Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/391 E. 2022/489 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/391 Esas
KARAR NO:2022/489

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/09/2020
KARAR TARİHİ:14/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı —- arasında ticari iş ilişkisinin bulunduğu, —-tarihli cari hesap alacağı olan —- tahsil edilemediği, bu nedenle —-dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı —-tarafından borcun tamamına ,faize, faiz oranına, ferilerine itiraz ettiğini, dosyanın yetki itirazı nedeniyle —-Sayılı dosyası ile kayıt edildiğini, —-görüşmelerinden sonuç alınamadığını, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne karar verilmesini, davalı borçlu—hukuki dayanaktan yoksun itirazlarının iptali ile—-Sayılı dosyasındaki takibin devamına, davalı borçlu aleyhine—- az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama harç giderleriyle, vekalet ücretinin davalı borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Tensip zabtı ve dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş ancak davalı tarafından dosyaya herhangi bir cevap, beyan veya karşı talep dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, cari hesap alacağına ilişkin yapılan icra takibine itirazın iptali ile icra inkar tazminat talebine ilişkindir.
Davada taraf teşkili sağlanmıştır.
Mahkememizin —-esas sayılı dosyasında taraflar arasında dava açılmış olup davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
İcra Dosyası İncelemesi; Davacı taraf —- tarihinde, açık hesap alacağına ilişkin —- sayılı dosyası ile icra takibi başlatmış davalı —- tarafından dosyaya yetki itirazı yapılmış ve dosya —- Sayılı dosyası ile kaydedilmiştir. İlamsız Takiplerde Ödeme Emri ile icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu vekilinin —– tarihinde borçlu Ödeme Emrine ve yapılan ilamsız icra takibine ilişkin borcun tamamına, ferilerine ve faize itiraz ettiği,
Ticari kayıt ve belgelerin incelenmesinde:
—— Tarihli —– Raporunda Özetle;
Defterlerin Usulüne Uygun Tutulup Tutulmadığı Yönünden: Davacı — yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde alındığı,—–hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, Davalı —- davaya katılmadığı bu nedenle ticari defterlerinin incelenemediği, Davacı Alacağı Hizmet İfası Yönünden: Dava dosyasına celb edilen —-dönemi—- bildirim formlarına göre davalının —– döneminde açık hesap bakiyesini oluşturan faturaların tamamını bağlı bulunduğu —– bildirmiş olduğu tespit edilmekle taraflar arasındaki ticari ilişki ihtilafsız hale gelmiş, hiç kimsenin başkasına ait faturayı sebepsiz yere kendi defterlerine kendi borcu olarak yazmayacağı ” olarak kendi aleyhine—- beyan etmeyeceğinden işbu faturalar içeriği hizmetin davalı —- teslimine ilişkin karinelerin oluştuğu, bu kez ispat yükünün davalı —-geçtiği, davalının işbu hizmeti almadığını veya fatura bedelinin tamamını ödediğini ispat etmesi gerektiği, bu hususta dosya kapsamında somut herhangi bir belge bulunmadığı gibi cevap dilekçesi de sunmadığı, davacının hizmet ifasını yerine getirdiği hususunda bir ihtilafın olmadığının anlaşıldığı, tüm bu hususlar çerçevesinde davacının takip tarihi itibariyle davalı —– açık hesaptan kaynaklı —- alacaklı olduğu,
Faiz: Davacı her ne kadar takip öncesi için faiz talebinde bulunmuşsa da dosyada borçlunun temerrütte düşürülmesiyle ilgili ihtamame, sözleşme vb. belge bulunmadığından takip öncesi faizle ilgili bir değerlendirme yapılmamıştır. Ancak, Sayın Mahkeme’nin kısmen ya da tamamen davacı lehine hüküm kurması halinde; tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle, takip sonrasında hükmolunacak davacı alacağı için 3095 s.k m.2/2 kapsamında ticari temerrüt faizi talebinin yerinde olduğu Mahkemenin gerek savunmalarının tümü ve gerekse faize hasren tamamen davalı şirketin müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz —– bulunduğu, icra inkâr tazminatı ve sair hususların yüce yargı makamının münhasır takdiri içinde kaldığı, sonuç ve kanaatlerine ulaşılmıştır.
Davacı tarafın ticari defter kayıt ve belgelerinin ve tarafların—- formlarının incelenmesi neticesinde; Davalının —-döneminde açık hesap bakiyesini oluşturan faturaların tamamını bağlı bulunduğu —- bildirmiş olduğu, işbu faturalar içeriği hizmetin davalı—- teslimine ilişkin karinelerin oluştuğu, bu kez ispat yükünün davalı —- geçtiği, davalının işbu hizmeti almadığını veya fatura bedelinin tamamını ödediğini ispat etmesi gerektiği, bu hususta dosya kapsamında somut herhangi bir belge bulunmadığı, Davacı her ne kadar takip öncesi için icra takibinde faiz talebinde bulunmuşsa da dosyada borçlunun temerrütte düşürülmesiyle ilgili ihtamame, sözleşme vb. belge bulunmadığı, davacının takip tarihi itibariyle davalı —-açık hesaptan kaynaklı —–alacaklı olduğu değerlendirildiğinden, davanın ve şartları oluşan icra inkar tazminatının kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile,
1-Davalı borçlunun —–esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin —–üzerinden DEVAMINA, alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 sayılı Kanunun 2/2 maddesi kapsamında ticari temerrüt faizi UYGULANMASINA,
2-Alacak likit olduğundan—-oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli —- harcın, davacı tarafından yatırılan —- peşin harçtan mahsubu ile bakiye —- davalıdan tahsili ile —-
3-Davacı tarafından yatırılan —-harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen —–yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Kabul edilen dava yönünden —- tarifesine göre davacı lehine takdir olunan —- vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile —- Tarifesi uyarınca —- bütçesinden ödenen —–arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile —–
7-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine, Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren—haftalık süre içerisinde—-istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı..