Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/355 E. 2022/448 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/355 Esas
KARAR NO: 2022/448
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 21/08/2020
KARAR TARİHİ: 31/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle—– sevk ve idaresindeki davalı — sigortalı olan—— plaka nolu araçta yolcu konumunda bulunan müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını, kaza sonrası tedavi olduğunu ve %1 engelli raporu aldığını, müvekkilinin tedavi gördüğü dönemde %100 oranında iş göremez durumda olduğunu, bakıcı giderlerine ait davalı —- tedavi gideri teminatı limitiyle sorumlu olduğunu, —- karşılanmayan hayatın olağan akışına uygun olarak fatura vb. İspatı mümkün gözükmeyen pansuman, enjeksiyon ve yol masrafı gibi dolaylı tedavi giderlerinin de tespit edilmesi gerektiğini iddia ederek; davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ——- maddi tazminatın davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karışan—- plaka nolu aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı bulunduğunu, müvekkilinin sigortalısının kusuru oranında poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, kusur tespitini yapılması gerektiğini, daha sonra aktüer tarafından tazminat hesaplaması gerektiğini, davacının sunmuş olduğu %1 engelli raporuna istinaden ——- ödemenin yapıldığını, bakiye tazminat sorumluluklarının bulunmadığını, geçici bakıcı gideri tazminatı poliçe kapsamı dışında olduğunu, davacının bulunduğu araçta istiap haddi aşımının söz konusu olduğunu ve müterafik kusur indiriminin yapılması gerektiğini, davacının ceza yargılaması sırasında şikayetlerinden vazgeçmeleri ya da uzlaşma bildirimlerinin tetkik edilmesini, faizin hatalı talep edildiğini, uygulanacak faizin kanuni faiz olması gerektiğini savunarak; davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazası sonucu meydana gelen zararın tazminine ilişkindir.
Davacı vekili,—- tarihli sulh dilekçesi sunmuştur.
Davalı vekilinin ——–tarihli dilekçesi ile; dosya kapsamında sulh olduklarını, yargılama giderleri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin vekaletnamede sulh yetkisi olduğu anlaşılmakla davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
SULH NEDENİYLE KONUSUZ KALAN DAVANIN ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihinde alınması gerekli 80,70 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 54,40 TL harçtan mahsubu ile arta kalan 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
6-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —-nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/05/2022