Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/292 E. 2022/330 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/292 Esas
KARAR NO: 2022/330
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 22/07/2020
KARAR TARİHİ: 14/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkinin başladığı — son ürün satışının gerçekleştirildiği. — arasında oluşan cari hesap ekstreleri incelendiğinde, davalı şirket tarafından yapılan ödemeler düşüldükten sonra davacının alacağının — olduğu. Borçlu vekili tarafından faize ve faiz oranına yapılan itirazın da dinlenilebilir bir tarafı bulunmadığı. Davaya konu icra takip dosyası incelendiğinde, takip tarihine kadar faiz talep edilmediği ve tarafların da tacir olması nedeniyle takipte avans faizi talep edildiği, davalı tarafın faize ve faiz oranına itirazının doğru olmadığı. Dava öncesinde ihtilafın çözümü için davacı tarafça arabuluculuğa müracaat edildiği, — tarihli ara buluculuk görüşmesinden olumlu netice alınamadığı ve görüşme anlaşmama şeklinde sonuçlandığını beyan etmişlerdir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacı taraf ile davalı şirket arasında süregelen bir ticari ilişki bulunduğu, karşılıklı güven esasına dayalı bir ilişki de bulunduğundan dolayı ticari hayatın işlerliğinde ve hızında davacı tarafça tebliğ edilen faturalar davalı tarafın kayıtlarına işlendiği ödemelerin yapıldığı, Faturası tebliğ alınan malların bir kısmı davalı şirkete teslim edilmediği giriş-çıkış kayıtları kontrol edildiğinde malların davalı şirket tarafından teslim alınmadığı, faturalarda belirtildiği gibi herhangi bir girişinin olmadığı tespit edildiği. Bunun üzerine aradaki ticari ilişki göz önünde tutularak öncelikle davacı tarafla şifahi olarak ve durumun izah edildiği. Ancak davacı şirketin kötü niyetli davrandığı ve şifahi görüşmede bir sonuca varılmadığı. Davalının davacıya alacaklı olduğunu iddia ettiği faturalara istinaden çek ve senetler verilerek ödeme yapıldığı. Davacı taraf gelinen noktada halen dahi kötü niyetli davrandığı ve davalı şirketin güvenini tamamen sarsarak haksız kazanç sağlamak gayesiyle söz konusu iade faturalarını kabul etmediği. Davalı şirket tarafından ödenmeyen bir fatura bulunmadığından davacının her türden alacak talebine açıkça itiraz ettiklerini beyan etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava cari hesap alacağına ilişkin yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminat talebine ilişkindir.
Dava İİK 67.maddesi gereğince — yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
Davada taraf teşkili sağlanmıştır.
Davaya konu —- dosyası celp edilmiştir.
İncelenmesinde: davacı ( alacaklı) tarafından davalı (borçlu) aleyhine —- cari hesap alacağına ilişkin takip yapılmıştır.
Davalı vekilince yetki itirazında bulunulmuş değerlendirilmesinde ;
İcra takibinin fatura alacağından kaynaklı cari hesap alacağına ilişkin olduğu, davacının ——- davanın açılabileceği ve davacının muamele merkezinin mahkememiz yargı çevresi sınırı içerisinde olduğu görüldüğünden, yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı şirketin muamele — olduğundan — talimatla davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmıştır.
— Tarihli talimat Bilirkişi Raporunda Özetle;:
Davalı şirket tarafıma — yıllarına ait ticari defter kayıtlarını sunmuş,— ticari defter kayıtlarını sunmamıştır. Davalı şirket —uygulaması çerçevesinde Yevmiye ve Büyük defterlerini elektronik ortamda tutmaktadır. Bu defterlerin —-açılış ve kapanış beratları gelir idaresi başkanlığı tarafından yayınlanan tebliğlerdeki sürelere uygun şekilde alınmıştır. Davalı şirket — yılına ait envanter defterini ibraz etmediğinden davalı şirketin— açılış tasdiki süresi içinde yapılıp yapılmadığı tespit edilememiştir. Davalı şirketin — yılına ait ticari defterlerinin delil kudretine haiz olup, olmadığının Takdiri Sayın Mahkeme’nin olduğu, Davalı defter kayıtlarına göre: Davalı şirketin, davacı şirkete —- dolayı borçlu olduğu, Takip talebi ekinde yer alan cari hesap rapor özeti incelendiğinde davacının davalıdan —- tutarlı faturanın davalının ticari defter kayıtlarında yer aldığı ve davalının davacıya bu faturadan dolayı — alacak-borç farkı olduğu görülmüştür. İcra dosyasında takip talebi ekinde yer alan cari hareket raporu sadece ——- yılına ait olduğundan bu alacak borç farkının hangi yıllardan ve neden kaynaklandığı tespit edilemediği, Dosya içerisinde davacı ile davalı taraf arasında yapılan herhangi sözleşmeye rastlanılmadığından sözleşme dahilinde işler için davacının ne kadar ücrete hak kazandığı, dosya içerisinde dava konusu faturalar yer almadığından, dava konusu alacağın dava konusu işe ilişkin olup olmadığı, dosya içerisinde tarafların —- yer almadığından, —- davacı ile davalı adına kayıt olup olmadığı tespit edilemediği, Sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bu defa davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde uyuşmazlık konusuna ilişkin rapor düzenlenmesi ayrıca talimat bilirkişi raporuna taraflarca yapılan itirazlarında raporda irdelenmesi için dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
—-Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle;
Davacını ticari defter kayıtları ile davalının —aldırılan bilirkişi raporu ile karşılaştırılması sonucunda davacının — yıllarında davalı adına düzenlediği toplam — tutarlı faturaların davalının ticari defter kayıtlarında yer aldığı, faturalar açısından mutabık oldukları, Davacını ticari defter kayıtları ile davalının— dosyasından aldırılan bilirkişi raporu ile karşılaştırılması sonucunda davacının — yıllarında davalıdan teslim aldığı — vadeli çek ve senetlerin her iki tarafın ticari defterlerinde yer aldığı, davalının ticari defter kayıtlarında yer aldığı, teslim alınan/ senet ve çekler açısından mutabık oldukları, Davacı ile davalı arasındaki mutabakatsızlığın davalının vadesinde ödemeyerek — yılında banka havalesi ile ödendiği, yapılan ödemelerin davalı tarafça—- gerekirken davacı cari hesabına cari hesap ödemesi gibi mükerrer olarak borç kaydedilmesinden ve davacının kendi kayıtlarında— tutarlı senet protesto masraflarını davacının cari hesabına borç kaydetmesinden kaynaklandığı, davalının, davacı tarafından düzenlenen faturalara TTK’ nun 21/2 maddesinde belirtilen sekiz gün içerisinde içeriğine itiraz etmediği, TTK’ nun 23. Maddesi ve TBK” nun 223. Maddesinde belirtilen süreler içerisinde herhangi bir ayıp ihbarının olmadığı, dolayısı ile davalının faturaların içerini kabul etiği, fatura muhteviyatı ürünleri ayıpsız kabul ettiği, Davacının ödenmeyen senetlerin protesto masraflarını davalıdan talep edebileceği, mükerrer kayıtların davalı ticari defterler kayıtlarında düzeltilmesi sonucunda davacının davalıdan — alacağı olacağı, Sayın Mahkemece itirazın iptaline karar verildiği takdirde davacının davalıdan — tutarı ve icra giderleri, vekalet ücretini takip tarihinden itibaren işleyecek faizi, talep edebileceği, davacının yıllık — talebinin nihai hukuki değerlendirmesinin sayın mahkemenin takdirinde olduğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dosya içeriğine uygun denetlenebilir bilirkişi raporlarına mahkememizce de itibar edilerek ——-belgeleri neticesinde, davacının davalıdan ——- cari hesap alacağı bulunduğu ve bu alacağın davalı tarafından ödendiğine ilişkin herhangi bir belgenin dosyaya sunulmadığı davacının davasını ispat ettiği değerlendirilerek davanın ve şartları oluşan icra inkar tazminatının kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜNE
1- Davalı borçlunun —- esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin —- asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
2-Asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 2/2 gereğince değişen oranlarda avans faiz UYGULANMASINA,
3-Alacak likit olduğundan 17.220,47 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 1.176,33 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 207,99 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 968,34 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5- Davacı tarafından yatırılan 207,99 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 2.479,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğnda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde —— Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/04/2022