Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/174 E. 2023/100 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/174 Esas
KARAR NO: 2023/100
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 15/02/2017
KARAR TARİHİ: 02/02/2023
———— sayılı kararı ile mahkememize gönderilen İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasında yapılan ticari taşıma sözleşmesinde,davacı şirketin asli borcunu yerine getirdiğini ve bu kapsamda davalının istediği tarihlerde malları davalıya teslim ettiğini, ancak davacının taşıma sözleşmesi kapsamında ödemesi gereken malların bedelini ödemediğini, alacağın tahsili için davalı aleyhine——— Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu öne sürerek, itirazın iptaline ve % 20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davacının ——- bedeli,——–bedelini tahsilini istemiş ise de bunun dayanağının olmadığını, zira, müvekkil şirketin ———- diğeri —— olmak üzere ——aldığını, —— olduğunu, söz konusu malların ——– geldikten sonra davalı şirket tarafından bu makinelerin ithal edilmesinden vazgeçildiğini ve malların gümrüğe terkedildiğini, ——-gereğince terk edilen malların tasfiye edilecek eşyalar kapsamına girdiğini, tasfiye neticesinde elde edilen satış bedelinin ———hizmet karşılığı alacaklar ve yapılmış masrafların karşılığı olarak” hak sahiplerine dağıtılması gerektiğini, somut olayda malların müvekkilince ——— sonra mallar hakkında ——— tarihi itibariyle tasfiyelik hale geldiğinin anlaşıldığını, bu nedenle davacının talep ettiği alacak kalemleriyle ilgili bir sorumluluğunun kalmadığını, zira bu malların artık müvekkilinin değil, gümrüğün malları olduğunu savunarak davanın reddini ve % 20 kötü niyet tazminatına mahkumiyetini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
—–Dairesi, —– Dernegi, —- Hizmetleri, —–, ———–, —-, —- Müdürlüğü’ne, —– Dairesine yazılan müzekkerelere cevap verildiği görüldü.
Mahkememiz tarafından aldırılan —– tarihli ek bilirkişi raporunda özetle;
“Antrepolardan gelen —– tarifelerine, ——— işletmesinin ardiye ücreti toplamının —-hesaplandığı, yapılan hesaplamanın ortalamasına göre, davalı yanın sorumlu olması gereken ardiye ücreti —– hesaplandığı, hesaplamaya konu edilen ——— tarifesinin—– yılına ait olduğu gerekçesi ile yapılan itiraz dikkate alınarak, —- tarifesinin de diğer antrepoların tarifleri gözetilerek—- yılına——– edilerek—-hesaplandığı, buna göre davalı ardiye ücretinin —– hesaplanmış olup, bu ücret miktarının piyasa ücret tarifelerine göre, ——–olduğu müşahede edilmekle birlikte, nihai değerlendirme ——— takdirlerinde olduğu,
Davacı bu alacağını avans faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği, takip tarihinde avans faiz oranının—— hususları tespit edilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Mahkememizce ——- ilamla “1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalı borçlunun ——sayılı icra dosyası üzerinden yapılan itirazın kısmen iptali ile, takibin —– asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Yasanın 2/2. Maddesine göre avans esasına göre hesaplanan temerrüt faizi üzerinden devamına, 2- Davacının fazlaya ilişkin ——– işlemiş faize ilişkin istemlerin REDDİNE, 3- Alacak likid olmadığından davacının inkar tazminatı isteminin reddine, 4- Alacaklının takibi başlatmada haksız ve kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalı yararına ayrıca tazminat takdirine yer olmadığına,” hükmedilmiş, —— ilamı ile “Dava,———- kesilen——- fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. (…) Somut olayda; davalı şirket ———-, diğeri taşlama makinesi olmak üzere————satın aldığı, mallar—– sonra davalının ithal etmekten vazgeçtiği ve gümrüğe terk ettiği anlaşılmıştır. (…) Somut olayda, taraflar arasında bir ücret kararlaştırması olmadığı gibi ardiye sözleşmeside yoktur.—– tespitinde davacının belirlediği ücrete göre bilirkişilerce hesaplama yapılmış olup bu ücretin piyasa şartlarına göre normal olup olmadığı hususunda emsal ücret araştırması yapılmadığı anlaşılmıştır. Davalı vekili tarafından —— bilirkişi raporuna itiraz edilip itirazları doğrultusunda yeni veya ek rapor alınması talep edildiği halde mahkemece gerekçesiz olarak talebin ret edilmesi yerinde görülmemiştir. ———Davacının kendi deposunda —— depoladığı kabul edildiğine göre depo ücretinin serbest piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi gerekirken….bozmayı gerektirmiştir,’ Yukarıdaki ——ilamı da nazara alınarak, davacının malı kendi deposunda depoladığı da gözetilerek ardiyeye konulacak malın cinsi, kapladığı alan, kaldığı süre gözetildiğinde piyasa şartlarına göre normal olup olmadığı hususunda emsal ücret araştırması yapılıp depo ücretinin serbest piyasa rayiçlerine göre belirlenerek, malın davacının deposunda kaldığı süre tesbit edilip buna göre, depolama ücretinin piyasa rayiç değerine göre hesaplanması gerekirken eksik inceleme ile davacının kesmiş olduğu fatura miktarına göre değerlendirme yapılıp bu miktar üzerinden karar verilmesi yerinde olmayıp davalı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmüştür.” gerekçeleriyle, anılan ilamın kaldırılmasına, dosyanın mahkememize iadesine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın, —— kesilen ——– miktarlı fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasında sözleşme akdedildiği hususunda çekişme bulunmadığı, yalnızca sözleşme uyarınca ödenmesi gereken bedelin miktarı hususunda çekişme bulunduğu, sözleşmeye konu malın —— makinesi, diğeri taşlama makinesi olmak üzere —- olduğu, mahkememizce bu malların saklama bedellerine ilişkin olarak istinaf kaldırma ilamı doğrultusunda emsal ücret araştırması yapıldığı, mahkememizce bu hususta daha ileri bir araştırma yapılmasının mümkün olmadığı, elde edilebilecek tüm delillerin toplandığı, yine emsal ücretlerin yıllara göre enflasyon oranında oranlamasının yapılarak ——- bilirkişi heyeti ek raporunda da tespit edildiği üzere dava ve takibe konu faturaya konu malların depoda bulunduğu —- arasındaki ortalama depolama bedelinin —–olduğu, bu bedelin anılan tarihlerdeki piyasa ücret tarifelerine göre, ——– ölçülü olduğu kabul edildiğinin de bilirkişi raporu ile tespit edildiği, her ne kadar takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizi talep edilmişse de dosya kapsamında davalının dava ve takip konusu faturadan kaynaklanan alacak nedeniyle temerrüte düşürüldüğüne ilişkin herhangi bir iddia ve delil ileri sürülmediğinden takip tarihinden önce temerrütün gerçekleşmediği ve takipte temerrüt faizi talep edilemeyeceği, davalının takip tarihinde temerrüte düştüğü, takipte talep edilen temerrüt faiz oranının tarafların tacir olması nedeniyle hukuka uygun olduğu, bu sebeple takip talebindeki şartlar ile ——– takibin devamına karar verilebileceği, dava konusu alacağın çekişmeli olması ve yargılama sonucu belirlenebilmesi nedeniyle itiraz tarihinde likit/belirlenebilir olmadığı, bu sebeple davacının icra inkar tazminatı talebinin kabul edilebilir olmadığı, yine aynı sebeple reddedilen kısım yönünden davacının kötüniyetli olarak da kabul edilemeyeceği, bu sebeple davacının, davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesi talebinin ve davalının, davacı tarafın kötüniyet tazminatına mahkum edilmesi talebinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı borçlunun——– sayılı takibine yaptığı itirazın 46.297,00 TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takibin takip tarihi itibariyle 46.297,00 TL asıl alacak yönünden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Davacının, davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesi talebinin REDDİNE,
3-Davalının, davacı tarafın kötüniyet tazminatına mahkum edilmesi talebinin REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (46.297,00 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 3.162,54 TL karar ve ilam harcının dava açılırken peşin olarak alınan 4.227,92 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.065,38 TL harcın hükmün kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-Davacı tarafça yapılan 3.198,54 TL dava açma masrafı (iadesine hükmedilen harç indirilmiştir) ve 5.167,00 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 8.365,54 TL yargılama giderinin kabul/dava değeri oranına —— göre 1.564,39 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan 23,50 TL yargılama giderinin ret/dava değeri oranına —— göre 19,10 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
8-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (46.297,00 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri (201.275,07 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 31.178,51 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile——– Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/02/2023