Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/466 E. 2021/551 K. 14.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO: 2020/466 Esas
KARAR NO: 2021/551
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/10/2020
KARAR TARİHİ: 14/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, davacı bankanın — dava dışı borçlu —- —- sözleşmesi imzalandığını ve dava dışı şirkete krediler kullandırıldığını, davalıların da bu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, borcun ödenmemesi üzerine müteselsil kefillere —-numaralı hesap kat ihtarnamesinin keşide edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine—– esas sayılı dosyasında borçlular aleyhine icra takibine başlandığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, haksız itirazın iptaline, icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Dava dilekçesi davalılara ayrı ayrı usulünce tebliğ edilmiş, davalılar davaya cevap vermemiştir.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve uyuşmazlık noktalarının tespiti: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacakların tahsili için müteselsil kefillere karşı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı kefiller, davaya cevap vermemiş olup, tarafların uyuştukları husus bulunmadığı,
Ön inceleme duruşmasında, taraflar arasındaki uyuşmazlığın,
a-Davalıların, dava dışı —– davacı banka arasında imzalanan —– kefil olarak imza atıp atmadıkları,
b-Davaya konu borcun davacıya ödenip ödenmediği,
c-Davalıların, varsa davacı bankaya olan borç miktarlarının ne kadar olduğu,
ç-Davanın tam veya kısmen kabulü halinde alacağın likit olup olmadığı, yani davacının icra inkar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
2-İcra dosyası: Davaya konu —- dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı — davalı borçlular —- aleyhine;
—-
—-
—-
—-
— ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam
—- tarihinden ödeninceye kadar işleyecek yıllık —- temerrüt faizi, faizin —– sayılı ipotek takibiyle tahsilde tekerrür etmemek üzere tahsilini talep ettiği, borçlular vekilin —- tarihli takibe, borca ve tüm ferilerine yaptığı itiraz nedeniyle takibin durduğu ve işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
3-Deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç: Yukarıda birinci bentte belirtilen uyuşmazlık konuları ile ilgili olarak taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için gerekli deliller toplanıp, alanında uzman bankacı bilirkişi —– rapor alınmak suretiyle uyuşmazlığın çözümü yoluna gidilmiştir.
3-a) Taraflar arasında imzalanan—–incelenmesi: Davacı —arasında, davalılar — tarihinde — Sözleşmeleri akdedilmiştir. Taraflar arasında imzalanan — —- göre, asıl borçlu şirketin kredi limiti ve müteselsil kefillerinin sorumluluk miktarları aşağıda gösterilmiştir.
Taraflar Arasında—– Sözleşmeleri:
—–
—–
—-
—–
3-b)Kredilerin Kullandırılmasına ilişkin işlemlerin incelenmesi: Davacı —- dava dışı —- arasında imzalanan — uyarınca, davacı—-dava dışı—-kullandırılmış ve dava dışı şirketin toplam —- oranı ile —– yapılandırılmıştır.
—-
—-
—-
—-



—-
3-c) İhtarnamenin incelenmesi: Dava dışı —-yapılandırma —–, ödeme planlarında belirtilen vadelerinde ödenmemesi sebebiyle, dava dışı —- numaralı ——- istinaden, davacı banka tarafından, — —- —- sayılı ihtarnamesi ile asıl borçlu —– tutarı olmak üzere toplam —- tarihinden itibaren işleyecek ——– içinde ödenmesi, aksi halde yasal yollara başvurularak tahsili yoluna gidileceği, ipoteklerin de paraya çevrileceği —,—ferilerinin de tahakkuk ettirilerek —- tahsil edileceği, bu durumda masraf ve vekalet ücretinin de muhataplara ait olacağı” ihtar edilmiştir.
3-ç) Yapılan tebligatlar ve temerrüt tarihinin tespiti: —-Dava dışı – asıl borçlu— davalı – müteselsil kefilleri; —- çekilen,—- ihtarnameleri, muhatapların —- yazılı adreslerine gönderilmiş olup, asıl borçlu — müteselsil kefiller; —–gönderilen ihtarnamelerin; —- muhatapların kapısına yapıştırılarak en yakın komşusuna haber verildiği, müteselsil —- aynı adreste birlikte oturan —– imzasına tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
—- tarihinde tebliğ alan asıl borçlu ——- verildiği, verilen bir günlük ödeme süresi gözetildiğinde, dava dışı – asıl borçlu —- davalı müteselsil kefiller —— tarihinde temerrüde düştükleri kanaatine varılmıştır.
—–

—-
—-

3-d)Davacının, —- alacağının tespiti: Bilirkişi tarafından, davacı —–incelemede, davacının, —- numaralı—- kaynaklanan — işlemiş akdi ve gecikme faizinin —- —- —- ödenmemiş taksitler ve borcu oluşturan hesap hareketleri bilirkişi raporunun —–halinde gösterilmiştir.
Bilirkişi tarafından yapılan tespit ve düzenlenen bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli görülmekle hükme esas alınmıştır.
3-e)Davacı tarafından asıl borçla ilgili yapılan dava dışı diğer icra takibinin ve bu takibin dosyamıza etkisi olup olmadığının incelenmesi: Borçlulara yapılan ihtarnamenin tebliğ edilmesine rağmen borcun ödenmemesi üzerine, davacı —- tarafından, asıl borçlu —- borçlusu —aleyhine,— dosyası ile —–uyarınca kısmi ödemeler öncelikle faiz ve masraflara mahsup edilmek kaydıyla, —- numaralı —yapılandırma kredisinden kaynaklanmış, —- asıl alacağa, takip tarihinden ipotek limitine ulaşıncaya kadar yıllık— oranından işleyecek temerrüt faizi, temerrüt faizinin — —- toplam ——– ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatılmıştır.
Her ne kadar davalılar vekili, bilirkişi raporuna karşı sunduğu ——-dosyasında tahsilat yapılıp yapılmadığı incelenmeksizin rapor düzenlendiğini, bu dosyanın incelenerek, tahsilat yapılmış ise borçtan mahsup edilmesi gerekip gerekmediğinin tespitini” talep etmiş ise de, aynı alacakla ilgili davanın kısmen veya tamamen kabulü halinde aynı borçla ilgili başka icra dosyasında takip yapılmış ise bu husus icra dosyasının infazı ile ilgili olduğundan, aynı borçla ilgili yapılan icra takibinde tahsilat yapılıp yapılmadığının araştırılması gerekli değildir.
Bu nedenle, sonuca etkili olmadığından aynı alacakla ilgili incelenen icra takip dosyasında tahsilat yapılıp yapılmadığı araştırılmamıştır.
3-f)Davacının isteyebileceği temerrüt faiz oranının saptanması: ——— işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını vade ve türlerine göre serbestçe tespit etmeleri ve bu faiz oranlarını —– yer verilmiştir.
Taraflar arasındaki ——- vadeli borçlarda bu vade tarihinden, hesap kapatma, hesap kesme, kat etme ihbarı ile muaccel hale gelen hesaplarda hesap kapatma tarihinden, bunları —– bu sözleşme koşullarında tamamen geri ödeyeceği tarihlere kadar geçecek günler için, — Kullanmış olduğu tüm —- uygulanan kredi faiz oranlarından muacceliyet tarihi itibariyle en yüksek olan kredi faiz oranına, bu oranın — ilavesi ile bulunacak oranda temerrüt faizi tatbik edileceğini, —– bildirdiği kredi faiz oranlarından, muacceliyet tarihinde yürürlükte olan en yüksek kredi faiz oranına, bu oranın —-bulunacak oranda temerrüt faizi tatbik edileceğini ve bu temerrüt faizi ile fon ve gider vergisini ayrıca bir ihtar ve merasime hacet kalmaksızın ödeyeceğini kabul, beyan ve taahhüt eder. —oranının tespitinde, — borç için, Müşterinin— kredilerine uygulanan kredi faiz oranlarının en yüksek olanın —fazlası dikkate alınacaktır.—– bildirmiş olduğu, muacceliyet tarihi itibariyle geçerli olan, en yüksek kredi faiz oranının —- fazlası dikkate alınacaktır.” hükmü bulunmaktadır.
Buna göre, dava dışı —– kullanmış olduğu tüm kredilere, davacı Banka tarafından uygulanan kredi faiz oranlarından, muacceliyet tarihi itibariyle en yüksek olan — kredi faiz oranı yıllık — olup, bu orana — bulunan ve muaccel hale gelmiş işbu dava konusu — numaralı taksitli ticari yapılandırma kredisi borcuna uygulanacak temerrüt faiz oranının yıllık —-gerektiği kanaatine varılmıştır.
3-g)Davacının, —- süre için davacı bankanın işbu— uyguladığı yıllık — faiz oranından hesaplanmış — tarihinden — temerrüt tarihine kadar olan— için, davacı bankanın işbu —- kredisine uyguladığı yıllık —sonrasına ait gecikme faizi,— kat tarihi sonrasına ait gecikme faizinin —- —–üzere, davacı—- kullandırılan — — kaynaklanan toplam —-alacağının bulunduğu hesaplanmıştır.
3-ğ)Davacının, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan asıl alacağı ile icra ödeme emrinde yazılı asıl alacak talebinin incelenmesi: Davacının temerrüt tarihi itibariyle, —numaralı —- kaynaklanmış toplam —- bulunduğu yukarıda hesaplanmıştı. —- toplam alacak tutarı asıl alacak rakamını oluşturmaktadır. Ancak davacının, ——- dosyasından borçlulara gönderdiği ödeme emrinde yazılı asıl alacak talebi —- Davacı talebi ile bağlı olduğundan, dava konusu —- alacak rakamı üzerinden yapılacak ve temerrüt tarihi itibariyle tarafımca hesaplanan — asıl alacak tutarı ile davacının icra ödeme emrinde yazılı—kısmi tahsilat düştükten sonra kalan — davacının takip tarihi itibariyle hesaplanacak işlemiş faiz tutarına —-edilecektir.
3-h) Davacının —alacağının hesaplanması: Bilirkişi tarafından —- tarihine kadar olan — davacı bankanın işbu taksitli ticari yapılandırma kredisine uyguladığı yıllık —oranından hesaplanmış —- öncesine ait işlemiş faiz, —-temerrüt tarihi öncesine ait işlemiş faizin —-asıl alacak olmak üzere; davacı —- kullandırılan —–alacağının bulunduğu hesaplanmıştır.
Bilirkişi tarafından yapılan ve hesaplama yöntemi bilirkişi raporunun —– gösterilmiştir.
Buna göre bilirkişi raporu teknik hesaplama yönünden dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli görülmekle hükme esas alınmıştır.
3-ı)Sonuç:Yukarıda açıklandığı üzere; davacı —– itibariyle, davalı – müteselsil kefiller—– numaralı taksitli ticari yapılandırma kredisinden kaynaklanan —- ihtarname masrafı ve —- vekalet ücreti olmak üzere toplam — alacağının olduğu, davacının icra ödeme emrinde yazılı talebinin ise, —- ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam— olduğu, davacının, bilirkişi tarafından hesaplanan — faiz alacağı ile icra ödeme emrinde yazılı —– davalıların — temerrüde düşmelerine rağmen, davacının —- temerrüt faizi hesaplamasından ve talep etmesinden kaynaklandığı, davacının hesaplanan alacağının,—- kapsamına uygun olduğu, aynı borç için, davacı tarafından, —- sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatılmış olduğundan tahsilde tekerrür oluşturmamak ve —- tarihinden sonra yapılabilecek kısmi tahsilatların öncelikle faiz ve borcun ferilerine mahsubu sağlanmak kaydıyla, davalı – müteselsil kefiller —-dava dışı —-numaralı— kredisinden kaynaklanan —– üzerinden takip tarihinden itibaren asıl alacağın tamamen ödendiği tarihe kadar temerrüt faizi hesaplanmak suretiyle takibin bu rakamlar üzerinden devam etmesi gerektiği kanaatine varılmakla, davanın kısmen kabulü ile;—–dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, davalı-borçluların —- icra takip dosyasına yaptıkları itirazların kısmen iptaline ve takibin; —-asıl alacağa takip tarihinden itibaren tahsil tarihine kadar işleyecek — azami faiz oranları genelgeleri doğrultusunda değişen oranlarda tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile —- uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
4-İcra-inkar tazminatı ile ilgili inceleme ve gerekçe: Davacı taraf, davalılardan icra-inkar tazminatı istemiştir.
—– hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir.
Açıklanan yasal kuralların ışığında takip konusu alacak değerlendirildiğinde, davacının alacaklı olduğu miktar sözleşme ile kararlaştırılmış olup kabulüne karar verilen kısmı likit olduğundan ve davalının icra takibine yaptığı itirazları haksız bulunduğundan daha fazla takdir edilmesine ilişkin neden bulunmamakla, likit ve muayyen nitelikte bulunan asıl alacak, işlemiş faiz ve —- toplamları üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;—-dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, davalı-borçluların — icra takip dosyasına yaptıkları itirazların kısmen iptaline ve takibin;
a) —- haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam — alacak ile işleyecek faiz yönünden — asıl alacağa takip tarihinden itibaren tahsil tarihine kadar işleyecek — azami faiz oranları genelgeleri doğrultusunda değişen oranlarda tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile —–uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
b)Fazlaya ilişkin istemin reddine,
c)Likit ve muayyen nitelikte kabul edilen asıl alacak, işlemiş faiz ve —- icra inkâr tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli —harcın, davacı tarafından dava açılırken yatırılan —peşin harç ve icra dosyasına yatırılan —-harçtan mahsubu ile bakiye —- davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak —– gelir kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan —harç olmak üzere toplam—-davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen toplam — yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre hesaplanan — davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, geriye kalan—- davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —- vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —-vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7—- bütçesinden ödenen — ücretinin davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre hesaplanan —-davalılardan müştereken ve müteselsilen, geriye kalan — —- davacıdan alınarak —- kaydına,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalılar vekilinin yokluğunda , gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde———– istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar okundu, ana hatlarıyla anlatıldı.14/07/2021