Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/233 E. 2020/719 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/233 Esas
KARAR NO : 2020/719

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/06/2020
KARAR TARİHİ : 17/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Davalı ..————-kiracı olarak bulunduğu taşınmaza ilişkin dış ve iç cephenin tamamında olmak üzere ——- işlemlerinin ——————— müvekkili ile anlaştığını, müvekkili tarafından anlaşma gereği yapılması gerekli tüm işlemler yapılmasına rağmen, davalı tarafından ödenmesi gereken mal ve hizmet bedeli müvekkiline ödenmediğini, müvekkili tarafından dilekçe ekinde dosyaya ibraz edilen faturada belirtilen————–ile yaklaşık iki ay gibi bir sürede tamamlanmasına rağmen, davalının üzerine düşen edimi hiç ifa etmediğine ve müvekkiline olan para ödeme borcunu yerine getirmediğini, aradan geçen zaman zarfında müvekkil ile davalı arasında defalarca ———-yapılmış, davalı her defasında borcunu ödeyeceğini, gerekirse kredi çekeceğini belirterek müvekkilini oyaladığını, Bunun üzerine müvekkili dilekçe ekinde yer alan “————numaralı ———tarihli faturayı düzenlemiş ve ilgili fatura davalıya—- tarihide tebliğ edildiğini, ancak davalı tarafından dava konusu fatura müvekkiline iadeli taahhütlü posta yolu ile haksız ve hukuka aykırı olarak hiçbir sebep gösterilmeden iade edildiğini ve davalı bir kez daha ifadan kaçındığını,
tüm bu nedenler ile fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL kısmi alacaklarının işin davalıya teslimi tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilmesine, masraf, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın,davalı/müvekkili hakkında açmış bulunduğu ve davaya dayanak açık faturada belirtilen miktarların gerçek dışı,fahiş olup,hukuka ve gerçeğe aykırı olduğunu, Davalı——– bulunan dükkanında yapılacak işler hakkında davacı taraf ile sözlü anlaşma yapıldığını, bu anlaşma sonucu ,dükkanda kullanılacak malzemelerin alımı ,bedeli davalı/müvekkil ile yanında çalışan elemanın kredi kartından taksitli olarak çekildiğini, yani kullanılan malzeme davacı tarafından tedarik edilmediğini, İşlerin yapımı esnasında kullanılan—— tanıdığı ——— emanet olarak alındığını, yani ne malzemeler nede——- davacı tarafından tedarik edilmemiş, bedeli davacı tarafından ödenmediğini, malzeme ve iskele kalemlerinin davacı tarafça fatura edilmesi ve talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacı taraf belirtilen bedelleri bu güne kadar ödemediğini, Davacı tarafın , kredi kartlarından yapılan bu harcamalar ,davacı tarafın varsa gerçek alacağından mahsup edilmesini talep ettiklerini, —– dökümleri ibraz edilecektir. Davacı tarafın açmış olduğu davanın niteliği itibariyle ,dava şartı olan arabuluculuk kurumuna müracaatı zorunlu olan dava türlerinden olduğundan, öncelikle arabuluculuk kurumuna müracaat’ı için usulen reddine, açılan dava belirli alacak davası olduğundan davanın alacak davalarında kısmi ve/veya belirsiz alacak alacak davası açılamayacağından dolayı,davacının dava dilekçesinde talep etmiş bulunduğu 1000 TL miktar ile bağlı olduğunu, alacak miktarında ıslah haricinde bir artırım yapacağından,davacının dava miktarını artırımına muvafakatlerinin bulunmadığnı, bu nedenlerle dolayı, mahkeme davacı taraf lehine karar verecek olursa, dava dilekçesinde talep edilen miktar üzerinde karar vermesi ,kalan miktarın reddine, Dava konusu edilen işin karşılığı miktarın gerçeği yansıtmadığı, fahiş olduğundan dolayı reddine ,mahkeme masrafı ve avukatlık ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı alacak talebinin tahsiline ilişkindir.
19/12/2018 günü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile 6102 Sayılı TTK’nın 5. Maddesine eklenen 5/A maddesi uyarınca ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A (2) Maddesi gereğince; Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneği dava dilekçesine eklemek zorundadır.
Anılan maddeye göre; “(1)Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6102 sayılı TTK’ye eklenen 5/A maddesinde, Kanun’un 4.maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri olan ticari davalarda arabuluculuk, dava şartı olarak belirlenmiştir.
Dava dosyası üzerinde yapılan incelemede 30/06/2020 tarihinde davanın açıldığı, davacı vekilinin ——– tarihli celsedeki beyanıyla da arabuluculuğa gidilmeden davanın açıldığı anlaşılmakla, TTK’nin 5. maddesine eklenen 5/A maddesi kapsamında arabuluculuk dava şartının yerine getirilmeden davanın açılması nedeniyle aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Arabuluculuk dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan 54,40 TL’si peşin olarak yatırılmış olduğundan eksik kalan 4,90 TL harcın davacıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden —— uyarınca 1000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulün anlatıldı.