Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/110 E. 2023/112 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/110 Esas
KARAR NO: 2023/112
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/03/2020
KARAR TARİHİ: 08/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin nakit akışı güçlü, kamu kurumlarından sürekli iş alan, sektöründe önde gelen bir şirket olduğu, müvekkili şirketin yetkilisi—– yılların başından bu yana——— faaliyet gösteren, piyasa değeri yaklaşık ——–olan çok uluslu ————– kurucusu olup, farklı yıllara ait şahsi gelir —— bulunan başarılı bir iş adamı olduğu, müvekkili şirket yetkilisi ile davalı arasında sahte senet düzenlenmesi sebebiyle açılmış bir çok ceza ve hukuk davası mevcut olup, davalı tarafından müvekkili şirket ile şirket ortaklarının sistematik şekilde dolandırılmaya çalışıldığına ilişkin delillerin mevcut olduğu düşünülmekle birlikte ve cebri icra tehdidi altında müvekkile, borcu olmayan paraların ödetilmeye çalışıldığı, davalı tarafından müvekkili şirket aleyhine——–bedelli bonoya istinaden icra takibi başlatıldığı, müvekkili şirketin ortağı ——- eski kiracı ——– bir ortağı aracılığı ile ulaşan ve şirketle ilgilendiklerini belirten ——— isimli şahısların, müvekkili şirket yetkilisi ve şirket hisselerinin ve işin yürütülmesinde kullanılacak makinaların devri ve taşınmazın kiralanmasına ilişkin bir protokol düzenlemek istediklerini ifade ettiklerini, iş bu teklifi değerlendiren ——— yılında bu şahıslarla belirli koşulların yerine getirilmesi durumunda geçerli olmak üzere hisse ve makine devrine ve taşınmazın kiralanmasına ilişkin bir protokol imzaladıkları, iş bu protokol ile, protokolde belirtilen yükümlülüklerin gerçekleşmesi halinde dava dışı ——– hisselerinin ve taşınmaz içerisindeki makinaların mülkiyetinin ——-devredileceği, yükümlülükleri gerçekleştirilene kadar ise protokolde akdedilmesi öngörülen kira kontratı uyarınca belli bir kira bedeli ödeneceğinin öngörüldüğü, protokolün satıcı sıfatıyla müvekkili şirket yetkilisi —— tarafından, kiracı sıfatıyla —–tarafından, kefil sıfatıyla ——- tarafından imzalandığı, protokolde öngörülen yükümlülüklerin tamamı yerine getirilmediği için şirket hisseleri ve taşınmaz içerisindeki makinaların ———devredilmediği, protokolün yalnızca kira ilişkisi hükümleri yönünden geçerli kaldığı, protokolün imzalanmasından bir müddet sonra ise ——- isimli şahısların müvekkiline ——— isimli yeni bir şirket kurdukları, taşınmaza ilişkin bu şirketle yeni bir kira sözleşmesi yapılmasını istediklerini söyledikleri, şahısların talebini kabul eden müvekkilin, kurulduğu söylenen ve daha sonradan hiçbir zaman var olmadığı ve kurulmadığı teyit edilen sahte şirket ile yeni bir kira sözleşmesi akdettiği, iş bu kira sözleşmesinin müvekkili şirket yetkilisi —— adına — müteselsil kefil sıfatıyla ——- imzaladıkları, müvekkili şirket yetkilisinin ne bu protokolün imzalanması esnasında, ne de sonraki süreçte şahıslara her hangi bir senet yahut kıymetli evrak vermediği, önce taşınmaz içerisindeki (tamamı ithal olan ve toplam değerleri birkaç milyon doları bulan) plastik işleme makinalarının şahıslar tarafından kaçırılmaya çalışılıp, bir kısmının ise ———firmasının ismi kullanılarak piyasada satılmaya çalışıldığı, iş bu usulsüz satış sürecine ilişkin de tanıkların mevcut olduğu, akabinde müvekkili şirket yetkilisinin ——– bilgisi ve onayı olmaksızın kendi adına 5 ayrı hat alındığını öğrendiği, bu hatlara ilişkin suç duyurusunda bulunduğu,——- bayisinde çalışan sorumlular adına kamu davası açılıp, sahte imza ile bayiden hat alan şahıs / şahıslar tespit edilemediği için başkaca sanığın dosyaya dahil edilmediği, ancak hattı kullanan şahıslara ulaşıldığı ve hatların —— tarafından verildiğinin beyan edildiği, bu aşamada yalnızca ——-tarafından, fabrikadaki makinaların izinsiz alıkonulması /satılmaya çalışılması suretiyle güveni kötüye kullanma suçunun, faili meçhul şahıs / şahıslar tarafından ise imza taklit edilmek suretiyle ——– adına hat çıkarmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunun işlendiğini düşünen müvekkili şirket yetkilisinin, ansızın toplam tutarı ——üzerinde birden farklı senede dayalı, farklı takip dosyalarından ödeme emirleriyle karşılaştığı, taraflar arasında ticari ilişki bulunmayıp, bononun müvekkilce tanzim edilmediği, dava şartı arabuluculuğa başvurulduğu, ——- tarihinde Anlaşamama tutanağı düzenlenmiş olup, bu nedenle huzurdaki davayı açtıklarını, davalının emniyet ve savcılık sorgularında aylık gelirinin —— olarak beyan etmekte olduğundan, söz konusu meblağlarda müvekkille iş yapıyor olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, ayrıca toplamda ——ödeme yaptığı ve buna karşılık müvekkilden senetler alındığını iddia etmekte ise de, icra dosyasına konu bononun —— bedelinde olduğu, nitekim başkaca büyük meblağlarda ——- bir çok senet davalı tarafından icra takibine konu edilmiş olup, davalının söz konusu iddiasının yaptığı işlemlerle çürütüldüğü, müvekkilinin —–şahıslarla olan yegane münasebetinin——değerindeki kira sözleşmesi ve koşulları davalı tarafından yerine getirilmediğinden vücut bulmayan —- değerindeki protokol olup, ———şahsa müvekkili tarafından —– değerinde bono verilmesi iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, söz konusu senedin sahte olarak düzenlendiği, dosyaya sunulan ve takibe konu bonodaki imzanın detaylı olarak incelendiği ——tarafından hazırlanan raporda, özetle (——– eli mahsulü olmadığı, söz konusu imzanın serbest taklit suretiyle atılmış olmasının mümkün ve muhtemel göründüğü kanaatine varıldığı) sonucuna ulaşıldığı, müvekkile ait kaşe ve imzalar taklit edilmek suretiyle oluşturulan bono ile icra takibi başlatıldığı, davalı alacaklı tarafından sahte imzalı belgelerle —— sayılı dosyasında icra takibi başlatılıp, ikame edilen imzaya itiraz davasında ——- sayılı kararıyla,——-tarafından takibe konulan bonodaki imzaya ilişkin; inceleme konusu senette —– adına atılmış borçlu imzası ile ——- ait mevcut mukayese imzalar arasında farklılık saptandığından söz konusu imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla ——-eli ürünü olmadığının saptanmıştır, denilerek itirazın kabulüne ve takibin durdurulmasına karar verildiği, aynı şekilde ——- dosyasında, davalı tarafından, yine —— imzası taklit edilerek oluşturulan evrakın 3. kişi tarafından takibe konu edilip, taraflarınca yapılan imzaya itiraz sonucunda ——-sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda imzanın —- ait olmadığının tespit edildiği, yine —– tarafından —– firması adına imza atılmak suretiyle tanzim edilen çeke ilişkin —– dosyasına konu edilen iddianamede ( —– düzenleyip kefil şirket yerine, şirket yetkilisi gibi imza atılmak suretiyle sahte resmi evrak düzenlediği ve şikayetçi —– kendisini ——-şirket yetkilisi gibi tanıtıp ücretini ödemeden taşıma hizmeti almak suretiyle haksız menfaat elde etmek suretiyle TCK. M. 157 / 1 maddesi kapsamındaki dolandırıcılık suçunu işlediği sonucuna varılmıştır ) denilmiş olup, —— sanık olarak yargılandığı bu davanın devam etmekte olduğu, ödeme tarihi —- tarihi olan yaklaşık değeri —- bulan bonoyu, iş bu ceza davasının açılma tarihi olan —— tarihinden 2 gün sonra, ihtiyati haciz talebinde bulunmasının manidar olduğu, bu derece yüksek miktarlı kambiyo senedinin 1,5 yıl beklenerek hakkında dava açıldıktan sonra icra takibine konu edilmesinin senedin sahte olduğunun açıkça göstergesi olduğu, davalı ——— sahte çek / senet düzenleme üzerine başkaca ceza dosyalarının da bulunduğu, bu nedenlerle, öncelikle ——- sayılı dosyasından kaynaklı alacağın teminatsız aksi takdirde % 15 teminat mukabili olarak tedbir taleplerinin kabulüne, vezneye giren paranın alacaklıya ödenmemesine yönelik tedbir kararı verilmesine, müvekkilinin ——sayılı dosyası ve ——– bedelli bonodan borçlu olmadığının tespitine, davalının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun takibi için % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dosyaya sunduğu —– tarihli cevap dilekçesinde özetle; “Müvekkili ——- kayıtlı ——–ortağı iken ——– bulunmak istediği, müvekkilinin, davacı şirket yetkilisi —— üçüncü şahıslar ——ve ——– aracılığı ile tanıdığı, müvekkil ile —— arasında ——– bulunan ve mülkiyeti davacı şirkete ait olan enjeksiyon üretimi yapan fabrikanın ——– karşılığında kiralanması amacıyla sözleşme düzenlendiği, Bu sözleşme uyarınca davalı müvekkilinin ——- kayıtlı taşınmazı —— (şirketin şuan ki yetkilisi), ——- ili—— ilçesi, ——- 140 ada, 26 parsel, 13 nolu bağımsız bölüm ve —– ili, ilçesi, ———-140 ada 26 parsel, 4 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazları, davacı şirket yetkilisi ———- devrettiği, bu sözleşmeye göre davalı müvekkilinin farklı tarihlerde yüklü miktarlarda ödeme yaptığı, bu ödemelere karşılık davacı tarafça da davaya konu senet ile dava dışı başkaca senetlerin müvekkili davalıya verildiği, daha sonra taraflar arasında fabrikanın bulunduğu arsanın satışı için görüşmeler yapıldığı ve yeni bir sözleşme düzenlendiği, bu sözleşmeye göre, müvekkilinin farklı tarihlerde toplamda ——– ödeme yaptığı, bu ödemelere karşılık müvekkiline senetler verildiği, müvekkilinin tapu devri esnasında —— ayrıca ödemeyi kabul ettiği, bu süreçte davacı şirket yetkilisinin taşınmazın devrinden sürekli kaçındığı, şirketin elektrik borcundan dolayı fabrikanın elektriklerinin kesildiği ve iş yapamaz hale geldiği, bu durumun düzeltilmesi amacıyla müvekkili tarafından keşide edilen ———- yevmiye nolu ihtarnamesi ile protokol hükümlerinin yerine getirilmesi talebinin davacıya gönderildiği, söz konusu sürecin uzun sürmesi yanında, ayrıca taraflar arasında yapılan protokolde ———de müvekkiline teslim edilmediği, söz konusu protokolde, makinenin teslim edilmemesi durumunda günlük——– kazancın borçlu şirket tarafından karşılanacağı konusunda mutabık kalındığı, müvekkilinin davacının söz konusu sözleşme ve protokole uymaması sebebiyle nakit ödemelerin ve devrettiği taşınmazların iadesini talep ettiği, müvekkilinin söz konusu fabrikanın kiralandığı, buna rağmen elektrik bağlanmadığı ve bu talebin reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle ——– Mahkemesinde dava açmış olup, mahkemece ———-ilamının şirketin geçmiş dönem borcunun bulunduğu, şirketin veya yetkilisinin kira için müracaat etmediğini açıkça ortaya koyduğu, bu ilamla taraflar arasında hukuki ilişki bulunduğunun açıkça kabul edildiği, davacı şirket yetkilisi ———–tarihli delillerimin ibrazıdır başlıklı dilekçesinde —— kira kontratı —– nüsha olarak hazırlandı, —- tanesi bende——– tanesi şüphelilerde kalmak kaydı ile imzalattılar beyanıyla taraflar arasında hukuki bir ilişkinin olduğunu açıkça ikrar ettiği, davacı şirket yetkilisi ——– verdiği —— tarihli şikayet dilekçesinde, ——- geçici protokol yaptık, sonra geldiler,——- taşıyorum diyerek kontrat yaptık,—— ait yarısını kiralamıştır. —— kira kontratı 3 nüsha olarak hazırlandı, 1 tanesi bende, 2 tanesi şüphelilerde kalmak kaydı ile imzalattılar beyanıyla taraflar arasında hukuki ilişki olduğunun ikrar edildiği, davacının, —— Mahkemesinde açmış olduğu ——-sayılı dosyasındaki dava dilekçesinde, 7- müvekkil şirket ile davalı takip alacaklısı arasında her hangi bir ticari ilişki söz konusu olmayıp, müvekkile ait kaşe ve imzalar taklit edilmek suretiyle oluşturulan bono ile icra takibi başlatılmış olup, konu ile ilgili olarak ayrıca —— suç duyurusunda bulunulacaktır, beyanıyla da taraflar arasındaki hukuki ilişkinin inkar edildiği, müvekkili ile davacı şirket arasında bir çok hukuki ihtilafların bulunduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davacı şirket tarafından müvekkile verilen ve ödenmeyen —— bedelli bonoya istinaden—— dosyası ile icra takibi başlatıldığı, borçlu şirket vekili tarafından —– sayılı dosyası ile tedbir talepli olarak yetkiye, borca ve imzaya itiraz edilip, talepleri inceleyen mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verdiği, müvekkili ile davacı şirket yetkilisi —– arasındaki ticari ilişki nedeniyle —– bedelli senedin müvekkile verildiği, senedin gününde ödenmemesi üzerine, tahsili için —— dosyası ile icra takibi başlatıldığı, borçlu —— taraflar arasında hukuki ilişki bulunmadığı, senetteki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasıyla ——- sayılı dosyası ile imza itirazında bulunup, ayrıca resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlamalarıyla müvekkil —– suç duyurusunda bulunduğu ——- sayılı dosyasından yapılan imza incelemesinde, —– gelen raporda söz konusu senetteki imzanın —-ait olduğu bildirilip, sunulan iş bu rapora göre ——– Nolu dosyasından kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verdiği, —–gerçeğe aykırı olarak yapmış olduğu şikayet ile ilgili olarak müvekkiline karşı iftira suçunu işlediğinden bahisle —— sayılı dosyasından suç duyurusunda bulunulduğu, müvekkili tarafından borçlu aleyhine başlatılan—–dosyasına borçlu —– tarafından imza itirazında bulunulduğu, imza itirazında bulunan —– bu dosyadan haricen tahsilat beyanına istinaden yasal harçları İcra Müdürlüğüne yatırarak senedi teslim aldığı, bu durum için şikayette bulunulduğu ——- ve bir diğer kişinin tutuklandığı, davaya – takibe konu senet, borçlu olunmadığına dair beyan ve ispat yükü hakkında beyan: Halihazırda icra dosyasından yapılmış her hangi bir tahsilat olmadığı gibi, davacı şirketin tüm mevduat ve varlıklarını kendilerine ait diğer firmalara kaçırdığı, ——- tarihinde yani davaya konu senedin düzenleme tarihinden sonra, vade tarihinden önce şirketteki tüm hisselerini oğullarına ve torunlarına devrederek, borçtan kurtulma yoluna gittiği,——-sayılı dosyası ve Sulh Ceza Mahkemesince davacı şirket yetkilisi —— hakkında nitelikli dolandırıcılık, delilleri yok etme ve sahtecilik suçlamalarından tutuklama kararı verilip, yine ——– dosyasından aynı suçlama ile cezalandırma istemli dava açıldığı ve tahliye talebinin de reddedildiği, borçlunun daha önceden taraflar arasında görülen icra takibinde ve İcra Hukuk Mahkemesinde nadir görülecek usulsüzlükler yapıp, bu usulsüzlük sebebiyle şu an cezaevinde olduğu, Bu nedenlerle, ihtiyati tedbir talebinin kabulü kararına karşı itirazlarının kabulü ile kaldırılmasına, davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
Taraf delilleri toplanmış ve bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır.
İcra Dosyası: Davaya konu —– sayılı dosyası incelendiğinde, alacaklısının —borçlusunun ——olduğu, Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yolu İle Yapılacak Takipte Ödeme Emri düzenlendiği, —— Bono, —- İşlemiş Faiz —- —-Bono Komisyonu olmak üzere toplam = ——tutarında toplam alacağın fazlaya ilişkin haklarını saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar ve fiili ödeme günündeki ——- üzerinden—– alacak için işleyecek yıllık ——- mevduata ——- fiilen uygulanan azami yıllık faiz ve değişen oranlardaki faizi ile, avukatlık ücreti ile birlikte Borçlar Kanununun 100.maddesi uyarınca yapılacak kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara mahsubuyla tahsili istemi olduğu anlaşılmıştır ——
—— Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak davacı şirket yetkilisi —- imza örnekleri alınmıştır.—– yazı yazılarak, “davaya konu bono ve dava açıldıktan sonra davalı tarafından sunulan — tarihli protokoldeki imzaların —— ait olup olmadığı” hususunda rapor tanzimi istenilmiştir.
—- tarihli raporunda, —– İnceleme konusu senette ve ”PROTOKOL” başlıklı belgede —— izi üzerine atılı imzaların mürekkepli kalemle atılmış, ıslak imzalar oldukları, bulundukları konumlara taşındıklarını gösterir herhangi bir bulgu saptanamadığı, söz konusu imzalar ile —–mukayese imzaları arasında; —- ———– derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların —- eli ürünü olduğu,—- konusu senet ve protokolde ——–izi üzerine atılı imzaların, senet ve protokoldeki diğer yazı ve imzalardan farklı fiziki evsafta bir kalem ile atılmış olduğu, mürekkeplerinde yazı yaşı tayinine yarayan ve halen kullanılagelen bilimsel herhangi bir yöntem bulunmadığından, söz konusu belgede yer alan yazıların yaşı hakkında zaman birimleri açısından bir tespite gidilemediği, ——İnceleme konusu senette atılı imzanın sol tarafında yer alan dikey kat izi ile uyumlu lokal lekelerin bulunduğu, ancak söz konusu lekelerin mahiyetinin anlaşılamadığı, —— Gerek mürekkeplerde yazı yaşının tespit edilememesi, gerekse belgelerde yer alan imza ve yazılar arasında kesişme bulunmaması nedeniyle imzaların mı önce yazıların mı önce oluşturulduğu ya da belgelerin imzalardan faydalanılarak mı oluşturulduğu hususunda bir tespite gidilemediği” hususlarını bildirir kanaat raporu sunulmuştur.
Davacı tarafın —- raporuna itirazı üzerine, —— şubesi ve ——- incelemeye alınmaz. Bu dairelerden birinin raporu ile diğer bir bilirkişi raporu arasında çelişki varsa, mahkeme veya —— gerekçesi belirtilmek suretiyle ihtisas dairesi en az yedi uzmanın katılımıyla rapor hazırlar. Bu rapora daha önceki raporda imzası bulunan uzmanların, —— görevi devam ettiği sürece, katılımı zorunludur.——- uzman sayısının yediden fazla olduğu durumlarda, bu raporlarda görüş bildirecek uzmanlar her ay ihtisas dairesi başkanı huzurunda çekilecek kura ile belirlenir. ——– inceleme şubesi dışında kalan şubelerinde de yeterli sayıda uzman olduğu takdirde aynı hükümler geçerlidir. Kararlar oy çokluğu ile alınır. Eşitlik halinde daire başkanının bulunduğu taraf oy çokluğu sağlamış sayılır.” şeklinde —- bendi uyarınca ——- düzenlenmiş bilirkişi raporu ile tarafların sundukları uzman raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi, imzaların davacıya ait olup olmadığı, imzaların —– ait olup olmadığının tespiti için —– gönderilerek yukarıdaki madde hükmüne uygun şekilde oluşturulacak (önceki raporda imzası bulunan uzmanların rapora katılması, bu uzmanların görevi devam etmiyorsa, bildirilmesi) en az —— katılımıyla oluşturulacak heyet tarafından rapor düzenlenmesi” istenilmiştir.
—– İnceleme Şubesi’nin—- tarihli raporunda, —- esas sayılı yazısı ile —- tarihinde şubemize verilen dosya içerisinde;— sayılı raporumuz ile—– tarihli —— tarihli Bilirkişi raporları arasında çelişkinin giderilmesi hususunda —– inceleme yapılması istenilmiş olup; —– dayanılarak hazırlanmış olup —– çalışma usullerine ait genel hükümlerinde yer alan——- incelemeye alınmaz. Bu dairelerden birinin raporu ile diğer bir bilirkişi raporu arasında çelişki varsa, mahkeme veya ———-gerekçesi belirtilmek suretiyle ——uzmanın katılımıyla rapor hazırlar. Bu raporda daha önceki raporda imzası bulunan uzmanların, ——görevi devam ettiği sürece, katılımı zorunludur.” hükmü gereğince, inceleme konusu belgenin genişletilmiş uzmanlar kurulunca yapılan incelemesinde; inceleme konusu senette atılı borçlu imzası ile —– mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzanın ——- eli ürünü olduğu” hususlarını bildirir kanaat raporu sunulmuştur.
Davacı taraf ——— kişiden oluşan uzmanlar kurulu raporuna da itiraz etmiş ve ——– uzmanlarınca inceleme yapılması talebinde bulunmuş, mahkememizce davacı vekilinin, davaya konu bono ve protokoldeki imzanın davacıya ait olmadığı ve senet ve protokolün sahte olduğu iddiasıyla ilgili olarak—— inceleme şubesi genişletilmiş heyetince düzenlenen ——- tarihli rapor davaya konu bono yönünden dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli bulunmakla, davacı vekilinin bononun sahteliği ve üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığına ilişkin güzel sanatlar fakültesi veya başka yerden rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki —– tarihli protokolde bahsi geçen taşınmaz devirlerine ilişkin ilgili tapu müdürlüklerine yazılar yazıldığı, —–gelen cevap yazılarıyla; ——–140 ada 26 parsel ——nolu bağımsız bölümün davacı şirket yetkilisi —- satıldığı, yine —— 140 ada 26 parsel —-nolu bağımsız bölümün davacı şirket yetkilisi —–satıldığı görülmüştür.
———— satışı yapılan taşınmazların değerinin tespiti için mahal mahkemesine talimat yazılmış, talimat sonucu alınan bilirkişi raporlarında özetle; Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Bilirkişi —— tarafından sunulan —— tarihli raporda; Dava konusu taşınmazlar için düzenlenen bilirkişi raporumuzda —- tarıhli —– yayımlanan ——dayanak olarak alınmıştır. Bu standartların—–/———düzenlenmiş olup tanımlanan ve açıklanan değerlemede kullanılan temel vaklaşımlardır Bunların tümü, fiyat dengesi, fayda beklentisi veya ikame ekonomi ilkelerine dayanmaktadır. Bu temel değerleme vaklaşımlarının her biri farklı ayrıntılı uygulama yöntemlerini içerdiği, ——–varlığın,——elde cdelebilir olan aynı veya karşılaştırabildiğini, (benzer) varlıktarla karşılaşlırılması süreliyle gösterec niteliğindeki değerin belirlendiği yaklaşımı ifade ettiğini, ——-Gösterse niteliğindeki değerin, gelecekleki nakit akışlarının tek bir cari değere dönüştürülmesi ile belirlenmesini slar. Gelir yaklaşımında varlığın değeri, varlık tarafından yaratılan gelirlerin nakit akışlarının veya maliyet tasarruflarının bugünkü değerine dayanılarak tespit edildiğini, kaşımı, bir alıcının, göreksiz küllet doğuran zaman elverişsizlik, risk gibi —— söz konusu almadıkça, belli bir varlık için, ister satın alma, islerse yapım yolüyfa edinilmiş olsun, kendisine eşil faydaya sahip başka bir varlığı elde cime maliyetinden daha fazla ödeme yapmayacağı ekomumuk ilkesinin uy gulanmasıyla gösterge niteliğindeki değer belirlendiği yaklaşımdır. Bu yaklaşımda, bir varlığın carı ikame maliyetinin veya yeniden ürelim maliyetinin hesaplanması ve ——bozulma ve diğer biçimlerde gerçekleşen —— yıpranma paylarımın düşülmesi suretiyle göstergü niteliğindeki değer belirlenmediğini, dava konusu taşınmazların arazı değerinin tespitti için ——-yöntemi ile esas alınarak değerleme yapılacağını, davaya konu taşınmazların konumu ana yola yakın konumda köşe parsel olması, inşaat seviyeleri gibi taşınmazın değerini etkileyen diğer faktörler göz önüne alındığında—- tarihi itibariyle——– tarihi itibariyle —- tarihi itibariyle —- olduğu, —- keşif tarihi itibariyle —- tarihi itibariyle —– tarihi itibariyle —- olduğu kanaatine varıldığı belirtilerek mahkemeye sunulmuştur. Yine—- tarafından sunulan—- tarihli raporda; Dava konusu——ili, —- ilçesi, ——– mahallesi, 140 ada 26 parsel nolu taşınmazı yanında getirmiş olduğu ——haritasını zemine aplike etmek suretiyle tesbit ettiğini, zemin ve haritanın birbirine uygun olduğunu, 140 ada 26 parsel 1837.64 m2 yüzölçümü ve arsa vasfıyla tapu siciline kayıtlı olduğunu, 06,02.2007 tarihli ——– kararına istinaden yabancı gerçek ve tüzel kişilere satılamayacağını, sınırlı ve ayni hak tesis edilemez” şerhi mevcut olduğunu, kat irtifakı kurulduğunu, kıymet takdirine konu —-Normal kattçatı kat —– bağımsız bölümün dubleks mesken vasfı ve —–arsa payıyla —– adına kayıtlı olduğunu,—– blok —— Normal kat ——- bağımsız bölüm, mesken vasfı ve —– arsanın payıyla —- adına kayıtlı olduğunu, —– ölçekli uygulama imar planında —— nizam ——– konut alanında kaldığını belirterek mahkememiz takdirlerine arz olunmuştur.
—- satışı yapılan taşınmazın değerinin tespiti için bilirkişiler görevlendirilmiş, Gayrimenkul Değerleme Uzmanları Bilirkişiler ——— tarafından sunulan ——- tarihli raporda özetle; Değer tespitine konusu taşınmazın bulunduğu bölgede yapılan araştırmalar internet ortamında temin edilen emsallerle karşılaştırılması, ulaşım yollarına olan mesafesi, eğitim, sağlık ve alışveriş merkezlerine olan mesafeleri, emsal taşınmazlara göre üstün ve eksik yönleri ile değerine etki edecek bütün etkenler göz önüne alınarak yapılan değerlendirmede; tapunun —– ilçesi, —- mahallesi, 1014 ada, 7 parsel numaralı 12.544.81m2 yüzölçümlü, arsa nitelikli ana taşınmaz üzerindeki —-katta yer alan —– arsa paylı ve —- bağımsız bölüm numarali taşınmazın —- tarihindeki değerinin—- olduğu, —–tarihindeki değerinin ise —–olarak hesap ve takdir edildiği mahkemenin takdirlerine arz olunmuştur.
Davalı vekili —– taşınmaz için düzenlenen rapora itiraz etmiş ancak mahkememizce —– celse—- ara karar ile, kabul edilen emsal —– da anlaşılacağı üzere taşınmazın —–olmayan ve internet sitesindeki değere satıldığı tespit edilemeyen internet sitelerindeki ilânlar emsal olamayacağından, davalı vekilinin soyut itirazının reddi ile —– taşınmazın değeri ile ilgili ek rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve Bilirkişiler Nitelikli Hesaplamalar Uzmanı —–, İnşaat Mühendisi/Gayrimenkul Değerleme Uzmanı ——– ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavir——– tarafından sunulan —– tarihli raporda özetle; taraflar arasında imzalanan —- tarihli protokolde, davacı şirkete ait fabrikanın —-bedelle satımı hususunda tarafların anlaştığı, protokolün 2.maddesinde davalı —– satış bedeli olan —–kısmını tamamladığı, bakiye ——- kısmını ise tapu devri esnasında ödeyeceği, protokolün —-davalı ödemesine karşılık davalıya ——- senedin verildiği, davaya konu bonoda bedeli nakden ahzolunduğu ibaresinin yer aldığı, davacının ise huzurdaki davayla; davalıya borcu olmadığını yani bono metninde yer alan bedeli nakden ahzolunduğu (bedel kaydının) aksini iddia ettiği, ispat yükünün genel kuralın aksine bedeli nakden ahzolunmuştur kaydı nedeniyle davacı üzerinde bulunduğu davalı tarafça ödendiği ——— tarihli kanıtlanmış bulunan bedelin ödendiği, davacı tarafça yazılı belgeyle ispatı gerektiği, bu ispata yönelik dosyada delil bulunmadığı, tüm bu açıklama/tespit ve rapor içeriğinde sunulan emsal içtihatlar uyarınca davacının, davalıya borçlu bulunup bulunmadığı değerlendirmesinin mahkemeniz taktirinde olduğu, mahkemece, davacının borçlu olup olmadığı değerlendirmesine esas olmak üzere icra dosyasında asıl ve fer’i alacak kalemlerinin aşağıda gösterildiği şekilde olduğu faiz toplamının —- olarak hesaplanmış olup, davacı taraf takipte ——- faiz istediğinden, davacının bu talebi ile bağlı olduğunun söylenebileceği, ancak yukarıda yapılan tespit ve değerlendirmelere göre, davacının asıl alacak ve işlemiş faiz tutarını isteyip isteyemeyeceği konusunda takdir ve hukuki yorumun tamamen mahkemeye ait olduğu, sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :
Dava, bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan icra takibi sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı tarafça öncelikle davaya konu —— esas sayılı dosyası dayanağı, alacaklısı —- borçlusu —- düzenleme tarihi —– ve nakden ahzolunan bonodaki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığı iddia edilmiş, ——– alınan raporlar sonucu imzanın davacı şirket yetkilisine ait olduğu kesinleşmiştir.
Davalı tarafça savunma olarak, taraflar arasında davacı şirkete ait —- bulunan fabrika arsasının satışı için anlaşma yapıldığı, bu kapsamda —–tarihli protokol imzalandığını, bononunda protokol öncesi davacı tarafa verilen nakit para ve malların bedeline karşılık düzenlendiğini dile getirmiştir.
Davacı taraf —- tarihli protokoldeki imzanın da davacı şirket yetkilisine ait olmadığı iddia edilmiş, ——— alınan raporlar sonucu imzanın davacı şirket yetkilisine ait olduğu kesinleşmiştir.
Taraflar arasındaki —- tarihli protokol incelendiğinde; —-ve imzası, satıcı kısmında —- firma kaşesi ve imza bulunduğu, —- iş bu protokole dahil edildiği, 1. —- yetkilisi olduğu, —- adına kayıtlı —— ada, 11 parselde bulunan fabrikanın tamamı —- satılmasında tarafların anlaştıkları, 2. ——- tamamlayıp—- tapu devrinde ödeyeceği, 3. Devir edilen daireler yeniden fiyatlandırılacağı, 4. —–, 5. —– 6. —–, 7. —–, 8. —-, 9. —- enj. mak. için ödenen ve karşılığında senet alınan —– fabrika bedeline sayılmış ve senet —- iade edildiği, 10. Bu protokolle beraber —— elden teslim edildiği, 11. — tarihinde ödemesi —- yapılan—– marka——- ve —-tarihine kadar —- kurulu vaziyette fabrika teslimi yapacağı, —– Makinanın teslimatının gecikmesi durumunda günlük —- gelir kaybını —- karşılayacağına, 13. Bu ödemelere karşılık ——adına—- senet —- verildiğine, 14. Tapu devri yapıldığında senet —- iade edileceğine ve 15. —- tarihinde tapu devrini —– yapacağının kararlaştırıldığı görülmüştür.
Taraflar arasında davacı şirkete ait —– bulunan fabrika arsasının satışı konusunda anlaşmaya varıldığı, taşınmaza —-değer biçildiği, davalı tarafça protokol öncesinde gerek nakit gerekse taşınır taşınmaz devri olarak yapılan ödemeler sonucu —- davacı tarafa verildiği, ayrıca bu ödemelere karşılık davacı tarafça dava konusu olup protokolde de geçen bononun verildiği, davacı tarafça protokol gereği anlaşılan taşınmazın devrinin yapılmadığı, yapılan ödemelere ilişkin olup üzerinde nakden ahzolunduğu yazan bono sebebiyle davalı tarafça icra takibi başlatıldığı ve davacı tarafça işbu dava açılmıştır. Bono, sebepten mücerrettir. Bono yapılan ödemelere istinaden verildiğinden ihdas nedeni olarak nakden kaydı bulunmaktadır. İspat yükümlülüğü davacıda olup, bononun ödeme karşılığında verilmediğini iddia eden davacının bu iddiasını usulüne uygun delillerle ispat etmesi gerekir. Davacı taraf iddiasını ispat edememiştir. Davacı taraf her ne protokolün bir taşınmaz satış vaadi niteliğinde bulunmadığından geçersiz protokole dayanarak fabrikanın tapusunun talep edilemeyeceği, sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenebileceği, bu kapsamda dava konusu senetle takip yapılamayacağını iddia etmiş ise de, şekle aykırılık nedeniyle geçersizliği iddia edilen protokol gereği davalı tarafça edimlerin yerine getirildiği ancak davacı tarafça edimlerin yerine getirilmediği, davacı tarafın takip hukukuna ilişkin bir itirazının bulunması halinde bu konuda mahkememizin görevli olmadığı, davacı tarafça bono bedelinin ödendiği iddia ve ispat olunmadığından davanın reddine, takip nedeniyle tedbir kararı verildiğinden İİK 72/4 maddesi gereğince davacının tazminata mahkum edilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
14.033.360,45 TL’nin %20’si olan 2.806.672,09‬ TL tazminatın davacı taraftan alınarak davalı tarafa VERİLMESİNE,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 179,90 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 239.654,72 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 239.474,82‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen 48.795,70 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 378.333,60 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair, gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilleri ve davalı vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 08/02/2023