Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2019/64 Esas
KARAR NO:2022/618
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:11/03/2019
KARAR TARİHİ:13/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı—- sevk ve idaresindeki — tarihinde davacı müvekkili — sevk ve idaresindeki—çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, söz konusu trafik kazası sonucu müvekkilinin ağır yaralandığını, ceza yargılamasının—-esas sayılı dosyası ile devam ettiğini, kazanın oluşumuna sebep olan —-kapsamında —- olduğunu, maddi ve manevi zararlarının— kalmaması için davalılardan — sevk ve idaresinde olan—-ihtiyati tedbir konulmasını, yine davalı— yönünden —– üzerine tedbir konulmasını, — iş göremezlik tazminatı,— hastane-tedavi masrafı, — bakıcı masrafı, —maluliyet tazminatı, —manevi tazminat olmak üzere toplam — tazminatın — olan kaza tarihinden itibarin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama harç ve masraflar ile vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı — vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın Karayolları Trafik Kanunu gereğince usule yükümlülüğü olan başvuru şartını eksiksiz olarak yerine getirmeksizin dava açtığından davanın usulen reddi gerektiğini, sakatlık tazminatı talebinde bulunan davacının kazadan kaynaklanan maluliyet oranını genel şartalar uygun olarak tespiti bakımından dosyanın—-sevki gerektiğini, davacının talebine konu geçici iş göremezlik tazminatı ve diğer giderlerin tedavi teminatı kapsamında olduğundan ilgili mevzuat kapsamında —tarafından karşılanması gerekli işbu giderlerden sorumlu olmadıklarını, davacının talebine konu olan geçici yani tedavi —genel şartları gereğince tedavi teminatı kapsamında olduğundan — tarafından karşılanması gerekli işbu giderlerden davalı müvekkilinin bir sorumluluğu bulunmadığını, müvekkil şirketinin davacının teminat kapsamında yer alan taleplerinden yalnızca —– kusuru oranında sorumlu olduğunu, haksız ve mesnetsiz davanın esastan ve usulden reddini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı — cevap dilekçesi sunmamıştır.
TALEP ARTIRIM DİLEKÇESİ: Davacı vekili — tarihli ıslah dilekçesi ile — iş göremezlik tazminatı talebini —maluliyet tazminatı talebini —- arttırmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
a)Maddi tazminat yönünden;
Dava, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi uyarınca yapılması zorunlu— dayalı rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle zarar gören tarafından açılmış geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kalemlerinden oluşan maddi tazminat davasıdır.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473/1 maddesi uyarınca “Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.”
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1478 maddesi uyarınca “(1) Zarar gören, uğradığı zararın sigorta bedeline kadar olan kısmının tazminini, sigorta sözleşmesi için geçerli zamanaşımı süresi içinde kalmak şartıyla, doğrudan sigortacıdan isteyebilir.”Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi uyarınca “Zarar görenin, — öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. — başvuru tarihinden itibaren en geç — gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde — başvurabilir.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 99. maddesi uyarınca “—, hak sahibinin — belirlenen belgeleri, — birine ilettiği tarihten itibaren— günü içinde— sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesi uyarınca “(1)— kapsamındaki tazminatlar bu Kanunda ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Bu tazminatlardan; c) Sürekli sakatlık tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu, —genel şartlarında —geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı ve sürekli sakatlık oranı esas alınarak — ile genel kabul görmüş — kurallarına uygun olarak,Hesaplanır. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanunda ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında — tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.”
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 61. Maddesi uyarınca “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın davalı—-karşı haksız fiilden kaynaklı ve diğer davalı —sorumluluğu yönünden; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi uyarınca yapılması — dayalı rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle zarar gören tarafından açılmış geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kalemlerinden oluşan maddi tazminat davası olduğu, davalı —- şirketinin diğer davalı—-olduğu—–numaralı— kapsamında—-tarihinde gerçekleştiği, —-tarihleri arasında geçerli olduğu, bu sebeple — zarar görene karşı TTK’nun 1473/1 ve 1478 maddeleri uyarınca sorumlu olduğu, davacının maluliyeti yönünden; kazanın belirtildiği gibi—- tarihinde gerçekleştiği, buna göre davacının maluliyet oranının o tarihte yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik’e göre yapılması gerektiği, dosyada mevcut —- gerçekleştirilen muayene işlemlerinden sonra Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik’e göre belirlenen—- oranında maluliyetinin olay tarihindeki mevzuata uygun olduğu, kusur durumu ve tazminat yönünden —- raporunda tespit edilen kusur durumunun mahkememizce olayın gerçekleşme şekli ve şartları değerlendirildiğinde hale uygun görüldüğü, davalı — olayın gerçekleşmesinde —kusurlu olduğu, belirtildiği gibi davacının, eldeki dava ile —geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kalemlerinden oluşan maddi tazminat talep ettiği, öncelikle — tarafından düzenlenen raporda davacının iyileşme sürecinin—aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, davacının dosyadaki mevcut delil durumuna göre — raporunda da tespit edildiği üzere — düzeyinde gelir sağladığı, —- tarihleri arasındaki geçici iş göremezlik dönemindeki —kazancının dönemin— miktarına göre — olduğu, yine sürekli iş göremezlik yönünden yapılan hesaplamanın yukarıda atıf yapılan yasa hükmü uyarınca — kullanılarak hazırlanan — geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı ve sürekli sakatlık oranı esas alınarak— ile genel kabul görmüş —- kurallarına uygun olarak yapılması gerektiği, bu kapsamında davacının işlemiş dönem hesabının bilinen verilere göre ve işleyecek (aktif ve pasif) dönem kazanç tespitinin — tablosuna göre ve her yıl için — iskonto yöntemi ile hesaplanmasının mahkememizce yasaya, yerleşik—kurallarına uygun görüldüğü, bu şekilde hesaplanan sürekli iş göremezliğe ilişkin maddi zararların davacının maluliyeti ile oranlanmasının da uygun olduğu, yine nihai zarar belirlenirken — ile oranlanmasının da mahkememizce uygun görüldüğü, belirtildiği gibi — kusurlu olduğu, bu sebeplerle davacının sürekli iş göremezliğe ilişkin nihai zararının —olduğu, davanın belirsiz alacak davası olduğu, bu sebeple alacağın tümüne temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği, temerrüt tarihinin ise — şirketi yönünden — bildirim yapıldığı tarihten — itibaren —- günü sonrası— olduğu, diğer davalı yönünden ise temerrüt tarihinin 6098 sayılı TBK 117 uyarınca haksız fiilin işlendiği —- tarihi olduğu, —- olması, rizikonun ticari işletmeyi ilgilendiren bir olaydan kaynaklanmamış olması nedeniyle alacağa belirlenen tarihten itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği, davalıların yukarıda atıf yapılan 6098 sayılı TBK’nun 61. Maddesi uyarınca aynı zarardan çeşitli sebeplerden davalı —-haksız fiil nedeniyle, davalı — dolayı sorumlu olmaları nedeniyle müteselsilen sorumlu oldukları, kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
b)Manevi tazminat yönünden;
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. Maddesi uyarınca “(1)Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. (2)Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, yukarıda da belirtildiği gibi davacının —tarihli haksız fiil nedeniyle — oranında malul kalarak bedensel bütünlüğünün zedelenmesine maruz kaldığı, bu sebeple tarafların kusur durumu, ekonomik ve sosyal durumu ve davacının maluliyet oranı dikkate alınarak davacı lehine manevi tazminata hükmedilmesinin yasal koşullarının oluştuğu, mahkememizce belirlenen kriterler dikkate alındığında davacı lehine— manevi tazminat hükmedilmesinin uygun görüldüğü, alacağa haksız fiil tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği kanaatine varılmış, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davacının maddi tazminat talebinin KABULÜ ile, geçici işgöremezlik nedeniyle —ve sürekli işgöremezlik nedeniyle — olmak üzere toplam —maddi tazminatın —tarihinden itibaren — işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2- Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile, — manevi tazminatın—- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı — alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri — üzerinden hesaplanan ve alınması gereken —karar ve ilam harcından yargılama sırasında yatırılan — tamamlama harcının mahsubu ile bakiye — davalılardan müteselsilen alınarak—
4-Davacı tarafça yapılan — tamamlama harcı ve— bilirkişi/posta masrafından ibaret— yargılama giderinin —–davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davacının maddi tazminat talebi yönünden; davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri— üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan —- vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacının manevi tazminat talebi yönünden; davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri —- üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/1 uyarınca hesaplanan —- vekalet ücretinin davalı —- alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Yasa uyarınca arabuluculuk son tutanağının imzalandığı —- yılında geçerli tarifeye göre ve genel bütçeden sarf edilmesi gereken —- arabuluculuk ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak —-Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren — hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile — Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.