Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/5 E. 2021/332 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2014
KARAR TARİHİ: 27/04/2021
Mahkememiz —— sayılı ilamı ile bozulmakla mahkememize geldi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkilinin davalının yetkili acentesi aracılığıyla davalı —— muhtelif sayıda poliçe satın aldığını, poliçe primlerinin müvekkili tarafından tamamen ödendiğini, müvekkili tarafından poliçelerin iptali talebinin davalı tarafça kabul edilerek poliçelerin iptal edildiğini, ancak davalı tarafça iptal nedeniyle ödenen primlerin eksik olduğunu, bakiye kısım için yapılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini, dava açarken acente tarafından yapılan iskontonun düşüldüğünü ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız, yersiz ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin davacının talep ettiği şekilde borcu olmadığını, davacının prim borcunu ödemediğini, müvekkilinin ödenen prim üzerinden hesaplama yaparak prim iadesi yaptığını, davacının müvekkilinin acentesine barter çeki verdiğini, ancak sigorta poliçe bedellerinin barter çeki ile ödenmesinin mümkün olmadığını savunarak, davanın reddi ile davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİDRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında düzenlenmiş olan sigorta poliçelerinin iptali nedeniyle iade edilmesi gereken prim alacağının eksik ödendiği iddiasıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı, poliçe primlerinin tamamen ödendiğini, ancak davalı tarafça iptal nedeniyle ödenen primlerin eksik olduğunu ileri sürmüştür. Davalı ise, davacının prim borcunu ödemediğini, davacının acenteye barter çeki verdiğini, ancak sigorta poliçe bedellerinin barter çeki ile ödenmesinin mümkün olmadığını savunmuştur.
Mahkememizce —— tarihinde davacının davalıdan sigorta ilişkisinden dolayı davalının borcunu ödemediğinden alacaklı olduğu iddiası ile icra takibi yapmış ise de; gerek defterlerin incelenmesinden, gerekse bilirkişi raporundan, davacının alacağı davalı tarafından ödendiğinden borcu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Temyiz talebi üzerine —- ilamı ile ; Dosya kapsamından davacı ve davalının acentesi dava dışı ——– içinde yer aldığı, davacının prim borcunun bir kısmını davalı sigortacı hesabına nakit olarak yatırdığı, bir kısmını da acenteye barter çeki vermek suretiyle ödediği, barter çekinin acente tarafından kabul edilip prim alacağından düşüldüğü, Barter çeki ile yapılan ödemelerin ifa yerine geçen ödeme mahiyetinde olduğu, Bu itibarla, mahkemece davacının prim bedelinin bir kısmının —–çeki ile ödendiği nazara alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle mahkememiz tarafından verilen kararı bozmuştur.
Bozma kararı üzerine mahkememize iade edilen dava dosyası yukarıdaki esası alarak, duruşma tarihi taraflara tebliğ edilmiştir.
Taraf vekillerini hazır bulunduğu duruşmada mahkememizce kanuna uygun bulunan bozma ilamına uyularak bozma kararı doğrultusunda yargılamaya devam edilmiştir.
—— sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı vekilinin —- asıl alacağın karşılığı olarak —–işlemiş faiz alacağı talep ettiği anlaşılmaktadır.
Ancak davacı vekili, dava dilekçesinde —iskonto tutarını mahsup ederek davanın —– dava tarihi itibarı ile karşılığı olan tutar z dava açılmıştır.
Bozma ilamında da belirtildiği üzere Dosya kapsamından davacı ve davalının acentesi dava dışı ——— içinde yer aldığı, davacının prim borcunun bir kısmını davalı sigortacı hesabına nakit olarak yatırdığı, bir kısmını da acenteye barter çeki vermek suretiyle ödediği, barter çekinin acente tarafından kabul edilip prim alacağından düşüldüğü, —–ile yapılan ödemelerin ifa yerine geçen ödeme mahiyetinde olduğu, davalının takip tarihinden önce temerrüte düşürüldüğüne dair tevsik edici bir delile rastlanmadığı ve bu nedenle davacının işlemiş faiz alacağı talebinde bulunamayacağı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalı borçlunun —- sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen kabulü ile takibin —- üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz uygulanmasına,
2-Alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine 108.126,20 TL asıl alacağın %20’si oranında İcra İnkar Tazminatına hükmedilmesine,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 7.386,10 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 1.557,55 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 5.828,55 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4- Davacı tarafından yatırılan 1.557,55 TL peşin harç ve 25,20 TL başvuru harcı toplamı 1.582,75 TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5- Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 2.436,50 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre hesaplanan 2.392,48 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 190,00 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre hesaplanan 3.43 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, arta kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 14.221,99 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8- Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 1.989,67 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
9-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde ——nezdinde Temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/04/2021