Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/129 E. 2022/40 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/129 Esas
KARAR NO: 2022/40
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ: 19/03/2020
KARAR TARİHİ: 20/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile borçlu/davalı—- limitli olmak üzere —- akdedildiğini, davalılar ——- borçlu şirketin davacı banka nezdinde doğmuş ve doğacak her türlü hak ve alacağına kefil olmak üzere aynı limitlerle geçerli olmak üzere —– kefil sıfatıyla imzaladıklarını, sözleşmelere istinaden borçluya —- kullandırıldığını, davacı bankanın sözleşmelerden kaynaklı tüm hak ve alacaklarının teminatı olmak üzere —– asıl borçluya ait —– üzerine davacı banka lehine rehin şerhi işlendiğini, kredili borçlu tarafından sözleşmelerde belirlenen yükümlülükler yerine getirilmediğinden kredi hesaplarının —- tarihinde kat edildiğini, borçlu şirkete ve müteselsil kefillere —– yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek yasal yollara başvurulacağının bildirildiğini, söz konusu ihtarnamenin, davalıların sözleşme adresine gönderildiği, sözleşmede yer alan kanuni ikametgaha ilişkin hüküm gereği ihtarnamenin sözleşme adresine ulaştığı tarihin, tebliğ tarihi olarak kabulünün gerektiğini, taraflar arasında imzalanan —- borcun vade tarihinde ödenmemesi ile birlikte bütün alacağın muaccel hale geldiğini ve davalıların temerrüde düştüğünü, asıl borçluya karşı—— dosyasından rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğini, borçlu ve müteselsil kefillere karşı —- gereğince —– tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ilamsız takibe geçildiğini, davalılar tarafından işbu takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini ve takibin haksız olarak durdurulmasına sebebiyet verildiğini, davalıların, müvekkil kuruma herhangi bir borcu bulunmadığı yönündeki iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davalılar tarafından takip konusu alacağın faiz oranına karşı yapılan itirazın delilsiz ve mesnetsiz olduğunu, taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmesinin mahiyetinin ve asıl alacağa uygulanacak olan temerrüt ve akdi faizin ticari nitelikte olduğunu, takip çıkış tutarı ile sözleşme uyarınca işletilen faiz ve faiz oranlarının hukuka uygun olduğunu, —- rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip dosyasından rehin ile teminat altına alınan — aracın satışından gelen —- plakalı aracın satışından gelen —- plakalı aracın satışından gelen —plakalı aracın satışından gelen —- plakalı aracın satışından gelen — olmak üzere toplam —-düşülmesiyle borçluların bakiye—- sorumlu oldukları iddiasıyla davalılar tarafından —- dosyası ile açılmış takibe ve ferilerine yönelik itirazların davalılar yönünden iptalini, takibin —– üzerinden takip talebindeki şartlar ile devamını, her bir alacağa takip tarihinden itibaren takip talebindeki oranlar üzerinden faiz işletilmesini, takibe haksız ve kötü niyetle itiraz eden davalılar aleyhine alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara dava dilekçesi ile tensip tutanağının usulüne uygun tebliğ edildiği, ancak davalılar tarafından davaya karşı herhangi bir cevap verilmediği görülmüştür.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, davacı banka tarafından, asıl borçlu şirket ve müşterek ve müteselsil kefiller hakkında ödenmemiş kredi borçları nedeniyle başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Takibe ve davaya dayanak yapılan —– örnekleri, —– —-dosyasında başlatılan rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takipte rehinli araçların satışı sonrası icra müdürlüğünün düzenlediği reddiyat makbuzları dosyamıza sunulmuştur.
Banka ile davalı—– limitli olmak üzere iki adet —- akdedilmiş, davalılar—-limitlerle müteselsil kefil olarak iki sözleşmeyide imzalamıştır. —– münferiden yetkili tek ortağı olduğu, müteselsil kefaletlerin —— şartları taşıdığı anlaşılmıştır.
Davalı asıl borçlu ——- hesapları açıldığı ve bu hesaplardan muhtelif tarihlerde kredi kullandırıldığı anlaşılmıştır.
—tarihinde hesap kat edilerek borçlulara ihtarname keşide edildiği, — ititbariyle toplam borcun — olduğu, borcun — gün içinde ödenmesinin ihtar edildiği, bu ihtarnamenin borçluların —— bildirdikleri adreslerine tebliğ edilemeden iade olduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu olan —- sayılı icra takibi dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmış, takip dosyası incelendiğinde, bankanın —— alacak üzerinden icra takibine başladığı, borçlular vekilinin itirazı üzerine takibin durduğu, davacının da süresi içinde — tarihinde iş bu itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
— sayılı dosyasında başlatılan rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takipte —– plakalı aracın satışından —- plakalı aracın satışından — olmak üzere davacı banka vekili adına reddiyat makbuzlarının düzenlendiği, toplam tahsilatın — olduğu görülmüştür.
Davacı bankanın icra takip ve dava tarihi itibari ile kullandırılan kredilerden dolayı davalı borçlulardan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bankacı bilirkişi —– tarihli raporunda özetle;
Hesap No Anapara Borç Tutarı Temerrüt Faiz Oranı——- asıl alacak, —işlemiş akdi faiz,— olmak üzere toplam — tutarında davacı banka lehine alacak hesaplandığı, icra takibinde talep edilen temerrüt faiz oranlarının mevzuata ve sözleşme şartlarına uygun olduğu, hesaplanan — toplam tutardan, davalıların rehin ile teminat altına alınan – araç satışından gelen toplam—– düşülmesiyle, davalıların —– sorumlu oldukları tespitinde bulunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili rapora karşı —aracın satışından gelen — tahsilatın sözleşme hükümleri gereği borçluların anapara borçlarından mahsup edilmesi sonucu —— kaldığı, bilirkişinin yapılan tahsilatı toplam borç tutarından mahsup ederek yaptığı hesaplamanın hatalı olduğu ve temerrüt hesaplaması yapılmadığı itirazlarında bulunmuş, ek hesaplama yapılmak üzere yeniden rapor alınmasını talep etmiştir.
Davacının itirazları doğrultusunda bankacı bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişi —— tarihli ek raporunda; davacı banka takip talebinde işlemiş temerrüt faizini talep etmediğinden, takip talebiyle bağlı kalınarak icra takibinden önceki temerrüt faizinin hesaplanmadığını sadece icra takip tarihine kadar akdi faizin hesaplandığını, temerrüt faizinin icra takip tarihinden itibaren istenmesinin uygun olduğunu belirtmiş, ek raporda bilirkişinin tahsilatları iş bu defa faiz ve ferilerden mahsup ederek hesaplama yaptığı anlaşıldığından davacının itirazının karşılanması için ikinci kez ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi —- tarihli ikinci ek raporunda özetle, — yönünden —- olmak üzere, davacı bankanın toplamda ——alacak üzerinden takibe devam edebileceğini mütalaa etmiştir.
Bilirkişi ikinci ek raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı banka vekili sunduğu beyan dilekçesinde rapora itirazlarının olmadığını asıl alacağa dava tarihinden itibaren takip talebinde belirtilen oranlarda temerrüt faizi işletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce denetlenen —— tarihli bilirkişi raporunun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, hesaplama yönteminin, temerrüt faiz oranlarının sözleşmeye ve yerleşik içtihatlara göre uygun olduğu görülmüş, bu rapora itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiş aşağıdaki gibi hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE;
—– sayılı takip dosyasında davalılarca yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile takibin, tahsilde tekerrüre yer vermemek kaydıyla,
a) —-olmak üzere toplam —-
b) —– yönünden,——
c)—- ana para, — işlemiş akdi faiz, —olmak üzere toplam —-
d)— ana para,— işlemiş akdi faiz, — olmak üzere toplam —–
e) — işlemiş akdi faiz, — olmak üzere toplam —olacak şekilde
ÖZETLE toplamda; Takibin,
—- Asıl alacak,
—- İşlemiş akdi faiz,
—–
— İhtarname masrafı, olmak üzere toplamda —-üzerinden devamına; fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE;
—- ait asıl alacağa dava tarihinden tahsil tarihine kadar —- oranında temerrüt faizi uygulanmasına;
—- krediye ait asıl alacağa dava tarihinden tahsil tarihine kadar —–oranında temerrüt faizi uygulanmasına;
—-krediye ait asıl alacağa dava tarihinden tahsil tarihine kadar —- oranında temerrüt faizi uygulanmasına
2-Asıl alacağın — %20 si oranında—- icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine;
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli—- harcın, davacı tarafından yatırılan —- peşin harçtan mahsubu ile bakiye —- davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4- Davacı tarafından yatırılan — harcın davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5- Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen —argılama giderinin davanın kısmen kabul- kısmen red oranına göre hesaplanan —- davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6- Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 19.769,44-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——— bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 1.318,12 TL’sinin davalılardan, 1,88 TL’sinin ise davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/01/2022