Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/50 E. 2021/274 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/50 Esas
KARAR NO: 2021/274
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 19/02/2020
KARAR TARİHİ: 08/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili —-dava dışı—— imzalandığını ve adı——kullandırıldığını, davalı—krediyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, dava dışı şirketin toplam—— sorumlu olduğunu, geri kalan kefillerin borcun tamamından sorumlu olduğunu, kredinin geri ödenmemesi üzerine davalı borçlulara— yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, borcun ödenmemesi üzerine —-sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalıların borca itiraz ettiğini, itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu iddia ederek;—– sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Dava dilekçesi ve tensip zaptının davalılara tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava. ——- kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacı bankanın —- dosyasından, davalılar ile dava dışı — aleyhine dava dışı —- kullandırılan T—— ilişkin olarak haciz yolu ile aşağıdaki rakamlarla icra takibi başlattığı, kefillerden—– kefalet limiti diğer kefillerin tamamı borçtan sorumlu olduklarının bildirildiği, hesap tablosunda yer alan oranlardan işleyecek temerrüt faiz oranları, ———- masraflarıyla birlikte fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, TBK 100. Md uyarınca kısmi ödemelerin faiz ve masraflara mahsup edileceği şekilde tahsili talebinde bulunduğu görülmüştür. Ayrıca —– bulunduğu, bu tutarın alacaklı bankada açılacak faizsiz hesaba depo edilmesi, ibraz edilecek çekler dolayısıyla yasal garanti bedellerinin alacaklı banka tarafından ödenmesi halinde ise ödenen tutarın ödeme tarihinden itibaren işleyecek— birlikte fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla tahsili talep edilmiştir.
Davalılar vekili,– dosyasına sunulan— tarihli dilekçesi ile ödeme emrine, borca ve tüm ferilerine itirazda bulunduğu, — tarihli dilekçesi ile dava dışı — takip alacaklısı ile haricen anlaşma yaptığını bildirmekle,—– adına borca itirazdan feragatte bulunduğu tespit edilmiş olup, diğer takip borçluları yönünden takip durdurulmuş ve alacaklı banka tarafından huzurdaki dava ikame edilmiştir.
Dosya kapsamında ve davacı banka şubesinden temin edilen belgeler üzerinde yapılan incelemede davacı banka ile dava dışı– arasında imza altına alınan — sayılı dosyasındaki —- tutarında kesin ve süresiz Teminat Mektubu düzenlenerek kullandırıldığı tespit edilmiştir.
Davacı banka ile dava dışı — arasında imza altına alınan dosya kapsamına sunulan- detay bilgileri bilirkişi raporunun —sayfasında belirtilen tabloda gösterildiği şekliyle Dava dışı — banka arasında imza altına alınan —- açılan kredi limitlerine ilişkin borçları kapsadığı görülen takibe konu —yeni limitin tanımlandığı —-incelenmiştir.
TBK Madde 583- “Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.” hükmüne amir olduğu, taraflar arasında imza altına alınan— davalılar — tarafından el yazısı ile yazılmak sureti ile — sorumluluk limiti ile müteselsil kefil sıfatıyla imza altına alındığı tespit edilmiştir.
Bu durumda davalılardan —- kullandırımı yapılan davaya konu — ilişkin olarak kefalet imzasının bulunmadığı, iş bu — bölümünde davalı — tarafından —tutara kadar olan dava dışı şirketin borçlarına müteselsil kefil sıfatı ile imza altına alınan —- bulunduğu yönünde bir düzenlemenin de yer almadığı tespit edilmiştir.
Sayılan nedenler ile davalılardan —- davaya konu takip alacağına ilişkin dava dışı şirkete verilmiş bulunan müteselsil/müştereken herhangi bir kefaletinin bulunmadığı ve borçtan sorumlu olmadığı değerlendirilmiştir.
Davacı banka tarafından, dava dışı şirket ile davalı kefiller ve dava dışı kefil — numaralı ihtarname keşide edilerek, —— imzalamış olduğunuz sözleşme/sözleşmeler uyarınca—- tarihinde tanzim edilen —- kredilerine konu borçlarınız ——- tarihi itibarıyla kat edilerek muaccel hale gelmiştir.
Muaccel hale— gereğince ödenmesi gereken diğer kalemlerden oluşan toplam—– ihtarnameye ve ilgili kişilere gönderilen ihtarnamelere ilişkin masrafı— gün içinde ödemenizi, ayrıca— tutarındaki meri — depo etmenizi, bu —— bedelinin kısmen veya tamamen ——– halinde ise muhatabın/muhatapların talep edeceği gecikme faizi ve diğer tüm ferilerini ayrıca talep ve tahsil etme hakkımızı saklı tuttuğumuzu ve eğer bu ihtar üzerine depo etmemişseniz nakde dönüşmesi halinde bu alacaklarımızı da ödeme yapıldığının bildiriminden itibaren — gün içinde ödemenizi, aksi halde ——- şeklinde bilirkişi raporunun —- tablolardaki rakamlarla kat ve borcun ödenmesi ihtarında bulunduğu, İhtarnamenin, kefillerin tamamı için davacı banka kayıtlarında işyeri adresleri olduğu tespit edilen adreslerinden bila tebliğ iade edildiği görülmekle; taraflar arasında imza altına alınan— Yetkili imzalarda —- adresini kanuni ikametgah edindiğini beyan ve sözü gereği yapılacak tebliğlerin iş bu sözleşme çerçevesinde geçerli bir tebligatın tüm hüküm ve sonuçlarını doğuracağını, bu adrese tebligat yapılamaması halinde adres kayıt sisteminde bulunan adresine yapılacak tebliğlerin şahsına yapılmış sayılacağını, o yerde bulunmasa bile Tebligat Kanunu ‘nun 21. Maddesinin uygulanmasını kabul eder. “şeklinde düzenleme bulunduğu, iş bu madde uyarınca ihtarnamenin iade tarihlerinde tebliğ edilmiş sayılacağı, bununla birlikte, TBK madde 117 “Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlenmişse, bu günün geçmesiyle; borçlu temerrüde düşmüş olur. ” hükmü ile beraber ele alındığında, — tarihinde tanzim edilerek işçilik alacaklarının teminatı olarak — sayılı dosyasına alındığı, — tarihinden itibaren takip eden —-ödenmesi gerekli faiz ve vergi için tahsilat sağlanamadığı, nihayetinde Mahkeme kararının — onaylanarak kesinleşmesini takiben teminat mektubu karşılığı olan — ödendiği tespit —— ifa edileceği günün — tarihinde belirlendiği anlaşılmakla, —-tarihinde tanzim edilen — numaralı dava dışı —- tesis edilen —— tahsilatı şeklinde düzenleme ile kullandırımı yapıldığı, dava dışı şirket tarafından, — tarihinde —- edildiği,—–bedelinin —tarihinde, —— dönüştürülerek— sayılı dosyasına ödendiği görülmektedir.
Dosya kapsamına alınan hesap hareketleri ve komisyon ekranlarının incelemesinde tanzim tarihinden itibaren —– nakde dönüşerek ödemesinin yapıldığı — tarihine kadar geçen süre içerisinde,—-ödenmemiş bakiyesinin bulunduğu, teminat mektubunun nakde dönüşerek ödemesinin yapıldığı — tarihi sonrasında da hesap hareketleri ile—— tahsilatı yapılmak suretiyle — hesaplarına intikal ettiği tespit edilmiştir. Buna göre davacı ——– tarihli takip alacağı bilirkişi raporunun— belirtildiği şekilde hesaplanmıştır.
Davacı banka ile dava dışı —- altına alındığı, davalılar — dava dışı şirketin borçlarına ilişkin olarak — limit ile sınırlı müteselsilen kefaletlerinin bulunduğu,
Davalılardan — kefaletinin bulunmadığı— —müteselsilen kefaleti bulunduğu görülen — bağlantı ve ilişki bulunmadığından, —- tarihinde tanzim edilen dava konusu ——– kaynaklanan davacı banka alacağına ilişkin kefalet sorumluluğunun bulunmadığı ve dolayısıyla davalı — yöneltmenin mümkün olmadığı,
— — sayılı icra takibinde hesap edilen davacı banka alacağının——- müteselsilen kefillikleri nedeni ile —- düzenlenen maddeleri gereğince dava dışı şirketin borçlarından —kefalet limitini aşmamak kaydı ile sorumluluğunun bulunduğu, yapılan hesaplamalar neticesinde bulunan davacı banka alacağının kefalet limiti içerisinde kaldığı anlaşılmaktadır.
Bu kapsamda davacı bankanın davalılar —–sorumlulukları kapsamında alacağının tamamının tahsiline kadar geçecek sürede — anapara tutarına — ve değişen faiz oranları üzerinden temerrüt faizi ve faiz üzerinden — talep edebileceği anlaşılmakla ve her bir kalem yönünden taleple bağlılık ilkesi de dikkate alınarak davanın —- talep edebileceği anlaşılmakla Davalılar —YÖNÜNDEN kısmen kabulüne, Davalı —- Pasif Husumet Yokluğu nedeniyle davanın Reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN Davalılar —- YÖNÜNDEN KISMEN KABULÜNE,
—icra dosyasına yapılan itirazın Davalılar —- kısmen iptali ile takibin — masraf olmak üzere toplam — üzerinden devamına , asıl alacağa takip tarihinden itibaren tahsil tarihine kadar işleyecek —- azami faiz oranları genelgeleri doğrultusunda değişen oranlarda tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile —- uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
2-Alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine 69.830,90 TL asıl alacağın %20’si oranında İcra İnkar Tazminatına hükmedilmesine,
3-DAVALI—- YÖNÜNDEN DAVANIN REDDİNE,
4- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 5.135,03 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 1.060,70 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 4.074,33 TL’nin davalılar —- tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5- Davacı tarafından yatırılan 1.060,070 TL peşin harç ve 54,40 TL başvuru harcı toplamı 1.115,10 TL’nin davalılar —- alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 1.105,50 TL yargılma giderinin kabul ve ret oranı dikkate alındığında 946,25 TL’nin davalılar —- alınarak davacıya verilmesine, arta kalın kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 10.572,42 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8- Davalılar —-yönünden ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALILARA VERİLMESİNE,
9-Davalı — yönünden ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALI——— VERİLMESİNE,
10-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —- bütçesinden ödenen 1.400,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
11-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde—— Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/04/2021