurmadığını, bu nedenlerle davanın usulden dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, Davalı şirketin, davacı şirkete borcu olmadığını, davalı şirketin ekonomik kriz nedeniyle davacı tarafından kötü niyetle kesilen faturaları iade edememiş olabileceğini, ancak bu durumun davacı şirketten alacağa konu malların teslim aldığı ve borcunun olduğu sonucunu doğurmayacağından teslim edilmeyen mallar nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının dilekçesinde her ne kadar davalı şirkete satıp teslim edilen mallar nedeniyle alacaklı olduklarını ve bu durumun ticari defterlerde kayıtlı olduğunu iddia edip bu davayı açmış iseler de bu iddiaları kabul etmediklerini, zira davacının iddia ettiği gibi davalıya davaya konu icra takibinin dayanağı olan faturalara konu malların teslim edilmediğini, aksine davalı firmanın ekonomik krize girmesi ve kayıtlarını takip edememesini fırsat bilinerek davacı tarafından fatura kesilmiş ve davalının faturalarını iade edememesini fırsat bilinerek iş bu davanın açıldığını, davacının alacağına dayanak malları davalıya teslim etmediği ve sadece faturalar ile işleme girdiğini, davacı tarafından teslim belgeleri sunulur ise imzaların davalı şirket yetkilileri ya da çalışanlarına ait olmadığı ve teslim edilmeyen mallar ile davalı şirketin faturaları iade edememesini fırsat bilerek cariden icra takibi açıldığını, Sonuç olarak belirtilen nedenlerle; Eldeki davanın mutlak ticari dava olması nedeniyle —– uyarınca arabuluculuğa başvurulmaması halinde “dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü gereğince açılan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine; Birinci bentteki itirazımı kabul edilmez ise teslim belgeleri üzerinde imza incelemesi yapılmasına ve teslim alınmayan mallar hakkında açılan davanın reddine; Dava masraf ve ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve iddia etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, fatura alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı vekili, Davacı şirket tarafından davalı şirkete —— tutarlı faturalar karşılığı kumaş gönderdiğini, tüm kumaşların teslimlerinin yapıldığını ancak davalının fatura bedelini ödemediğini iddia etmekte, davalı vekili ise, Davalı şirketin, davacı şirkete borcu olmadığını, davalı şirketin ekonomik kriz nedeniyle davacı tarafından kötü niyetle kesilen faturaları iade edememiş olabileceğini, ancak bu durumun davacı şirketten alacağa konu malların teslim aldığı ve borcunun olduğu sonucunu doğurmayacağından teslim edilmeyen mallar nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmaktadır.
Davaya konu uyuşmazlığın, davacının takibe konu edilen fatura içeriğini davalıya teslim edilip edilmediği, bu kapsamda davalının davacıya herhangi bir ödeme yapıp yapmadığı, davacının takibe konu edilen alacağını davalıdan talep edip edemeyeceği noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır.
—– dosyası üzerinde yapılan incelemede, davacı vekilinin;
FATURA ALACAĞI FİİLİ ÖDEME TARİHİ —— fatura alacağı ve işlemiş faiz alacağının tahsili için icra takibine giriştiği, davalının itirazı üzerine takibin durduğu ve davacının——yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce taraf defterleri üzerinde inceleme yapılarak rapor tanzim edilmek üzere dosyanın —— tevdi edilmesine karar verilmiştir.
Bilirkişi raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
İcra dosyası , fatura , ——– bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan inceleme sonucunda ;
Tarafların dava konusu döneme ait ticari defterlerinin tasdiklerinin yasal süresi içinde
usulüne uygun şekilde yapılmış olduğu, faturalarla kayıtları uyumlu olan taraf ticari defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğu, taraflar arasında sözleşmeye dayalı cari hesap ilişkisi olmadığı, taraflar arasında açık hesap ilişkisi olduğu, Takibe konu olan davacı alacağının ticari defterlerde kayıtlarının davalı adına tutulan muavin defter kaydında ——bakiyesi ile kayıtlı olduğu, davacının alacağının takip tarihi itibari ile ticari defter kayıtlarında görüldüğü, Davalı ticari defterlerinde takip tarihi itibari ile davacı alacağının —- olarak kayıtlı olduğu , davacı alacağının takip tarihi itibari ile ticari defter kayıtlarında görüldüğü, Dava konusu faturaların her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu , ancak — tarihli fatura bedelinin —iken davalı ticari defterlerine —– olarak kayıt edildiği taraf ticari defterlerindeki tutar farkının bu yanlış kayıttan ve davalı ticari defterine kur değerlemesi kayıtlarının yapılmamasından kaynaklandığı tespit edilmiş olup, davacının —- talebi gözetilerek —- faturanın toplamı ——- davacı alacağı olarak kabul edilebileceği, davalının temerrüte düşürüldüğüne dair dosya kapsamında herhangi bir delile rastlanmadığı, bu nedenle takip öncesi işlemiş faiz alacağının yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalı borçlunun —– sayılı icra dosyası üzerinden başlatılan icra takibine yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin —- üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren dolar üzerinden — yıllık mevduata kamu bankalarınca uygulanan en yüksek oranda faiz uygulanmasına,
2-Alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine —- oranında İcra inkar tazminatına hükmedilmesine,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli —– davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4- Davacı tarafından yatırılan —- harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5- Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 930,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre 919,92 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, artan 10,58 TL yargılama giderinin davacının üzerinde bırakılmasına,
6- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 27.484,55 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7- Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 3.126,30 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
8—– uyarınca ——-bütçesinden ödenen—- arabuluculuk ücretinin davanın kabul ret oranına göre —— davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —–Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/09/2021