Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/39 E. 2021/491 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/39 Esas
KARAR NO : 2021/491

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/02/2020
KARAR TARİHİ : 07/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı—– müvekkilinin hiçbir borcu bulunmadığını, davalı .—- müvekkili aleyhine =—— asıl
alacak üzerinden ilamsız takip yapmış ve takibin müvekkilinin haberdar olmaması neticesinde
kesinleştiğini, alacaklı takibine dayanak olarak “ —–plakalı araç ile çarpma sonucunda mağdura sürekli sakatlık tazminatı ödenmiş olup, olay yerini terk
etmeniz sebebi ile mağdura ödenen tazminatın rücuen tahsili talebi” (26/10/2018) olarak belirtildiğini, devamında da müvekkilinin almakta olduğu maaşı üzerine haciz konarak maaşından aylık olarak kesintiler yapıldığını ve yapılmaya da devam ettiğini, olay gerçekleştiği zaman, müvekkilinin olay yerinden ayrılmadığını, kaçmadığını, aracını durdurduğunu, yaralıya orada bulunanların yardım ettiğini gördüğünü, ancak devamında orada bulunan kişilerden kendisine fiili bir müdahalenin bulunulacağı endişesi ile olay yerinden ayrıldığını, müvekkilinin alkollü olma, sürücü değişikliği yapma, ehliyetsiz olma vb. şekilde bir hukuka aykırılığı bertaraf etmek amacı ile olay yerini terk ettiğini, olayın ertesi günü sabah erkenden gidip ifadesini de verdiğini, müvekkilinin kaçmasını gerektirecek (alkollü olması, ehliyetinin bulunmaması gibi) bir durumda bulunmadığını, yalnızca olay yerinin terk edilmiş olmasının davalı sigortalıya rücu hakkı tanımadığını, rücu şartlarının oluştuğunun davalı … kanıtlamak durumunda olduğunu, sigorta tarafından
yaptırılan veya ödemeye dayanak olarak kabul edilen kusur tespiti ve maluliyet oranına (yapılan hesaplama ve ödeme miktarına) itiraz ettiklerini, müvekkiline ödenen tazminatın rücu edilmesinin şartlarının oluşmadığını, —– tarafından yaptırılmış veya sigorta şirketince esas alınan kusur tespiti ve ödemeye dayanak maluliyet oranına itiraz ettiklerini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla rücu koşullarının var olduğu düşünülse dahi yeniden kusur tespiti ile hesaplama yapılması gerektiğini, olayda asli kusurlu kaza uğrayan olup, müvekkiline atfedilecek bir kusur bulunmadığını, bu nedenle de müvekkiline rücu edilebilme koşullarının oluşmadığını beyan ile, fazlaya ilişkin talep ve haklar saklı kalmak kaydıyla öncelikle tedbiren—–dosyasının/takibin durdurulmasına müvekkilinin davalıya —–dosyasında takibe konu edilen =———tüm ferileri yönünden, borçlu bulunmadığının tespitine, hacizlerin kaldırılması ile takibin iptaline müvekkili/davacının maaş haczi nedeni ile icra cebri icra yolu ile ödemek zorunda kaldığı = —— (ve bunun dışında yargılama aşamasında ödenecek/ödemek zorunda kalınacak bedellerin tamamının) ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesi/istirdatı haksız ve kötü niyetli takip alacaklısı davalının, davacıya alacağın %20’ inden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı .—– vekili cevap dilekçesinde özetle;
“Müvekkil sigorta şirketine ——- plakalı aracın karıştığı kaza nedeniyle dava dışı ——– tazminat ödenmiştir. Ödenen tazminatın rücuen tahsili amacıyla davacı aleyhine icra takibi başlatılmış olup davacının takibe itiraz etmemesi nedeniyle bu hususa ilişkim menfi tespit davası açılmıştır. davacı araç sürücüsü meydana gelen kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olup kanuni sorumluklarına yerine getirmemesi nedeni ile meydana gelen zararı tazmin etmekle yükümlüdür. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Trafik Kazalarına Karışanlar İle İlgili Kurallar başlıklı 81. maddesinin c ve d bentlerinde belirtilen,
Trafik kazalarına karışanların;
c) Kazaya karışan kişiler tarafından istendiği takdirde kimliğini, adresini, sürücü ve (Değişik ibare:
7072 – 1.2.2018 / m.57 / Yürürlük / m.84/a) “tescil belgesi” ile sigorta poliçe tarih ve numarasını
bildirmek ve göstermek,
d) Kazayı; yetkili ve —- bildirmek, bunlar gelinceye kadar veya bunların iznini almadan kaza yerinden ayrılmamak, zorunda oldukları,
Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 152. Maddesinin c ve ç bentlerinde: Trafik kazasına karışanlardan yaralanmamış olan veya hafif yaralı olanların;
c) İstendiğinde diğer tarafa kimlik ve adreslerini bildirmek, sürücü ve trafik belgeleri —-poliçelerini göstermek, bunlara ait gerekli bilgiler ile tarih ve sayılarını vermek
ç) Yaralılara ilk yardım ve acil müdahale yaptırmak maksadıyla kaza mahallinden ayrılma hali hariç, olayı; yetkili ve görevlilere bildirmek ve bunlar gelinceye kadar veya bunların iznini almadan kaza yerinden ayrılmamak, Zorunda Oldukları, hüküm altına alınmıştır.
Ayrıca yine Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ‘’Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı’’ başlığı altında yer alan B-4. Maddesinin b bendinde : ”Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu
kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, Olay Yerini Terk Etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde, ödemede bulunan sigortacının, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin
kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda kazaya sebebiyet veren sigortalıya rücu edebileceği” şeklinde belirtildiğini, bu bağlamda kusurlu hareketi ile kazanın meydana gelmesine neden daha sonra kanunu
yükümlülüklerine yerine getirmeye davacı meydana gelen zararı gidermekle yükümlü olduğunu, bu hususun emsal içtihatlar ile de sabit olduğunu,
Nitekim ”01.04.2013 tarihinde yürürlüğe giren Kasko Genel Şartlar A.5.10.maddesi “Zorunlu haler(tedavi ve yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeni ile uzaklaşma vb) hariç olmak üzere bu maddenin 5.4 ve 5.5 numaralı bentlerindeki ihlaller nedeni ile sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması” teminat dışı hal olarak düzenlenmiştir.”
şeklinde bulunan—-. —– kararları bunlara sadece bir kaç örnektir.” Şeklinde beyanda bulunmuştur.
DELİLLERİN İNCLENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, Trafik kazasından kaynaklanan rücuen tazminat talebi için başlatılan icra takibine karşı açılan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
Davacı sigortalıya ait aracın sürücüsünün olay yerini terk etmesi nedeniyle davalı sigortacı tarafından 3.kişiye ödenen hasar tazminatının teminat dışı olduğundan bahisle, davacı sigortalısına karşı rücuen tahsil için icra takibi başlatılmış, icra takibine süresinde itiraz edilmemesi üzerine takip kesinleşmiş olup eldeki davada ise davacı borçlu olmadığını belirterek menfi tespit isteminde bulunduğu anlaşılmakla; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, meydana gelen trafik kazası sonucu davalı sigortacının, zarar gören 3. Kişiye yapmış olduğu ödeme nedeniyle davalı sigortalıya rücu edip edemeyeceği, sigorta şirketinin ödemiş olduğu zarar için davalı sigortalıya rücu edebileceğinin tespiti halinde rücuya konu edilebilecek tutarın ne kadar olacağı noktalarından kaynaklandığı anlaşılmaktadır.——- Esas Sayılı icra dosyası üzerinde yapılan incelemede , davacının takibe konu edilen borcun tamamını ödediği anlaşılmakla, yargılamaya istirdat davası olarak davam edilmiştir.
Olayın Oluş Şekli; —– sayılı otomobil sürücüsü ile, yerleşim yerinde gece ——takiben —– istikametine seyir halinde iken olay yeri —- kavşağına geldiğinde, kendisi ile aynı istikamette yolun sağını takiben aynı istikamette yürümekte olan dava dışı —— sonucu, yayanın yaralandığı dava konusu olay meydana gelmiştir.
KAZA TUTANAĞI VE İFADE TUTANAKLARI :
Dava dosyasında mevcut Ölümlü Yaralamalı Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre davaya
konu trafik—— sıralarında olduğu belirtilmiştir.
Dava dosyasında mevcut —-
—-tarafından—– başlıklı —–
sıralarında —– meydana gelen yaralamalı trafik kazasında yaya —- yaralanmış olduğu, —– görüşmesinde yaya çarpan—–araç olduğunun bildirildiği, —– aracın sorgulamasında aracın işleteni olarak tespit edilen —— telefonla arandığı, şahsın aracın kendisine ait olduğunu, kazayı kendisinin yaptığını, fakat olay yerinde durmayarak olay yerinden ayrıldığını, ifade vermek için —
geleceğini yapılan telefon görüşmesinde beyan ettiği belirtilmiştir.
Dava dosyasında .—– sıralarında tutulduğu kayıtlıdır.
—- tarihi —- günüdür.
Dava dosyasında —– araç sürücüsü ——- sınırları üzerinde
alkollü olup, olmadığı veya davaya konu trafik kazasının alkolün etkisi ile meydana gelip gelmediği,
dosya kapsamından anlaşılmamaktadır.
Dava dosyasında mevcut Sürücü belgesine göre—–sürücü belgesinin (ZAYİ 1) — tarihinde verildiği sınıfının —” olduğu tespit edilmiştir. Yukarıda arz edildiği üzere, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarında, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde, sigortacının rücu talep
etme hakkının doğacağını düzenlemiştir.
Dava dosyasında mevcut “——-
—– isimli şahıs yaya olarak yürüyordu.——
tarafından kullandığım aracımı, sağ tarafımdan geçti ve yolun sağ tarafında yürüyen —– arkadan çarptı bunun üzerine —- plakalı aracı kullanan şahıs aracı ile biraz ilerde durdu ben de hemen yaralı şahsın yanına gittim ve yardımcı olmaya başladım bu
sırada araç sürücüsü de biraz bekledikten sonra aracın kapısını açtı ancak araçtan inmeden tekrar aracın kapısını kapattı ve aracıyla birlikte kaza yerinden ayrıldı bende hemen ——” Beyanda bulunmuştur. Dava dosyasında mevcut ————- tanzim olunan “—-” başlıklı belgede:
—–
Plakalı aracın sorgulamasında aracın işleteni olarak tespit edilen —— arandığı, şahsın aracın kendisine ait olduğunu, kazayı kendisinin yaptığını, fakat olay yerinde durmayarak olay yerinden ayrıldığını, ifade vermek için —- yapılan telefon görüşmesinde beyan ettiği belirtilmiştir.
Bu kapsamda davacı yan olay sonrası, olay yerinde bulunan kişilerden kendisine müdahale bulunulacağı endişesi ile olay yerinden ayrıldığını beyan etmiştir.
——- şartlarında can güvenliği nedeniyle olay yerinden uzaklaşma halini, araç sürücüsünün olay yereni terk etmesi gerektiği yönünde zorunlu sebepler arasında sayılmış olup, davacının can güvenliği nedeniyle olay yerinden uzaklaştığı ve davacının bu eyleminin —– Şartlarında sayılan zorunlu sebeplerden olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
DAVANIN KABULÜNE,
1- Davacının —- Sayılı icra dosyasında davalıya borçlu olmadığının tespitine, icra dosyasında yapılan ödemelerin her bir ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya istirdatına,
2-Kötü niyet tazminat taleplerinin reddine,
3-Karar tarihinde alınması gerekli 1.755,49 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan —- mahsubu ile bakiye 1.316,61 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.655,50 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 438,88 TL harç toplamı 1.336,96 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde——-esaslara göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6——- davalı taraftan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.