Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/501 E. 2021/193 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2019/501 Esas
KARAR NO : 2021/193

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 01/08/2017
KARAR TARİHİ : 18/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili …—- günü davalı şirkete sigortalı — — plaka sayılı aracın seyir halinde yapmış olduğu kaza nedeniyle ağır bir biçimde yaralandığını, müvekkilinde geçici-kalıcı maluliyet söz konusu olduğunu, müvekkilinin bir kusuru olmadığını, davalı … şirketinin sorumlu olduğunu, kaza tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi uygulanmak suretiyle şimdilik 100,00 TL bakıcı gideri, 100,00 TL maddi tazminat olmak üzere 200,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın talebinin zamanaşımına uğradığını, davaya konu ——- plakalı aracın şirketleri nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında indirime tabi olduğunu, daha öncede meydana gelen bu kaza neticesinde maddi tazminat istemi ile İzmir —–asliye Ticaret Mahkemesi —– esas sayılı dosyası ile müvekkili şirkete dava açıldığını, bu davada sulh olduklarını, müvekkil şirketin davacıya 48.342,00 TL ödeme yaptığını ve davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiğini, bakıcı giderlerinin maddi tazminat kapsamında değerlendirileceğini, bu sebeple söz konusu işbu davadaki bakıcı giderlerinin müvekkili şirket tarafından başvuru sahibine yapılan ödeme kapsamında yer aldığını, geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin poliçe teminatına dahil olmadığını, müvekkil şirket tarafından ödenebilecek tüm tazminat bedelinin davacıya ödenmiş olması ve imzalanan ibraname nazara alınarak davanın doğrudan reddine, mahkeme aksi kanaatte ise aktüer aracılığıyla kusur ve tazminat miktarının tespitini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazası nedeniyle geçici ve kalıcı iş gücü kaybı ile bakıcı giderine ilişkin maddi tazminat istemidir.
Dosyanın incelenmesinde davalı vekilinin cevap dilekçesinde zamanaşımı defiinde bulunduğu, İzmir —. asliye Ticaret Mahkemesi —esas sayılı dosyası ile müvekkili şirkete dava açıldığını, bu davada sulh olduklarını, müvekkil şirketin davacıya 48.342,00 TL ödeme yaptığını ve davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiğini beyan etmiştir.
Mahkememizin —– sayılı kararı ile aynı davanın daha önce kesin hükme bağlanması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş kararın davacı vekilince istinafı sonucunda , BAM —–. Hukuk Dairesinin ——-sayılı kararı ile mahkeme kararının hüküm ve gerekçe kısmı çeliştiğinden yasaya uygun gerekçeyi içerir hüküm olduğundan bahsedilemeyeceğinden gerekçesi ile mahkeme kararını kaldırmıştır.
İzmir — Asliye Ticaret Mahkemesi—- esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından davalı … şirketine karşı 30.04.2019 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle iş gücü kayıplarına ilişkin maddi tazminat talebi olduğu, mahkemenin —- — sayılı kararı ile feragat nedeniyle reddine karar verildiği, davacı tarafından bu defa bakıcı gideri istemide eklenerek iş gücü kayıplarının iş bu davada yeniden talep edildiği görülmüştür.
Davadan feragat HMK’nin 307, 309. ve 311. maddeleri hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını oluşturan bir taraf işlemidir.
Dava konusu kaza —- tarihinde meydana gelmiş olup, işbu dava—- tarihinde açılmıştır.
TBK’nin 72/1. Maddesine göre tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.
Yine Yargıtay uygulamasına göre bu tür davalarda ceza zamanaşımı süresinin geçerli olduğu, buna göre TBK.’nin 72/1 f.-2. cümle maddesi gereğince zarara yol açan eylemin aynı zamanda suç sayılan bir eylemden doğması durumunda olayda uygulanacak zamanaşımı süresi, o suçun bağlı olduğu (uzamış) ceza zamanaşımı süresi olduğu bilinmektedir.
Buna göre olaydaki eylemin 5237 s. TCK’nin 89/1, 89/2. Maddesindeki taksirle yaralama suçunun oluşturduğu, bu suçun cezasının üst sınırının 2 yıl hapis veya adli para cezası olduğu, buna göre suçun ceza zamanaşımının 5237 s. TCK.’nin 66/1-e. maddesi uyarınca 8 yıl olduğu, kaza tarihine göre ceza zamanaşımı süresinin — tarihinde dolmuş olduğu anlaşılmaktadır.
Tüm bu nedenlerle davacının işgücü kayıplarına ilişkin tazminat talebinin kesin hüküm nedeniyle usulden reddine, bakıcı giderine ilişkin taleplerinin ise zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının iş gücü kayıplarına ilişkin tazminat talebinin HMK 114/1-İ ve 115/2 maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Bakıcı giderlerine ilişkin talebinin zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 59,30 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile arta kalan kısmın terkin sınırın altında kalması sebebiyle alınmasına yer olmadığına,
4- Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden red olunan dava yönünden —- göre davalı lehine takdir olunan 200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı yüzüne karşı HMK 345/1.maddesi uyarıca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.