Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/541 E. 2021/532 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/541 Esas
KARAR NO: 2021/532
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/08/2019
KARAR TARİHİ: 06/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı firma ile müvekkili banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi uyarınca borçluya ticari krediler kullandırıldığını, borcun ödenmemesi üzerine kredilerin kat edildiğini, çekilen ihtarnameye rağmen borcun ödenmediğini belirterek,—– nezdinde icra takibini başlattıklarını, borçlunun itirazı nedeniyle icra takibinin durdurulduğunu, haksız yapılan itirazın iptali için açılan işbu davanın kabulüne ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi gerektiğini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davanın —- kullandırılan krediden kaynaklı yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminat talebine ilişkin olduğu ve davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
Davalının ödeme emrine itirazında kısmen veya tamamen haklı olup olmadığı, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı olması halinde alacak miktarının ne kadar olduğu, davacının icra inkar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı, hususlarının araştırılması gerektiği anlaşıldı.
Davaya konu— dosyasının incelenmesinde ; Davacı bankanın takibi —- genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yaptığı, takibin;
—– toplam nakdi alacağın ödenmesi talep edildiği,
Davacı bankadan davaya konu genel kredi sözleşmesi getirtilmiştir.
İncelenmesinde; Davacı banka ile davalı firma arasında ——- imzalandığının görülmüştür,
Davacı bankanın davalı asıl borçluya —- ihtarnamesi içeriği incelendiğinde, davacı banka tarafından davalı firmaya — kullandırıldığı anlaşılmaktadır.
Dosya banka uzmanı bilirkişiye tevdii edilerek, davacının alacağı var ise asıl alacak miktarı, akdi faiz ve temerrüt faiz oranı, hesabın kat ettiği tarih, temerrütün gerçekleştiği tarih, kat tarihinden temerrüt tarihine kadar işlemiş akdi faiz ve — tarihinden takip tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi — hesaplanması istenilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan — raporda özetle;
Davalı firmanın banka hesap ekstresinin incelenmesi neticesinde; davacı banka tarafından — tarihinde — tutarında —- kullandırıldığı, diğer yandan davalı firmanın — tarihi itibariyle — tutarında ticari kredili mevduat hesabı anapara borcunun bulunduğunun tespit edildiği,
Davacı banka tarafından düzenlenen kat ihtarnamesinde; — tutarındaki nakdi kredi alacağının —- içinde ödenmesinin talep edildiği, muhatabın tanınmaması nedeniyle ihtarnamenin merciine iade edildiği, davalının genel kredi sözleşmesinde beyan ettiği adres ile ihtarnamenin gönderildiği adres arasında birtakım farklar bulunduğu, bu nedenle temerrüt tarihi olarak —– olarak hesaplandığı,
Buna göre; icra takip talebinde — alacak talep edildiği kanısı edinildiği,
İcra takip tarihinden itibaren, —– işletilebileceği,
Alacağın muayyen kredilerden kaynaklanmış olması nedeniyle likit kabul edilebileceğine ilişkin kanaat belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi için dosya önceki bilirkişiye tevdii ile ek rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından sunulan —- bilirkişi ek raporunda özetle;
Davacı bankanın noter kat ihtarnamesini borçlunun —-beyan ettiği adresten farklı bir mahalleye göndermiş olması nedeniyle tabliğ edilemediği, dolayısıyla borçlunun temerrüde düşme tarihinin icra takip tarihi olarak esas alındığı, bu itibarla Kök rapordaki değerlendirmede değişiklik yapılmadığı,
Kök rapordaki kredi —- tutarları belirtilmiş, itiraz üzerine işbu Ek rapor düzenlenirken tekrar gözden geçirilmiş ve hesaplama yapılmış olup, Kök raporumuzdaki —-değerlendirmemizde değişiklik yapma gereği görülmediği,
Kök rapordaki icra takip tarihi sehven icra müdürünün işlemi başlatma tarihi olan — olarak esas alınmış, ancak davacı vekilinin itirazı üzerine harcın yatırılma tarihi olan —– edildiği, ,
Buna göre faiz hesaplaması tekrar yapıldığı, detaylarına raporda yer verildiği, diğer yandan, icra takibinde olması gereken tutar hesaplanırken Kök raporumuzda davacı bankanın —talep ettiği —- tutarlarının dikkate alınması gereği sehven ihmal edildiği,
Ek raporda taleple bağlılık ilkesi gereği icra takip tarihine kadar talep edilen— hesaplama dışında bırakıldığı,
Buna göre icra takip talebinde davacı bankanın;
—– talep ettiği kanısı edinildiği, taleple —etmediği, bu nedenle yukarıdaki tabloda yer alan — hesaplamaya katılmayarak, toplam — Fazla Alacak talep ettiği,
—– etmediği, bu nedenle yukarıdaki tabloda yer alan —- Fazla Alacak talep ettiği,
Buna göre icra takibinde toplam—- Fazla Alacak talep edildiği,
——–oranında, —– işletilebileceği kanısında olduğunu ilişkin kanaat belirtilmiştir.
Davaya konu—- davacı banka tarafından davalı şirket aleyhine —-kapsamında kullandırılan kredi ve cari hesaptan dolayı icra takibi yapılmıştır. Davacı banka ile davalı firma arasında— sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı banka tarafından davalıya — kullandırıldığı, diğer yandan davalı firmanın — anapara borcunun bulunduğu, borca ilişkin hesabın kat edildiği, ihtarnamede; —tutarındaki nakdi kredi alacağının — ödenmesinin talep edildiği, ancak gönderilen adresin beyan edilenden farklı olduğu ve tebliğ edilemediği dolayısıyla icra takibi öncesi temerrütün gerçekleşmediği, temerrüt tarihinin icra takip tarihi olduğu, davacı bankanın takip öncesi temerrüt faiz alacağının bulunmadığı, alacak likit olduğundan icra inkar tazminatın şartlarının gerçekleştiği değerlendirilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABÜLÜ ile,
1-Davalının — sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin —- üzerinden devamına,
2-Taksitli krediden kaynaklı —- oranında, kredili ticari mevduat hesabından kaynaklı — oranında temerrüt faizi ve faizin — takibin devamına,
3-Alacak likit olduğundan asıl alacak toplamı — oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli —- harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 2.098,33 TL harcın mahsubu ile arta kalan 8.993,33 TL harcın davalı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 2.098,33 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca—– bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin 1.233,64 TL’sinin davalıdan, 86,36 TL’sinin ise davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Davacı tarafından yapılan 1.176,80 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 1.099,81 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı vekili lehine 2021 yılı AAÜT göre hesaplanan 19.375,39 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
10-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine ödenmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda HMK 345/1.maddesi uyarıca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —– Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/07/2021