Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/455 E. 2021/219 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO: 2019/455 Esas
KARAR NO: 2021/219
DAVA Alacak(Bankacılık işleminden kaynaklanan)
DAVA DEĞERİ: 657.373,73 TL
DAVA TARİHİ: 24/07/2017
KARAR TARİHİ: 24/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak(Bankacılık işleminden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili tefrik olunan Mahkememizin —- sayılı dava dosyasına sunduğu dava dilekçesinde özetle, birleşme sonucu yeni ünvanı borçlu —olan borçlu —- davacı bankanın —— tutarlı kredi genel sözleşmesi imzalanarak davalıya kredi kullandırıldığını, diğer davalı borçluların da müteselsil kefil olduklarını, borcun ödenmemesi üzerine —- tarihinde ihtarname keşide edildiğini, ödenmemesi üzerine—— ilamsız icra takibine başlandığını, tüm borçlular tarafından takibe itiraz edildiğini, itirazın iptali için ——- dosyasında itirazın iptali davası açıldığını, ancak sehven takip edilmemesi üzerine davanın düştüğünü, bu arada —- iptali davası açılma süresi geçtiğinden işbu davanın alacak davası olarak açıldığını, bu nedenlerle ödenmeyen kredi borcunun faiz ve masrafları ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı davaya cevap vermemiştir.
DAVANIN AŞAMALARI: Mahkememizin — sayılı dava dosyası üzerinden yapılan yargılama sırasında davacı vekili, davalı —- dosyanın, davalının iflası nedeniyle ayrılmasına karar verilmesini talep etmiş,—— tarihli duruşmada davacı vekilinin talebinin kabulü ile verilen “Davalılar —- karşı açılan alacak davası yazılı usule tabi olup, davalı——- açılan dava, davalı şirketin dava sırasında iflas etmesi nedeniyle bu iflas kararının kesinleşmesi halinde davanın kayıt kabul davasına dönüşeceği, bu durumda da kayıt kabulü dönüşen davanın İİK’nin 235/3. Maddesi uyarınca basit usule tabi olacağı anlaşılmakla, davaların daha hızlı yürümesi ve hak ihlallerinin engellenmesi bakımından davalılar —– karşı açılan alacak davasının yargılamasının daha iyi bir şekilde yürütülmesi için davalılar —- karşı açılan dava ile davalı —— karşı açılan davanın HMK’nin 167. Maddesi uyarınca ayrılmasına, ayrılan davalı ——- karşı açılan davanın Mahkememizin yeni esasına kaydedilmesine ve o dosya üzerinden basit yargılama usulüne göre yürütülmesine,” şeklindeki ara kararla tefrik edilerek Mahkememizin işbu —- yapılmış ve yargılamaya bu dosya üzerinden devam olunmuş, davalı —- hakkında verilen iflas kararının yüksek ——– karar sayılı ilâmı ile bozulması üzerine alacak davasına kaldığı yerden devam olunmuş ve sonuçlandırılmıştır.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve uyuşmazlık konularının tespiti, dava şartlarının incelenmesi: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi alacağının asıl borçlu ve kefillerden tahsili talebine ilişkindir.
Yukarıda açıklandığı üzere kefiller hakkındaki dava ile ilgili olarak Mahkememizin ——- esas sayılı asıl dosyasında yargılama yapılmış olup, işbu davadaki karar sadece asıl borçlu hakkında verilmiştir.
Buna göre, davalı davaya cevap vermediğinden, tarafların uyuştukları husus bulunmamakta olup,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın,
a-Davalılarla davacı arasında davaya konu sözleşmenin akdedilip akdedilmediği,
b-Davalıların davaya konu kredi borcu nedeniyle davacı bankaya ne kadar borçları olduğu,
c-Asıl borç dışında hesaplanan faiz miktarı, faiz oranları, gelir vergisi, işlemiş faiz ve buna ilişkin oranların doğru olup olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
2-Deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç: Yukarıda birinci bentte belirtilen uyuşmazlık konuları ile ilgili olarak taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için gerekli deliller toplanıp, alanında uzman bilirkişiden rapor alınarak uyuşmazlığın çözümü yoluna gidilmiş olup, alacak miktarına ilişkin olarak bankacı bilirkişi ——— tarafından düzenlenen rapor teknik hesaplamalar yönünden dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli bulunmakla hükme esas alınmıştır.
Buna göre;
2-a)Kredi Sözleşmesi Hükümleri: Aslı Mahkememiz kasasına alınan sözleşme uyarınca, davacı bankanın ——- imzalanmış olduğu, işbu ———müteselsil kefil olarak imza etmiş oldukları anlaşılmıştır.
—– göre, kullandırılan kredi için bankaca tespit ve ilân edilecek oranda faiz tahakkuk ettirileceği, borçlunun, faiz dışında —— gider vergisini de ödemeyi kabul ve taahhüt etmiş olduğu, davacı bankanın, krediye uygulanacak faiz oranını mevzuatın verdiği yetkiler içinde değiştirmeye yetkili olduğu, bankaca üç ayda bir tahakkuk ettirilecek ——– tarafından bankaya derhal ve nakden ödemekle yükümlü olduğu kabul ve taahhüt edildiği görülmektedir.
——- ise, alacağın muaccel hale gelmesi ve temerrüd oluşması halinde uygulanacak temerrüt faizi oranının, bankanın uyguladığı en yüksek akdi faizin ——— üzerinden uygulanacağı kabul edilmiştir. Bankanın krediye uyguladığı akdi faiz oranı bankanın ——- olarak tespit edilmiş olduğundan dolayı, bu oranın—— nisbetinde temerrüd faizi talep edilmesinin mümkün olduğu görülmüştür. Davacı banka da icra takip talebinde — temerrüd faizi talep etmiş olup, talep edilen oran sözleşmede belirlenen orana uygun bulunmaktadır.
2-b)Banka kredilerinde faiz mevzuatı ve uygulaması: Taraflarca imza edilen —- Bankanın borçluya kollandırdığı krediden tahsil edeceği faiz ve ücretler ile masraf ve komisyonların, yetkili mercilerce verilecek yetki çerçevesinde bankaca serbestçe belirlenen oranlar üzerinden ödeneceği, krediye her üç aylık dönemlerde bileşik usulde faiz tahakkuk ettirileceği kabul ve taahhüt edilmiştir.
————–davacı bankaya tanıdığı yetki çerçevesinde, faiz ve komisyon oranlarının Banka tarafından serbestçe tayin edilmesi kararlaştırıldığı hallerde alacaklı Banka, açacağı her türlü kredi ve hesaplara, Müşteri’ye herhangi bir ihbarda bulunmaksızın, bu konulardaki kararname ve— tebliği hükümleri çerçevesinde, anapara faizi, temerrüt faizi, masraf, ücret( akreditif komisyonu, teminat mektubu ve aval-kabul komisyonu, senet ve çek tahsili, havale ve benzeri her türlü komisyonu uygulayacak ve Müşteri’nin cari hesabına borç yazacaktır. Müşteri bu hususlarda dahi hiçbir iddia ve itirazda bulunmayacağını peşinen kabul ve beyan etmiş olup, tahakkuk ettirilecek faiz,ücret ve komisyonları Bankaya derhal ve nakden ödemekle yükümlüdür.
Öte yandan, ——-bankaların mevduata verecekleri ve kredilerden tahsil edecekleri faizler ile faiz dışında tahsil edecekleri ücret, komisyon ve diğer adlarla alabilecekleri ücretleri düzenleme yetkisini——— faiz dışında tahsil edecekleri masraf, ücret ve komisyonları tespit etmeye, bunları serbest bırakmaya veya bu yetkilerini —- devretmeye yetkili kılınmış iken, —- da aldığı kararla bankalarca alınacak ve verilecek faizler ile ücretleri belirleme yetkisini —- devretmiştir.
—- da, Hükümetin kendisine verdiği yetkiye istinaden yayınladığı ——- mevduata verecekleri faizler ve kredilerden tahsil edecekleri faizler dışında müşterilerinden tahsil edecekleri ücret, masraf ve komisyonları serbestçe tayin etme hususunda bankaları yetkili kıldığını, böylece ücret ve komisyonların serbest bırakılmış olduğunu, bankaların tespit ve ilan edecekleri faiz ve ücret ve komisyonları ——– bildirmeleri gerektiğini” açıklamıştır.
Bankalar Kanunun 144.maddesinin verdiği yetkiye istinaden, bankalarca uygulanacak faiz ve ücretlerin bankalarca serbestçe belirleneceği esası halen yürürlükte olup, bu hüküm çerçevesinde, davalı banka da kredilerden tahsil edeceği faiz ve ücretler ile komisyonları ve sair gider karşılıklarını ve mevduata uygulayacağı faiz oranlarını— bildirmiştir. ——— yolladıkları faiz ve komisyon,ücret listesinin bir örneğini banka şubesinde görünen mahalde banka müşterilerine de duyurmaktadırlar.
Bankacılık ve ——davacı bankanın sunmuş olduğu “azami kredi faiz oranları kredi yıllık azami faiz oranları bildirim formuna” göre — tarihinden itibaren —- geçerli olan azami faiz oranlarının — olduğu anlaşılmış olup, sözkonusu oranın — fazlası ile hesaplanan—– nisbetinde temerrüt faizi talep edilmesinin sözleşmeye uygun olduğu tespit edilmiştir.
Davacı bankanın asıl borçluya kullandırdığı krediye tahakkuk ettirdiği faiz,ücret ve komisyonlarda —— uygun olduğu ve yasal düzenlemeye aykırılık bulunmamaktadır.
2-c)Davacı —– kredi kullandırılmıştır. İşbu kredi bankaya ödenmediğinden dolayı, davacı banka bu defa ——- tutarında yeniden yapılandırma kredisi kullandırılmış olduğu tespit edilmiştir.
Davacı bankaca eski ünvanı —– davalı şirkete kullandırdığı krediden dolayı, borçlu şirketin sözleşmede üstlendiği edimlerini ifa etme yükümünü ihlal etmesi nedeniyle, sözleşmenin verdiği yetkiye dayanarak,——- yevmiye sayılı ihtarnamesi ile kredi hesabı bankaca kat edilmiş ve hazırlanan ihtarname davalı ve diğer borçluların —- adreslerine gönderilmiştir. Bankanın kredi alacağı ile ilgili ——- bakiyesinin bir gün bankaya ödenmesi, aksi takdirde yasal yollara gidileceği ihtaren bildirilmiştir.
Hesap kat ihtarnamesinin davalı ve diğer borçlularca tebellüğ ve temerrüt tarihleri şöyledir:
Davalı Tebellüğ tarihi Temerrüt tarihi
——
——
——-
2-ç)Davalı şirketin varsa borç miktarının hesaplanması: Hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre; davacı —– İlamsız Takip Dosyasında başlattığı icra takip tarihi itibariyle alacak miktarı;
Asıl alacak(Hesap kat tarihi itibariyle —–
Temerrüt tarihine kadar —
—–
—–
İhtarname masrafı —olmak üzere toplam —– hesaplanmıştır.
Bilirkişi tarafından yapılan hesaplama dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli bulunmakla hükme esas alınmıştır.
2-d)Sonuç: Sonuç olarak, bilirkişi tarafından yapılan ve hükme esas alınan hesaplamaya göre davalı asıl borçlu şirketin, davacı — asıl alacak, işlemiş faiz ve faizin gider vergisi olarak —alacağı ve —- borçlu olduğu anlaşılmakla, taleple bağlı kalınarak davacının—- tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek —- oranları genelgeleri doğrultusunda değişen oranlarda tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile —– birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,—- ilâmındaki borçlu-davalı—– hükmedilen alacakla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla;
— alacağın, davanın açıldığı — tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek— oranları genelgeleri doğrultusunda değişen oranlarda —- birlikte davalı —– alınarak davacıya verilmesine,
2-Kabul edilen dava yönünden alınması gereken — harcın dava açılırken davacı tarafından yatırılan —– ilâmındaki borçlu-davalı —- aleyhine hükmedilen tutarla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı—- alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan —- peşin harç ve icra dosyasına yatırılan — olmak üzere toplam— harcın Mahkememizin—- ilâmındaki borçlu-davalı —- aleyhine hükmedilen tutarla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı ——- alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinde karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1.maddesi uyarınca —- sayılı ilâmındaki borçlu-davalı —- aleyhine hükmedilen tutarla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı —–alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından Mahkememiz işbu —-sayılı dava dosyası tefrik edilmeden önce Mahkememiz — sayılı dava dosyasında sarf edilen —– Karar sayılı ilâmındaki borçlu-davalı —– aleyhine hükmedilen tutarla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı —— alınarak davacıya verilmesine,
Mahkememiz işbu dava dosyası tefrik olunduktan sonra davacı tarafından sarf edilen toplam 87 TL yargılama giderinin davalı——– alınarak davacıya verilmesine,
6- HMK’nin 333. Maddesi uyarınca bakiye gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde ———— Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/03/2021