Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/520 E. 2020/447 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO : 2019/520 Esas
KARAR NO: 2020/447
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 09/08/2019
KARAR TARİHİ: 23/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının davalı şirketin kurucu ortağı, —– üyesi ve —- oranında hissedarı olduğunu, —— şahsi direktifleri doğrultusunda davalı şirketin kârının ortaklara dağıtılmaması yönünde kararlar alındığını, bu suretle davacının kâr payı almasının engellendiğini, şirketin kâr ve kazancının gerçeğe aykırı işlemlerle ——-aktarıldığını, şirket kurulduğunda —- ailesinin diğer şirketi olan ———- son kullanma tarihleri yakın ve stok hareketi olmayan atıl ürünlerin devralındığını, sonrasında — fiyatlarının yarı yarıya indirilmesi sebebiyle alınan ürünlerin elden çıkarılması gerektiğini ve bir kısmının da son kullanma tarihlerinin dolması nedeniyle imha edilmek zorunda kaldığını, —- tarihinde ——–denetim firması tarafından düzenlenen denetim raporunun davacı ile paylaşılmadığını, davacının itirazları ve ihtarları nedeniyle raporun — gündemine getirilmediğini, davacının vekillerinin iptali istenen —- tarihli ——- davacıyı temsil etmelerinin engellendiğini, davacının da oyalanarak toplantıya katılmasının engellendiğini, bu nedenle TTK’nin 445 ve 446. Maddeleri uyarınca toplantının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının şirketin itibarını zedeleyen, yönetimi ve pay sahiplerini karalayan hareketleri nedeniyle şirketin muhtemel zararlarına karşı TTK’nin 448/3. Maddesi uyarınca davacının teminat yatırmasına karar verilmesini, bu teminatın da bir milyon TL’den aşağı olmamasını talep ettiklerini, davacının ——— sayılı dosyasında———- iptalinin talep edildiğini, bu dosyada henüz bilirkişi incelemesi yapılmadığını, davacının amacının şirketteki paylarını fahiş fiyattan satmak olduğunu, davacının şirkette yolsuzluk yaptığının dört büyük denetim firması tarafından tespit edildiğini, davacı aleyhine savcılık soruşturmasının sürdüğünü, davacının —— asaleten katıldığını ve hazirun cetveline bizzat imza attığını, yine toplantıda söz aldığını, davacının işbu davadaki iptalini istediği toplantıyı —— sayılı dosyada görülen————aynı gün yapılan toplantısı ile karıştırdığını, ancak o toplantıda da davacının vekillerinin sunduğu vekaletnamenin usulsüz olduğunu, vekillerin alınmadığı toplantının o toplantı olduğunu, bu nedenle TTK’nin 446/1-a maddesindeki şartın yerine gelmediğini, davacının katıldığı —— tarihli toplantıda olumsuz oy kullanmadığını, muhalefet şerhini tutanağa geçirmediğini, bu nedenle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddini talep ettiklerini, vekillerin getirdikleri vekaletnamenin usulsüz olduğunu koyu renkli bir fotokopi vekaletname sunduklarını, ıslak imzalı aslını sunmadıklarını, vekaletnamenin içeriğinin de ——— Bu——– Maddelerine aykırı olduğunu, bu madde uyarınca vekaletnamenin noter onaylı aslı ya da ıslak imzalı adi yazılı vekaletnamenin noter onaylı imza beyannamesi ile birlikte ibrazı gerektiğini, avukatların aslı gibidir yaparak fotokopi ile ——— vekil olarak katılamayacaklarını, esasla ilgili olarak da davacının ——— talep ettiğini, bu şekilde talepte bulunamayacağını, davacının —— talep etmesi gerektiğini, bu şekilde açılan davanın dinlenemeyeceğini, davacının hangi kararın hangi sebeple hukuka ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu göstermediğini beyan etmiştir.
DAVACININ ISLAH DİLEKÇESİ: Davacı vekili, —- tarihli ıslah dilekçesi ile ——– alındığını, ancak kendisine söz hakkı tanınmadığını, itirazlarını istediği gibi zapta geçiremediğini” belirterek, davanın ıslahı ile ——— numaralı kararların iptalini ve ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere —– davalıdan tahsilini” talep etmişlerdir.
ISLAH EDİLEN DAVANIN VE TARAF EHLİYETİ DAVA ŞARTININ BULUNUP BULUNMADIĞININ TESPİTİ, İNCELEME VE GEREKÇE:
Islah edilen dava, ——- alınan kararların iptali ve kâr payının tespiti ve tahsili istemlerine ilişkindir.
Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile davalı şirketin — yılına ilişkin —tarihinde yapılan toplantıda alınan ——– numaralı kararların iptalini, ayrıca ——-geçmiş yıllarda dağıtımına karar verilmeyen kârın ne kadarlık bölümünün dağıtılması gerektiğinin tespiti ile şimdilik —– kısmının davalı şirketten tahsiline talep etmektedir.
Davacı vekilinin ıslah dilekçesine göre taraflar arasında “davacının, davalı şirketin ———- tarihli toplantısına katıldığı” hususunda uyuşmazlık kalmadığı tespit olunmuştur.
Islah sonrası yapılan ön inceleme duruşmasında; taraflar arasında dava şartı bakımından oluşan uyuşmazlığın “davacının toplantıda alınan kararlara muhalefet edip etmediği, muhalefet gerekçesini yazdırıp yazdırmadığı, muhalefet beyanının geçerli olup olmadığı, bu konudaki özel dava şartının oluşup oluşmadığı” şeklinde olduğu tespit olunmuştur.
Bilindiği üzere HMK m. 114/1-d uyarınca davanın taraflarının taraf ve dava ehliyetini haiz olup olmaması dava şartlarından olup HMK. m. 115/1 uyarınca res’en mahkeme tarafından dikkate alınır.
TTK. 414/1 maddesinde ——- esas sözleşmede gösterilen şekilde, şirketin internet sitesinde ve ———-yayımlanan ilanla çağrılır. Bu çağrı, ilan ve toplantı günleri hariç olmak üzere, toplantı tarihinden en az iki hafta önce yapılır. Pay defterinde yazılı pay sahipleriyle önceden şirkete pay senedi veya pay sahipliğini ispatlayıcı belge vererek adreslerini bildiren pay sahiplerine, toplantı günü ile gündem ve ilanın çıktığı veya çıkacağı gazeteler, iadeli taahhütlü mektupla bildirilir.”
Yine, 6102 sayılı TTK ”İptal sebepleri” başlıklı 445. maddesine göre de, ”446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan —– aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.”, ”İptal davası açabilecek kişiler” başlıklı 446/1-b maddesinde ”Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, ——– katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, —- katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların —— alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri…” hükmü mevcuttur.
Yani TTK’nin 446/1-a maddesi uyarınca —— aleyhine iptal davası “Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten” pay sahipleri tarafından açılabilir. Görüldüğü üzere, anılan hüküm ——- iptali davasında dava şartı olan taraf ehliyetini düzenlemektedir.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya gelirsek, ıslah edilen dava açısından alınan kararlarda davacı tarafından usulüne uygun muhalefet beyanı bulunmamaktadır.
Her ne kadar davacı ıslahla “davacıya söz hakkı tanınmayarak muhalefet beyanlarının istediği şekilde toplantı tutanağına yazdırılmadığı”nı iddia etmekte ise de,—— tarihli olağan ——- tutanağı incelendiğinde, davacının söz alarak başka davanın konusu olan ve aynı yerde davaya konu şirket —– toplantısından hemen önce yapılan ve davacının katılımının engellendiğini iddia ettiği ————- ilgili olarak beyanlarını açıkça zapta geçirdiği, bu sırada avukatlarının da yanında olduğu anlaşıldığından, davalı tanıklarının beyanı ve davaya konu toplantı tutanakları, davacının soyut iddiasına üstün tutularak, davacının katıldığı toplantıda kendisine söz verildiği halde muhalefetlerini zapta geçirmediği kanaatine varılmıştır.
Buna göre, davacı ıslah dilekçesindeki iddialarını kanıtlayamadığından davacı açısından taraf ehliyetine ilişkin dava şartı gerçekleşmemiştir.
Bu nedenle açılan davanın HMK’nin 114/1-d ve 115/1. maddeleri uyarınca taraf ehliyeti yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın HMK’nin 114/1-d ve 115/1. maddeleri uyarınca taraf ehliyeti yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar yasasına göre alınması gerekli 54,40 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 10 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen 1,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2.maddesi uyarınca 3.400 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde ——–Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/09/2020