Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/555 E. 2020/85 K. 04.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/555 Esas
KARAR NO : 2020/85

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/08/2019
KARAR TARİHİ : 04/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile—— belirtilen Bankaya iade edilmeyen 31 adet çekten kaynaklı sorumluluk bedeli olan 43.710,00.-TL.’nin yine müvekkili tarafından adı geçen banka şubesine yatırıldığı ancak söz konusu bu bedelin yine yasal mevzuat gereği müvekkiline iadesinin gerektiğini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usul yönünden, davacı yan ve müvekkili nanka arasında imzalanan Temlik Sözleşmesi’nin YETKİLİ MAHKEME başlıklı 6.maddesinde “…uyuşmazlıklarda İstanbul Adliyesi Mahkemeleri yetkisini kabul ederler.” hükmü açıkça belirlenmiş olup, iş bu nedenle dava dosyasını yetkili olan İstanbul Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini talep etmiştir. Esas yönünden ise ; davacı yan ile müvekkili ——-arasında imzalanan Alacak Temliki Sözleşmesi ile müvekkili bankaya borçlu davadışı —–konu edildiği İstanbul——.İcra Müdürlüğü’nün—- Esas sayılı dosyasının 500.000,00.-TL. karşılığında davacı yana temlik edildiğini, davacı yanca bahsi geçen 31 adet çek sorumluluk tutarı olan 43.710,00.-TL’nin —– hesaplarına yatırılmış olduğunu, temlik işleminin bundan sonra yapıldığını, Alacak Temlik sözleşmesi’nin 4.5 maddesinde de açıkça belirtildiğini, bu madde doğrultusunda davacı yan müvekkili Banka hesaplarına yatırmış olduğu 31 adet çek sorumluluk bedelini tekrar geri istemeyeceğini, söz konusu bu bedelin müvekkil—- gelir olarak kayıt edileceğini bilerek yatırmış olduğunu, bu durumu zaten sözleşme ile kabul ettiğini, bu nedenlerle davacı yanın dava dilekçesinde talep etmiş olduğu tüm taleplerinin reddini,yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava, bankacılık işlemleri kapsamında akdedilen temlik sözleşmesine istinaden açılan alacak davasıdır.
Takip ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun ikinci ayrımında “Yetki “ düzenlenmiştir. Yasanın 6. maddesinin ilk fıkrasında, genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Sözleşmeden doğan davalarda yetki, “10”. maddede düzenlenmiş, düzenlemede, sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceğine yer verilmiştir. Yetki Sözleşmesi, yasanın 17. maddesinde, tacirler veya kamu tüzel kişileri arasındaki doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşme ile yetkili kılabilecekleri, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılacağı şeklinde ifade edilmiştir. 18/2. fıkrada, yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesinin şart olduğu, 19. maddede ise, yetki itirazının ileri sürülmesine yer verilmiştir.
Taraflar arasında akdedilen temlik sözleşmesinin incelenmesinde, doğacak uyuşmazlıklarda İstanbul Adliyesi Mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili kılındığı anlaşılmakta olup yetki sözleşmesi nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın YETKİ NEDENİYLE dava şartı yokluğundan HMK 116/1-a, 115/2 ye göre usulden REDDİNE,
2-HMK 20 md.ye göre kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haflatık süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli ve yetkili NÖBETÇİ İSTANBUL ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.