Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/577 E. 2021/616 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/577 Esas
KARAR NO : 2021/616

DAVA :İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/10/2014
KARAR TARİHİ : 21/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Taraflar arasındaki—– dolayı davalının borcunu ödemediğinden dolayı yaptıkları icra takibine de itiraz ederek takibin durdurulmasına sebep olduğu, itirazın haksız ve yersiz olduğunu kötü niyetli yapıldığını, itirazın iptali ile takibin devamına itirazda bulunan davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
SAVUNMA
Davalı cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, davalının ——–bulunmadığını, öncelikle bu hususun araştırılması gerektiğini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davalının tüm ödemeleri eksiksiz yaptığını, incelenecek defterler ile haklılıklarını ortaya çıkacağından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;Dava, davacı——- tarafından davalı ortak aleyhine, aidat alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen bilirkişi——- ödenmemesi nedeni ile davalının davacıya — bilirkişi raporunda hesap edildiği kadar borcu olduğu, davalının borcunu ödemeyerek açılmış olan icra dosyasına haksız ve yersiz şekilde itiraz ettiği ve takibin durdurulmasına sebep olduğu, davacının birleştirilen ——– Esas sayılı dava dosyasını — bıraktığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen —- Esas sayılı davalarda icra takibine vaki itirazlarn iptali ile takiplerin devamına, davalı aleyhine icra inkâr tazminatına, birleşen —- sayılı dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen—–davada davalı vekili temyiz etmiştir. Davalı vekilinin vaki temyiz itirazı üzerine —– kararı ile;
Aynı dava konusunun ikinci kez mahkeme önüne getirilmesi halinde derdestlikten (eski tarihli 1086 sayılı HUMK.m.187/IV; yeni tarihli 6100 sayılı HMK’nın m.114/ı) bahsedildiği gibi aynı alacağın aynı şekilde takip konusu edilmesi halinde de derdestlikten ya da takibin mükerrerliğinden söz edilir. İİK’nın 150/a maddesinin atfı ile dava konusu takipte de aynı kanunun 62-72. maddeleri uygulanır. Nitekim İİK’nın 68. maddesinin 1. fıkrasının son cümlesinde, “Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz.” Hükmü ile itirazın hükümden düşürülmemesi —- ilamsız takip yapılamayacağı açıkça belirtilmiştir. Bu hüküm kıyas yolu ile İİK’nın 67. maddesine de uygulanmaktadır. Bu nedenle aynı alacakla ilgili takip yapıldığı takdirde bu takip itiraza uğramış ve itirazın kaldırılması veya iptaline ilişkin bir talepte bulunulmamış ise bu madde hükmüne istinaden yeni bir takip yapılamaz.
Somut olayda, asıl ve birleşen —- davada davalı savunmalarında bahsi geçen takip dosyaları celp edilerek, yukarıda açıklanan hususların araştırılması ve varlığının tespit edilmesi halinde davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Ayrıca, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; gecikme halinde faiz oranı—- yılına ait alacaklara yıllık %9 gecikme faizi uygulanması gerektiği ve diğer alacaklar için belirlenen faiz oranının ise TBK’nın 120. maddesi ile belirlenen —-ifade edilmiş, ancak bahsi geçen miktarlara ilişkin hesaplama yapılmamıştır.
Bu durumda mahkemece, birikmiş faiz miktarının TBK’nın 120. maddesindeki yasal sınır da dikkate alınmak suretiyle, bilirkişi marifetiyle—– tespit ettirilmesi icra takibi sonrasında da TBK’nın 88 ve 120. maddelerde yazılı yasal sınır nazara alınarak karar verilmesi gerekirken, bu hususun dikkate alınmaması da doğru olmamıştır.
Tüm bunların yanında, gerekçeli karar başlığında birleşen—— asıl davada davalı olarak yer alması, mahallinde talep halinde her zaman düzeltilebilecek maddi hata olarak değerlendirilmiştir. Gerekçeleri ile mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiş, mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyulmuş, davalı vekilinin savunmasında geçen tüm takip dosyaları dava dosyası içerisine alınmış, ve asıl dava dosyasına konu takipte— girişilen takibe konu asıl alacaklar mahsup edilerek raporun —- anlaşıldığından bu tutarlar davacı alacağından asıl davada mahsup edilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
1-Davalı borçlunun—— sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin — asıl alacak ve 8.370,97 işlemiş faiz olmak üzere toplam 19.590,97 TL üzerinden DEVAMINA ,
2-İtirazın iptali istemine konu asıl alacak tutarlarının likit nitelikte bulunduğu anlaşılmakla asıl alacak tutarının %40’ı olan 4.488,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
3-Alınması gerekli olan karar ve ilam harcı tutarı 1.338,25 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan (450,85+186,60) 637,45 TL harçtan mahsubu ile bakiye 700.80 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 637,45TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından davada sarf edilen 3.040,00 TL yargılama giderinin davanın kabulü oranına göre hesaplanan 1.520,00 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde—–esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde —- göre belirlenen —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa talep halinde İADESİNE,
Mahkememizin ————- sayılı davanın KISMEN KABULÜNE;
1-Davalı borçlunun ——— sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 900,00 TL asıl alacak ve 43,73 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 943,73 TL üzerinden DEVAMINA ,
2-İtirazın iptali istemine konu asıl alacak tutarlarının likit nitelikte bulunduğu anlaşılmakla asıl alacak tutarının %20’si olan 180.00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde —–göre belirlenen 943,73 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Birleşen davada yargılama giderleri asıl davada hüküm altına alındığından ayrıca hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
5-Alınması gerekli olan karar ve ilam harcı tutarı 59,30 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 25,20 TL harçtan tahsiline, bakiye 34,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 25,20 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ÖDENMESİNE,
6-Bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa talep halinde İADESİNE,
Asıl dava dosyası yönünden Yargıtay nezdinde 15 gün yasal süre içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere, birleşen dava dosyası yönünden ise HMK 341 gereğince miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı okunup —– ile anlatıldı.