Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/7 E. 2021/150 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/7 Esas
KARAR NO: 2021/150
DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 16/09/2014
KARAR TARİHİ: 04/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dilekçesinde; Müvekkili adına kayıtlı,—- plakaı çekici ve bu çekiciye bağlı — plakalı — tarihleri arasında—- sigortaladığını, müvekkilinin maliki olduğu aracın —– tarihinde meydana gelen kazada taşınan yükte hasar meydana gelmesi sebebile meydana gelen hasarın taşıtanın sigortacısı tarafından ödenmesi sebebiyle sigorta şirketi—- müvekkil şirket ve taşıtan —- davası açıldığını, —- müvekkilinin tazminat ödemesine karar verildiğini, bu ilama dayanarak müvekkili aleyhine —- icra takibi başlatıldığını ve —- tarihli dava dışı —– sunduğu teminat maktubu kararın—- onanması ve paraya çevrilerek—- olarak tahsil edildiğini, —- daha sonra yaptığı ödemeyi müvekkilinden talep ettiğini, müvekkili tarafından ——ödendiğini ve müvekkilinin yaptığı bu ödemeyle sigortacısı olan davalıdan bu ödemeleri talep etme hakkının doğduğunu, davalı şirkete müvekkilinin sigortacısı olması sebebiyle zararın müvekkil adına tazmini için ihbar ettiklerini ancak cevap verilmediğini belirterek müvekkilinin hasar nedeniyle 3. Kişilere ödediği ——- tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı şirketin —– uymadığını, davanın zaman aşımına uğradığını, yapılan incelemede ara plakasının müvekkil şirkete bildirmiş olduğunun tespit edilemediğini, davacı/sigortalı poliçe şartları uyarınca beyan ve ihbar yükümlülüğüne aykırı davrandığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte davada talep edilen meblağ —- olmasına karşın davanın gereği gibi takip edilmemesi ve zamanında ihbar edilmemesi sebebiyle neticede ———olarak sonuçlandığını yani davacının talep tutarının artmasına sebep olduğunu, davacının ödemediği bir tutarı talep ettiğini, bu yöndeki davacı tarafın ihmal ve kusurlarının sigortacıya yükletilmesinin yasaya ve usule aykırı olduğunu, davacının müvekkilinin onaylı olmadan davada diğer davalı ——— anlaşmaya vararak borcu kabul ettiğini, kararın müştereken ve müteselsilen verildiğini, bu yönden de borç kabulü ve ödeme yapılması ve müvekkiline rücu edilmesinin haksız ve poliçe şartlarına aykırı olduğunu belirterek davanın öncelikle zaman aşımından ve esastan reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava CMR sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
—– sayılı dosyası celp edilmiştir.
—- sayılı kararında, davacının —Davalılar —- ihbar olunanın —-izafeten —–olduğu, davalılardan — aleyhine açılan davanın açılmamış sayılmasına, diğer davalılar aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile —– tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiği, —–karar sayılı ilamı ile onanmasına ve karar düzeltme talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
Bilirkişiler ——- tarihli raporlarında; — bedelli —– aksı türü emtianın— arası taşıma işinin — üstlendiğini, fiili taşıma işinin ise alt taşıyıcı yada taşıyan sıfatıyla amili olduğu —- sayılı tür karnesi ile davacı şirket tarafından —- plakalı araçla yapıldığını, —- günü vuku bulan tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası yüzünden araç hamulesi yükün yola savrulduğunu ve toplam ağırlığı —- adedinin hasar gördüğünü, buna göre taşımanın tabi olduğu CMR konvansiyonu 17 maddesine göre taşıyıcı aleyhine açılan tazminat davasının kısmen kabul edildiğini, kararın kesinleşmesiyle icra takibi yapıldığını, taşıma sırasında vuku bulan hasarın/zararın niteliği ve niceliği —– yönünden taşıyıcılar arasında tartışma konusu olmaktan çıkmış dava dışı üst taşıyıcı —–aşıma işini icra eden ve tazminatı tek başına yüklenmek zorunda olan zarar sorumluğu alt taşıyıcı ———— hak sahibine ödemek zorunla kaldığı hasar tazminatını ödediği ve faiz ve masrafla birlikte CMR 37 maddesi kapsamında geri alma hakkını elde ettiğini, ancak taşıyıcılar aleyhine ikame edilen rücuen tazminat alacağı ile ilgili dava taşıyan konumundaki —- sigortacısı konumundaki ——ihbar edilmeden ve ona savunma hakkı verilmeden karara bağlandığını, davanın mesuliyeti altında yapılan taşıma işinin —-tarihinde vuku bulan rizikoyu üzerine düşebilecek mesuliyete düzenlediği CMR poliçesi kapsamında sigorta güvencesi sağlayan derdest davanın davalısı —- ihbar etmek için 5 yıldan fazla bir süre bekleme sebebinin anlaşılamadığını, zaman aşımı düşünülmemesi halinde —- yönünden davalı sigortacının —–tarihinden önce davacı karşısında mütemerrid durumda olmadığının, CMR Konvansiyonuna tabi taşımalarda sigorta güvencesi sağlayan poliçelerden doğan bütün talepler kural olarak —- zaman aşımına uğradığını, davanın zaman aşımı süresi dolduktan yaklaşık —- ay geçtikten sonra açıldığını ve sonuç olarak; hasar vukunda tazminat alabilmek için üzerine düşen görevi zamanında yerine getirmeyen davacı karşısında davalı sigortacının düzenlediği poliçe genel şartlarının 4 maddesi kapsamında somut olayda mesuliyeti doğmadığı gibi tazminat istemli davanın CMR Sigorta Genel Şartlarının 8 maddesinde öngörülen 2 yıllık zaman aşımı süresi dolduktan sonra açıldığını belirtmişlerdir.
Mahkememizin —— gerekçeli kararında; iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, hasar vukunda tazminat alabilmek için davacının üzerine düşen mükellefiyeti zamanında yerine getirmediği, sigorta poliçesinin genel şartlarının 4. maddesi kapsamında somut olayda davalının mesuliyetinin doğmadığı ve tazminat istemi ile ikame edilen davanın CMR sigorta genel şartlarının 8. maddesinde öngörülen iki yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz kararının davacı vekilince temyiz edilmesinden sonra ——– ile zaman aşımının oluşmadığını zaman aşımı kararı verilmesi halinde işin esasına girilemeyeceği gerekçesi ile bozma kararı vermiştir.
Bozma Kararından Sonra Yapılan Yargılama Sonunda Bilirkişi —— Alınan kök ve ek raporunda Sonuç İtibariyle;
Davalı —- tarafından—taşımaları için tanzim edilen — günlü zeyilnamade, —- — tahakkukunun yapıldığı,
—-bozma ilamında, bir an için sigortalı yasal ihbar süresini kaçırmış olsa bile 6762 Sayılı mülga TTK 1292/3. maddesinde yer alan Sigorta ettiren kimse kasten yukarıdaki fıkralar gereğince ihbarda bulunmamış ise sigorta haklarım zayi eder. Sigorta ettiren kimsenin kusuru halinde, kusurun ağırlığına göre sigortacının ödemekle mükellef olduğu bedel indirilebilir. maddesinin uygulanmasını istediği, Mülga 6762 sayılı TTK 1292/2 maddesi ile mesuliyet sigortalarında ihbar mükellefiyeti için getirilen şartın, «sigortacıya sigortalının müdafaasına yardım etmeye mecbur tutar mesuliyet sigortalarında sigortalının tebligat üzerine dâvayı öğrendiği, sigortalının üçüncü kişiye vereceği tazminatın sigortacı tarafından ödenmesine ait mesuliyet sigortalarında ise hakkındaki mahkeme kararının kesinleştiğini sigortalının öğrendiği olarak belirlendiği. Davalı — maddesinde Davacı ——– müdafaasına yardım etme şartı getirilmediği, bu halde kanunun aradığı ihbar mükellefiyeti, —– nolu dosyasının kesinleşme tarihi olan, —-gününde başlayacağı ihbarın ise daha önce yapıldığı, poliçeye göre geç ihbar yapıldığı kabul edilse bile, yukarıda açıklandığı üzere geç ihbar nedeni üe rizikoda bir artış oluşmadığı, bu neden ile 6762 sayılı TTK 1292/3 maddesine işaret edilen kusura dayalı riziko tazminatından indiriminde yerinde olmayacağı, kaldı ki hasarın, aracın hatalı kullanmına bağlı olarak, emtanın yola savrulması ile oluştuğu, bu hasar şeklinin trafik kolluğu tarafından resmi zapta bağlandığı, bu halde hasarın varlığının sabit olduğu) yukarıda işaret edilen — nolu dosyasından verdiği —-ilamı da dikkate alındığında geç ihbarın red sebebi olamayacağı, bu nedenler ile Davalı Sigortacının doğan hasardan sorumlu olduğu, Ancak Davacı —– protokolde işaret edilen senetlerin —tarafından dava dışı — teslim edildiği ve ödendiğine dair bir kayıt sunulmadığı, yine —-ilam harcı ödediği beIgelendirilmediği, Davacı —- günlü protokolde işaret edilen senetleri dava dışı —- teslim ettiğini ve ödediğini ispat ettiğinden Davacının rücu talebinin yerinde olduğu, davacı —— yaptığı ödeme tarihlerinden itibaren faiz talep edebileceği, sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya içeriğine uygun ve denetlenebilir olduğundan mahkememizce de benimsenmiştir.
Trafik kolluğunca tanzim edilen —Günlü kaza tutanağına göre, —-plakalı araç — istikametine dönüş yaparken — gümrüklü araç parçası — hasarlandığı, Yine tutanakta — çekicinin Davacı —– tescilli olduğu, Davalı tarafından tanzim edilen — nolu poliçe ile —- tarihleri arasında teminat verildiği, Sigortalının davacı şirket olduğu,
Davalı tarafından —- — kayıtlandığı, meydana gelen hasarın teminat kapsamında olduğu, hasarın varlığının sabit olduğu, geç ihbar nedeni ile rizikoda bir artışın oluşmadığı, davalı Sigortacının doğan hasardan sorumlu olduğu,
İlk nakliyeci ——–ödediği,
Davacının —- bono ile ödeme yapıldığını savunduğu,
Dava dışı —– imzasını içerir “Borç Ödeme Makbuzu ve İbraname” başlıklı belgenin incelenmesi sonucunda; davacı —-ile dava dışı ——kapsamında borçlu —tarafından borcun tüm taksitleri olan —- süresinde ödendiği, dava dışı —– davacı — herhangi bir alacağının kalmadığı. Davacının rücuen tazminat talebinin yerinde olduğu ve taksitlerin son ödeme tarihi olan — tarihinden itibaren avans faizi alacağına hak kazanacağı.—– dosyasından ödendiği belirtilen ilam harcının ilk davanın yargılama giderlerinden olup rücuen tazminat talebinde davalı sigortacıdan talep edilemeyeceği değerlendirilerek, davanın kısmen kabülü ile, —— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABÜLÜ ile,
1—– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 18.733,88 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 4811,40 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 13.922,48 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yatırılan 4811,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen toplam 874,35 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre 851,10 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 27.647,36 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük ———– temyiz yolu açık olmak üzere karar açıkça okunup usulün anlatıldı.04/03/2021