Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/176 E. 2023/383 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/176 Esas
KARAR NO:2023/383
DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/05/2020
KARAR TARİHİ:04/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: ——– yapımı ve işletmesinin —– çerçevesinde,—– tarafından gerçekleştirildiğini, ————– tarihleri arasında ——- geçiş ücretlerini ödemeden (ihlalli) geçişler yapıldığını, ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş (15) günlük süre içerisinde de geçiş ücretlerini ödemediğini, 4 kat ceza işletildiğini, davalının geçiş ücreti ile ceza tutarını ödemediğini, davalı aleyhine ——— Dosya ile icra takibi başlatıldığını, icra takibine, asıl alacağa, cezaya ve tüm fer’ilerine itiraz edildiğini, otoyolda serbest geçiş sistemi uygulandığını, bunun yapılan kamu hizmeti gereği olduğunu, geçiş anında plaka kaydı ile 5 dakika içerisinde sistemden ücret alınmaya çalışıldığını, alınamadığı durumda 15 gün süre ile herhangi bir yükümlülük olmamasına rağmen provizyon talep edildiğini, 4 katı tutarında ceza 6001 s. Kanunun m.30/5 hükmü gereğince getirildiğini, araç malikinin bahsi geçen kanun hükmü uyarınca, ücret ödemeksizin yapılan ihlalli geçiş sebebiyle 15 gün içerisinde ilgili geçiş ücreti de ödenmediğinden, açık kanun hükmü uyarınca 4 katı tutarındaki cezayı da ödemek durumunda kalacağını, —– hesaplarında yeterli bakiye bulunup bulunmadığını ya da otomatik ödeme talimatının olup olmadığını bilmek, öğrenmek ve kontrol etmek müvekkilinin değil; bilakis araç sahibinin yükümlülüğünde olduğunu, borcun götürülecel borç niteliğinde olması sebebiyle bildirim şartı aranmayacağını, cezanın kendiliğinden muaccel hale geldiğini, idari para cezası olmadığını, emsal yargı kararları bulunduğunu, itirazında haksız olan borçlunun İİK. 67/2. Maddesi icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini iddia ederek; davanın kabulünü, davalının———– Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamını, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle borçlu aleyhine asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesi, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılması talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, haksız ve hukuka aykırı davanın reddini talep ettiklerini, —–müvekkiline ait araçların muhtelif zamanlarda —– yetersiz bakiye nedeniyle kaçak geçiş yapıldığı gerekçesiyle 1.112,00 TL bedelli takip açıldığını, müvekkilinin kesinlikle kaçak geçiş yapmadığını, müvekkili şirketin işleri dolayısıyla şirket adına kayıtlı birden fazla aracın bulunduğunu, bu araçların düzenli aralıklarla — hesaplarına bakiye yüklemesi yapıldığını, dava konusu geçişlerin yapıldığı noktada—- noktalarında olduğu gibi bir uyarı sisteminin bulunmadığını, araç sürücüsünün geçiş yaptığında ödemenin alınıp alınmadığı konusunda bilgi sahibi olamadığını, araç sahibinin geçiş sırasında ödeme alınıp alınmadığını şirket tarafından herhangi bir bildirim de yapılmadığından takip yapılana kadar öğrenemediğini, bu süre zarfında da 15 günlük sürenin geçtiğini savunarak; haksız ve hukuka aykırı biçimde yazılan ceza tutanağının iptalini, davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:—– Şirketi, —-Müdürlüğü,—— Müdürlüğü, ———–Dairesine müzekkere yazıldığı anlaşıldı.
Mahkememiz tarafından aldırılan 22/02/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“1. Davalıya ait aracın davacının iddia ettiği tarih ve saatlerde işletmesi davacıya ait otoyoldan ücret ödenmeksizin geçiş yaptığının somut olduğu,
2. İhlalli geçiş cezası olarak belirlenen bedellerin geçiş ücretinin 4 katı kadar olduğu, bu yönüyle mevzuata aykırılık bulunmadığı,
3. Otomatik tahsilat sistemleri ile ücretin tahsili yönünde gerekli altyapının kurulmuş olduğu, davalıya ait araçların ihlalli geçiş döneminde ve sonrasında provizyon talep döneminde yeterli bakiyesi bulunmadığı, talimatı da bulunmadığından ödeme alınamadığı, davacı işletmenin herhangi teknik bir kusuru bulunmadığı,
4. Davacının ———- sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali yönündeki talebinin mevcut dosya kapsamına göre uygun olduğu, asıl alacak miktarının 1.112,00 TL olduğu,
5. Faiz ve İİK’nın 67/2. Maddesi uyarınca icra inkar tazminatı yönünden takdirin Sayın Mahkemede olduğu,” hususları tespit edilmiştir.Dava, davalıya ait aracın davacı işletiminde bulunan ——–geçişi sonrası geçiş bedeli ve ceza bedelinden kaynaklı alacak nedeniyle itirazın iptali davasıdır.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’nun 30/5 maddesi uyarınca “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.”Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davacının —– işletme hakkı verilen——- ile—- tarihi yarımadadaki—- birleştiren —–işleteni olduğu, dosya kapsamındaki yazı cevapları dikkate alındığında ihlalli geçiş gerçekleştiren —— araçların mülkiyetinin davalıya ait olduğunun sabit olduğu, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere davalının —- tarihleri arasında ihlalli geçişler yaptığının ve buna ilişkin bedelleri on beş gün içinde ödemediğinin sabit olduğu, borcun zamanında ödendiğine dair bir delil de bulunmadığı, bu sebeple bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere davalının geçiş bedeli ve ceza bedeli olmak üzere toplam 1.112,00 TL borcunun olduğu, alacağın likit olması, alacaklının talebinin bulunması ve borçlunun itirazında haksız çıkması nedeniyle davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiği kanaatine varılmış, davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, davalı borçlunun——- Esas sayılı takibine yaptığı itirazın İPTALİNE, takibin DEVAMINA,
2-Takip konusu alacağın (1.112,00 TL) yüzde 20’sine karşılık gelen 222,40 TL icra ve inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (1.112,00 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 116,60 TL dava açma masrafı, 1.893,10 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 2.009,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
7-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (1.112,00 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 uyarınca hesaplanan 1.112,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 04/05/2023