Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/15 E. 2020/224 K. 12.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/15
KARAR NO : 2020/224

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 12/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde; Müvekkili ile davalı arasında——— sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşme çerçevesinde davalıya satılan ——— bedeli ve yansıtma bedelinden bakiye kalan 76.246.59 TL ana para alacağının ödenmediğini, bu alacağın ve doğan 6.694.87 TL vade farkı alacağının tahsili için ) Anadolu ——— icra müdürlüğünün —— sayılı dosyası üzerinden davalı aleyhine takibe geçilmiş ise de itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve % 20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Öncelikle yetkisiz icra müdürlüğünde yapılan takipten dolayı yetkiye ve borca itiraz etmiş, esas yönünden de, davacının müvekkili şirketten muaccel bir alacağının olmadığını, müvekkil şirketin. “İflasın ertelenmesi” istemiyle yapılan başvuru sonunda, Ankara —-. Asliye Ticaret Mahkemesinin ——– tarihli ara karan uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmiş olup bu kararın da dikkate alınması gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Bilirkişi ————- tarihli raporunda; Davacının şirket merkezinde ibraz ettiği; —— ticari defterlerden; ——– yılı yevmiye ve envanter defterlerinin,6762 sayılı TTK’nun 70. ve 72.maddeleri uyarınca noter kapanış tasdiklerinin yaptırıldığını, ——-yılı yevmiye defterlerinin; 6102 sayılı TTK’nun 64.maddesi uyarınca) noter kapanış tasdiklerinin yaptırıldığını, bu nedenle; ——– yılı ticari defterlerin, delil niteliğinde bulunduğunu, davacının, ——- alacağının —– devrettiğini, davacının —- yıllarında davacıya toplam ————adet daha fatura keserek toplam alacağının, —— yılında devreden bakiye ile birlikte, —————- olduğunu, davacının, davalıdan —— tahsil ettiğini, buna göre davacının, davalıdan bakiye ———– olduğunun tespit edildiğini, davalı şirket ticari defterlerinin incelenmesi hususunda görev tevdi edilmediğinden inceleme yapılmadığını, bu durumda davacı şirketin; takipteki ana para alacağının değerlendirebilmesi için; —————– cari hesap bakiye alacağını meydana getiren—- tutarlı —adet fatura ve muhteviyatı malların davalıya teslim edildiğini ispat etmesi gerektiğini, davacının delil olarak sunduğu toplam—— fatura, davacının defterine kayıtlı olduğunu, bu faturalardan, 882.82 TL lik fatura, yansıtma bedeline, diğer faturaların ise —— satış bedeline ait olduğunu, toplam 85 adet fatura bedeli ——————-adet fatura bedelini itirazsız ödediği anlaşıldığından; ödenen 43 adet fatura ve içeriği malların teslimine ilişkin ispat yükümlülüğü üzerinde durulmasına artık gerek olmayacağını, toplam ———— tutarlı fatura konusu malların ——– adlı kişiye, —- teslim edilmiş olduğunu, ayrıca, fatura ve irsaliyesi sunulmayan veya üzerinde imzası da olmayan — tutarlı fatura ve muhteviyatı malların teslim edildiğinin, yine davacı tarafından kanıtlanması gerektiğini, davacının, cari hesap ilişkisi içerisinde ispatlayamadığı fatura dökümü; toplam —- olduğunu, bu tutarın, davacının, icra takibinde talep ettiği 76.246.59 TL alacak miktarını aştığını, davacının talep ettiği 76.246.59 TL alacak bakiyesi içerisinde, yukarıda ispat edilemeyen 171.959.02 TL fatura bedeli de bulunduğundan, davacının, davalı şirketten talep edebileceği bir alacağının bulunmadığını, açıklanan nedenlerle davacının, takip tarihi itibariyle davalıdan bir alacağının tespitine varılamadığını belirtmiştir.
Bilirkişi ————-tarihli ———- tarihli ara kararı ile ——— yazılarak ——— tarihleri arasında davalı çalışanı olup olmadığının sorulmasına, müzekkere cevabı geldiğinde dosyanın ek rapot için bilirkişiye tevdiine karar verildiğini, ————— tarihli yazı ekinde davalı şirket bünyesinde çalışanların isim listesini, —————dava dosyasına göndermiştir. İncelendiğinde; ——– dönemini içeren —–, yüce mahkemenin ara kararında belirtilen şahısların, isimlerinin bulunmadığının görüldüğü belirtilmiştir.
Mahkememizin ——- Sayılı dosyasında yapılan yargılamada; “…davacı vekili dava dilekçesi ile, taraflar arasında ———-alım satım sözleşmesi bulunduğunu, davalının satın aldığı ——– yansıtma bedellerini ödemediğini, ilamsız icra takibi yaptıklarını, itirazın iptali ve %20 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiş olup, bilirkişi 19/1/2015 tarihli raporunda, davacının defterlerinin delil niteliğinde bulunduğunu, davacının cari hesap ilişkisi içinde ispatlayamadığı fatura dökümü toplamının —– bu tutarın davacının icra takibinde talep ettiği———- alacak miktarını aştığını, davacının talep ettiği 76.246,59 TL alacak bakiyesi içinde ispat edilemeyen — fatura bedeli de bulunduğundan davacının davalı şirketten talep edebileceği bir alacağının bulunmadığı belirtilmiş olup, —- raporda —– Merkezinde davalı şirket bünyesinde çalışanların isim listesinin bildirildiği, isim listesi incelendiğinde ———— dönemini içeren ———– dökümlerinde mahkeme ara kararında belirtilen şahısların isimlerinin bulunmadığının belirtildiği, davalının defterlerinin incelenmesi için ——- yazılmasına karar verildiği, davalı vekili tarafından 05/02/2015 tarihli dilekçesi ile müvekkiline ait ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması talebinden vazgeçtiklerini beyan ettiği ve mahkememizin 03/03/2015 tarihli ara kararı ile davalının defterlerinin incelenmesi için —— yazılan talimatın bila iadesinin istendiğini anlaşılmış olup, davacı tarafından davası ispatlanamadığından hüküm kurmaya ve denetlemeye elverişli bilirkişi raporu göz önünde bulundurularak davanın subut bulmadığı…” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından temyizi üzerinde Yargıtay —-. Hukuk Dairesi’nin —- tarihli — Sayılı kararı ile “…Mahkemece teslim kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilmiş ise de davalı şirket hakkında Ankara —–. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen ———- tarafından sunulan —– tarihli rapor ve ekindeki ———— tarafından imzalanmıştır. Yargılama sırasında davalının defterleri sunulmadığından mahkemece incelenememiştir. Davalı defterindeki kayıtlar aleyhine delil olacağından sunulan bu belge uyarınca davalının —————-davasının görüldüğü mahkemedeki defterleri incelettirilip bu kayıtlar üzerinde durularak sonucuna göre bir karar verilmesi” gerektiği gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamından sonra yargılamaya Mahkememizin ———–Esas numarası üzerinden devam edilmiştir.
Bozma ——— doğrultusunda talimat yolu ile davalının defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, Bilirkişi ——–tarihli raporunda; “…İncelenen davalı ——– yılına ait ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış(Yemiye defteri) tasdiklerinin yasal sürelerinde usulüne uygun tasdik edildiği tarafımızdan görülmüştür. HMK.222.Madde gözetilerek Takdir Sayın Mahkemeye ait olduğu, ——yılında Davalıya ait fatura ve ödemelere ilişkin defter kayıtlarının ise Rapor eki- fotokopilerdeki gibi olduğu ve davalı kayıtlarına göre 31.12.2013 tarihi itibariyle Yemiye defterlerine yansıyan davacı tarafından icraya konulan 9 adet faturanın, yemiye defteri kapanış kaydı maddesine göre —————- satıcılar hesabında borçlu olduğu…”; ayrıca, “…Davalı şirket hakkında Ankara — Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen ——-numaralı İflas Erteleme davasında mahkemenin görevlendirdiği bilirkişiler——————tarafından sunulan —- tarihli rapor ve ekindeki—–üzerinde tespit edilen davalının davacıya borçlu olduğu hususların mizanının sunulduğu 2015 yılına kadar davalı borç bakiyesinin devam ettiğinin anlaşıldığı…” sonuç ve kanaatine varılmıştır
Mahkememizin————— Sayılı dosyasında yapılan yargılamada; . Mahkememizce alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre davacı ile davalı arasındaki —– Sözleşmesi kapsamında takibe konu edilen faturalardan dolayı davacının davalıdan 76246,82 TL alacağının bulunduğu anlaşıldığından davanın asıl alacak bakımından devamına, vade farkı talep edilebilmesine dayanak sağlayan şartların oluşmadığı anlaşıldığından bu talep yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı vekili, taraflar arasında —— sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşme çerçevesinde davalıya satılan ————— yansıtma bedelinden bakiye kalan 76.246.59 TL ana para alacağının ödenmediğini, bu alacağın ve doğan 6.694.87 TL vade farkı alacağının tahsili için başlatılan takibin davalının itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve % 20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkili şirketten muaccel bir alacağının olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre davacı ile davalı arasındaki —————— kapsamında takibe konu edilen faturalardan dolayı davacının davalıdan ———alacağının bulunduğu anlaşıldığından davanın asıl alacak bakımından devamına karar verilmiştir.
Davacı her ne kadar takiple vade farkından kaynaklanan alacak da talep etmiş ise de, vade farkı talep edilebilmesi için sözleşmede hüküm veya devam ede gelen bir uygulama bulunması gerektiği, vade farkı talep edilebilmesine dayanak sağlayan şartların oluşmadığı anlaşıldığından bu talep yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz üzerine Yargıtay —–. Hukuk Dairesinin ——- karar sayılı ilamı ile; davanın reddilen kısmı için davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden bahisle bozulmasına karar verilmiştir.
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı vekili, taraflar arasında ———-sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşme çerçevesinde davalıya satılan ——- ve yansıtma bedelinden bakiye kalan 76.246.59 TL ana para alacağının ödenmediğini, bu alacağın ve doğan 6.694.87 TL vade farkı alacağının tahsili için başlatılan takibin davalının itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve % 20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkili şirketten muaccel bir alacağının olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre davacı ile davalı arasındaki —– kapsamında takibe konu edilen faturalardan dolayı davacının davalıdan 76246,82 TL alacağının bulunduğu anlaşıldığından davanın asıl alacak bakımından devamına karar verilmiştir.
Davacı her ne kadar takiple vade farkından kaynaklanan alacak da talep etmiş ise de, vade farkı talep edilebilmesi için sözleşmede hüküm veya devam ede gelen bir uygulama bulunması gerektiği, vade farkı talep edilebilmesine dayanak sağlayan şartların oluşmadığı anlaşıldığından bu talep yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile İstanbul Anadolu —- İcra Dairesinin — Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının KISMEN İPTALİ ile takibin 76.246,82 TL üzerinden DEVAMINA,
-Asıl alacak 76.246,82 TL’nin %20 si oranında icra inkar tazminatı olan 15249,36 TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi UYGULANMASINA,
-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 5.208,42 TL harçtan peşin alınan 1.416,45 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.791,97 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacı tarafından yatırılan 1.416,45 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş, 25,20 TL, 3,80 TL vekalet pulu, 2.044,40 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 2.073,04 TL’den kabul edilen kısma isabet eden 1879,38 TL nin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davalı tarafça sarf edilmiş 568,00 TL yargılama giderinden davanın reddedilen kısmına isabet eden 45,84 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak DAVALI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden (önceki hükmün davacı tarafından temyiz edilmemesi nedeniyle davacı yönünden kesinleşmesi nedeniyle) —-uyarınca 10750,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
6-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden —-uyarınca 3400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALI TARAFA VERİLMESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.