Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/430 E. 2019/782 K. 24.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/430
KARAR NO : 2019/782

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 12/01/2016
KARAR TARİHİ : 24/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 18.01.2014 tarihinde davalı … yönetimindeki —– plaka sayılı otomobil ile davalı … şirketine sigortalı davacıya ait —yönetimindeki — plaka sayılı kamyonet cinsi araçla kavşak ortak alanı içinde çarpışarak maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkiline ait — plakalı aracın ağır hasar gördüğünü ve kullanılamaz hale geldiğini, araçtaki hasar bedelinin mahkemece tespit edildiğini, 11.163,70 TL onarım bedeli olduğunu, araçta 5.000,00TL değer kaybı meydana geldiğini, davalı … şirketinin hasar bedelini karşılamadığını, olayda karşı taraf sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, bilirkişi tarafından tespit edilen 16.163,70 TL maddi zararın kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Davanın zaman aşımı süresinin geçtiğini, görevsiz mahkemede açıldığını, kısmi ve belirsiz olamayacağını, müvekkilinin kaza sebebiyle zarara uğradığını, davacıya ait araç sürücüsünün % 100 kusurlu ile kazanın meydana geldiğini, dosyada mübrez tespit dosyasının gıyaplarında yapıldığını, kendilerine tebligat yapılmağını ve talep edilen bedelin fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….–vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacıya ait — plakalı aracın müvekkiline sigortalı olduğunu, dava konusu hasar nedeni ile müvekkili şirket nezdinde hasar dosyası açıldığını, hasar evrakları incelendiğinde sigortalı aracın araç ruhsatında sürücü dahil koltuk sayısının 3 kişi olarak belirtildiğini, kaza anında sigortalı aracın haddinden fazla surette (yedi kişi) yolcu taşıması sebebiyle kazanın meydana geldiğini, teminat dışında kalan davacının taleplerinin reddedildiğini, davacının tazminat ve faiz taleplerinin reddi gerektiğini, davacının değer kaybına ilişkin talepleri kasko poliçesi teminatında olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, çift taraflı trafik kazası sonucu araçta meydana gelen hasar nedeniyle, kasko sigortacısından ve hasara neden olan karşı araç sürücüsünden hasar bedeli ve değer kaybı tazminatı istemlerine ilişkindir.
Davanın açıldığı mahkemenin uyuşmazlığın çözümü bakımından görevli olması HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartı olup bu husus aynı kanunun 115/1. maddesi uyarınca resen gözetilir.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3. maddesine göre tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi; tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
Anılan kanunun 73. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Somut olayda; davacı … ile davalı …. arasında kasko sigortası sözleşmesi bulunmasına, davanın 6502 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesinden sonra açılmasına ve sigortalı aracın hususi araç olmasına göre davacının bu hukuki işlem içerisinde tüketici konumunda olduğu, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin de tüketici işlemi olduğu anlaşılmaktadır.
Bu bakımdan uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davalı … şirketine karşı açılan davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir.
Davalı sürücü hakkında açılan dava “haksız fiil” hukuki sebebine dayanmaktadır. Dolayısıyla davacı, aracında meydana gelen hasar ve değer kaybını karşı araç sürücüsünün haksız fiilden doğan sorumluluğu ve TBK hükümleri kapsamında talep ettiğine, davanın tarafları tacir olmayıp uyuşmazlığın da tarafların ticari işletmesiyle ilgili olmamasına, davalı …’ün, davacı ile aralarında kasko poliçesi bulunan ve sözleşmeden doğan sorumluk çerçevesinde kendisinden talepte bulunulan diğer davalı … şirketiyle müteselsil sorumluluğu da bulunmamasına göre bu davalıya karşı açılan davada ticaret mahkemesinin görevli olmayıp, bu davalıya açılan dava yönünden uyuşmazlıkta genel mahkeme olarak asliye hukuk mahkemesi görevlidir.
Mahkememizin——- Karar sayılı kararını kaldıran İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin —— Karar sayılı kararında davanın her iki davalı birlikte görülmesinin mümkün olmadığı, davalı … yönünden dosyanın tefrik edilerek bu davalı yönünden yeni alınan esas numarası üzerinden davanın dava şartı yokluğundan (görev) reddine karar verilmesi gerektiğinin belirtilmesi karşısında davanın davalı … yönünden tefrikine karar verilmiştir.
Bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın davalı …. bakımından GÖREV NEDENİYLE dava şartı yokluğundan HMK 114/1-c, 115/2 ye göre USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20 md.ye göre kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haflatık süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli ve yetkili İSTANBUL ANADOLU TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-Davanın davalı … yönünden TEFRİKİ ile Mahkememizin en son esas sırasına kaydının YAPILMASINA,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ——– Karar sayılı kararı nedeniyle kesin olmak üzere karar verildi.