Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/227 E. 2021/633 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/227 Esas
KARAR NO: 2021/633
DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/06/2020
KARAR TARİHİ: 23/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mükiyeti—- tarihinde karışmış olduğu kaza sebebiyle: —- çarparak ölümüne sebebiyet vermesi sebebiyle, müteveffanın hak sahipleri tarafından ikame edilen dava sonucunda —— dosyasından cebri icraya konu edinildiğini, davacı tarafından icra dosyasına —kısmının manevi tazminata ve ferilerine ilişkin olduğunu, — sayılı davası davalı — tarihinde ihbar edildiğini, davalı —- ihbar tarihinden itibaren işlemiş —- olduğunu; davacı tarafından manevi tazminat ve ferilerine ilişkin yapılan ödemenin davalı — edilmesine rağmen ödeme yapılmadığını, —- ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte rücuan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; — numaralı — sigortalı olduğunu, manevi tazminat bakımından müştereken ve müteselsil sorumluluklarının teminat limit sorumluluğunun —- Olduğunu, davacının, davaya konu aracın maliki olmaması sebebiyle, husumet yönünden davanın reddine karar verilmesini, davaya konu olay sebebiyle kusur durumunun tespiti gerektiğini, — plakalı — takmadan kullanması sebebiyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, ödenen faize tekrar faiz işletilemeyeceğini, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava rücuan alacak istemine ilişkindir.
Dava dosyasında mevcut —-göre mülkiyeti— sevk ve İdaresindeki — plakalı aracın davaya konu — trafik kaza tarihini kapsayan — tarihleri arası davalı —ile sigortalı olduğu,—- bedeni zararlarda manevi tazminat
dahil şahıs başına teminat limitinin—- tespit edilmiştir.
—-sayılı dosyasına sunulan —- Raporlarına göre davaya
konu trafik kazasının meydana gelmesinde: Davalı — plakalı
araç sürücüsü —– oranında kusurlu olduğu, — Plakalı araç sürücüsü müteveffa —-oranında kusurlu olduğu, tespit edilmiştir.
—— kararında hüküm altına alınan miktarların toplam — üzerinden cebri icraya konu edinildiği, dava dosyasında mevcut — tarihli dekontuna göre
davacı —- ödeme yapıldığı tespit edilmiştir.
6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 61. Maddesi:
Birden çok kişi bilikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya ayn zarardan çeşitli sebeplerden
dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 62. Maddesi:
Tazminatın aynı zararın sorumlu müteselsil borçlular arasında paylaştırılmasında, bütün
durum ve koşullar, özellikle onlardan her birine yüklenebilecek kusurun ağırlığı ve yarattıkları
tehlikenin yoğunluğu göz önünde tutulur.
Tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemsi için, diğer müteselsil
sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olur.
6098 Sayılı Borçlar Kanunun 167. Maddesi :
“Aksi kararlaştırılmadıkça veya borçlular arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinden anlaşılmadıkça,
borçlulardan her biri, alacaklıya yapılan ifadan, birbirlerine karşı eşit paylarla sorumludurlar.
Kendisine düşen paydan fazla ifada bulunan borçlunun, ödediği fazla miktarı diğer borçlulardan isteme
hakkı vardır.
Bu durumda borçlu, her bir borçluya ancak payı oranında rücu edebilir.
Borçlulardan birinden alınamayan miktarı, diğer borçlular eşit olarak üstlenmekle yükümlüdürler.”
Şeklindedir.
6098 Sayılı Borçlar Kanunun 168. Maddesi:
“Diğerlerine rücu hakkına sahip olan borçlulardan her biri, ifa ettiği miktar oranında alacaklının
haklarına halef olur.” Şeklindedir. Bu itibarla,
Yukarıda arz ve izah edildiği üzre, dava dosyasında mevcut bilgiler ve ödeme tarihleri birlikte
değerlendirilerek, rücuan sorumluluk tespit edilecektir.
Dava dosyası bu esaslar dahilinde bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen raporda davacı alacağına yasal faiz işletilmiş ve davacı alacağının —–olduğu rapor edilmiş ise de bilirkişinin yaptığı hesaplamanın yasal faize dayandığı oysa tarafların somut olayda ticari şirket nitelikleri itibariyle tacir olduğu, davacının uzun süreli kiracı sıfatıyla işlettiği aracın kazaya karıştığı bu nedenle aracın ticari kullanıma konu edildiği bu noktada artık —- maddesi gereğince işlemiş faizin avans faizi olacağı gözetilerek mahkememizce bu yöne ilişkin rapor içeriğindeki yanılgı raporun denetimiyle giderilerek taleple bağlılık ilkesi gözetilmiş ve aşağıdaki şekilde karar tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1—— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2-Alınması gerekli — harçtan peşin alınan ——- harcın mahsubu ile bakiye — davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Davacı tarafından yatırılan —- harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş, toplam 890,50 TLnin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 13.704,60 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Arabulucuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davalı taraftan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca ———Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/09/2021