Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/407 E. 2020/673 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/407 Esas
KARAR NO : 2020/673

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/09/2020
KARAR TARİHİ : 03/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ——kredi sözleşmesi imzalandığını ve buna istinaden adın geçen firmaya ticari kredi açıldığını ve kullandırıldığını davalı ..— söz konusu kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, davalının kredinin kullandırıldığı tarihte aynı zamanda şirket ortağı ve yöneticisi olduğunu, borcun ödenmediğini, bu nedenle borçlular hakkında İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü ——Sayılı dosyadan takibe geçildiğini, dolaşımda bulunan 25 adet çekin sorumluluk tutarının bu takibe dahil edilmediğini, sonrasında davalının takibe itiraz ettiğini ve İstanbul Anadolu —-. Asliye Ticaret Mahkemesine —- Esas sayılı dosyasından itirazın iptali davası açtıklarını, dolaşımda bulunan———– çekin bankaya ibraz edildiğini, çekin karşılıksız çıkması sebebiyle sorumluluk tutarı olan —- ibraz edene ödendiğini, ödenen tutarın borçlulardan tahsili için İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün —–Sayılı dosyası ile ilamsız icra yolu ile icra takibi başlattıklarını, mahkememize açılan dava ile İstanbul Anadolu ———-. Asliye Ticaret Mahkemesinin——–. Sayılı dosyasının taraflarının ve konusunun aynı olduğunu ve yargılamanın tek elden yürümesi açısından açılan davanın bu esas numaralı dosya ile birleştirilmesine, davalı borçlu tarafından takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatı ödemesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesin talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça açılan davanın süresinde açılmadığını, zaman aşımı itirazlarının olduğunu, davalının —-adresinin — olduğunu bu nedenle yetki itirazlarının bulunduğunu, davacının dava konusu sözleşmenin —–tarafından düzenlendiğini beyan ettiğini, bu sebeple huzurdaki davanın aktif husumet yokluğundan reddine talep ettikleri, müvekkilinin—–tarihinde, Kadıköy— Noterliğinin — yevmiye numaralı limited şirket pay devri sözleşmesi——— devrettiğini, davacı tarafın icra tazminatı istemini reddini talep ettiklerini, dava konusu alacak iddiasının %20 sinden az olmamak üzere davacı tarafın müvekkili olan şirkete karşı kötü niyet tazminatından sorumlu bulunmasına ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :Dava, Çek sorumluluk bedelinin müteselsil kefilden tahsili amacı ile girişilen icra takibinde itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK’nın 166. maddesi hükmü gereğince görülmekte olan davalar aralarında bağlantı bulunması halinde istek üzerine veya kendiliğinden mahkemece birleştirilebilir. Davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde davalar arasında bağlantı bulunduğu varsayılır (HMK Mad. 166/4). —————- Karar sayılı Yargıtay içtihadı birleştirme kararı gereğince; bir yargı çevresinde kurulmuş aynı düzeyde birden fazla mahkeme, davaların birleştirilmesi açısından “aynı mahkeme” sayılır.
Davacı vekilinin birleştirme talebi nedeni ile İAA —–. Asliye Ticaret Mahkemesine —– Esas sayılı dava dosyasının gönderilmesi için yazı yazıldığı; Dava dosyasının incelenmesiyle davacı tarafından davalı aleyhine davacının kefaletinden ötürü girişilen icra takibinde itirazın iptalinin talep edildiği, ön inceleme celsesinin icra edilerek celsenin 28/01/2021 tarihine bırakıldığı dosyanın henüz bilirkişiye tevdi edilmediği ancak tahkikat aşamasına geçildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce de bu nedenle birleştirme kararının ön inceleme aşamasının sonlandırılması sonrası tesisisinin usul ekonomisine uygun olacağı anlaşılarak ön inceleme aşaması öncelikli olarak tamamlanmıştır.
Eldeki davada da ;İAA ——– esas sayılı takip dosyası incelenmesi ile davacı tarafından davalı aleyhine 06/02/2019 tarihinde icra takibine girişildiği, —-ödeme emrinin 07/02/2019 tarihinde davalıya tebliğ edildiği davalının 07/02/2019 tarihinde takibe karşı itirazlarını sunmuş olması davanın; Davacıyla dava dışı ———arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi gereğince, dava dışı şirkete verilen çek karnesinden ötürü — bulunup karşılıksız işlemine tabi bulunan çek için sorumluluk tutarı bedelinin davalı müteselsil kefilden tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmasına göre davalar arasında bağlantı bulunduğu anlaşıldığından HMK 166 vd maddeleri gereğince davanın birleştirilmesine karar verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar tesis edilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İşbu Mahkememizin —— Esas sayılı dosyasının, İst. Anadolu —-. Asliye Ticaret Mahkemesinin—— Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE, esasın bu şekilde kapatılmasına,
2-Her iki dosyanın yargılamasının önce açılan İstanbul Anadolu —-. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ——-esas sayılı dosyası üzerinden sürdürülmesine,
3-Harç, masraf ücreti, vekalet tayin ve takdirinin birleşen davada nihai kararla değerlendirilmesine,
Dair, HMK’nın 168. maddesi gereğince uyuşmazlığın esası hakkında verilecek hükümle birlikte, sadece birleştirme kararının yerinde olup olmadığının denetlenmesi bakımından istinaf kanun yolu açık olmak üzere, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup, usulünce anlatıldı.