Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/154 E. 2022/13 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/154 Esas
KARAR NO : 2022/13

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2014
KARAR TARİHİ : 13/01/2022

Mahkememiz ——sayılı kararının— sayılı kararı ile bozularak mahkememize geldiği anlaşılmakla, yapılan açık yargılama sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 23/05/2014 tarihinde takriben 13.700 TL lik — yapıldığını, ardındanda başka —– gönderilmediğini, taahhüt firması olarak müvekkil —uymamasının iş sahibi ile yapmış olduğu anlaşma gereği cezai yaptırımı gerektirdiğinden davalı şirket ile bağlantı kurulmaya çalışıldığını, —müvekkil — sorumlusu —gittiğinde —-kapalı olduğunu içeride—- bulunmadığını görüldüğünü, müvvekkil firmanın —alımı karşılığında vermiş olduğu çeklerin bedelsiz kaldığının açık olduğunu, ödemeden men kararı verilmesini, —çek için ivedilikle tedbir kararı verilmesini, —– kadar iadesinin sağanması halinde iki çek hakkında da tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini birleşen dosya dava dilekçesinde ve duruşmalarda tekrar etmiştir.
SAVUNMA : Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket tarafından —– keşide tarihli —- bedelli çekin tahsili amacı ile borçluluar —. Aleyhine kambiyo takibi başlatıldığını, borçlulardan çek keşidecisi—- tarafından verilen ödemen men kararı nedeni ile takibin durduğunu, müvekkili şirketin—-alacağı bulunduğunu, davalının bu borcunu mahsuben davacı —- keşidecisi olduğu —- bedelli çekin ciro ederek müvekkili şirkete verildiğini, bu bedel müvekkil —— defterlerinde de alacak olarak gözüktüğünü, müvekkil şirketin davalı —– ayrıca cari hesap alacaklarının bulunmadığını, ödemeden men kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı —-. Tarafından davaya karşı her hangi bir cevap dilekçesi verilmediği görülmüştür.
— sayılı ilamı ile mahkememiz dosyası arasında fiili ve hukuki irtibat nedeni ile dosyalarının mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği görülmüş, ilgili dosya dosyamız arasına alınmıştır.
DAVANIN SAFAHATI
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda —- kararıyla; “Davalı —-yönelik talebin incelenmesinde; davacının, — yerine getirildiğini beyanla— çek yönünden —-borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, davalının, dosyaya sunulan sözleşme gereğince yükümlülüklerini yerine getirmediğini beyan ettiği görülmüşse de, davaya konu çekin dosyaya sunulmamış olması, bu haliyle davacının meşru hamil olduğunun dahi ispata muhtaç olduğu, ilgili çekin sözleşme nedeniyle peşinen verildiği beyan edilmişse de, çekin, sözleşme nedeniyle verilip verilmediğinin belirlenemediği, senetle ispat sınırında bu hususların ispatlanamamış olduğu” gerekçesiyle davalı — açılan davanın, ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir.
Birleşen davada ; “davalının, çeki iktisabında kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğunun ispatlanamadığı, kaldı ki, asıl borç ilişkisine dayalı borçlu olmadığının tespiti talebinin de ispatlanamadığı” gerekçesiyle birleşen davanın reddine, ihtiyati tedbir kararının infaz edilmiş ve alacağın geç alınmış olması sebebiyle %20 oranında hesap edilen — zararın davacıdan alınarak davalı— verilmesine, karar verilmiştir.
Mahkememiz tarafından verilen karara karşı davacı vekili istinaf dilekçesi sunmuştur.
— Karar sayılı kaldırma ilamı ile ;
İlk derece mahkemesince yukarıda açıklandığı üzere, davalı — isticvap davetiyesi çıkarılması, sözleşme ilişkisinin ve çeklerin bu ilişki kapsamında verildiğinin ispatı halinde de teslim edilmeyen—— yönünden , davacı tarafça başka firmadan alınan— dava dilekçesi ekinde sunduğu ——– kayıtların bir — ile mali müşavir bilirkişi aracılığıyla incelenerek, davaya konu çeklerin bedelsiz kalıp kalmadığı tespit edilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verildiği,
Birleşen dava yönünden yapılan incelemede ise; mahkemenin kabulüne göre davacı vekilinin sigorta dosyaları getirtilerek teknik bilirkişiden rapor alınması talebi yerinde değilse de, birleşen davanın davalısı şirketin yetkili hamil olup olmadığının tespiti yönünden çek asıllarının/örneklerinin bankadan celp edilmediği gibi, birleşen davanın davalısı tarafından yapılan —-.sayılı icra dosyasınında celp edilmediği, eksik inceleme ile karar verildiği, gerekçeleri ile mahkememiz tarafından asıl davaya ve birleşen davaya ilişkin verilen kararları kaldırılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Asıl ve birleşen dava, hukuki niteliği itibariyle menfi tespit istemine ilişkindir.
—- tarihli duruşmada asıl davanın davacısı vekilinin hazır bulunduğu, — duruşma gün ve saatinden haberdar olduğu ancak yapılan yoklamada davacının duruşma saatinde hazır bulunmadığı, —- dosya üzerinden yapılan incelemede de davacı vekilinin herhangi bir mazeret talebinde de bulunmadığı gerekçesiyle mahkememizce asıl davanın işlemden kaldırılmasına kara verilmiştir.
Asıl ve birleşen dosya davacısı vekilinin 3 aylık süre içerisinde yenilenmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Birleşen dava yönünden ise ; Birleşen davanın davalısı şirketin yetkili hamil olup olmadığının tespiti yönünden çek asılları ve birleşen davanın davalısı tarafından yapılan —— icra dosyası üzerinde yapılan incelemede, davalı —- bedelli çekin tahsili amacı ile borçluluar —- kambiyo takibi başlatıldığı, davacının süresinde itiraz etmediği anlaşılmıştır.
Davaya konu edilen çek üzerinde yapılan incelemede ise; davacı — diğer davalı —- Lehine keşide edildiği, davalı — tarafından birleşen dava davalısı—- ciro edildiği anlaşılmaktadır.
Bu kapsamda Asıl ve birleşen dava içeriği ile alınan beyanlar itibariyle; —- çekin takibe konulmadığı,—- çekin birleşen dosya davalısı tarafından davacı ve diğer davalı aleyhine—- takibe konulduğu ihtilafsızdır.
Yargıtay yerleşik içtihatlarına göre; çek bir ödeme aracı olup, çeklerin mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla verildiği yolundaki yasal karine karşısında, bu yasal karinenin aksini yani çekin borcun ödenmesinden başka bir amaçla verildiğini iddia eden tarafın bunu kesin delillerle ispatlaması gerekmektedir (— devralan 3. Kişiye yönelik açılan davada ise; davacının, çeki elinde bulunduran davalı yanın çeki iktisabında kötüniyetli ve/veya ağır kusurlu olduğunu ispatlaması gerektiği kuşkusuzdur (benzer mahiyette —-
Dolayısıyla Birleşen davanın incelenmesinde ; davalının, çeki iktisabında kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğunun ispatlanamadığı, kaldı ki, asıl borç ilişkisine dayalı borçlu olmadığının tespiti talebinin de ispatlanamamış olması nedeniyle bu yöndeki talebin de reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-ASIL DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
1a- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 80,70 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 1.303,05 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.222,35. TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
1b-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
1c-Davalı tarafça yapılan —- yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı .—- verilmesine,
1ç-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden —tarifesi uyarınca —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
1d-Dosyada mevcut gider avansı ve teminatın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
2-BİRLEŞEN DAVANIN REDDİNE,
2a- İhtiyati tedbir kararının infaz edilmiş ve alacağın geç alınmış olması nedeniyle davalı lehine alacağın %20’si oranında hesaplanan 14.000,00 TL tazminatın davacıdan alınarak davalı —- verilmesine,
2b-Davanın reddi nedeniyle mahkememizce verilen tedbir kararının şartlarının ortadan kalktığı anlaşılmakla, tedbir kararının kaldırılmasına, bu hususta ——- esas sayılı dosyadaki tedbir kararının kaldırdığı hususunun bildirilmesi için müzekkere yazılmasına,
2c- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 80,70 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 1.195,43 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.114,73 TL’nin harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
2d- Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
2e-Davalı tarafça masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesi yer olmadığına,
2f-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden —- tarifesi uyarınca 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
2g-Dosyada mevcut gider avansının ve teminatın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.