Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/354 E. 2022/945 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/354 Esas
KARAR NO: 2022/945
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 21/08/2020
KARAR TARİHİ: 15/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: —- tarihinde sürücü —- sevk ve idaresindeki —- sayılı aracı ile sürücü — sevk ve idaresindeki —– plaka sayılı —-çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş olduğunu, kaza tespit tutanağında —— plaka sayılı araç sürücüsünün —– plaka sayılı araç sürücüsünün ise —–hızını kavşaklara yaklaşırken ——– maddesini ihlal etmiş olduğu yönünde görüş belirtilmiş olduğu ,kaza sonrası müvekkili —– ağır şekilde yaralanarak hastaneye kaldırılmış olduğunu, henüz —–yaşında olduğunu, söz konusu kazanın para kazanmak için çalışırken meydana gelmiş olduğunu, ayrıca üniversite sınavına hazırlanmakta olduğunu, şu anda kalem tutmakta bile zorlandığını, hareket ederken başkalarının yardımına ihtiyaç duyduğunu iddia ederek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —– geçici iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte tahsili, ayrıca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —- sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretini davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle; müvekkili şirkete de usulüne uygun başvuruda bulunulmamış olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin sorumluluğunun kusur oranı ile sınırlı olduğunu, kaza tespit tutanağında davacının kusurlu olduğunun belirtilmiş olduğunu, bu kapsamda——- kusur raporu alınması gerektiğini, ayrıca davacının —— yeterli ehliyetinin bulunmadığını, bu kapsamda müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, bu oranın %20 den az olmaması gerektiğini, ayrıca —– Maluliyetin varlığına dair rapor alınması gerektiğini, geçici iş göremezlikten – sorumlu olduğunu, tazminat hesabı yapacak bilirkişinin ——– kayıtlı olması gerektiğini, ayrıca ——- ödeme alınıp alınmadığı hususunun irdelenmesi gerektiğini, talep edilen faiz türünün hatalı olduğu ve yasal faiz talep edilmesi gerektiğini savunarak; davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
—–, —-, —-, —-, —-,—–,—- yazılan müzekkerelere cevap verildiği görüldü.
—- tarafından alınan—– tarihli raporda özetle;
“1—— tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle,——- oranının % 0(yüzdesıfır) olduğu,
2-İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren ——- aya kadar uzayabileceği” hususları tespit edilmiştir.
Mahkememiz tarafından aldırılan —– tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle;
“* Dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı, TRAFİK KAZASI olduğu,
* Meydana gelen olayda KAÇINILMAZLIK faktörünün etkisinin OLMADIĞI, önlenebilir bir kaza niteliğinde OLDUĞU,
* Dava konusu kazada ;
—– plaka sayılı araç sürücüsü —- % 75 kusur oranı ile ASLİ KUSURLU olduğu,
Dava konusu kaza kapsamında aracın işleteni / maliki yönünden KTK Madde 85 kapsamında müşterek ve müteselsil sorumluluk açısından değerlendirme yapılmasının —— takdirlerine maruz olduğu,
—- plaka sayılı —— % 25 kusur oranı ile TALİ KUSURLU olduğu,
Dava konusu kaza kapsamında aracın işleteni / maliki yönünden KTK Madde 85 kapsamında müşterek ve müteselsil sorumluluk açısından değerlendirme yapılmasının ——– takdirlerine maruz olduğu,
Davacı—- —- Olduğu,” hususları tespit edilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesi uyarınca “(1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 309/1-2 ve 4. maddeleri uyarınca “(1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.——– Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 312. maddesi uyarınca “(1) Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir.”
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca “(1) Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır.”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davacı vekilinin —— tarihli dilekçesi ile talep sonucundan vazgeçerek davadan feragat ettiği, vekilin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu, feragatin şekil itibariyle ve kayıtsız şartsız olması nedeniyle usulüne uygun yapıldığı, karşı tarafın muvafakatine bağlı olmaksızın sonuç doğurduğu, bu sebeplerle davaya son veren taraf işlemi olan feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, feragat halinde feragat beyanında bulunan taraf aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmesi gerektiği, ancak feragatin muhakemenin ilk celsesinden sonra vuku bulması nedeniyle karar ve ilam harcının üçte ikisinin alınması gerektiği, davalının yargılama giderlerinden vazgeçtiği anlaşıldığında lehine yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığı kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 53,80 TL karar ve ilam harcının dava açılırken peşin olarak alınan 54,40 TL peşin harç ve 13,83 TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 14,43 TL’nin hükmün kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile————Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.15/12/2022