Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/157 E. 2021/201 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/157 Esas
KARAR NO: 2021/201
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/07/2017
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sözleşmeye konu su dolum hattı yapılması işinin sözleşmeye uygun olarak tamamlanıp teslim edildiğini belirterek sözleşmenin ödeme hususunu düzenleyen hükmüne göre kalan %10’luk bedelin ödenmediğinden bahisle tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı iş sahibi şirket ise, sözleşmede kararlaştırıldığı halde performans testlerinin yapılmadığını, sistemin hiçbir zaman gereği gibi çalışmadığını ve bu sebeple eserin kabul edilmediğini ileri sürerek davacının talep ettiği bedele hak kazanmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, eser sözleşmesine dayalı bakiye alacak istemine ilişkindir.
Mahkememizce —- kayıtlı davada yapılan yargılamada ;—— tarihli sözleşmede, davalının işsahibi, davacının yüklenici olduğu, sözleşmenin konusunun davalıya ait işletmede davacının su hattı kurma ve yapması işinden ibaret olduğu, ödemelerin –kısma ayrıldığı ve son ödeme olarak belirlenen—–ödemenin montajın ve performans testlerinin tamamlanması neticesinde yapılacağının kararlaştırıldığı, yüklenicinin, sözleşmeye aykırı davranışı halinde, iş sahibinin bu durumu 5 gün içinde yazılı olarak yükleniciye uyarı şeklinde bildirmesi neticesinde aykırılığın giderilmemiş olması durumunda iş sahibine sözleşmeyi fesih yetkisinin tanındığı hüküm altına alındığı, alınan beyanlar ve dosyaya sunulan belgeler itibariyle, davaya konu eserin —- tarihinde montaj ve tesliminin yapıldığı, sözleşmeye dayalı —- hususlarında ihtilaf olmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın, —– ödemeye ilişkin performans testinin davacı tarafça yapılıp yapılmadığı, davalının bu yöndeki defi savunmasının yerinde olup olmadığı, bu hususlara bağlı olarak davacının ödemeye ilişkin istemi hakkının olup olmadığı noktalarında toplandığı, davacı vekilinin, performans testinin işin teslimi tarihinde yapıldığını belirtmesine karşın davalının, performans testlerinin yapılmadığı yönündeki savunmasının esasen ayıp defi niteliğinde olduğu, somut olayda uygulanması gereken TBK’ nın 474 maddesinde, eserin tesliminden sonra eserin makul sürede gözden geçirilip varsa ayıplarının bildirilmesinin gerektiği, taraflar arasında düzenlenen sözleşmede, ihbar süresinin 5 gün olarak belirlendiği, davaya konu olayda eserin tesliminden sonra veya sözleşme süresince davalı tarafça, sözleşmeye aykırılık veya ayıp konusunda herhangi bir ihbarın davacı tarafa bildirilmediği, TBK’ nın 477 maddesinde, eserin açıkça veya örtülü olarak kabulünden sonra yüklenicinin sorumluluktan kurtulacağı, işsahibinin gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal etmesi halinde eseri kabul etmiş sayılacağı hüküm altına alındığı bu kapsamda davalının, performans testlerinin yapılmadığı yönündeki savunması ve buna ilişkin ayıp bildirimini süresinde yaptıklarına dair ayıp definin ispatlanamamış olması sebebiyle, davacının, sözleşmeye dayalı edimi gereği gibi yerine getirmiş olmasına rağmen ——- ödemenin davalı tarafça yapılmadığı kabul edilerek davanın söz konusu tutar için kabulüne karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından mahkememizce verilen karar istinaf incelemesine konu edilmiş ve yapılan istinaf incelemesi sonrasında Mahkememiz kararının ;
“Taraflar arasında su dolum hattı imalatı ve montajını konu alan——– bedelli yazılı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu uyuşmazlık dışıdır. Davacı yüklenici, sözleşmeye konu işi tamamlayarak teslim ettiğini belirterek kararlaştırılan bakiye alacağı talep etmiş; davalı iş sahibi ise, sözleşme ile kararlaştırılan ve davacı tarafından talep edilen—— bedele hükmedilmesi için işin performans testlerinin yapılması ve ancak —–üzerinde bir verimliğinin sağlanması gerektiğini belirttikten sonra, istinafında performans testlerinin yapıldığını fakat testin geçilemediğini ileri sürmüştür. Sözleşmenin 2.maddesinin ödeme başlıklı bölümünde —– avansın sipariş ile verileceği, —-ödemenin nakliyeden önce yapılacağı ve—- da montaj akabinde fabrikadaki performans testlerinin tamamlanması ile birlikte ödeneceği düzenlenmiştir. Davacı, davasında bu ——- kalan bedeli talep etmektedir. Mahkemece, dosya kapsamına göre davalı savunması ayıp iddiası olarak değerlendirilmiş ve sözleşmenin ilgili maddesine göre ayıp ihbarının kararlaştırılan 5 günlük süre içerisinde yapılmadığı belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Davaya konu sözleşmenin 4/p maddesinde 2 yıllık bir garanti süresi öngörülmüş olup, ——- kazanmış içtihat ve uygulamalarında iş için garanti süresinin belirlenmiş olması halinde ayıp ihbarının yapılması koşulu aranmamaktadır. O halde, ayıp ihbarının yapılmış olduğu kabul edilerek davalının savunmasına göre ayıp iddiasının usulünce araştırılması gerekir. Bunun için mahallinde konusunda uzman bilirkişi kurulu aracılığı ile inceleme yapılarak ayıbın varlığı ve niteliği ile işin kabule zorlanmayacak derecede ayıplı olup olmadığı belirtilerek, saptanacak niteliğine göre oluşacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde süresinde ayıp ihbarının bulunmadığı kabul edilerek davanın kabulüne dair verilen karar usul, yasa ve dosya kapsamına aykırı olmuştur.” gerekçesi ile Mahkememiz kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
——— sayılı kararı gereğince yapılan yargılamada öncelikli olarak —- dikkatlice irdelenerek karara göre taraflar arasında akdedilen ———- bedelli eser sözleşmesi ilişkisinde uyuşmazlık konusu makine üzerinde ayıp ihbarının davalının savunmasına göre yapıldığının kabul edilmesi halinde ayıbın varlığı ve niteliği ile davalının işi kabule zorlanmayacak derecede ayıbın sözkonusu olup olmadığı, savunulan ve ihbara konu edilen ayıbın varlığı söz konusu ise davacının uyuşmazlık konusu sözleşmede kararlaştırılan %10’luk alacağından tenzilini gereken bir tutarın bulunup bulunmadığı ve davacının neticeden bakiye alacak tutarının belirlenmesi amacı ile ——– mahkemesine talimat yazılmasına ve talimat mahkemesinden refakete su dolum hattı imalatı ve montajını bilebilecek ——– bilirkişi heyeti marifeti ile keşfen inceleme yapılmasının istenilmesine karar verilmiştir.
Talimat mahkemesine rapor ibraz eden bilirkişiler tarafından ise uyuşmazlık konusu bulunan davacının yüklenici bulunduğu——- inceleme mahalinde bulunmadığından bilirkişi heyeti tarafından başka bir makine özellikleri incelenerek —— teknik özelliklerine göre ayıp hususunun irdelendiği anlaşılmıştır.
Somut olayda davacı davaya konu faturalarda yazılı olan malların davalıya ayıp bulunmaksızın teslim edildiğini ileri sürmüş, davalı ise akdi ilişkiyi kabul etmiş ancak kendisine teslim edilen malların performans testini geçemediğini ayıplı bulunduğunu iddia etmiştir. Bu durumda ——- ortadan kaldırma kararında da değinildiği gibi mahallinde uyuşmazlık konusu makineler üzerinde uzman bilirkişi kurulu aracılığı ile inceleme yapılarak ayıbın varlığı ve niteliği ile işin kabule zorlanmayacak derecede ayıplı olup olmadığı belirlenmediği anlaşılmıştır.
Bu noktada —-tarihli celse de ayıplı ifa definde bulunmakta makineleri keşfen incelemede hazır tutma yükümlülüğünün ayıp defi ileri süren davalıda bulunduğundan—— davalı vekilinden uyuşmazlık konusu makinelerin akıbeti sorulmuş ve davalı vekili tarafından makinelerin hurdaya ayrıldığı ve davalı uhdesinde bulunmadığı mahkememize bildirilmiş ve bu şekilde makineler üzerinde ayıp noktasında inceleme yapılamayacağı anlaşılmıştır.
Bu nedenle de artık gerek enpaş marka blower makinesi teknik özellikleri ve dosya kapsamına alınan teklif mektubu,şartname gibi belgeler incelenerek ayıplı kabul edilip edilemeyeceği noktasında rapor ibrazı mümkün olmadığından gerekse de — —– Adliye Mahkemesi kararının taraflar için usuli müktesap hak teşkil etmesi nedeni ile davalı tarafından ayıp define konu edilen makineler üzerinde ayıp noktasında yapılmış ve dosyaya ibraz edilmiş mahkemece yapılmış her hangi bir tespitte bulunmadığından ve mevcut duruma göre makineler irdelenemediğinden ayıp define itibar edilememiş ve incelemenin de yapılamamasına göre davalı tarafından ayıp savunmasının ispatlanamadığından, davada sözleşmeye dayalı borcun yerine getirildiğinin kabulü gerektiği yasal zorunluluk arz eylediğinden sözleşme bedelinin—– üzerinden kabulüne karar verilmiş davacının fazlaya ilişkin talebinin ise gecikme nedeni ile faiz istenemeyeceği sözleşmede kararlaştırıldığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1—–alacağın davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2-Fazlaya ve faize yönelen istemin REDDİNE,
3a- Karar tarihinde alınması gerekli 11.588,93 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.766,27 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8.826,66 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir KAYDINA,
3b-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.766,27 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından davada yargılama gideri olarak sarf edilen 4.819,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen 16.084,13 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve ret oranına göre belirlenen 17,80 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca ———- Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 18/03/2021