Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/96 E. 2020/692 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/96 Esas
KARAR NO : 2020/692
DAVA :Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2014
KARAR TARİHİ : 08/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının——– üzerine inşa edilecek binaların– işleri için davalı şirket ile — tarihinde taşeronluk sözleşmesi yaptığı ve davacı tarafından davalıya hakkedişler şeklinde ödemelerin yapılacağı hususunda anlaşıldığı, davalı tarafa avans olarak toplamda —-çek ile ödeme yapıldığı, davalının inşaatı devam eden —– — bedeli karşılığında iş yapmak kaydıyla ——– devrettiği ve bunun karşılığında —-yaptığı, — sayılı dosyasında sunulan —– tarihli bilirkişi raporunda ayıplı ve kusurlu işler için toplam —- bedel belirlendiği, davalı tarafın sözleşme gereği sigorta prim alacaklarım ödemesi gerektiği bunun için davalıdan para aldığı halde yine ödemediği,—borçlarının da davacı tarafça ödendiği nedenleri ile, davacıdan aldığı avansların karşılığında edinimlerini yerine getirmeyerek haksız kazanç elde eden davalıdan şimdilik —– bedelin dava tarihinden itibaren en yüksek ticari faizi ile alınarak davacıya verilmesi, sigorta primleri için davalıdan şimdilik ———– tahsili, sözleşmeye aykırı olarak yapılan ayıplı ve kusurlu işler için——- tahsili, davalı üzerindeki tüm gayrimenkullerin ve——– kayıtlan üzerine İhdiyadi tedbir konulması, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin karşı tarafa bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —– sayılı dosyasında bilirkişi tespit raporuyla belirtilen eksikliklerin ve ayıplı işlerin davalı şirketin sözleşme ile yapmış olduğu işlerden olmadığı, bu hususların müteahhit firmaya ait olduğu, davalı firmanın sözleşmede belirtilen uygulamaları yaptığı, davacı firmadan alınan paranın —— olduğu ancak yapılan işlerde metraj ve fiyat hesaplamalarının tüm ısrarlara rağmen yapılmadığı, bilirkişiler vasıtasıyla sözleşme gereği ve sözleşme dışı yaptırılan işlerin metrajlarının çıkarttırılarak sözleşmede belirtilen ücretlere göre hesap çıkarılması gerektiği, davalı firma tarafından alman sözleşme dışı ilave malzemelerin ücretinin — olduğu ve buna işçilik ücretinin de dahil edilmesi gerektiği, sözleşme dışı ilave yapılan işlerin ücretinin ödenmediği, taraflar arasındaki sözleşme bedelinin — olduğu, davacının ödediği paranın — olduğu sözleşmeden kalan bakiyenin—- ayrıca sözleşme harici yaptırılan işlerin işçilik ücretleri ve malzemelerin ücreti olan —ödenmediği,——– dairenin satışının davacı tarafından——– yapıldığı bu nedenle davalı şirket ile bir ilgisinin olmadığı nedenleri ile davanın reddi, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin karşı tarafa bırakılması talep edilmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPARLANAN DELİLLER:
1——
2—– sayılı dosyası
3——– tarihili—–,
4———–
5-Bilirkişi heyeti raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı iş nedeniyle ödenen bedelin iadesi talebinden ibarettir.
Mahkememizce —– Esas sayılı dava dosyasında yapılan yargılama ve dosya içeresinde toplanan delillerin bir bütün olarak irdelenesi sonucu; mahkememiz tarafından dava konusu yerde teknik bilirkişiler vasıtası ile keşif yapılması için iki kez süre verilmiş, bu süreye davacı tarafından riayet edilmediğinden keşif yapılamamış, verilen ikinci sürede kesin olduğundan mevcut delil durumuna göre davacıda davasını ispat edemediğinden, davalı vekili de ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş Mahkememizce verilen kararın davacı vekilinin temyiz incelemesi talebi nedeni ile;
—tarihli kararı ile ; 6100 sayılı HMK’nın 288. maddesinde “Hâkim, uyuşmazlık konusu hakkında bizzat duyu organları yardımıyla bulunduğu yerde veya mahkemede inceleme yaparak bilgi sahibi olmak amacıyla keşif yapılmasına karar verebilir. Hâkim gerektiğinde bilirkişi yardımına başvurur. Keşif kararı, mahkemece sözlü yargılamaya kadar taraflardan birinin talebi üzerine veya re’sen alınır.” hükmü gereğince iddia ve savunmaya göre, hakim, gerekli görüyor ise re’sen de keşif kararı vermek suretiyle uyuşmazlığın esasını çözme hak ve yetkisini haizdir. Mahkeme, taraflarca hazırlanma ilkesinin uygulandığı davalarda da kendiliğinden keşfe karar verebilir. Özellikle hakim, davayı aydınlatma ödevi (HMK’nın 37. maddesi gereği) ilkesi gereği olarak toplanan delillere ve tarafların iddia ve savunmalarına göre keşif yapılması gerekiyor ise keşfe karar vermelidir.
Somut olayda bu kapsamda değerlendirme yapılmak suretiyle mahkemece verilen süre içerisinde keşif giderleri yatırıldığı nazara alınarak gerektiğinde davacı tarafından yatırılan gider avansının araç giderleri açısından eksik kalması halinde, eksik kalan gider avansı tamamlatılarak katılmasalar dahi tarafların yokluğundan keşif icra edilip sonucuna göre karar vermek gerekirken davacı vekilinin keşif için hazır olmadığından bahisle kesin süreye riayetsizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Gerekçeleri ile Mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
————– bozma kararı üzerine dava dosyasında bozma ilamının taraf vekillerine ayrı ayrı tebliği sonrasında bozma kararına Mahkememizce uyulmasına karar verilmiş ve Mahkememizce — tarihinde davalı şirkete ait olup davacı şirket tarafından —- ödenen işssizlik —–primlerim borçlarının miktarı sorulmuş ve — cevabında bu borçların taksitlere ayrıldığını halen ödemeye devam edildiği hususlarında sadece cevap verildiğinen davacı tarafından davalı şirkte ait olan işsizlik ve —primleri için yapılan toplam ödeme miktarının ne olduğunun ayrıca sorulmasına, ——- numaralı dairenin tapu kaydının ve tüm tedavüllerinin ilgili tapu müdürlüğünden celbine ve mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları ile uuyuşmazlık konusu mahalde eser sözleşmelerinde taraflar arasından çekişmeli bulunan teknik vakılarda rapor ibrazı için ———– hesaplama uzmanı bilirkişiye tevdine karar verilmiştir.
Bilirkişilerden de; davacı ve davalı arasında akdedilen sözleşme gereğince davalı tarafından yapılması gereken işlerin neler olduğunun ve davalı tarafından sözleşme kapsamında yapılıp davacıya teslim edilen işlerin tek tek ortaya konulmasının ve bu işlerin sözleşme kapsamında yapılan işler olduğunun saptanması halinde sözleşme kapsamındaki belirlemelere göre bedelinin ortaya konulmasının istenilmesine, yine sözleşme dışı davacı yararına iş yapıldığı davalı tarafından savunulduğundan vekaletsiz iş görme kapsamında her hangi bir işin davalı tarafından yapılıp davacıya teslim edilip edilmediğinin, bu yapılan işler için taraf defter ve kayıtları da irdelenerek taraflarca benimsenen bir belirlemenin olup olmadığının öncelikle saptanmasına her hangi bir belirleme bulunmamasına rağmen davalı tarafından davacıya sözleşme dışı işler teslim edildiğniin ve vekaletsiz iş görme hükümleri dahilinde bu işlerin davacı yararına olduğunun anlaşılması halinde işin yapıldığı tarihteki rayiçlere göre değerinin belirlenmesinin istenilmesine,bu şekilde davalı tarafından sözleşme kapsamında veya sözleşme kapsamı dışında davacı yararına davalı tarafından yapılmış ve davacıya teslim edilmiş tüm işler tespit edilerek davacı tarafından davalıya yapılmış ödemelerin mali kayıtlar ile birlikte saptanamasının ve bu şekilde taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümleri kapsamında nihai alacak ve borç durumunun ortaya konulmasının bilir kişilerden istenilmesine karar verilmiştir.
Bilirkişiler kişiler için ——ücret takdirine bilirkişiler için belirlenen ücreti mahkememiz veznesine depo etmek üzere karşı davacı vekiline 2 haftalık kesin süre verilmesine,belirlenen sürede ücretin yatırılmaması halinde davacının bu talebinden vazgeçmiş sayılacağının ve mevcut duruma göre dava da karar verileceğinin ihtarına karar verilerek ihtarat davacı vekiline yapılmış ancak davacı vekili tarafından dosya da bulunan delil avansının eksik olmasına rağmen bu noktada tesis edilen ara kararlarla verilen kesin sürelere rağmen ücret ödenmediğinden davanın geldiği aşamaya göre tarafların adil yargılanma hakları gözetilerek dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş bilirkişilerce rapor ibraz edilmiş davacı vekili tarafından noksan avans çıkartılan muhtıraya rağmende ödenmemiştir.
Davacı iş sahibi davalı ise yüklenicidir. Davacı iş sahibi vekili; davacı firma ile davalı arasında —– tarihinde taşeronluk sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme çerçevesinde davalının arsası üzerinde inşa edilecek binaların çatı, sıva, alçı, dış cephe, seramik, izolasyon vs. işlerini üstlendiğini, davalı tarafa avans olarak toplamda — çek ile ödeme yapıldığını, daha sonra inşaatın devamı sırasında bir daireyi——–bedelle cari hesaba borç kaydedilerek davalının oğlunun üzerine kayıt edilmesini talep ettiğini ve tapunun devredildiğini, ancak bedelin ödenmediğini, davalı tarafın kötü niyetli olarak üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini, ayıplı işlerin tespit edilebilmesi amacıyla ————– sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırdıklarını fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik edimlerin yerine getirilmemesi ,ayıplı işler bedelinin tahsili,sigorta bedeli için eldeki davayı ikame etmiştir.
Davalı şirket kendisine daire verildiğini kabul etmediğinden davacının ibraz ettiği belge üzerinde iki kere bilir kişi incelemesi yapılmış ancak imza davalının eli mahsulü çıkmamış, Mahkememizce— tarihinde davalı şirkete ait olup davacı şirket tarafından–ya ödenen işssizlik —- primlerim borçlarının miktarı sorulmuş ve —- cevabında bu borçların taksitlere ayrıldığının halen ödemeye devam edildiği bilgisinin Mahkememize verildiği anlaşılmıştır.
Dava dosyasında mevcut—— tanhinde imzalanan sözleşmede bu noktada irdelendiğinde sözleşmede özetle; İşveren: ———— içerisinde başlayıp – içerisinde bitirilerek işverene teslimi ——- olarak belirtilmiştir.
—sayılı dosya kapsamında hazırlanan ——- tarihli bilirkişi raporunda özetle; —————– üzerindeki inşaatların tamamlanmış olduğu ve binalar içerisinde ikamet edildiği, bodrum katında yapılan incelemelerde; üstten sızan sulann açık arazideki bahçe ve topraktan sızdığı bu olumsuzluğun ya ağaçlandırma ve yaya yollan dizaynı ile——yada tavanda paslanmaz alüminyum tava sistemi ile akan yerlerin kanal kanal toplanarak uygun bir mahalden tabana aktarılması işlemi ile —- bedelle giderilebileceği, Çatılardaki gizli derelerin taban ve yanlarının ince ve zayıf alüminyum kaplamalı folyelerle oluşturulmuş olduğu bu olumsuzluğun ya çatlayan ve deforme olan yerlerin tamir edilmesi ile—- yada mevcut malzemenin sökülüp yeniden yapılması ile ——bedelle giderilebileceği, terasların mevcut halleri ile seramik kaplı olduğu, seramiklerin derzleri ve yağmur süzgeçleri ile alt kısımlara su sızdırdığı görülmüş bu olumsuzluğun giderilmesi için hesaplanan bedelin —– olduğu sonuç ve kanaatine varıldığının rapor edildiği görülmüştür.
Dava dosyasında mevcut ——– yazı ekinde mevcut tapu senedine göre; ————— bizzat satılmıştır.
Dava dosyası kapsamına mahallinde yapılan inceleme sonucunda ibraz edilen bilirkişi raporunun denetimi ile de taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümlerine göre yapılan değerlendirmede davalının davacıya teslim ettiği işlerden ötürü tespit raporu gereğince teslim edilen ayıplı işler nedeni ile yapılan mahsup sonrasında yapılan imalat bedellerine yönelen hesaplamanın sözleşme hükümlerine göre yapılan değerlendirmesinde; davalının davacıya her hangi bir borcunun bulunmadığı ve davacı tarafın ikame eylenen davada davacı iddiaların ispat edilememesine göre davacının tahkikat yargılaması sonrasında mücerret ıslah talebinde bulunuşunun sonuca etkili olmadığı 6100 sayılı HMK 177/1 gereğince anlaşılarak davacı tarafından ikame edilen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından ikame edilen davanın REDDİNE,
2- Alınması gerekli 54,40 TL harçtan 187,90 TL’si peşin olarak yatırılmış olduğundan bakiye 133,50 TL harcın davacıya istek halinde İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
6100 sayılı HMK geçici 3/2. maddesi uyarınca —- adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı HUMK’nun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam edileceğinden HUMK 432/1. Maddesine göre kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal sürede —— temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/12/2020